Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/938 E. 2022/437 K. 11.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Türk Milleti Adına
” Karar”

ESAS NO : 2021/938
KARAR NO : 2022/437

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – … …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/09/2015
KARAR TARİHİ : 11/04/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 25/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesindeki ve duruşmalardaki beyanlarında özetle; davacının fabrikasında ürettiği kumaşları davalıya sattığını ve bu kumaşlar için kesmiş olduğu faturalar ile birlikte davalıya gönderildiğini ancak kumaş bedellerinin ödenmemesi nedeniyle Bursa 3.İcra Müdürlüğünün 2013/… Esas sayılı dosyasında icra takibi yaptıklarını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile %40 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, yetkili mahkemenin davalının ikametgahının bulunduğu Bakırköy Ticaret Mahkemeleri olduğunu, ayrıca takibin de yetkisiz icra müdürlüğünde yapıldığını, bu nedenle öncelikle yetki itirazında bulunduklarını, davanın esası yönünden ise davalının davacıya talep edilen miktarda borcunun olmadığını,talep edilen faiz miktarının ve oranının fahiş olduğunu, takipten önce temerrüt olmadığı için temerrüt faizi de talep edilemeyeceğini belirterek, davanın reddi ile %40 oranında haksız takip tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davacı tarafından davalı aleyhine Bursa 3.İcra Müdürlüğünün 2013/… Esas sayılı dosyasında icra takibi yapılmıştır.
Bu icra takibinde 54.917,12 TL asıl alacak, 18.172,22 TL işlemiş faiz, 10,00 TL masraf olmak üzere toplam 73.099,34 TL’nin tahsili talep edilmiştir.
Takibe dayanak olarak davacı tarafından davalıya kesilen 01/01/2010 ile 31/12/2010 tarihleri arasındaki faturalar nedeniyle 31/12/2010 tarihli cari hesap ekstresi gösterilmiştir.
Davalının süresinde takibe itiraz etmesi üzerine takip durmuştur.
Davalı itirazında Bakırköy İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunu belirterek Bursa İcra Müdürlüğünün yetkisine itiraz etmiştir. Ayrıca, borca faize ve tüm fer’ilerine itiraz etmiştir.
İtiraz üzerine takip durmuş, eldeki dava açılmıştır.
İcra Müdürlüğünün yetkisine itiraz edildiğinde, itirazın iptali davalarında öncelikle icra dairesinin yetkisine yapılan yetki itirazı sorunu çözümlenecektir.
Davacı (alacaklı), 6098 Sayılı TBK’nun 89.maddesine göre kendi ikametgahında icra takibi yapabilmektedir. Ancak bu maddeye göre takip yapabilmesi için taraflar arasındaki ticari ilişkinin varlığının borçlu tarafından kabul edilmiş olması veya alacaklı tarafından ispat edilmesi gerekmektedir.
Mevcut davada, ticari ilişkinin varlığı davalı tarafından kabul edilmemiştir.
Buna göre, davacı ticari ilişkinin varlığını ispat edecektir. Bu ispatı, malların davalıya teslim edildiğine dair teslim belgesi ile yapabileceği gibi davalının defterlerinde ticari ilişkinin varlığı tespit edildiğinde de ispat edilmiş olacaktır.
Davalının ticari defterlerinin incelenmesi için talimat yazılmış, talimat mahkemesince davalıya ihtaratlı tebligat çıkarılarak usulüne uygun tebliğ edilmiş, ancak davalı tarafından ticari defterler ibraz edilmediğinden bilirkişi incelemesi yapılamamıştır.
Davacı tarafından, dava dilekçesine ekli olarak herhangi bir teslim belgesi ibraz edilmemiştir.
Ön inceleme duruşmasında bu hususta kesin süre verilerek sonucu hakkında ihtarat yapılmış ise de, yine herhangi bir belge ibraz edilmemiştir.
Davacı vekili tarafından mahkememiz 17/07/2014 tarihli duruşmasında, davacıya ait ticari defterler üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasını talep etmiştir.
Davacı vekili tarafından her ne kadar davacıya ait ticari defterler üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasını talep etmiş ise de, davacının kendi defterleri lehine delil olsa bile ticari defterleri ile ticari ilişkinin varlığını ispat edemeyeceğinden dolayı, bu talebinin reddine karar verilmiş, davacı ticari defterleri üzerinde inceleme yaptırılmamıştır.
Bu durumda davacı tarafından davalı ile aralarında ticari ilişki bulunduğu ispat edilememiştir.
Ticari ilişkinin ispat edilemediği durumda icra takibinin davalının ikametgahı icra dairesinde yapılması gerekmektedir. Bundan dolayı Bursa 3.İcra Müdürlüğünde yapılmış olan dava konusu takip yetkisiz icra müdürlüğünde yapılmış olmaktadır.
Buna göre, mahkememizin yargı çerçevesinde usulüne uygun icra takibi yapılmamış olduğundan dolayı davanın reddine karar verilmiştir.
Davalı tarafından haksız takip tazminatı talep edilmiş ise de, davacının takipte haksız ve kötü niyetli olduğu ispat edilemediğinden dolayı, davalının haksız takip tazminatı isteminin reddine karar verilmiştir.
Mahkememiz bu kararı davacı vekilinin 18/09/2014 tarihli dilekçesi ile temyiz edilmiştir.
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/18262 E, 2015/5150 K. Sayılı ilamı ile bozulan mahkememiz dosyasında bu kez 19/10/2015 tarihinde mahkememizce direnme kararı verilmiş, direnme kararı Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2017/(19)11-889 E. 2021/622 K. Sayılı ilamı ile incelenmiş, oy çokluğu ile 27/05/2021 tarihinde mahkememiz kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu bozma kararı sonrası yeniden mahkememiz esasına kaydedilen dava dosyası yeniden esasa alınmış, yargılamaya devam edilmiş, taraf defterleri üzerinde SMMM bilirkişi tarafından inceleme yapılmasına karar verilmiş, bilirkişi raporu temin edilmiştir.
SMMM bilirkişi Ayhan Aydın tarafından düzenlenen 22/03/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Bursa 2.Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/938 Esas Sayılı mevcut dosyası, Bursa 3. İcra Müdürlüğü 2013/… Esas sayılı dosyası, Davacı şirkete ait 2010 yılı (yevmiye, kebir ) defterlerinin incelenmesi sonucu; Davacı şirke 2010 yılı (yevmiye, kebir) tasdiklerinin yaptırıldığı, defterlerinin açılış ve (yevmiye) defterinin – kapanış, davacı şirket ile davalı şirket arasında ticari ilişkinin mevcut olduğu, davacı şirket tarafından, davalı şirkete 27.01.2010 tarih 212022 no ile düzenlenen 97.944,57 TL bedelli İhraç Kayıtlı faturaya ait ürünlerin, davalı şirket tarafından İran’a ihracatının yapılmış olduğunun dava dosyasındaki mevcut Gümrük Beyannamelerinden anlaşıldığı, davacı şirketin resmi defterlerine göre; davacı şirketin davlı şirketten 2009 yılı devir bakiye alacağının 7.409,89 TL, davacı şirket tarafından, davalı şirkete düzenlenen 27/01/2010 tarihli ihraç kayıtlı fatura (ihraç kayıtları faturalarda davalı şirket fatura KDV’sini ödemez) tutarının 90.689,42 TL olduğu, davacı şirket tarafından, davalı şirkete düzenlenen 30/01/2010 tarihli faturanın 579,71 TL olduğu, davalı şirket tarafından, davacı şirkete (banka hesabına) 2010 yılında yapılan ödemelerin 43.761,90 TL olduğu, davacı şirketin, davalı şirketten kalan bakiye açık hesap alacağının (98.679,02 TL -43.761,90 TL ) 54.917,12 TL olacağı bildirilmiştir.
Toplanan tüm deliller ve dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde açılan dava; davacı tarafça davalı aleyhine cari hesap alacağına dayalı olarak başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaliyle takibin devamına karar verilmesine ilişkindir. Mahkememizce ilgili Yargıtay HGK Kararı dikkate alınarak taraflar arasında ticari ilişki bulunup bulunmadığı hususunda tespit yapılabilmesi amacıyla ve alacak/borç ilişkisinin tespiti amacıyla davacının ticari defter ve bağlı kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmış, SMMM bilirkişi Ayhan Aydın tarafından tanzim edilen 22/03/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı şirketin, davalı şirketten kalan bakiye açık hesap alacağının(98.679,02 TL -43.761,90 TL)54.917,12 TL olacağı bildirildiği, bilirkişi tarafından tanzim edilen raporda davaya konu hususlar gerekçeli, ayrıntılı olarak açıklanmış, raporun mahkememizce hükme esas alınmaya yeterli olduğu kanaatine varılarak ayrıca davalı tarafın yetki itirazının , davacı tarafın ticari defter ve bağlı kayıtları üzerinde yapılan inceleme neticesinde taraflar arasında akdi ilişki bulunduğu da tespit edilerek reddine karar verilerek davanın kabulüne, buna göre davalının Bursa 3. İcra Müdürlüğü’nün 2013/… Esas sayılı icra takip dosyasına yapılan itirazının kısmen iptaline, takibin 54.917,12 TL asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden ödeme tarihine kadar işleyecek yıllık %13,75 oranında yasal faizi, icra gideri, vekalet ücreti ile birlikte TBK’nın 100. maddesine göre yapılacak kısmi ödemelerin öncelikle işlemiş faiz, masraf ve fer’ilere mahsubunun sağlanarak devamına, İİK’nın 67 maddesi gereğince icra inkar tazminatının koşulları oluştuğundan asıl alacağın %20’si olan 10.983,42 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın KABULÜNE, buna göre davalının Bursa 3. İcra Müdürlüğü’nün 2013/… Esas sayılı icra takip dosyasına yapılan itirazının KISMEN İPTALİNE, takibin 54.917,12 TL asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden ödeme tarihine kadar işleyecek yıllık %13,75 oranında yasal faizi, icra gideri, vekalet ücreti ile birlikte TBK’nın 100. maddesine göre yapılacak kısmi ödemelerin öncelikle işlemiş faiz, masraf ve fer’ilere mahsubunun sağlanarak DEVAMINA,
2-İİK’nın 67 maddesi gereğince icra inkar tazminatının koşulları oluştuğundan asıl alacağın %20’si olan 10.983,42 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
3-Alınması gerekli 3.751,39 TL harçtan peşin alınan 572,45 TL’nin mahsubu ile bakiye 3.178,94 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından sarf edilen aşağıda dökümü yazılı 1.497,50 TL yargılama gideri, 572,45 TL peşin harcın, 24,30 TL başvurma harcı, 3,75 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 2.098,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 7.939,23 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansından karar tebliği için gerekli miktar kullanıldıktan sonra artan kısmın kararın kesinleşmesi halinde HMK’nın 333.maddesi uyarınca istek halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı , davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 15 günlük yasal süre içinde Yargıtay’da temyiz kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 11/04/2022

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.