Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/838 E. 2023/262 K. 06.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/838 Esas – 2023/262
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/838 Esas
KARAR NO : 2023/262

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : … KAUÇUK OTOMOTİV YAN SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ –
VEKİLİ : Av.
DAVALI :
VEKİLİ : Av.
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/09/2021
KARAR TARİHİ : 06/03/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 25/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA:
Davacı vekili 29/09/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle: Davacı tarafından davalı tarafa Tam Otomatik Paketleme Makinası’’ sipariş edilmiş olduğunu, sipariş sırasında bedelin %35’inin ödemesi yeterli olmasına rağmen müvekkili tarafından tüm bedelin ödenmiş olduğunu, makinenin teslim süresi 12 hafta olmasına rağmen makine kabul edilebilir şekilde imal edilmemiş olduğunu ve kendisinden beklenen faydayı sağlamamakta olduğunu, müvekkili şirketin defalarca davalının iş yerinde makine ile ilgili testler yaptığını ve makinenin tamamlanması için davalı tarafı beklemiş ise de davalı taraf bir türlü makinenin kabule uygun bir şekilde üretimini gerçekleştirememiş olduğunu, paketleme makinesi davalı tarafça zamanında teslim edilemediği için müvekkil şirkette emek ve mesai kaybına neden olduğunu, bu nedenle makinedeki ayıpların tespiti ve kabulünün mümkün olup olmadığına ilişkin Bursa 6.Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2021/49D.İŞ sayılı dosyası ile tespit yapılmış olduğunu, yapılan tespite göre, mevcut hali ile kabule uygun olmadığı tespit edilmiş olduğunu, müvekkili şirketçe makine bedeli olarak davalı tarafa 22.10.2020 tarihinde 34.000 EUR + KDV ödenmiş olduğunu, bu nedenle müvekkili şirket tarafından davalıya ödenen toplam 41.120 Euro’nun (fiilî ödeme günündeki Merkez Bankası Efektif Döviz Satış kuru üzerinden) ödeme tarihi olan 22.10.2020’den itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, % 20 den az olmamak şartıyla icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 28/10/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle: davacı tarafça sipariş edilen ‘Tam Otomatik Paketleme Makinası’ ayıplı olmamasına ve kabule uygun olmasına rağmen rağmen davacı firma kötü niyetli bir şekilde teslimden kaçınmış olduğunu, bu doğrultuda Bursa 6.Sulh Hukuk Mahkemesi 2021/49 D.iş dosyasına itiraz edilmiş olduğunu ayrıca davacı tarafın gönderdiği ihtarnameye cevap verilmiş olduğunu ancak davacı taraf ‘Tam Otomatik Paketleme Makina’sını verilen süre içerisinde yine teslim almamış olduğunu ayrıca davalı tarafından makinanın ayıpsız olduğuna ilişkin makine mühendisleri odasından uzman raporu düzenlettirilmiş olduğunu, kabul anlamına gelmemekle birlikte davacı firma tarafından davalı tarafa ödenen miktar 41.120 Euro değil 34.000 euro + KDV toplam 40.120 Euro olduğunu ayrıca karşı tarafın euro üzerinden ve 22.10.2020 tarihinden itibaren euro’ya ticari temerrüt faizi işletme talebinde hukuka uyarlık bulunmamakta olduğunu, bu tarihte temerrüt gerçekleşmesi gibi bir durum söz konusu olmadığını, bu nedenlerle haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine talep ve dava etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi,cevap dilekçesi,bilirkişi raporu,Bursa 6. Sulh Hukuk Mahkemesi’ne, BTSO’ya, Bursa Esnaf ve Sanatkarlar Odası’na, Bursa Vergi Dairesi’ne yazılan müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Toplanan tüm deliller ve dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde açılan dava; davacı tarafça davalı taraftan sipariş edilen ”tam otomatik paketleme makinasının” kabule uygun olmaması nedeniyle ödenmiş olan 34.000 euro + kdv olmak üzere toplam 41.120 EURO’ nun iadesine karar verilmesine ilişkin alacak davasıdır.
Mahkememiz yargılaması sırasında dosyanın bir makine mühendisi ve bir hesap uzmanı bilirkişiye tevdi edilmesi kararı verilmiştir.
Makine mühendisi ve hesap uzmanı bilirkişilerin 16/06/2022 tarihli raporu özetle: davaya konu edilen Tam Otomatik Paketleme Makinası’nın son inceleme tarihi olan 13.06.2022 tarihindeki yapılan testler, deneme üretimleri, mevcut hali ile, tarafların iddia, savunmaları, delil tespiti, davalı tarafça sunulan uzman işi raporu dikkate alınarak; Davaya konu ex makinenin kabule uygun olduğu, makinede açık ayıp- gizli ayıp olmadığı, beklenen faydaları sağladığı, makinenin inceleme tarihinde (13.06.2022) kullanılabilir durumda olduğu, davalı yüklenici tarafından 21.07.2021 tarihinde tebliğ edilen ihtarname ile makinenin 2 gün içerinde teslim alınmasının ihtar edilmiş olduğu, davalı iş sahibinin kabule uygun olan makineyi teslimden kaçınmış olduğu mütalaa edilmiştir.
Mahkememiz yargılaması sırasında dosyanın bir mali müşavir bilirkişine tevdi edilmesi kararı verilmiştir.
Mali müşavir bilirkişisinin 19/07/2022 tarihli raporu özetle: davacının, 2020,2021 yılı ticari defterlerinin açılış ve kapanış beratlarının T.T.K’nun 64. ile 213. sayılı V.U.K.’nun 220. ve 222.inci maddelerinde öngörülmüş olan esaslara uygun olarak oluşturulduğu, defterlerin kayıtlama sistemi olarak Tek Düzen Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği’ne ve Muhasebe İlke ve Kurallarına uygun olarak tutulduğu, davacıya ait cari ekstre ekte sunulmuş olup, davacının ticari defter kayıtlarına göre, 21.10.2020 tarihinde İz Makine-…’a Kuveyt Türk Bankasından 40.120 Euro ödeme yaptığına dair kayıt olduğu, kayda ilişkin banka dekontunu da dosyaya sunduğu, yapmış olduğu ödemeye karşılık herhangi bir mal/hizmet alımına dair fatura kaydına rastlanmadığı, davalının; 2020 yılı ticari defterinin işletme defteri olduğu, işletme defterinin açılış ve kapanış tasdikine tabi olmadığı, 2021 yılı ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin T.T.K’nun 64. ile 213. sayılı V.U.K.’nun 220. ve 222.inci maddelerinde öngörülmüş olan esaslara uygun olarak yaptırılmış olduğu, defterlerin kayıtlama sistemi olarak Tek Düzen Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği’ne ve Muhasebe İlke ve Kurallarına uygun olarak tutulduğu, davalının, 2020 yılı işletme defterinde ve 2021 yılı yevmiye defteri ve defteri kebir kayıtlarında davacı firmaya satmış olduğu makine ile ilgili bir kayda rastlanmamış olduğu, ayrıca 2021 yılı kayıtlarında makine bedeli olarak davacı tarafından ödenen 40.120 Euro kaydına da rastlanmamış ancak inceleme günü 40.120 Euroyu tahsil ettiğine dair banka dekontunu sunduğu, 14/04/2022 tarihinde Çekirge Vergi Dairesinden Gelen cevap yazısında; davalı …’a ait 2021 yılları BA-BS formları gönderilmiş olup, alım ve satım beyanlarında davacı … Kauçuk Otomotiv Yan San ve Tic. A.Ş. adına düzenlenerek beyan edilen herhangi bir fatura bildirimine rastlanmadığı mütalaa edilmiştir.
Mahkememiz yargılaması sırasında refakate üç makine mühendisi bilirkişisi alınarak mahallinde yeniden keşif yapılarak rapor düzenlemesine kararı verilmiştir.
Makine mühendisi bilirkişi heyetinin 08/12/2022 tarihli raporu özetle: dava konusu “Tam Otomatik Paketleme Makinesi”nde yapılan inceleme, paketleme ve hız denemeleri sonucunda makinenin kendinden beklenen faydayı sağladığı, yeterli performans da olduğu, ayıplı veya tamir edilmesi gerekli bir kısmının bulunmadığı ve makinenin kabule uygun olduğu mütalaa edilmiştir.
Toplanan tüm deliller ve dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde açılan dava; davacı tarafça, davalı taraftan sipariş edilen ‘Tam Otomatik Paketleme Makinasının ‘ kabule uygun olmadığı iddiasına dayalı davalı tarafa ödenmiş olan 41.120,00 Euro’nun iadesine karar verilmesine ilişkindir.
Bu kapsamda, yasal hükümler değerlendirildiğinde 6098 sayılı TBK’nın 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmelerinde kural olarak yapılan işin miktar ve değerini ispat yükü yüklenicide, iş bedelinin ödendiğini ispat yükü ise iş sahibindedir. Yüklenici yaptığı işin tutarını, iş sahibi de iş bedelini ödediğini ispatlamak zorundadır.
Ayıp, imal edilen bir eserde veya malda, sözleşme ve ekleri ile iş sahibinin beklediği amaca ve dürüstlük kurallarına göre bulunması gereken vasıfların bulunmaması, bulunmaması gereken vasıfların ise bulunmasıdır. Şayet, imal edilen eserde ayıp varsa, iş sahibi tarafından süresi içerisinde ayıp ihbarında bulunulması şartıyla sözleşme ve dava tarihinde yürürlükte bulunan Türk Borçlar Kanunu’nun 475. maddesinde sayılan seçimlik haklarından birisini kullanabilir. Bu hakkın kullanması için iş sahibi tarafından ayrı bir dava açılabileceği gibi, yüklenici tarafından aleyhine açılmış olan bir davada da bu hususu def’i olarak ileri sürebilir.Sözü edilen Türk Borçlar Kanunu’nun 475. maddesinde yapılan şeyin iş sahibinin kullanamayacağı ve hakkaniyet gereği kabule zorlanamayacağı ölçüde ayıplı ya da sözleşme hükümlerine aynı ölçüde aykırı olursa iş sahibinin sözleşmeden dönebileceği, bu hususta yüklenicinin kusuru bulunursa zarar ve ziyan da isteyebileceği, aynı maddenin II. fıkrasında ayıbın eserin reddini gerektirecek nitelikte bulunmaması halinde iş sahibinin işin ayıbı oranında bedelden indirim ve eğer aşırı bir masrafı gerektirmez ise bütün masrafları yükleniciye ait olmak üzere eserin ücretsiz onarımını isteyebileceği hükmü getirilmiştir. Bunlar eserin ayıplı olması halinde iş sahibinin haiz olduğu haklardır.
Davacı tarafından, davalı taraftan sipariş edilen makinada ayıp olduğu ve makinanın kabule uygun olmadığı iddia edildiği, ayıbın varlığını 4721 sayılı TMK’nın 6. Maddesi ve 6100 sayılı HMK’nın 190. Maddesine göre “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.
(2) Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir. “, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2013/15-1976 Esas ve 2015/1184 Karar sayılı ilamında vurgulandığı üzere ispat yükü lehine hak iddia eden taraftadır.Aynı zamanda ayıbın varlığı,niteliği konusunda algı kişiden kişiye değişebildiğinden, objektif bir bakış açısının yapılması gerekli olup bu değerlendirmeyi de ancak teknik bilirkişinin incelemesi ile ortaya çıkabileceğinden tanık beyanı ile ispatın güç olup ayıbın varlığı halinde davadan önce delil tespiti yaptırılması ispat kolaylığı sağlamaktadır.
Davacı tanığı Tuncay Gümüş duruşmada ”Ben davacı firmada 14 aydır teknik birimde yönetici olarak çalışmaktayım, ben davacı firmada Aralık ayında çalışmaya başladım. İz Makine’ye yani davalı …’a 2020 yılının Eylül ayında ben işe başlamadan önce sipariş verilmiş, makinenin teslimi de 2021 yılının şubat ayında olacağı kararlaştırılmış, bu bilgi davacı firmanın sipariş kayıtlarında mevcuttur,Biz makineyi teslim almadık, teslim için şubat ayı kararlaştırılmıştı, ancak davalı makineyi 2021 yılının Mayıs ayında hazır ettiğini ve kontrole gidebileceğimizi söylediler,ben ve lojistik departmanda çalışanlar ile birlikte makineyi almaya gittik, davalı ile öncesinde yazılan örnek sipariş formunda örnek bir şartname bulunmaktaydı, şartnamede makinenin üretim kapasitesi, kaplama işlemlerini denetleyebileceğimiz bir madde yoktu, bu hususlara istinaden ben bir şartname düzenledim ve davalıya teslim ettik, davalı ek şartnamede yer alan hususları değerlendirip kendisi yapabileceği hususları belirten güncel şartnameyi bana attı. Biz davalı tarafça tanzim edilen şartnameye göre kabul muayenesine gittik, kabul muayenesinde makine istediğimiz şartları taşımıyordu bu nedenle makinenin kabulünü yapmadık, şartnamede eksik hususların kaç günde tamamlanacağı yazıyordu. Eksiklikleri söyleyip davalıya buna bildirdik, bazı sıkıntıları giderdi, makinenin konstürksiyon kısmına ilişkin problemleri gideremedi, yazılımsal algoritmaya ilişkin olarak bir kısmını giderdi, bir kısmını gideremedi iyileştirmeler yapmış olsa da bizim istediğimiz şekilde paketlenmiş bir ürün çıkmadı. Ürün paketlendiğinde içinde hava kalmaması için delik açılmasına dair iyileştirmeler yapıldı, ancak makineden istediğimiz şekilde verim alamadık, makine mayıs ayında kabulü uygun değildi, makine tesliminde gecikme olmasının nedeni (şubat- mayıs ayı) banta verilen ürünün paketlenmesi amacıyla ayarlanan kaplama malzemesinin yapıştırılamamasından kaynaklıdır”şeklinde,davacı tanığı Ömer Polat duruşmada”Ben davacı şirkette 26 aydır çalışmaktayım,ancak lojistik sorumlusu olarak 2020 yılının Ekim ayından beri çalışmaktayım, benden önceki lojistik biriminde görev yapan müdürün sorumlu olduğu dönemde yani 2020 yılının Haziran-Ağustos ayları döneminde davalı ile görüşmeler yapıldı, ben lojistik birimine geldiğimde paketleme makinesini kullanıma başlanmıştı, davalı bize makinenin 2021 yılında Ocak-Şubat aylarına tesliminin yapılacağını söylemişti.Makinenin aksamında poşet çekmek amacıyla zincirli aksam kullanılır bu kullanılmadı,makinenin üzerine ürün bırakıldığında zincirli aksam olmadığı için paketleme yapılamadı ve makinenin mekanik gücü yetmedi, daha sonrasında davalı zincirli aksama yeniden makineye takmak amacıyla bizden bir aylık süre istedi, biz ilk kez kontrole gittiğimizde sıkıntı buydu ve biz ilk kontrole şubat ayında gitmiştik, 2. Kontrole gittiğimizde davalı taraf bize mekanik aksamın tamamlandığını söylemesi üzerine mart ayında 2. Kez kontrole gitik, 2. Kontrol esnasında makinenin yapıştırma kısmında sıkıntılar olduğunu tespit ettik, süreç ok uzun sürdü ve mayıs ayına kadar bu sıkıntı sürdü, mayıs ayına kadar bu sıkıntı davacı tarafça giderilemedi, makine kabulü uygun durumda değildi” şeklinde, davalı tanığı Kadir Filiz duruşmada ”Ben davalıya kendisine 2019 -2020 yılları arasında danışmanlık yapmam nedeni ile tanırım, Makinenin üretimi davacı firma ile karşılıklı yapılan görüşmeler neticesinde başlamıştı, süreç bu şekilde devam etti. Makineyi davacı firma çalışanları ile birlikte üretildi ve çalışır hale getirildi. Makine çalışır durumdaydı ve herhangi bir sıkıntısı yoktu, makinenin kabulü uygun olup olmadığını bilemiyorum, davacı firmanın davalıya makinede sıkıntı olduğuna dair-düzgün çalışıp çalışmadığına dair bildirimde bulunup bulunmadığını bilmiyorum, makine özel üretim bir makine olduğu için makinenin teslim tarihi yoktur, bu nedenle teslime ilişkin gecikme de de yoktu” şeklinde beyanda bulunmuşlardır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2013/15-1976 Esas 2015/1184 Karar sayılı ilamında” eser sözleşmelerinde işin yapıldığı,teslim edildiğini kanıtlama külfeti yükleniciye, eserin ayıplı olduğunu kanıtlama külfeti ise iş sahibine aittir. İş bedelinin ödenmesi için açılmış olan bir davada, iş sahibi kendisini ancak ayıpları ispatla kurtarabilir; eserin sözleşmeye uygunluğuna sadece itirazı yeterli değildir, ayıp, eser sahibine teslim edilen eserin niteliklerinde, sözleşmeye ve dürüstlük kurallarına göre teslim edilmesi gereken eserin özellikleriyle karşılaştırıldığında, ortaya çıkan sapma, teslim edilenle, teslim edilmesi gereken arasındaki farktır. Buna göre, ayıbın ortaya çıkarılması için iş sahibi tarafından teslim edilen ile sözleşmede kararlaştırılanın karşılaştırılması ve eksiklikler bulunması halinde teslim edilen eserin ayıplı olduğunun kabulü gereklidir.Eserin ayıplı olduğu her türlü delil ile ispatlanabilirse de, tanık delili, zayıf bir delildir.Tanığın bir vakıayı tamamen hatırında tutması ve gerçeği olduğu gibi anlatması zordur ” ibareleri göz önünde bulundurularak davacı tanıkları tarafından ayıp iddiasında/bildiriminde bulunulmuş ve makinede ayıp olduğu iddia edilmiş ise de ilgili HGK Kararında da belirtildiği üzere ayıp iddiasının tanık beyanlarıyla somutlaştırılamadığı kanaatine mahkememizce varıldığı, davacı tarafça dava açılış sürecinden önce delil tespiti yaptırıldığının tespit edildiği, delil tespit dosyasının da değerlendirilmesi amacıyla ve davaya konu edilen makinanın kabule uygun olup olmadığının tespiti amacıyla makinanın bulunduğu yerde keşif yapılarak dosya ilk olarak makine mühendisi bilirkişi Abdullah Dinçer’e tevdi edilmiş, Abdullah Dinçer ve nitelikli hesap uzmanı tarafından tanzim edilen 16/06/2022 tarihli raporda özetle; davaya konu edilen Tam Otomatik Paketleme Makinası’nın son inceleme tarihi olan 13.06.2022 tarihindeki yapılan testler, deneme üretimleri, mevcut hali ile, tarafların iddia, savunmaları, delil tespiti, davalı tarafça sunulan uzman görüşü raporu dikkate alınarak davaya konu makinenin kabule uygun olduğu, makinede açık ayıp- gizli ayıp olmadığı,beklenen faydaları sağladığı, makinenin inceleme tarihinde(13.06.2022) kullanılabilir durumda olduğu, davalı yüklenici tarafından 21.07.2021 tarihinde tebliğ edilen ihtarname ile makinenin 2 gün içerinde teslim alınmasının ihtar edilmiş olduğu, davalı iş sahibinin kabule uygun olan makineyi teslimden kaçınmış olduğu mütalaa edildiği, davacı tarafça işbu rapora itiraz edilmesi üzerine dosya üç makina mühendisi bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen 08/12/2022 tarihli raporda özetle;dava konusu “Tam Otomatik Paketleme Makinesi”nde yapılan inceleme, paketleme ve hız denemeleri sonucunda makinenin kendinden beklenen faydayı sağladığı, yeterli performansta olduğu, ayıplı veya tamir edilmesi gerekli bir kısmının bulunmadığı ve makinenin kabule uygun olduğunun bildirildiği, bilirkişiler tarafından tanzim edilen raporlarda davaya konu hususlar gerekçeli, ayrıntılı olarak açıklanmış, raporların mahkememizce hükme esas alınmaya yeterli olduğu kanaatine varılarak ve davalı taraftan sipariş edilen davaya konu tam otomatik paketleme makinasının kabule uygun olduğu kanaatine varılarak davacı tarafa yemin delili hatırlatılmış, verilen kesin sürede davacı taraf yemin delilini kullanacaklarına dair mahkememize herhangi bir beyanda bulunmadığı tespit edildiğinden davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 7.291,09 TL den mahsubu ile artan 7.111,19 TL nin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına, davalı tarafından yapılan 400,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davalı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 62.771,70 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Arabuluculuk Ücret Tarifesi kapsamında Maliye Hazinesinden karşılanan arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davacıdan alınarak hazineye ÖDENMESİNE,
6-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansından karar tebliği için gerekli miktar kullanıldıktan sonra artan kısmın kararın kesinleşmesi halinde HMK’nın 333.maddesi uyarınca istek halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren HMK’nın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 06/03/2023

Katip 288000
¸¸

Hakim 194065
¸¸