Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/696 E. 2022/833 K. 29.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/696
KARAR NO : 2022/833
BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

2021/696(2014/345) ESAS SAYILI ASIL DAVADA:
DAVACI : … –
Konak Mah. Eğitimciler Cd. Saklıkent St. F Bl.No: 2 Nilüfer Bursa
VEKİLİ : Av. …
Kıbrıs Şehitleri Cad. Arkur Doğu Han Kat:5 No:502 Osmangazi/ BURSA
DAVALILAR :1-…-Konak Mh. Eğitimciler Cd. Saklıkent Sit. B-Blk. D:6 BURSA
:2-… -MİRASÇILARI
-…
-…
-…
:3-… – Konak Mah. Eğitimciler Cd. Saklıkent Sit. G-Blk. D:4 BURSA
VEKİLİ : Av. … – Hacıilyas Mah.Adliye Sarayı Arkası Aral Sk.Güven
Han K.1 D.1 Osmangazi BURSA
:4-….
VEKİLİ : Av. … – Uluyol Arkur Doğu Han K.7 No.702 BURSA
:5- A … –
:6- … – …
:7- … – Konak Mah. İsimsiz Sk. Saklıkent Sitesi F-Blk. D:7 BURSA
:8- … – …
:9- … – Kayhan Mah.Ünlü Cad.Kardeşler İşhanı Osmangazi/ BURSA
: 10-…-29 Ekim Mah.Alaattin Bey Sit.413 Sk. B Blk K:2
D:7 Nilüfer/ BURSA
:11- … – Yıldırım Mah. Karadavut Cd. No: 46 D:13 BURSA
: 12- … – Hamitler Mh. Feza Sk. No: 3 K:2 BURSA
DAHİLİ
DAVALILAR : 1-…- Çamlıca Mah. A. Taner Kışlalı Cd. Hitit Palmiye Sit. No:8
B Blok D:3 Nilüfer/BURSA
:2 – … – Çamlıca Mah. A. Taner Kışlalı Cad. Hitit Palmiye
Sit. No:8 B Blok D:3 Nilüfer/BURSA
DAVA : Tazminat, Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 28/12/2006

BİRLEŞTİRİLEN BURSA 2.ASL.TİC.MAH. 2017/14 ESAS SAYILI DOSYASI
DAVACI : S. … KONUT YAPI KOOP
VEKİLİ : Av. … – FSM Bulvarı İlknur Sok. Erve Sitesi No:3 D:1 Nilüfer/
BURSA
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. … – Uluyol Arkur Doğu Han K.7 No.702
BURSA
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 04/01/2017
KARAR TARİHİ : 24/10/2018
YAZIM TARİHİ : 29/11/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat, Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
2014/345(2021/696) ESAS SAYILI ASIL DAVADA:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalılardan … ve …, … , …, … ,…,… ve …’un yönetim kurulu üyeleri olduğu, davalı şirketin ise inşaatın yüklenicisi olduğunu, …, Ertuğrul Aslan, … ve A….’ın kontrol mühendisleri olarak sorumlu olarak görev yaptıkları, kooperatifin inşaat işlerinin bayındırlık birim fiyatlarının %20 altına verilebilecekken bayındırlık birim fiyatları + %5 karla yasaya aykırı olarak davalı … Ltd Şti’ye verildiğini, yönetim kurulu üyelerinin bu kararı genel kurula sunmadıklarını, bu nedenle uğranılan zarara ilişkin olmak üzere fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 25.000,00 TL, tasdikli mimari projede beton sınıfı BS 18 olduğu halde kullanılan betonun BS 14 sınıfında olduğunu,inşaatta kullanılması gereken taşıyıcı demirlerin eksik olduğunu, koloncukların konulmadığını, kirişlere ilave donatıların yapılmadığını ve bu şekilde ayıplı imalat nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20.000,00 TL’nin ,davalı şirketin 3.kişilerle yapmış olduğu ek sözleşmelerle yükümlendiği işleri 3.kişilere yaptırmak suretiyle kooperatifi zarar uğrattıklarından şimdilik 20.000,00 TL,fiyat uygulamalarının sözleşme hükümlerine aykırı yapılması nedeniyle şimdilik 10.000,00 TL,inşaatın sözleşme süresi olan 48 ay içerisinde teslim edilmemesi nedeniyle 10.000,00 TL olmak üzere toplam 100.000,00 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen davalılardan herbirinin sorumlu oldukları görev süresi ve sorumluluklarıyla birlikte tazmin edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 09/05/2011 tarihli ıslah dilekçesi ile ; eksik beton ve demir kullanma, deprem yönetmeliğine aykırı yapılması nedeniyle uğranılan zararın 25.000,00 TL dava değerini, 30.000,00 TL arttırarak 55.000,00TL ‘ye çıkardığını, genel kuruldan geçmemiş ek sözleşmelerle müvekkilinin zarara uğraması nedeniyle talep edilen edilen 20.000 TL tazminatı 175.000,00 TL arttırarak 195.000,00 TL olmak üzere toplam maddi tazminat talebini 300.000,00 TL olarak ıslah ettiğini bildirmiştir.
CEVAP:
Davalı …, …,…, … vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yönetim kurulunu temsilen değil denetçiler tarafından açılabileceğini, davanın zamanaşımına uğradığını, davanın açılmasına karar verilen genel kurul toplantısının geçersiz olduğunu, önceki genel kurullarda müvekkillerinin ibra edildiğini, müvekkillerinin kusursuz olduğunu, meydana gelmiş zararında söz konusu olmadığını, ayıplı bir imalat varsa bunun sorumluluğunun yükleniciye ait olacağını belirterek davanın reddine talep etmiştir.
Davalı şirket vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; .Açılan davayı kabul etmediklerini, denetçilerin dava açma hakkının bulunmadığını, kooperatif yönetim kuruluna, yükleniciye karşı açılan davanın hukuki sebebi farklı olduğundan ayrı iki dava açılması gerektiğini, davanın zamanaşımına uğradığını, aynı konuda Bursa 2.Asl.Tic.Mah. 2017/192 esas sayılı dosyasında dava açıldığını, 26/04/1997 tarihinde başlayıp 09/03/2006 tarihinde fesh edilen eser sözleşmesi hükümlerinin her genel kurulda üyelerin bilgi ve denetimine sunulduğunu, 2003 ‘den sonra yapılan ek sözleşme ile (+ %5 ) fark uygulamasının kaldırılarak feragatte bulunulduğunu , inşaatta ayıplı imalat bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı … vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; .Müvekkilinin kooperatifin üyesi olmadığını, 4 bloğun inşaatı süresince 1997-1999 yılları arasında sadece kontrolörlük yaptığını, beton kalitesi ve demirlerin niteliğinde sorun bulunmadığını, çalışmaların genel kurullarda ibra edildiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı …’un vefat etmesi nedeniyle, davalının mirasçıları davaya dahil edilmiştir.
BİRLEŞTİRİLEN BURSA 2.ASL.TİC.MAH. 2017/14 ESAS SAYILI DAVADA :
DAVA:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanında özetle; müvekkili ile davalı arasında 26/04/1997 tarihinde inşaat sözleşmesi yapıldığını,inşaat sözleşmesine göre davalının yüklenici olduğunu,davalının sözleşmede yüklendiği işleri eksik ve ayıplı bir şekilde bırakıp işini terk ettiğini,davalı şirketin önceki yöneticilerle çıkar ilişkisi içinde olduğunu ve önceki yöneticiler olan … ve……………. …………………. imzasını taşıyan Bursa 2.İcra Müdürlüğü’nün 2006/5100 ve 2006/6265 esas sayılı icra dosyalarına dayanak yapılan 21 adet ve toplamı olan 1.050.000.-YTL olan çekleri aldığını,davalı tarafından alınan çeklerin kooperatifi temsil eden yöneticiler tarafından imzalanmadığını, önceki yöneticiler olan … ve Kenan Oluklu’nun 12/02/2006 tarihli genel kurulda kısmen,14/05/2006 tarihli genel kurulda ise tamamen yöneticilik sıfatlarının sona erdiğini,takibe konu edilen çeklerin tanzim tarihlerinde müvekkilleri kooperatifin yöneticilerinin Mehmet Arat,Doğan Sarıgöllü ve Metin Kerimoğlu olduğunu,davaya konu edilen çeklerin davalı şirkete verilmesine ilişkin yönetim kurulu kararı veya genel kurul kararının bulunmadığını,taraflar arasındaki ilişkinin inşaat sözleşmesinden kaynaklandığını,davalının takibe konu edilen çekleri yapılan iş karşılığında kabul ettiğini, davalının önceki yöneticilerle iş birliği yaparak müvekkilini zarar uğrattığını,çeklerin hak ediş karşılığında verilen çekler olmadığını,takibe konu edilmiş bulunan çeklerin gerçek bir alacağı yansıtmadığını belirterek,müvekkili kooperatifin davalı şirkete takibe konu edilen 21 adet çek karşılığı olan 1.050.000,00.-YTL için borçlu bulunmadığının tespitini ve davalıya kötü niyetli icra takibinde bulunması nedeniyle %40’dan aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 08/06/2007 tarihli oturumdaki beyanında; davalılardan … ve A….’ın adreslerine ulaşamadıklarını, bu nedenle bu davalılar hakkındaki davayı atiye terk ettikleri belirtmiş, 21/01/2007 tarihli oturumun 2 nolu ara kararında bu davalılar yönünden davanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili tarafından verilen cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanında özetle: davaya ve takibe konu edilmiş bulunan çeklerin müvekkili şirkete,yapmış bulunduğu inşaat imalatları karşılığında verildiğini ve çeklerin verilmiş bulunduğu dönemde kooperatifte yetkili bulunan kişiler tarafından düzenlendiğini,davaya konu edilmiş bulunan çeklerin 9 tanesinin 10/09/2005 tarihinde,diğer 12 tanesinin ise 26/01/2006 tarihinde kooperatf yetkili kişileri tarafından düzenlendiğini,müvekkili ile davacı kooperatif arasında 26/04/1997 tarihinde inşaat sözleşmesi düzenlendiğini,müvekkilinin inşaatı bitme aşamasına getirdiğini,09/03/2006 tarihinde davacı kooperatif ile müvekkili arasında yapılan protokolle kalan işlerin kooperatife bırakıldığını,müvekkilinin davacı kooperatifin kendisine yapmış olduğu ödemelerden daha fazla imalat yaptığını,fazla yapılan imalatların düzenlenen ve karşılıklı imzalanan ara hak edişlerle belirlendiğini,davacı kooperatif tarafından yapılan imalat bedellerinin karşılığı olan çeklerin toplu olarak düzenlenmiş bulunan ileri tarihli çekler ile ödendiğini,davacı kooperatif tarafından verilen çeklerin müvekkilleri kooperatifin kayıtlarına verilmiş olduğu dönemler itibari ile kayıt edildiğini,müvekkili tarafından davacı kooperatiften alınan 12 adet çekten biri olan 30/01/2006 tarihli 1496270 numaralı 50.000,00.-YTL bedelli çekin müvekkili tarafından 10/09/2005 tarihinde alınan mal karşılığında Öykü Yapı Malzemeleri Ltd.Şti firmasına verildiğini,davacı kooperatifin bu çeki geri almak istediğini ve 24/09/2005 tarihinde bu çek yerine müvekkiline 5 adet başka tarihli çekler vererek müvekkilinin ……………….. Yapıdan iade almasından sonra müvekkilinden geri aldığını,müvekkilinin Öykü Yapı Ltd.Şti firmasından bu çeki 24/09/2005 tarihinde belge ile iade alarak davacıya geri verdiğini,müvekkiline ait ticari defterler incelendiğinde görüleceği üzere davacı kooperatifin,müvekkiline 2002-2003-2004-2005-2006 yıllarında,müvekkilinin yapmış bulunduğu işlerin bedeline mahsup edilmek üzere ileri tarihleri taşıyan toplu çeklerin verildiğini,çeklerin müvekkiline verildiği tarihler itibariyle ticari defterlere intikalinin yapılmış olduğunu,bunun da davacının iddialarının haksız ve yersiz olduğunu gösterdiğini,davacı kooperatif tarafından ileri tarihli çeklerin müvekkiline verildiğinin şimdiki yöneticiler tarafından da bilindiğini, kooperatife ait kayıtlar ve genel kurul tutanaklarının incelenmesi durumunda müvekkiline toplu olarak verilen çekelrin kooperatif kayıt ve belgelerinde yer aldığının görüleceğini,müvekkilinin yaptığı inşaata ilişkin ayıp iddialarının haksız ve asılsız olduğunu,davacı kooperatifin halen müvekkilinin yapmış bulunduğu işlere karşılık kesin hesabı çıkartamadığını,müvekkilinin işi bıraktığı tarihten bu yana kesin hesabı ve iddia edildiği gibi ayıplı ve eksik imalatlar varsa bunları belirlenmesi gerekirken halen davacı kooperatif tarafından belirlenemediğini belirterek,müvekkili şirket aleyhinde açılan haksız ve dayanaksız davanın reddine,%40’dan aşağı olmamak üzere tazminata ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Birleştirilen dosya, mahkememizin 2007/192 Esas 2013/417 Karar sayılı dosyası ile yapılan yargılaması sonucunda; davanın kabulüne karar verildiği, kararın yasal süresinde davalı vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 15.HD.’nin 2015/2927 Esas ve 6059 Karar sayılı ilamı ile; “…Bursa 2.Asliye Tic.Mah.’nin 2014/345 esas sayılı dosyasına konu davanın konusu ve tarafları bakımından bağlantı bulunduğu, her iki uyuşmazlığın da aynı hukuki ilişki ve sözleşmelerden kaynaklandığı, davalardan biri hakkında verilecek kararın diğerinin sonucunu etkileyeceği anlaşılmaktadır.İki davanın birlikte görülmesinde, gerek usul ekonomisi gerekse birbirleriyle çelişkili kararların çıkmasının önlenmesi bakımından fayda bulunmaktadır.Bursa 2.Asliye Tic.Mah.’nin 2014/345 esas sayılı dosyasında açılan dava ile eldeki dava arasında fiili ve hukuki irtibat olduğu, her iki davanın aynı yargı çevresinde aynı mahnkemede görüldüğü ve bağlantılı davaların birleştirilerek görülmesinde zorunluluk bulunduğu anlaşıldığından, eldeki dava ile Bursa 2.Asliye Tic.Mah.’nin 2014/345 esas sayılı dosyasında açılan davanın ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilmesine karar verilmesi gerekirken, işin esasının incelenerek sonuca varılması doğru değildir.”gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Bozma üzerine dosya Mahkememizin yukarıdaki Esas sırasına kaydedilerek usul ve yasaya uygun bozma ilamına uyulmasına karar verilerek, eldeki dava dosyası ile birleştirilmelerine kesin olarak karar verilmiştir.
KANITLAR:
Bilirkişi raporları, güçlendirme projesi,
KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME :
Dava ; davacı kooperatifin uğramış olduğu zararın davalılardan tazminine yöneliktir.
Taraflarca gösterilen kanıt ve belgeler toplanmıştır, mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılarak bilirkişi kurulundan rapor aldırılmıştır.
Asıl dosyada bilirkişiler İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Görevlileri Prof.Dr ………………….., Doç Dr. …………………, araştırma görevlisi ……………. …………..’tan aldırılan 28/01/2010 havale tarihli bilirkişi kurulu raporunda; beton basınç dayanımı, kolon ve perdelerde sıkışlatırma bölgelerindeki normal etriye mevcudiyeti , kolon ve perdeklerde sıklaştırma bölgelerindeki özel deprem etriyesi mevcudiyeti, kirişlerde boyuna donatı mevcudiyeti ve kirişlerde sıklaştırma bölgelerinde normal etirye mevcudiyetinin hiçbir blokta tam olarak projeye uygun olmadığı, sadece 2 blokta kolon ve perde boyuna donatı mevcudiyetinin projeye uygun olduğunun tespit edildiği, mevcut yapıların depreme dayanıklı olup olmadığı ile igili çalışma ayrıca yapılması gereken bir işlem olup, depreme dayanaklılıkla ilgili çalışma yeni deprem yönetmeliği gözönüne alınarak yapılması gerektiği, davaya konu binaların 2001 yeni deprem yönetmeliğinden önce projelendirilip inşa edildiği için depreme dayanıklılığı hakkında herhangi bir teknik bilgi verilmesinin söz konusu olmadığı, ancak performans projelerinin yapılması sonucunda binaların depremselliği hakkında yorum yapılabileceği, dolayısıyla genel mühendislik açısından bakıldığında, beton imalatının ve donatılanların yerleştirilmesinin projede öngörüldüğü şekliyle tam olarak gerçekleştirilmediği görüş ve kaanati bildirilmiştir.
08/07/2010 havale tarihli 1.bilirkişi heyeti ek raporunda; davacının davalılardan … .. Ltd.Şti. ile yapılan bayındırlık birim fiyatları + % 5 şeklindeki sözleşme şartı nedeniyle 1997-2003 yılları arasında yapılan işten dolayı uğranılan zarar için şimdilik 25.000,00 TL isteminin haklı olmadığı, davalıların, kooperatifi zararlandırıcı diğer iş ve işlemleri nedeniyle sorumlu olduğu dönem ve bu dönemlerde kooperatife verilen zararların net bir şekilde ortaya konulması için inşaatın yapımı ile ilgili yönetim kurulu karar defteri, kooperatifin ticari defterleri, hak ediş raporlarının , kontrol mühendisleri ile yapılan anlaşmaların vs. dosyaya celp edilerek mali müşavir ve inşaat mühendisi bilirkişinin söz konusu belgeler üzerinde beraber çalışma yapmaları gerektiğini, ayıpların öğrenildiği 2006 birim fiyatları ile toplam güçlendirme maliyetinin 2,8 milyon ile 4,6 milyon arasında değişeceğine, ancak bu maliyetin net bir şekilde ortaya konulması için güçlendirme projesinin yapılması gerektiğine, kooperatifi zarara uğratarak görevi kötüye kullandıkları iddiasıyla kooperatif yöneticileri hakkında Bursa 4.Ağır Ceza Mahkemesinin 2008/25 esas sayılı dosyasında açılan kamu davasının bekletici mesele yapılmasının uygun olacağının bildirildiği görülmüştür.
Davaya konu taşınmazların ruhsat yenileme dilekçeleri ve ekleri ile taşınmaza ilişkin yapılan test raporları getirtilerek taraf vekillerinin bilirkişi raporuna itirazlarının açıklığa kavuşturulması yönünden bilirkişi kurulundan ek rapor alınmıştır.
Alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli olmadığından mahallinde yeniden keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılarak, bilirkişi kurulundan rapor aldırılmıştır.
SMM bilirkişi ……………… ………………., kooperatifler hukuku uzmanı ………………… ……………..,İnşaat Mühendisi …’den aldırılan 29/04/2014 tarihli bilirkişi kurulu raporda; 26/04/1997 tarihinde yüklenici davalı şirket ile yapılan 09/03/2006 tarihinde karşılıklı anlaşılarak feshedilen eser sözleşmesinin, mevzuat ve piyasa teamüllerine aykırılık teşkil etmediği, yükleniciye malzeme fiyat farkı (eskalosyon ) ödenmesinin sözleşme hükümlerine aykırı olmadığı, kooperatif tarafından yapılan inşaatlarda KDV ödemesi ,işi yapanın yüklenici yada taşeron olduğuna bakılmaksızın %1 oranında olduğundan kooperatifin işin bir bölümünü taşeronlara yaptırması nedeniyle herhangi bir zararı oluşmadığı, davalı kooperatifin eski yönetimi iki adet fatura ile 12.300 TL + 6.900 TL = 19.200 TL bedeli elektrik işleri için harici bir firmaya ödediği, bu imalat ve işçilik ödemelerinin ek sözleşmelere aykırı olmadığı, protokol gereği taşeronlara yaptırılan işlerden yükleniciye %25 oranında bedel ödenmesi detaylı olarak incelenmesi sonucu yükleniciye ödenecek oranın %17,5 oranında olması gerektiği ve bu durumda da kooperatifin %7,5 oranına tekabül eden 63.928 TL tutarında zarara uğradığı, bu zarardan yüklenici ile kooperatif yönetim kurulunun müştereken sorumlu bulunduğu, işin geç tesliminden kaynaklanan geçikme tazminatının 8.400,00 TL , bu zarardan yüklenicinin sorumlu bulunduğu, 08/07/2010 havale tarihli akademik bilirkişi raporuna göre, 135 adet daireyi kapsayan 13 adet blokta demir donatısının eksik , beton basınç dayanımının ise yetersiz olduğu belirtilerek yapılacak güçlendirme imalatı tutarının, kooperatif inşaatındaki ayıpların öğrenildiği 2006 yılı birim fiyatlarına göre 2.800.000 TL ile 4.600.000 TL arasında olabileceği, bu rakamın da güçlendirme projesi ile netlik kazanacağının ifade edildiği, ancak bu hususun davanın konusu dahilinde olup olmadığının değerlendirilmesinin mahkemenin takdirinde olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Hukukçu bilirkişi ………………… ………………., İnşaat Mühendisi …, SMM …………………. ………………’dan aldırılan 09/06/2016 tarihli bilirkişi kurulu raporunda; davacı kooperatif binalarında yer alan toplam 135 adet dairede tespit edilen ayıplı imalatların ortadan kaldırılması , taşıma gücü riskli binaların 1997 yılı proje değerlerine getirilmesi amacıyla yapılacak olan güçlendirme çalışmalarının yürürlükteki mevzuat gereği fiilen mümkün olmadığı, güçlendirme işleminin ancak yürürlükte olan mevcut yönetmeliklere göre yapılabileceği, güçlendirme öngörüldüğü takdirde 1997 yılında yapılan projenin taşıma gücüne yönelik değerlerin çok daha üstünde bir güçlendirme yapılması anlamına geldiği, ayıplı imalatların ortadan kaldırılması , söz konusu taşıma gücü riskli binaların 1997 yılı proje değerlerine getirilmesi için gereken toplam tazminat bedelinin 2006 yılı itibarıyla 2.499.741,00 TL olduğu, ancak bu bedelin yaklaşık bedel olup kesin bedel olmadığı, kesin bedelin ancak tüm katlarda yapılacak kapsamlı bir teknik inceleme sonucunda hazırlanacak güçlendirme projesinin hesaplanması neticesinde ortaya çıkabileceği, davacı kooperatif ile yüklenici arasında yapılan sözleşmenin kanuna aykırı olmadığı, sözleşme gereğince davacı kooperatifin fazla ödeme yaptığı iddiasının davacı tarafça ispat edilemediği, davalı yöneticilerin görev başlangıç ve sona erme tarihleri ile tazminat sorumlulukları açısından zamanaşımı sürelerinin mahkemece değerlendirilmesi gerektiği, davacı tarafından ileri sürülen malzeme fiyat farkları ve geçikme bedeli ödenmesine yönelik tazminat istemlerinin hukuki dayanaktan yoksun olduğu, ek protokol gereğince 3.şahıslara yapılan ödeme konusunda yapılan mukayeseli hesaplara göre kooperatif açısından bir zarara yol açmadığı, davalı yüklenici tarafından hangi tarihte ne imalat yapıldığı , buna karşılık davacı tarafça hangi tarihte ne ödeme yapıldığına ilişkin, net bir tespit yada bu incelemeyi yapabilecek teknik verilerin dosyada mevcut olmadığı için kooperatifin geçikme tazminatı tahsil etmemesine yönelik zararın bilirkişi heyeti tarafından incelenemediği, kooperatif üyelerinin aidatlarını vaktinde ödeyip ödemedikleri ve bu aidatların davalının hakedişinin ödenebilip ödenemeyeceği konusunda inceleme yapılabilmesi için kooperatifin geçmiş yıllarına ait tüm banka hesap dökümü, ticari defter ve belgelerin bilirkişi heyetine teslim edilmesi gerektiği bildirilmiştir.
Davacı vekili tarafından proje hazırlatıp sunulacağı belirtiltikten sonra bu projenen sunulmasının beklenilmesinden sonra sunulmayacağı belirtilmesi nedeniyle tarafların bilirkişi raporuna yaptıkları itirazların değerlendirilmesi ve ayrıca birleşen dosya yönünden değerlendirilme yapılması ve ayrıca bir kısım davalılar tarafından zaman aşımı itirazında bulunulduğundan zaman aşımı itirazının değerlendirilebilmesi için her davalının hangi işlemden dolayı sorumlu olduğu ve bu sorumluluk miktarının tayin ve tespitinin yapılmasına sorumluluğun hangi tarihteki işlemden dolayı doğduğunun belirlenmesine, ve bilirkişilerin davacı kooperatifin ticari defterleri üzerinde inceleme yaparak ayıp ve güçlendirme yönünden raporlarda belirtmiş oldukları açıklamalar için binaların inşaat ruhsatına ekli mimari projesinden faydalanılarak ve bu projeler esas alınarak sureti ile mevcut ise ayıbın nasıl giderileceğine, miktarın tespitine, davacı tarafından güçlendirme projesi sunulduğu taktirde bunun da değerlendirilmesinin yapılmasına, neticede inşaatta ayıp bulunup bulunmadığı, mevcut ise ne tür bir ayıp olduğu ve bunun giderilmesi için dava tarihi itibari ile bedelinin tespit edilmesi için bilirkişi kurulundan rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi kurulundan alınan 03/07/2017 tarihli ek raporda; güçlendirme projesi hazırlanmadan hangi davalının hangi işlemden sorumlu olduğu, sorumluluk miktarının ne olduğu, ayıbın nasıl giderileceği, inşatlardaki ayıbın niteliği, dava tarihi itibarıyla ayıplı imalatların giderilmesi için gerekli olan bedelin tespiti, zamanaşımı vs sürelerin her bir davalıya uygulanmasının mümkün olmadığı, dava konusu inşaatlardaki ayıpların gizli ayıp olduğu, ayrıca davalılar …, … ve A…. ‘ın kontrol mühendisi olarak görev yaptıkları iddia edilmiş, davacı kooperatif ile bu davalılar arasında var olan hukuki ilişkiyi gösteren hizmet sözleşmesi veya eser sözleşmesi dava dosyası içerisinde yer almadığı için bu konuda kesin bir değerlendirme yapılamadığının bildirildiği görülmüştür.
Tarafa ait ticari defterlerin ibraz edilmesi üzerine , davacı tarafın geçikme tazminatı talebi ve davalılar Özcan ve İrfan haricindeki davacı kooperatif yöneticilerin görev tarihleri gözönüne alınarak bilirkişi kurulundan ek rapor aldırılmıştır.
Aldırılan 03/04/2018 tarihli ek bilirkişi kurulu raporunda, davacı kooperatifin yüklenici olan davalı şirketten talep ettiği geçikme tazminatı ile ilgili olarak kooperatifin davalı şirkete 2003 yılından sonra artan ve 2006 yılına kadar artarak devam eden /doğan yeni hakediş borçlarına karşılık zamanında veya yeterli ödeme yapmadığı, 2006/2007 yılı sonunda da 905.097,29 TL borcunun halen bulunduğu, üye aidatlarının ise kooperatif tarafından zamanında ve yeterli tutarlarda toplanmasında önemli ölçüde herhangi bir sorun yaşanmamasına rağmen, davacının davalı şirketten talep ettiği ve 30/04/2014 havale tarihli 8.400,00 TL olarak hesaplanan geçikme tazminatı isteminin yerinde olup olmadığı hususunun mahkemenin takdirinde olduğu, davalılar Özcan ve İrfan haricindeki davacı kooperatif yöneticilerinin görev tarihleri gözönüne alınarak yapılan hesaplamada sorumlu oldukları zarar pay tutarlarının , … ‘un 268.423,91 TL , …’in 323.218,45 TL, … ‘nün 234.899,82 TL , …’un 86.006,63 TL, … ‘nun 414.542,69 TL , …’nun 414.542,69 TL, …’un 244.610,25 TL, …’nün 29.871,78 TL, …’in 293.624,78-TL olduğunun bildirildiği görülmüştür.
İnşaat Mühendisi tarafından sunulan 28/06/2018 havale tarihli ek raporda; güçlendirme projesi ile , güçlendirme maliyetleri ve olaydaki kişilerin sorumluluk payları gibi tüm konuların binaların ayıplı yapılıp yapılmadığının hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak şekilde kesin olarak ortaya çıkartılmasının mümkün olacağı, dava konusu binaların asgari 20 yıllık binalar olup herhangi bir yapısal hasar bulunmadığı, binalarda ikametin halen devam ettiği, ayrıca söz konusu binalarla ilgili riskli yapı kapsamında resmi kurumlarca alınmış bir tahliye kararı olmadığı, sadece temel ve zemin kat yapı elamanlarından karot numuneleri alındığı, dolayısıyla riskli yapı tespitinde izlenen yolun eksik kaldığı, ekskik inceleme nedeniyle binaların tamamı için riskli yapı veya tümü için ayıplı imalat hükmü vermenin bu aşamada mümkün olmadığı bildirilmiştir.
Birleştirilen 2017/14 esas sayılı dosyasında ise; dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeline istinaden yükleniciye verilen ve icra takibine konu edilen çeklerden dolayı eksik ve ayıplı imalat nedeniyle borçlu bulunulmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Yargıtay’ca her iki dosyanın birleştirilmesi gerektiğinden bozulmasına karar verilmiştir,
Bozmadan önce bu dava dosyasında yapılan yargılama sırasında aldırılan 11/10/2013 havale tarihli ek bilirkişi raporunda;mahkememiz dosyasında bulunan Anadolu Üniversitesi Müh.Mim.Fakültesi İnş.Müh.Bölümü Öğretim üyeleri Prof.Dr……………… tarafından hazırlanan 28/01/2010 havale tarihli bilirkişi raporunda,17 blokta karot ve schnit sonuçlarına göre yapılan incelemede beton basınç dayanımı açısından 17 bloğun 8 bloğun %100,bir bloğun %83,bir bloğun %71,bir bloğun %56,bir bloğun %60,bir bloğun %44,bir bloğun %43,bir bloğun 33,bir bloğun %25,bir bloğun %11 projeye uygun olmadığının belirlendiğini,projede öngörülen kolon ve perdedeki boyuna donatı mevcudiyeti sonuçlarına bakıldığında kolon sayısı açısından bir bloğun %60,üç bloğun %70,bir bloğun %60,3 bloğun %50,iki bloğun %40,bir bloğun %30,bir bloğun %20,üç bloğun %10 projeye uygun olmadığını ve 2 bloğun %100 projoye uygun olduğunun belirlendiğini, projede öngörülen kirişlerdeki boyuna donatı miktarı sonuçlarına bakıldığında,genellikle kirişlerin bazılarında üst boyuna donatıların bazılarında ise alt boyuna donatıların mevcut olmadığını, bloklardaki kiriş elemanlarda yaklaşık %30-50 oranında donatının eksik olduğunun tespitinin yapıldığının belirtildiğini,projede öngörülen kolon ve perdelerdeki normal etriye miktarı açısından sonuçlara bakıldığında tüm bloklarda üst ve alt sıkıştırma gölgelerinde %14 ile %50 arasında etriye sayısını sağlamadığını,projedeki öngörülen kirişlerdeki normal etriye miktarı açısından sonuçlara bakıldığında sıklaştırma bölgesinde %31-62 arasında etriye sayısını sağlamadığının belirtildiğini,projede öngörülen kolon ve perde özel deprem etriye miktarı açısından sonuçlara bakıldığında ortalama %90 oranında özel deprem sayısını sağlamadığını ve hatta bazı bloklarda hiç konulmadığının tespit edildiğini,bilirkişi raporunun sonunda da genel mühendislik açısından bakıldığında beton imalatının ve donatılarının yerleştirilmesinde projede öngörüldüğü şekilde gerçekleştirilmediği kanaatine varıldığının belirtildiğini,bu değerlendirmeler sonucunda 1997 yılında yapılan inşaatın 1975 yılı Deprem Yönetmeliği şarlarını sağlamadığı kanaatine varıldığını,belirtildiği üzere 16/06/2010 havale tarihli ek raporda;davaya konu olan projede 17 blok ve 175 dairenin mevcut olduğunu,bu blokların 4 tanesinin herhangi bir güçlendirmeye ihtiyaç duyulmadığını,güçlendirmeye ihtiyaç duyulan daire sayısının 135 adet olduğunu, her dairenin yaklaşık olarak ortak alanları ile birlikte 180 m2 yüz ölçümünün olduğunun belirtildiğini,2006 ve 2007 yılı birim fiyatlarına göre bir dairenin ve toplam 135 dairenin güçlendirme maliyetinin güçlendirme projeleri olmadığından yaklaşık %30 olacağı kanısıyla hesaplanmış olup kesin maliyet güçlendirme projeler yapımından sonra belli olacağını,dava konusu evlerin 3 sınıf B gurubu yapı sınıfından olup,bu veriye göre dairelerin güçlendirme bedellerinin,2006 yılı toplam güçlendirme maliyetinin 20.574 x 135 = 2.777.490,00.-TL,2007 yılı toplam güçlendirme maliyetinin 23.058 x 135 = 3.112.830,00.-TL olarak hesaplandığını,sonuç olarak;1997 yılında yapılan S.S Saklıkent Konut Yapı Kooperatifine ait binaların 1975 yılı Deprem Yönetmeliği şartlarını sağlamadığını,2006 yılı toplam Güçlendirme Maliyeti’nin 2.777.490,00.-TL, 2007 yılı toplam Güçlendirme Maliyetinin 3.112.830,00.-TL olabileceği kanaatine varıldığını,diğer hususlarda kök raporlarının sonuç kısmında değişiklik yapmayı gerektirir bir hususun bulunmadığını bildirmişlerdir.
Mahkememizin 24/10/2018 tarihli kararıyla 2014/345 esas sayılı dosyasında açılan davanın kısmen kabulüne, ayıplı imalat nedeniyle 55.000,00 TL, gecikme tazminatı olarak 8.400,00 TL olmak üzere toplam 63.400,00-TL’nın, 38.400,00 TL’sının dava tarihinden; kalanın ise ıslah tarihi olan 09/05/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar … ve … haricindeki davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacının diğer alacak kalemleri hakkındaki davasının reddine, davalılar … ve … hakkında açılan davanın HMK’nun 150/5 maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına, birleştirilen mahkememizin 2017/14 esas sayılı dosyasında açılan davanın kabulüne, davacının, Bursa 2.İcra Müd.’nün 2006/5100 ve 2006/6265 esas sayılı dosyalarında takiben konulan toplam 1.050.000,00 TL.bedelli 11 adet çekten dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine dair verilen kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 15.HD 26/11/2019 tarih ve 2019/735 esas-2019/4837 karar sayılı kararıyla kararın onanmasına karar verilmiş karar düzeltme talebi üzerine Yargıtay 15.HD’nin 30/06/2021 tarih, 2020/1504 E. 2021/3156 K.sayılı ilamı ile bilirkişi raporunun davalılar … ve …’e tebliğinin usulsüz olduğu gerekçesiyle bu davalılar yararına bozularak mahkememize gönderilmekle, mahkememiz yukarıda esası belirtilen sırasına kaydı yapıldı.
Bozma ilamı doğrultusunda bilirkişi raporu davalı … ile yargılama sırasında vefat eden … mirasçılarına tebliğ edilmiştir.
Dosyada alınan tüm bilirkişi raporları, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından düzenlenen raporlar ile tüm dosya kapsamına göre; davacı kooperatife ait inşaatların, davalı yüklenici şirket tarafından bir kısım imalatların sözleşmede ön görülen şartlarda bazı imalatların ise yapım süresi içerisinde ara protokollerle değişiklik yapılarak farklı koşullarda imalatların tamamlandığı, yapılan imalat bedellerinin ara hakedişlerle davacıdan tahsil edildiği, her hak edişin altında denetleyen teknik personelin ve yönetim kurulunun kaşesinin ve ilgililerinin imzalarının bulunduğunun tespit edildiği, ayıplı imalat nedeniyle davacının zarara uğradığı, işin geç teslimi nedeniyle geçikme zarara uğramış olduğu, davacı kooperatifin uğramış olduğu zarardan davalı şirketin yüklenici sıfatıyla, davalı Özcan ve İrfan haricindeki davalıların,kooperatif yöneticileri olmaları nedeniyle sorumlu tutulmaları gerekmektedir.
Dava, dava tarihinde kooperatif denetçileri olan Yaşar Rıfat Erensu ve Ayhan İşsever tarafından verilen vekaletname ile açıldığından davacı kooperatifin aktif husumet ehliyeti bulunmadığına dair iddiası yerinde görülmemiştir.
Dava ayıp iddiasına dayanmaktadır. Dava konusu inşaat yapımı işi olup, ayıplı olduğu iddia olunan beton ve demir kalitesinin, teslim sırasında basit bir muayene ile anlaşılamayacağından tesbit edilen eksiklikler bilirkişi raporlarında da belirtildiği üzere gizli ayıp niteliğindedir. Gizli ayıp iddiasında ise zamanaşımı olmayacağından davalıların zamanaşımı itirazları yerinde görülmemiştir.
Davalı kooperatif yöneticileri hakkında değişik tarihlerde alınan ibra kararları,genel kurula sunulan soyut, genel bilgiler doğrultusunda alındığından bu ibra kararlarının kaldırılmasına yönelik 15/10/2006 tarihli genel kurul kararı yasaya uygun bulunduğundan davalıların haklarında ibra kararı olduğuna dair savunmalarına itibar edilmemiştir.
Davacı kooperatif ile davalı şirket arasında 474 ada A ve B blok,1723 ada A,B,C blok,1724 ada A,B,C,D blok, 1725 ada A,B,C,D,E,F,G blokların 48 ayda inşa edilerek teslim edilmesi hususunda bayındırlık birim fiyatları + %5 (467.517.045.135 TL) fiyatıyla 26/04/1997 tarihinde anlaşma imzalanmıştır.
Kooperatif yöneticileri ile yüklenici davalı şirket arasında ,ödenek dilimleri,fiyat farkları,fazla imalat,sözleşme bünyesinde olan bazı işlerin müteahit firma dışında başka firmalara yaptırılması ve bu nedenle müteahit firmanın sözleşmeden doğan haklarının zayi olmaması için taşeron firmaya ödenecek meblağın %25 inin davalı şirkete ödenmesine(02/09/2003 t protokol),15/02/2003 tarihli protokole göre de bu tarihten sonra %5 zammın uygulanmamasına, dairelerin iç imalatlarının daire sahipleri tarafından yapılmasına,daire içi imalatların paçal fiyatlarla yapılmasına konu yapılacak imalatlarla ilgili sigorta ve primlerin taşeronlar tarafından, kooperatifçe satın alınacak malzemelere ilişkin SSK pirimlerinin kooperatifin yatıracağı,şantiye düzeninin sağlanması ve taşınmazların teknik şartnameye uygunluğunun davalı şirket tarafından kontrol edileceği hüküm altına alınmıştır.
Davacı kooperatifin davalı şirket ile eser sözleşmesi yapmasında yasaya bir aykırılık olmadığı gibi bayındırlık birim fiyatlarının %5 üzerinde bir fiyatla anlaşılması miktar yönünden makul olup,işçilik ve malzeme yönünden daha yüksek kalite hedeflendiğinden piyasa koşullarına uygun olup, bu yönüyle de yasaya aykırılık yoktur.
Bilirkişi heyetleri tarafından düzenlenen tüm raporlarda, bazı bloklardaki demir donatısının eksik, beton basınç dayanımının ise yetersiz olduğu tesbit edilmiştir. İnşaattaki ayıpların toplam bedelinin birleştirilen dosyada aldırılan 11/10/2013 tarihli bilirkişi kurulu raporunda 2.777.490,00 TL , 29/04/2014 tarihli raporda 2.800.000 TL- 4.600.000 TL arasında olduğu bildirilmiş,09/06/2016 tarihli raporda ise yaklaşık olarak 2.499.741,00 TL olarak belirlenmiş ancak kesin rakamın verilebilmesi için binanın her katındaki kolonlardan karot alınması gerektiği, bununda binanın yaşı ve içerisinde oturulmakta olduğu gözetildiğinde konut sakinleri için tehlikeli olacağı bildirildiğinden ve dava tarihi ve islah edilen miktarda gözönüne alındığında daha fazla araştırma yapılmasının davaya bir etkisi olmayacağından inşaattaki ayıbın 2.499.471,00 TL olduğu yönündeki bilirkişi raporuna itibar edilmiştir.
Taraflar arasındaki sözleşme uyarınca inşaat süresi olan 48 ayın 26/07/2001 tarihinde sona erdiği,bu süre içerisinde yaşanan Marmara depreminin inşaatın bitimini 3 ay kadar geciktireceği bu nedenle inşaatın teslim süresinin 26/10/2001 tarihi olduğu, davacı kooperatif vekilinin 06/04/2007 havale tarihli dilekçesinde 2004 yılının Haziran ayında kooperatif üyelerinin büyük bir kısmının dairelerinin teslim edildiği belirtildiğinden bu tarih teslim tarihi olarak kabul edilmiş, sözleşmedeki günlük 6,00 TL cezai şart üzerinden hesaplama yapılmak suretiyle kooperatifin 8.400,00 TL gecikme tazminatı isteyebileceği kanaatine varılmıştır.
Davalı yüklenicinin 3.şahıslarla sözleşme yapmak suretiyle davacı kooperatifi zarara uğrattığı iddiası ispatlanamadığından, davacının bu talebi yerinde görülmemiştir.
Davalıların ek sözleşmelerle inşaat işinin bir kısmını üçüncü kişilere yaptırarak lüzümsuz masraflar yaptıkları, hakediş tutarlarının %25 i oranında ödeme yapılmış ise de sözleşmeye aykırı olmadığından davacının bu konudaki talebi de yerinde görülmemiştir.
Davacı kooperatifin ödeyeceği KDV miktarı %1 olup, bu oran işi yapanın davalı veya 3. kişi olmasına göre değişmeyeceğinden ve bu konuda davacı zarara uğramadığından davacının bu konudaki talebi yerinde görülmemiştir.
Davalı yüklenici şirkete malzeme fiyat farkı ödenmesi sözleşmeye uygun olduğundan davacının bu konudaki talebi yerinde görülmemiştir.
Aldırılan bilirkişi raporundan BS 18 standardında beton kullanıldığı anlaşıldığından davacının bu yöndeki iddiası ve talebi yerinde görülmemiştir.
Yüklenici davalı şirkete fiyat farkı olarak ödenen bedeller ,piyasa fiyatlarına uygun bulunduğundan davacının bu konudaki talepleri yerinde görülmemiştir.
Aldırılan bilirkişi raporları doğrultusunda yukarıda açıklanan gerekçelerle, davacı kooperatifin zarara uğratılmasında eski yöneticiler ve kontrol mühendisi davalıların kusurlu oldukları anlaşıldığından, davacı kooperatifin uğradığı ayıplı imalat nedeniyle 55.000,00 TL (taleple bağlı kalınarak) gecikme tazminatı olarak 8.400,00 TL olmak üzere toplam 63.400,00 TL’den davalıların müştereken ve müteselsilen sorumluluklarına hükmedilmiştir.
08/06/2007 tarihli duruşmada davacı vekili davalılar … ve … hakkındaki davalarını atiye terk etmiş ve 3 aylık süre içerisinde yenilemediğinden bu davalılar hakkındaki davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Birleşen dosya yönünden ise;dava konusu çeklerin keşidecisi,keşide tarihlerinde davacı kooperatif yetkilisi değildir.Ancak ileri tarihli çek keşide etmek hukukumuza göre mümkündür ve davalının iddiasıda bu yöndedir. Yaptırılan bilirkişi incelemesinde,bu çeklerin kooperatif defterlerinde kayıtlı olmadığı anlaşılmıştır. 1.050.000,00 TL gibi verildiği tarih itibarıyla çok önemli bir miktardaki çekin kooperatif yönetim kurulu kararı olmadan ve defterlere kaydedilmeden verilmesi hayatın olağan akışına uygun olmadığından,davalı bu çeklerin keşide tarihinden önceki tarihte kooperatif yetkilisi tarafından ileri tarihli olarak keşide edildiğini ispat etmek zorunda olup,bu hususu yazılı delillerle ispat edememiştir.
Kaldı ki birleştirilen dosyada ve asıl dosyada aldırılan bilirkişi raporlarına göre, davalı yüklenici şirkete yapılan ödemeler miktarı ve ayıplı imalat miktarı toplamı davalı şirket hakedişinden düşüldüğünde davalı şirketin davacıya borçlu olduğu (ödenen 2.317.778,44 + güçlendirme bedeli 2.499.471 – maliyet 3.506.052,20=) 1.311.197,24 TL davalı şirketin davacı kooperatife borçlu olduğu, bu durumda davacı kooperatifin dava konusu çeklerden (1.050.000,00 TL bedelli) dolayı davalıya borçlu olmadığı anlaşılmıştır..
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-a)Mahkememizin 2014/345 (2021/696) esas sayılı dosyasında açılan ıslah talepli davanın KISMEN KABULÜNE, ayıplı imalat nedeniyle 55.000,00 TL, gecikme tazminatı olarak 8.400,00 TLolmak üzere toplam 63.400,00 TL’nın, 38.400,00 TL’sının dava tarihinden; kalanın ise ıslah tarihi olan 09/05/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar … ve … haricindeki davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacının diğer alacak kalemleri hakkındaki davasının REDDİNE,
b)Davalılar … ve … hakkında açılan davanın HMK’nun 150/5 maddesi uyarınca AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan karar tarihi itibariyle alınması gerekli 4.330,85-TL karar ve ilam harcının, ilk dava esası olan Bursa 1. ATM’nin 2006/561 Esas sayılı dava dosyasında alınan 1.368,00 TL peşin harç, 2598,75 TL ıslah harcı, 371,25 TL ıslah harcı toplamı olan 4.338,00 TL harçtan mahsubu ile bakiye 7,15 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3- Davacının davada kendisini vekille temsil ettirdiği anlaşıldığından kabul edilen miktar üzerinden belirlenen 9.042,00 TL nispi vekalet ücretinin davalılar … ve … haricindeki davalılar- dahili davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 60.513,30 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 12.786,46 TL’nin ve 1.368,00 TL peşin harç toplamı olan 14.154,46 TL nin davalılar … ve … haricindeki davalılar- dahili davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı … tarafından yapılan 200,00 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 157,74 TL sinin davacıdan alınarak işbu davalıya verilmesine,
6-Davalı … İnşaat San. Tic. Ltd. Şti. tarafından yapılan 360,40 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 284,24 TL sinin davacıdan alınarak işbu davalıya verilmesine,
7-Davalı … … tarafından yapılan 360,40 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 308,06 TL nin davacıdan alınarak işbu davalıya verilmesine,
8-Davalı … İnşaat San. Ve Tic. Ltd. Şti., davalı …, davalı …, davalı …, davalı …,davalı …, davalı … …’nun davada kendilerini vekille temsil ettirdikleri anlaşıldığından , reddedilen miktar üzerinden ve AAÜT’ye göre belirlenen 25.012,00 TL nin davacıdan alınarak işbu davalılara verilmesine,
9-Karar kesinleştiğinde taraflarca yatıralan avansın kullanılmayan kısmının HMK 333.md.uyarınca yatıranlarına iadesine,
B-1) Birleştirilen Mahkememizin 2017/14 esas sayılı dosyasında açılan davanın KABULÜNE, davacının, Bursa 2.İcra Müd.’nün 2006/5100 ve 2006/6265 esas sayılı dosyalarında takiben konulan toplam 1.050.000,00 TL.bedelli 11 adet çekten dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının TESPİTİNE,
2-Harçlar Yasası gereğince alınması gereken 71.725,50.-TL harçtan, peşin alınan 14.175,00.-TL’nin mahsubu ile bakiye 57.550,50.-TL harcın davalı …’den alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı vekili yararına ölçümlenen 69.550,00 TL vekalet ücretinin davalı …’den alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 5.150,80- TL yargılama gideri, 14.175,00 TL peşin harç, 13,10 TL başvuru harcı toplamı olan 19.338,90 TL nin davalı …’nden alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde taraflarca yatıralan avansın kullanılmayan kısmının HMK 333.md.uyarınca yatıranlarına iadesine,
Dair; davacı vekili ile bir kısım davalılar vekillerinin yüzlerine karşı, diğer yanların yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 15 günlük yasal süre içerisinde Yargıtay yolu açık olmak üzere karar verildi.29/06/2022

Başkan …
¸E-imzalıdır.
Üye …
¸E-imzalıdır.
Üye …
¸E-imzalıdır.
Katip …
¸E-imzalıdır.

Ana dosyanın yargılama gideri;
-(Davacı) 1.368,00 TL peşin harç,(eski esas olan Bursa 1. ATM’nin 2006/561 Esas sayılı dosyasında)
-(Davacı )60.513,30 TL yargılama gideri,
-(Davalı …) 200,00 TL yargılama gideri,
-(Davalı … İnşaat)306,40 TL yargılama gideri,
-(Davalı … …) 390,60 TL yargılama gideri,

Birleşen 2017/14 Esas sayılı dosyanın yargılama gideri;
-14.175,00 TL peşin harç
-13,10 TL başvuru harcı,
-5.150,80 TL yargılama gideri,

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.