Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/535 E. 2022/664 K. 26.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/535 Esas – 2022/664
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/535
KARAR NO : 2022/664
HAKİM : … …
KATİP : …
MAHKEMEMİZE AİT 2021/535 ESAS SAYILI DAVADA;
DAVACI : 1-… … –
2-… … –
3-… … –
4-… … –
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … BURSA ULAŞIM TOPLU TAŞIMA İŞLETME SAN. TİC. A.Ş. –
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … SİGORTA A.Ş. –
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … –
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : Trafik Kazasından Kaynaklanan Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 28/11/2012
BURSA 8. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNİN 2014/179 ESAS, 2014/135 KARAR
SAYILI BİRLEŞEN DAVADA;
DAVACI : …
1-… … –
2-… … –
DAVALI : … –
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : 2- … BURSA ULAŞIM TOPLU TAŞ İŞLT SAN TİC AŞ – …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Trafik Kazasından Kaynaklanan Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 01/04/2014
KARAR TARİHİ : 26/05/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 08/07/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA:
Asıl Davada;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 17/09/2012 tarihinde davalı …’ın Hacivat Mah. 224 Sok üzerinde idaresindeki 16 … 75 plakalı belediye otobüsü ile seyrederken karşı taraftan başka bir otobüsün gelmesi üzerine durarak geri geri manevra yapmak istediği sırada müvekkilinin yakının … …’a çarptığını ve yaralanmasına sebebiyet verdiğini, olay günü derhal hastaneye kaldırılan … …’ın 02/10/2012 günü Şevket Yılmaz Hastanesinde vefat ettiğini, kazaya karışan 16 … 75 plakalı aracın kaza tarihini de kapsayan 15/09/2012-15/09/2013 tarihleri arasında davalı sigorta şirketi tarafından sigortalandığını, kazanın meydana gelmesinde müteveffanın herhangi bir kusurununbulunmadığını, davalı …’ın dikkatsiz, tedbirsiz ve kontrolsüz geri geri manevra yapmak suretiyle kazanınmeydana gelmesine sebep olduğunu, ayrıca mevcut kazaya ilişkin Bursa 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2012/924 esas sayılı dosyası ile davalı … adına ceza davası açıldığını, müteveffa henüz 6 yaşındayken hayatını kaybettiğini, bu üzücü kaza meydana gelmeseydi birlikte yaşadığı anne ve babasına maddi olarak destek olacağı yadsınamaz bir gerçek olduğunu, anne ve baba olan müvekkilleri açısından kaza anından ölüm anına kadar çekilen sıkıntıların hiçbir şekilde telafisinin mümkün olmadığını, aynı şekilde mütevefanın kardeşi olan müvekkillerinin de küçük Ahmetin ölümü nedeniyle travma geçirdiklerini, bu nedenlerle manevi zararların telafisi ve tarifi mümkün olmasa da kısmen de olsa tatmini için müvekkili … Işıtk için 35.000 TL, müvekkil … … için 35.000 TL, müvekkili … … için 10.000 TL, müvekkili … … için 10.000 Tl olmak üzere toplam 90.000 TL manevi tazminat ile, müvekkili … … ve … …’ın her biri için 500,00er TL olmak üzere 1.000 Tl maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sigorta dışında kalan davalıların müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Sigorta şirketi vekilinin 2012/2012 tarihli cevap dilekçesinde; davacıların müvekkili şirketten tazminat talebinde bulunmadıklarını, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücünün kusurunun bulunmadığını, otobüsün 6 yaşında bir çocuk olan müteveffaya sokak ortasnda çarptığını, o yaşta küçük bir çocuğun gerekli bakım ve özen gösterilmeden sokakta yalnız bırakılmasının kazaya sebebiyet verdiğini, kaza tespit tutanağında müteveffanın kusurlu olduğunun sabit olduğunu, müvekkilinin manevi tazminattan sorumlu olmayacağını, destekten yoksun kalma tazminatının da müvekkiline yöneltilemeyeceğini, hastane ve tedavi giderlerinin SGK’ dan talep edilmesi gerektiğini, açılan ceza davasında müvekkilinin taraf olmadığını belirterek davanın reddi ile yagrılama gideri ve vekalet ücretinin davacılar üzerinde bırakılmasını istemiştir
Davalı … vekili 28/12/2012 tarihli cevap dilekçesinde; davalı sürücünün müvekkiline şöförlük hizmeti veren Konulaş Nak Pet Ür Müt Hzm İnş ve Hayv San Tic Ltd Şti’ nin personeli olduğunu, davanın bu şirkete ihbarı gerektiğini, kaza tutanağında karşı yönden gelen otobüse yol vermek isteyen sürücünün asli kusuru bulunmadığı, müteveffanın 1. Derecede kusurlu olduğunun belirtildiğini, kusur oranının mahkemece tespit edilmesi gerektiğini, talep edilen maddi ve manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu, küğüçün ailesinin bakımına muhtaç yaşta iken vefat ettiğini ve destekten yoksun kalma tazminatı talep edilemeyeceğini belirterek davanı reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacılar üzerinde bırakılmasını istemiştir.
BİRLEŞEN BURSA 8. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNİN 2014/179 ESAS, 2014/135 KARAR SAYILI DAVADA;

Birleşen dosya dava dilekçesinde davacılar … … ve … … vekilinin; aynı kaza sebebiyle müeveffanın yein doğan ve kendisi ile aynı isim verilen kardeşi … …’ ın lehine 5.000,00 TL manrevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, tarafların karşılıklı beyan dilekçeleri, Birleşen Bursa 8. Asliye Hukuk Mahkeesinin 2014/179 esas sayılı dosyası, trafik kazası tespit tutanağı,ölüm belgesi, nüfus kayıt örneği, sigorta poliçesi, ruhsat fotokopisi, bilirkişi raporu, yargıtay bozma ilamı, görevsizlik kararı, yazılan müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanmıştır.
Bursa 1. Asliye Hukuk Mahkemesince; dosyanın ceza dosyası ile birlikte Trafik Uzmanı Bilirkişi …’e tevdii edildiği, 24/03/2014 tarihli raporda; dava konusu kazanın meydana gelmesinde müteveffa … …’ ın 6/8 asli kusurlu, araç sürücüsünün ise 2/8 tali kusurlu olduğu mütalaa edilmiştir.
Tarafların bilirkişi raporuna karşı yapmış oldukları itirazları sebebiyle dosyanın Karayolları Fen Heyetinden rapor aldırılmak üzere Ankara 23. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderildiği, 2014/294 talimat dosyasında bilirkişiler …, …, … 06/06/2014 tarihli raporda; davacıların çocuğu … …’ ın %75, davalı sürücü …’ ın %25 oranında kusurlu oldukları mütalaa edilmiştir.
Dosyanın hesap uzmanı bilirkişiye tevdii edildiği, Bilirkişi … 15/09/2014 tarihli raporunda; davacıların müteveffayı yetiştirme bedeli tenzil edildiğinde talep edebilecekleri destek tazminatı miktarının bulunamadığı mütalaa edilmiştir.
Bursa 8. Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; davacının davasının kısmen kabulü ile davacı … için 20.000,00 TL, … için 20.000,00 TL, … için 5.000,00 TL, … için 5.000,00 TL ve … için 5.000,00 TL olmak üzere toplam 55.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 17/09/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketi dışında diğer davalılardan tahsilde tekerrüre yer vermeyecek şekilde müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya ödenmesine, fazlaya ilişen talebin reddine, maddi tazminat istemine ilişkin talebin reddine karar verildiği görülmüştür.
Her iki taraf vekilinin de temyiz talebi üzerine, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 20/09/2017 tarihli, 2015/1586-2017/8002 sayılı ilamı ile “davalılar arasında zorunlu mali sorumluluk sigortacısı da bulunmaktadır. Sigorta hukuku 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6. kitabında 1401 ve devamı maddelerinde, zorunlu sorumluluk sigortası ise 1483 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Bu durumda Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen hususlardan olması nedeniyle dava ticari dava olup asliye ticaret mahkemesi görev alanı içinde bulunmakta olup mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verildiği görülmüş, Bursa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından bozma ilamına uyularak, dosya görevsizlikle mahkememize tevzi edilmiştir.
Mahkememizce dosya önceki aktüer bilirikşiye tevdi edilerek, maddi tazminat konusunda ek rapor düzenlenmesi istenilmiştir.
Bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu 04/03/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle: Müteveffanın anne ve babaya tek başına destekliği halinde davacı annenin destek zararının 9.246,54 TL, davacı babanın destek zararının 4.830,20 TL alacağının hesaplandığını, müteveffanın tüm kardeşleriyle birlikte anne ve babaya destekliği halinde davacı annenin ve babanın destek zararının olmayacağının hesaplandığı mütalaa edilmiştir.
O halde toplanan delillerden somut olayda, davalıların sürücüsü, işleteni ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu 16 … 75 plakalı otobüsün 17/09/2012 tarihinde davacılar ve birleşen dosya davacısının murisi … …’ a çarpması ve vefatı ile sonuçlanan trafik kazasında, düzenlenen kaza tespit tutanağı, trafik bilirkişi raporları kapsamında düzenlenen Karayolları Fen Heyetinin 03/06/2014 tarihli kusura yönelik heyet raporunun olaya uygun olup itibar edilerek, mtüveffa … …’ ın olay günü sokakta oynarken geri manevra yapan 16 … 75 plakalı otobüsün altına kaçan su şişesini almak üzere hamle yaparak otobüsün altına girdiği, otobüsün hareket etmesi ile aracın altından çıkamayarak yaralandığı ve hastanede gördüğü tedavi sonrasında vefat ettiği olayda, 6 yaşında olan küçüğün tehlikenin farkında olmayıp, hayatını tehlikeye atarak kazanın meydana gelmesinde %75 kusurlu olduğu, davalı sürücü …’ın kazanın meydana geldiği yerleşim yeri içerisindeki çevrede insanların ve çocukların olabileceğini düşünerek, geri manevrasını yaparken daha kontrollü davranması gerektiği ve %25 kusurlu bulunduğu, kusur raporu dikkate alınarak düzenlenen aktüer bilirkişinin kök ve 01/03/2019 tarihli ek raporunun gerekçeli denetime açık olduğundan itibar edilerek bu kapsamda, müteveffanın davacılar anne ve babaya destekliğinin diğer kardeşleri ile birlikte sorumlu olup destek zararının oluşmadığından davacıların maddi tazminat taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacılar vekilinin manevi tazminat talebi yönünden değerledirildiğinde, bilindiği üzere Borçlar Kanunu’nun 56.maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önüne alarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Bu para tutarı asıl olarak ne tazminat ne de bir cezadır. Amacı zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmak ve ruhi ızdırabını dindirmek olması nedeniyle tazminata benzer bir fonksiyonu vardır. O halde tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Somut durumda, meydana gelen trafik kazası sonucu muris … …’ın ölümü ile sonuçlanan olayda, tarafların kusur oranları, olayın meydana geldiği tarih, olay tarihindeki yaşı, olayın meydana geliş şekli, tarafların ekonomik ve sosyal durumu, olay tarihindeki paranın alım gücü, desteğin ölümü nedeniyle duyulan acı ve elemin kısmende olsa giderilmesi amacıyla, anne … … için 20.000 TL, baba … … için 20.000 , kardeş … … İçin 5.000 TL, kardeş … … için 5.000 TL ve birleşen Bursa 8. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/179 esas, 2014/135 karar sayılı dosyada davacı kardeş … … için 5.000 TL manevi tazminat’ ın hak ve nesafet kuralları çerçevesinde takdir edilerek manevi tazminat talebinin davalılar sürücü ve işleten yönünden kısmen kabulune, birleşen dosya yönünden tam kabulune karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
Mahkememiz kararının davalılarca temyiz edilmesi üzerine; Yargıtay 17. HD’nin 21/01/2021 tarih ve 2020/215-2021/340 E/ K sayılı kararı ile; ” Davacıların destekten yoksun kalma zararları belirlendikten sonra kusur indirimi yapıldığı, yetiştirme giderinin ise kusur indiriminden sonra düşüldüğü anlaşılmaktadır. Ancak hesap bilirkişisinin yaptığı bu hesaplama yöntem ve sırası, Borçlar Kanununda belirlenen önce zararın belirlenmesi sonra hakimin müdahalesi ile tazminatın belirlenmesi kuralı ve Dairemizin yerleşik içtihatlarına uygun değildir. Buna göre destek paylarına denk gelen destek zararı belirlendikten sonra yetiştirme giderinin düşülmesi daha sonra ise kusurun indirilmesi ve kazanılmış haklarda gözetilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen davada davalı … vekili ile davalı … Bursa Ulaşım Top. Taş. İşl. San. Tic. A.Ş vekilinin tüm, asıl davada davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2), (3), (4) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle asıl davada davacılar vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA” gerekçesi ile dosya mahkememize gönderilmiştir.
Mahkememizce dosya yeniden esasa kaydedilerek, Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememiz yargılaması sırasında, Yargıtay 17. Hukuk Dairesi bozma ilamı doğrultusunda dosya önceki aktüer bilirkişiye tevdi edilerek, ek rapor düzenlenmesi talep edilmiştir.
Aktüer bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu 13/03/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle: Dava dışı SGK’nın dosyaya sunduğu belge ve bilgilerin incelenmesi sonucunda; davacı annenin gelir getirici bir işte çalışmadığı anlaşıldığı, bu sebeple, Yetiştirme Bedelinin sadece babanın Destekten Yoksun Kalma Zararından tenzil edilmesi yerinde olacağı, davacıların Destekten Yoksun Kalma Zararlarının Hesap Tarihi İtibariyle Hesaplanması Sonucunda; Davacı annenin herhangi bir gelir elde ettiğine ilişkin kayıt bulunamaması nedeniyle, davacı annenin destek payının 94.813,30TL, davacı babanın destek payının 52.612,04TL olacağı hesaplandığı mütalaa edilmiştir.
Taraf vekillerinin rapora karşı itirazları kapsamında dosya önceki aktüer bilirkişiye tevdi edilerek, ek rapor düzenlenmesi talep edilmiştir.
Aktüer bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu 01/01/2022 tarihli ek bilirkişi raporunda özetle: Dava konusu uyuşmazlıkta, davacı annenin gelir getirici bir çalışması bulunup bulunmadığı hususuna ilişkin bir bulguya erişilememiştir. Bu sebeple, hesaplamalarımız terditli yapılmış olup, dava dışı SGK’dan … …’ın (4/a, 4/b, 4/c sigortalılığının tespiti açısından) Sigortalı Hesap Döküm Cetvelinin celp edilmesinin gerekli olduğu düşünüldüğü, uyuşmazlıkta hesaplamamız, bozma öncesi gerekçeli karar ve güncel hesaplama tarihleri dikkate alınarak yapıldığı, davacıların Destekten Yoksun Kalma Zararlarının Gerekçeli Karar – İtibariyle Hesaplanması Sonucunda; Her iki Davacıdan 965 oranında yetiştirme gideri tenzili halinde, davacı annenin destek payının 33.186,38TL, davacı babanın destek payının 21.663,52TL olduğu, SGK’nın Sigortalı Hesap Döküm Cetveli sunmasından sonra, Davacı annenin herhangi bir gelir elde ettiğine ilişkin kayıt bulunamaması halinde, davacı annenin destek payının 43.652,49TL, davacı babanın destek payının 21.663,52TL – olacağı, davacıların Destekten Yoksun Kalma Zararlarının Hesap Tarihi – İtibariyle Hesaplanması Sonucunda; Her iki Davacıdan 965 oranında yetiştirme gideri tenzili halinde, davacı annenin destek payının 79.408,46TL, davacı babanın destek payının 52.612,04TL olacağı, SGK’nın Sigortalı Hesap Döküm Cetveli sunmasından sonra, Davacı annenin herhangi bir gelir elde ettiğine ilişkin kayıt bulunamaması halinde, davacı annenin destek payının 94.813,30TL, davacı babanın destek payının 52.612,04 TL olacağı mütalaa edilmiştir.
Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan ıslah dilekçesi ile; Dava dilekçesi ile talep etmiş oldukları 500,00 TL olarak müvekkil … … adına maddi tazminat alacağını, 52.112,04 TL arttırarak; 52.612,04 TL olarak, 500,00 TL olarak müvekkil … … adına talep ettiğimiz maddi tazminat alacağını 94.313,30 TL arttırarak; 94.813,30 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı tarafın zamanaşımı def-i savunması yönünden, davanın ölümlü trafik kazasından kaynaklanan tazminat davası olup fiilin cezai gerektirdiğinden KTK’ nın 109/2 .maddesi kapsamında uzamış ceza zamanaşımı olan 15 yıllık süreye tabidir. Dolayısıyla kaza tarihi olan 17/09/2012 tarihinden itibaren zamanaşımı süresi geçmediğinden ıslaha yönelik zamanaşımı savunmaya itibar edilmemiştir.
Bu durumda yukarıdaki açıklamalar ve Yargıtay Bozma İlamı ışığında aktüer bilirkişi tarafından 01/01/2022 tarihli rapor ve 13/03/2022 tarihli raporun hüküm kurmaya elverişli olduğu, davacı anne ve davacı baba yönünden destek zararı belirlendikten sonra yetiştirme giderinin düşülmesi ve daha sonra kusur indirimi yapıldığından bu raporlara itibar edilerek davacı baba … …’ ın destekten yoksun kalma zararının 52.612,04 TL, davacı anne … …’ ın destekten yoksun kalma zararının 94.813,30 TL olduğu kanaatine varılarak bu miktarlar yönünden davacının ıslah talebinin kabulune karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar davalı taraf 09/09/2014 tarihli bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçesinde bedellerin kabul edildiği usuli kazanılmış hak oluştuğunu savunmuş ise de rapora itiraz dilekçesinde ek rapor aldırılmasına yönelik beyanlarınında olduğu beyanın şartlı olduğundan usuli kazanılmış hakkın oluşmadığı kanaatine varılarak itibar edilmemiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Mahkememizin işbu dosyası yönünden;
A-Davanın kısmen kabul kısmen reddi ile,
a-Davacılar tarafından açılan destekten yoksun kalma tazminat talebinin kabulü ile,
-Davacı … … için 52.612,04 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı … Sigorta A.Ş yönünden 28/11/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalılar … ve … A.Ş yönünden kaza tarihi olan 17/09/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, (davalı … Sigorta A.Ş nin poliçe limiti ile sorumlu tutulması )
-Davacı … … için 94.813,30 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı … Sigorta A.Ş yönünden 28/11/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalılar … ve … A.Ş yönünden kaza tarihi olan 17/09/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, (davalı … Sigorta A.Ş nin poliçe limiti ile sorumlu tutulması )
b-Davacı tarafından açılan manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile,
-Davacı … … için 20.000 Tl,
-Davacı … … için 20.000 Tl,
-Davacı … … için 5.000,TL,
-Davacı … … için 5.000 TL manevi tazminat olmak üzere toplamda 50.000 Tl manevi tazminatın kaza tarihi olan 17/09/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … Bursa Ulaşım Toplu Taşıma .. A.Ş’den müşterek ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
B-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 13.486,12 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 1.351,35 TL ve ıslah harcı 500,12 TL olmak üzere toplam 1.851,47 TL harcın mahsubu ile bakiye 11.634,65 TL nispi karar ve ilam harcının davalılar ( davalı … Sigorta A.Ş nin 8.219,15 TL nispi karar ve ilam harcından sorumlu olmak üzere) müşterek ve müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına,
C-Davacı tarafından bozmadan önce yapılan; 1.755,00 TL bilirkişi gideri, talimat ve tebligat gideri 491,30 TL olmak üzere 2.246,30 TL ve bozmadan sonra yapılan; tebligat posta masrafı 80,00 TL olmak üzere toplam 2.326,30 TL yargılama giderinden kabul ve red oranlarına göre hesaplanan 1.904,98 TL yargılama gideri ile 1.351,35 TL peşin harç ve 500,12 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 3.756,45 TL yargılama giderinin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
D-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
E-Davacıların destekten yoksun kalma tazminat talebi yönünden , davacıların ihtiyari dava arkadaşı olduğundan ve yargılama sırasında kendisinin vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen davacı … … için 12.957,26TL vekalet ücreti, davacı … … için 7.639,57 TL vekalet ücreti, toplam 20.596, 83 TL vekalet ücretinin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
E-Manevi tazminat talebi yönünden, davacıların ihtiyari dava arkadaşı olduğundan ve yargılama sırasında kendisinin vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen davacı … … için 2725 TL vekalet ücreti, davacı … … için 2725 TL vekalet ücreti, davacı … … için 2725 TL vekalet ücreti, davacı … … için 2725 TL vekalet ücreti olmak üzere toplam 10.900 TL vekalet ücretinin davalılar … ve … Bursa Ulaşım Toplu Taşıma .. A.Ş’den müşterek ve müteselsilen alınara davacıya verilmesine,
F-Davanın reddedilen manevi tazminat talebi yönünden davalılar … ve … Bursa Ulaşım Toplu Taşıma .. A.Ş’ nin yargılama sırasında kendisinin vekil ile temsil edildiğinden A.A.Ü.T’ nin 10/3. Maddesine göre belirlenen; her bir davacı için 2.725 vekalet ücreti olmak üzere toplam 10.900 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak bu davalılara verilmesine,
G-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,
2-Mahkememizin bu dosyası ile birleşen Bursa 8. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/179 esas, 2014/135 karar sayılı dosya yönünden;
A-Davanın Kabulü ile, 5.000 Tl manevi tazminatın kaza tarihi olan 17/09/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … Bursa Ulaşım Toplu Taşıma .. A.Ş’den müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
B-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 341,55 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 25,20 TL’nin mahsubu ile bakiye 316,35 TL nispi karar ve ilam harcının davalılar … ve … Bursa Ulaşım Toplu Taşıma .. A.Ş’den müşterek ve müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına,
C-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
D-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
E-Davacı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 2725 TL vekalet ücretinin davalılar … ve … Bursa Ulaşım Toplu Taşıma .. A.Ş’den müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
F-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,
Dair, Davacı Vekili Av. …, Davalı … Sigorta Vekili Av. … , Davalı … Vekili Av. …, Davalı … Vekili AV. …’nun yüzüne karşı, davalı … vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 26/05/2022
Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.