Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/516 E. 2022/832 K. 29.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/516 Esas – 2022/832
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/516
KARAR NO : 2022/832
BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ : Av.
DAVALI :
VEKİLİ : Av.

DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/06/2021
KARAR TARİHİ : 29/06/2022
YAZIM TARİH : 04/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin yetkilisi olduğu … Madencilik Sanayi ve Ticaret LTd. Şti.’nin davalı bankanın kredili müşterisi olduğunu, davalı bankadan kullanılan tüm kredilere esas olmak üzere müvekkili davacı Fikret …’nin 21/05/2014 tarihinde 10.000,00 TL limit ile kefaleti alınmış olup davalı nezdinde müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduğunu, bu durumun imzalı genel kredi sözleşmeleri ile de sabit olduğunu, ayrıca davalı banka tarafından gönderilen Bursa 2.Noterliği 06249 yevmiye numaralı 07/10/2020 tarihli hesap kat ihtarı ile de ikrar edildiğini, müvekkilinin süreç içerisinde davalı tarafından gönderilen hesap kat ihtarından önce ve sonrasında da kefil sıfatı ile ödeme yaptığını, kredileri teminatlandırmak amacı ile dava dışı borçlu … Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından 27/12/2017 tarihinde; Bursa ili Gemlik İlçesi Engürücük Mah. Yazıova mevkii 4 pafta 97-98-99-100 nolu parseller bakımından 27/12/2017 tarihli sözleşmeler ile geri alım hakkı tanınarak davalı bankaya devrinin gerçekleştirildiğini, davalı banka tarafından vefa hakkı tanınmasına rağmen sözleşmenin resmi geçerlilik şekline aykırı yapılmış olduğunu, davalı banka tarafından tapuya da müvekkilinin geri alım hakkının şerh edilmediğini, her ne kadar geri alım sözleşmesi resmi şekilde yapılmamış ise de bankanın borcu teminatlandırmak saiki ile taşınmazları devir aldığını ve geri alım hakkını tanıyarak bu doğrultuda hareket ettiğinin sabit olduğunu, müvekkilinin borcun kefil sıfatı ile ödenerek yasal halefiyet gereği öncelikli olarak 27/12/2017 tarihli sözleşme ile tanınan geri alım hakkı ve banka nezdindeki teminatlar ile tüm hakların tarafına devrini istediğini, TBK 97 mad uyarınca müvekkilinin kefil sıfatı ile bankaya olan borcunun tespit edilmesini, tespit doğrultusunda davalının alacağının mahkeme veznesine depo edilecek olduğunu, buna müteakip davalının da ödemeye karşılık tüm teminatlar ve haklarının TBK mad. 596 uyarınca geri alım sözleşmesi, aksi kanaat halinde dahi protokol gereğinin yasal halefiyet kuralları doğrultusunda müvekkiline devrine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu taşınmazların kredi borçlusu şirketin maliki olduğu taşınmazlar olduğunu, müvekkili banka lehine ipotekli iken kredi borçlarına mahsuben geri alım hakkı verilerek bankaya devredilen taşınmazlar olduğunu, salt kredi kefili olmak hasebi ile her türlü ödemenin halefi olunacağı iddiasında bulunulması hukuken mümkün olmadığını, kefil sıfatı ile yapılmış bir ödeme olmadığını, davacı tarafın sırf kredinin kefili olması hasebi ile yasal halefiyet kurallarından yararlanmak istemesine rağmen davacı yanın halefiyetin gerektirdiği şartların hiç birisini yerine getirmediğini, kendisi tarafından kredi ile ilgili hiçbir ödeme olmadığı gibi, ödeme teklifinde de bulunmadığını, müvekkili banka tarafından keşide edilen hesap kat ihtarı ile müvekkili banka alacağının kat edildiğini ve davacı tarafın temerrüde düştüğünü ancak buna rağmen herhangi bir ödeme yapmadığını, davacı yanın, her ne kadar geri alım hakkının kendisine temlik edilmesini talep etmiş ise de geri alım hakkının asıl borçlu dava dışı … Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti.’ye ait olması sebebi ile firma hakkında iflas kararı verildiğinden geri alım hakkının kullanımının iflas idaresine geçtiğini, davacının tarafı olmadığı bir protokole sırf kredi sözleşmesinin müşterek borçlusu ve müteselsil kefili olması nedeni ile taraf olamayacağını, hukuki ve maddi dayanaklardan yoksun davanın öncelikle usulden reddi ile mahkeme aksi kanaatte ise esastan reddi ve yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR:
Sözleşme, ihtarname, banka kayıtları, bilirkişi raporu vs.
KANITLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava, davacının dava dışı borçlu … Mad. San ve Tic. Ltd. Şti.’ye genel kredi sözleşmesi kapsamında kefil olması sebebiyle ve davalı bankaya borcun ödenerek taraflar arasında düzenlenen geri alım sözleşmesi şartları kapsamında dava konusu olan 97-98-99 ve 100 parsel sayılı taşınmazların tapu iptali ve tescili ile genel kredi sözleşmesine kefil olması sebebiyle kefaletin fekki koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarına ilişkindir.
Bursa 7. İcra Müdürlüğü’nün 2020/2 iflas dosyasının mahkememiz dosyasına gönderildiği görüldü.
Mahkememizce dava konusu taşınmazlar üzerinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Alınan 24/01/2022 tarihli bilirkişi heyet raporunda; dava konusu taşınmazın mahalinde yapılan incelemelerde parsel üzerinde yaklaşık 70-80 adet yetişkin zeytin ağacının mevcut olduğu, parselin bir bölümünün zeytinlik, bir bölümünün otopark ve bir bölümünün üzerinde yaklaşık 60 m2 alanlı taşınabilir prefabrik yapıda konteynar olduğunun gözlemlendiği, tespite konu taşınmazın değerinin pazar fiyatı kriteri (piyasa rayiç değeri) yöntemine göre belirlendiği, m2 piyasa rayiç değerinin, keşif tarihi itibarıyla 800 TL olacağı, toplam değerinin 7359,90 m2 x 800 TL= 5.885,520 TL olacağı kanaatine varıldığı, TUİK tarafından yayınlanan “Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi- Kısım, Bölüm ve Gruplar 2003=100) NACE Rev.2” tablosu ile “Tüketici Fiyat Endeksi (200=100) Madde Sepeti ve Ortalama Fiyatlar” tablosunda yer alan endeks değerleri ile taşınmazın değerini dava tarihi olan 25/06/2021 tarihine çevrildiğinde; 800 TL/m2 x (693,54/1022,25) = 542,75 TL/m2 olarak bulunduğu, taşınmazın dava tarihi itibariyle değerinin 7356,90 m2 x 542,75 TL/m2 = 3.992.957,48 TL olacağı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce davalı banka kayıtları üzerinde yerinde inceleme yetkisi verilerek, tarafların iddia ve savunmaları, davalı bankanın davacının kefil olduğu genel kredi sözleşmesi kapsamında dava dışı borçludan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise ferileri ile birlikte miktarı, borcun ödenip ödenmediği, ödemelerin kimin tarafından yapıldığı, davacı kefilin yapmış olduğu ödemeler de ayrıca tespit edilerek, borç miktarının dava tarihi itibariyle hesaplanması için bankacı bilirkişiden rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiştir.
Alınan 27/02/2022 tarihli bilirkişi raporunda; davalı bankanın, dava dışı borçlu … Mad. Ltd. Şti.’nden 25/06/2021 dava tarihi itibariyle toplam 15.907,42 TL alacağının bulunduğu, takip tarihinden sonra, dava tarihinden önce davacı …’nin borcuna mahsuben 3.şahıs Büşra Maviçiçek Soydan tarafından yapılan 135.000,00 TL geri ödeme dışında herhangi bir ödemenin yapılmadığının kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Davacı vekili tarafından 12/05/2022 tarihli tamamlama harcını yatırmıştır.
Davacı,21/05/2014tarihli kefalet sözleşmesi ile dava dışı şirketin kullanmış olduğu krediye müşterek borçlu ve müteselsil kefil olmuştur.
Dava dışı şirketin kullanmış olduğu kredileri teminatlandırmak için 27/12/2017 tarihli geri alım sözleşmesi ile dört adet taşınmaz davalı bankaya tapuda devredilmiştir.
Dava dışı … Ltd Şti ile davalı banka arasında kredi sözleşmesi imzalandıktan sonra Bursa 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 08/07/2020 tarih ve 2018/1133 esas-2020/411 karar sayılı kararıyla dava tarihinden önce borçlu şirketin iflasına karar verildiği ve şirketin idaresinin iflas masasına geçtiği anlaşılmıştır.
Davalı banka tarafından iflas idaresine 07/10/2020 tarihli dilekçesiyle müracaat edilerek geri alım hakkının 27/12/2020 tarihinde sona ereceğinden bu hakkın kullanılıp kullanılmayacağı sorulmuş,iflas idaresinin süre talep etmesi üzerine banka tarafından bu süre 27/06/2021 tarihine kadar uzatılmıştır.Ve davalı banka tarafından 10/06/2021 tarihli dilekçeyle geri alım hakkının kullanılıp kullanılmayacağı tekraren sorulmuştur.Ancak bu sefer iflas idaresi tarafından süresinde cevap verilmemiştir.
Bankacı bilirkişi tarafından düzenlenen raporda ,davacının takip tarihi itibarıyla 144.444 TL, dava tarihi itibarıyla 15.907,42 TL borçlu olduğu tesbit edilmiştir.
Dava dışı … Ltd Şti ile davalı banka arasında imzalanan protokolün 2.maddesinde; işbu protokolün konusu borçlunun teminatını teşkil etmek üzere ipotek alınan ve mülkiyeti borçluya ait olan “Bursa ili Gemlik İlçesi Engürücük Mah 100 parselde kayıtlı taşınmazın ,borçlunun bankadan kullanmış olduğu hertürlü krediden kaynaklanan borçlarına mahsuben bankaya devri ile banka tarafından borçluya vefa hakkı taşınmazın göstereceği üçüncü şahsa devredilmesini talep hakkı tanınmasına ilişkin usul ve esasların belirlenmesinedir.
Yine protokolün 3.1 maddesinde;”…. Borçlunun 26/06/2019 tarihine kadar devir bedeli ile vefa hakkını veya 3.şahsa devir hakkını kullanabileceği..” konularında anlaşılmıştır.
Geri alım sözleşmesi TBK 237 ila 239 maddelerinde düzenlenmiş olup, geçerliliği resmi şekle tabi tutulmuştur. Ayrıca geri alım hakkının devredilemeyeceğini ancak miras yoluyla geçeceği düzenlenmiştir.
TMK 736 ve 1009 maddelerinde geri alım hakkının tapu siciline şerh verilebileceği düzenlenmiştir.
Taraflar arasındaki sözleşme resmi şekilde yapılmadığı için geçersizdir.
Ayrıca gerialım sözleşmesinin tarafı davalı banka ile davadışı … Madencilik…Ltd Şti olup şirketin iflası ile iflas idaresi sözleşmenin tarafı olmuştur.
İflas idaresi tarafından gerialım sözleşmesinin süresinin sona ermesine ve bir kez uzatılmasına rağmen geri alım hakkı kullanılmamıştır.
Davacı ,dava dışı şirketin ortağı olsa bile geri alım sözleşmesinde taraf olmadığı için sözleşmenin taraflarına tanınan geri alım hakkından yararlanamaz.
Bu nedenlerle davanın reddine karar verilmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar yasası gereği alınması gereken 80,70- TL harçtan peşin alınan 68.189,73-TL harcın mahsubu ile bakiye 68.109,03-TL harcın karar kesinleştiğinde istem halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı yararına ölçümlenen 128.554,57 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan 13,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde taraflarca yatıralan avansın kullanılmayan kısmının HMK 333.md.uyarınca yatıranlarına iadesine
Dair; taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık İstinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 29/06/2022

Başkan 37281

Üye 151390

Üye 194065

Katip 237160