Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/505 E. 2022/763 K. 14.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/505 Esas – 2022/763
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/505
KARAR NO : 2022/763

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : ….. YANGIN GÜVENLİK SİSTEMLERİ SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ –
VEKİLİ : Av.
DAVALI : …. …. TURİZM GIDA İNŞAAT TEKSTİL İTHALAT İHRACAT SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ –
VEKİLİ : Av.

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/06/2021
KARAR TARİHİ : 14/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 18/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkilinin yangın güvenlik sistemleri işi ile uğraştığını, davalı şirket otel işletmeciliği yaptığını, davalı şirket otel yangın ruhsatı alabilmek için müvekkil şirket ile görüşmüş ve yangın güvenlik sistemleri için müvekkil şirketle anlaştığını, müvekkil şirket anlaşma gereğince işleri yapıp teslim etmiş ve davalı şirkete 22.01.2021 tarih 004 numaralı 140.000 TL bedelli faturayı kestiğini, daha sonra davalı tarafça yeni işler talep edilmiş ve müvekkil çalışmaya devam etmiş, müvekkil şirketçe davalı şirkete yeni sistemler kurulmuş ve 04.02.2021 tarihli 006 tarihli 395.314,75 TL’lik fatura kesildiğini, davalı şirket her iki faturaya da TTK gereği 8 günlük süre içinde itiraz etmemiş ve iki faturayı da defterlerine işlediğini, davalı firma 140.000 TL’lik ilk faturanın tamamını ödemiş ve bu faturanın hesabını kapattığını, ikinci kesilen 04.02.2021 tarihli 395.314,75 TL’lik fatura için davalı otel, müvekkil şirkete 18.02.2021 tarihinde 16.000 TL ödeme yapmıştır. Bu ikinci fatura da yine davalı şirket defterlerine işlendiğini, ödemenin üzerinden 15 gün geçtikten sonra davalı şirket müvekkil şirkete mail atarak iade faturası kestiğini ve ikinci kesilen 395.314,75 TL’lik faturayı kabul etmediğini ve defterlerinden çıkarttığını bildirdiğini, müvekkili şirketçe 04.03.2021 tarihli Bursa 10. Noterliği 8391 yevmiye numaralı ihtarname ile iade faturasının kabul edilmediği bildirildiğini, davalı şirket, defterlerine işlediği ve bir kısmını ödediği fatura borcunu ödememek için iade etme peşine düştüğünü, müvekkili şirketçe iade faturası kabul edilmediğini, müvekkili şirket yetkilileri bakiye 379.314,75 TL’nin ödenmesi için davalı şirket yetkilileriyle görüşmüşler ancak sonuç alamadıklarını, Bursa 8. İcra Md. 2021/4857 E. Sayılı icra dosyası ile alacağın tahsili için takip başlatıldığını, davalı firma borca itiraz ettiğini, yapılan itiraz yersiz ve haksız olduğunu, davalı yanca yapılan itirazın iptaline, alacağın faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesini, likit alacağa itiraz edildiğinden dolayı, borçlunun takip konusu alacağın %20’ından az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkili davalı şirket ile davalı taraf arasındaki ticari ilişki sözleşmeye dayanmakta sözleşmeden kaynaklanan borcunu ifa eden müvvekkil-davalı şirketin davacı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını, müvekkil-davalı ile davacı şirket arasında 31.08.2020 tarihli “Waha Otel Yangın Proje Sözleşmesi” akdedildiğini, bu sözleşme gereği davacı taraf sözleşmede belirtilen şartlarla otel üzerinde röleve, yangın tesisat, yangın algılama projelerini gerçekleştirecek, bunun karşılığında müvekkil-davalı şirket ise 114.800,00-TL+ KDV ödeyeceğini, müvekkil-davalı ile davalı şirket arasında ilk sözleşmedeki boşlukları doldurmak maksadıyla akdedilen 2. Sözleşme ile de “itfaiye ya da belediye tarafından herhangi bir sebeple itfaiye raporu ile alakalı otelde yapılacak yağmurlama sisteminin su deposu ile ilgili çıkabilecek problemlerin giderilmesi … Yangın Güvenlik Sistemleri A.Ş. Tarafından karşılanacaktır.” şeklinde onarım, tadilat vs gibi iş ve işlemlerin de davacı tarafça bila bedel karşılığında tamamlanacağı akdedildiğini, sözleşmenin imzalanması akabinde işlerin davacı şirket tarafından tamamlanması üzerine müvekkil-davalı şirket tarafların mutabık kaldıkları 114.800,00-TL+ KDV bedelli sözleşme uyarınca ödemekle yükümlü olduğu meblağı ifa etmiş ise de davacı taraf kötü niyetli olarak işbu itirazın iptali dosyasına konu 395.314,75-TL bedelli faturayı kesmiş ve müvekkil-davalıya gönderildiğini, müvekkili-davalı şirketin davacı tarafa yaptığı tüm ödemeler şu şekilde özetlenebilir olup bunlarla ilgili olarak dekontları sunduklarını, toplam 140.030,88 TL ödendiğini, davacı tarafın iddia ettiği 16.002,38-TL’lik ödeme işbu dosyaya konu asılsız faturanın kabulüne ve bunun ödemesine ilişkin olmadığını, davacı tarafça iddia olunan 395.000,00-TL’lik faturanın içeriği hukuki dayanaktan yoksun şekilde doldurulmuş olup kabulü mümkün olmadığını, iddia edilen 395.314,75-TL’lik faturanın içeriği firma ile yapılan 140.000,00-TL’lik anlaşmanın içerisinde ve fiyata dahil olan işlemleri içerdiğini, işbu husus mahkemenizce taraflar arasında akdedilen sözleşmeler incelendiğinde açıkça görüleceğini, ayrıca müvekkil-davalının 395.314,75-TL’lik hukuki dayanaktan yoksun fatura ile ilgili hiçbir sevk irsaliyesinde ve mutabakatlarda imzası bulunmadığını, davacı taraf müvekkil-davalının kendisine takip konusu borcunun bulunmadığını bilmesine rağmen, müvekkil-davalı aleyhine kötü niyetle icra takibi başlatması, akabinde ihtiyati haciz talebiyle Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde ihtiyati haciz ile icra takibi yaparak işyerini işleyemez hale getirecek muhafaza işlemleri yapması ve işbu davayı ikame ederek haksız kazanç sağlamak kastı güttüğünü, davacı tarafın kötü niyetli olması nedeniyle müvekkil-davalı taraf lehine %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, tarafların karşılıklı beyan dilekçeleri, Waha Otel Yangın Proje Sözleşmesi, e-arşiv fatura kaydı, 31/05/2021 tarihli fiili haciz tutanağı, ödeme dekontları, ihtarname, bilirkişi raporu, yazılan müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için yapılan icra takibine itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali istemidir.
Davacı tarafından faturaya dayalı olarak ilamsız takip talebinde bulunmuştur. İcra Dairesi tarafından davalı borçluya ilamsız takiplerde ödeme emri tebliğ edilmiş ve davalı tarafından yasal süre içinde borca itiraz etmiştir.
Tarafların ticari defterleri talep edilmiş taraflarca ibraz edilen ticari defteler bir mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Mali müşavir bilirkişinin 03/02/2022 tarihli raporunda özetle: Davacı taraf … Yangın Güvenlik Sistemleri Sanayi Tic.A.Ş ‘nin 2020 yılına ait yasal defterleri olan Yevmiye, Defteri Kebir ve Envanter defterlerinin 6102 sayılı TK nu 64/3 maddesine ve V.U.K 220-221-222 Maddelerine göre açılış tasdikinin zamanında yapılmış olduğu, Yevmiye Defteri kapanış tasdikinin yapılmamış olduğu, davacı taraf … Yangın Güvenlik Sistemleri Sanayi Tic.A.Ş nin 2021 yılı yasal defteri olan Yevmiye Defterinin 6102 sayılı TK nu 64/3 maddesine ve V.U.K 220-221-222 Maddelerine göre açılış tasdikinin zamanında yapılmış olduğu, kapanış tasdiği için 30.06.2022 tarihine kadar yasal süresinin olduğu, davalı taraf … Otelcilik Turizm Gıda İnş. Tekstil İht. İhr. San.ve Tic.Ltd.Şti ‘nin 2020 yılına ait yasal defterleri olan Yevmiye, Defteri Kebir defterlerinin 6102 sayılı TK nu 64/3 maddesine ve V.U.K 220-221-222 Maddelerine göre açılış ve kapanış tasdiklerinin zamanında yapılmış olduğu, Davalı taraf … Otelcilik Turizm Gıda İnş. Tekstil İht. İhr. San.ve Tic.Ltd.Şti nin 2021 yılı yasal defteri olan Yevmiye Defterinin 6102 sayılı TK nu 64/3 maddesine ve V.U.K 220-221-222 Maddelerine göre açılış tasdikinin zamanında yapılmış olduğu ,kapanış tasdiği için 30.06.2022 tarihine kadar yasal süresinin olduğu, davacı taraf … Yangın Güvenlik Sistemleri Sanayi Tic.A.Ş’nin 2020- 2021 yıllarına ait yasal defter bilgilerine göre icra takip tarihinde icra takip tutarı ile uyumlu olarak davacı taraf … Yangın Güvenlik Sistemleri Sanayi Tic.A.Ş ‘ nin davalı taraf … Otelcilik Turizm Gıda İnş. Tekstil İht. İhr. San.ve Tic.Ltd.Şti ‘den 379.314,75 TL alacaklı olduğu, davalı taraf … Otelcilik Turizm Gıda İnş. Tekstil İht. İhr. San.ve Tic.Ltd.Şti’nin 2020- 2021 yıllarına ait yasal defter bilgilerine göre icra takip tarihinde davalı taraf … Otelcilik Turizm Gıda İnş. Tekstil İht. İhr. San.ve Tic.Ltd.Şti’ nin davacı taraf … Yangın Güvenlik Sistemleri Sanayi Tic.A.Ş den taraf 16.000,00 TL alacaklı olduğu, davacı taraf ve davalı taraf yasal defter kayıtları incelendiğinde davacı tarafın davalı tarafa 22.01.2021 tarih GIB2021000000004 numaralı 140.000,00 TL tutarında ve 04.02.2021 tarihli GIB2021000000006 numaralı 395.314,75 TL tutarlı iki adet fatura düzenlemiş olduğu bu faturaların davacı ve davalı tarafın yasal defterlerine işlenmiş olduğu ve davalı tarafından davacı tarafa toplamda 156.000,00 TL ödemenin yapıldığına ilişkin kayıtların da davalı ve davacı taraf yasal defterlerinde birbirleri ile uyumlu şekilde mevcut olduğu davalı taraf yasal defter kayıtlarında mevcut olan davalı tarafından davacı tarafa düzenlenen GIB2021000000001 numaralı 395.314,75 TL tutarlı iade faturasının davacı taraf yasal defter kayıtlarında mevcut olmadığı mütalaa edilmiştir.
Davalı tarafından yemin deliline tutunduğundan, davacı şirket yetkilisine usulune uygun yemin eda edilmiştir.
O halde yapılan yargılama ve toplanan delillerden; davacı tarafından davalı ile yapılan sözleşme kapsamında 22/01/2021 tarihli 140.000 TL bedelli fatura konusu işlerin yapılarak davalıya teslim edildiğini, bedelin ödendiğini sonrasında davalı ile yeni anlaşma kapsamında 04/02/2021 tarihli 395.314,75 TL bedelli fatura konusu işlerin yapıldığını 16.000 TL kısmının ödendiğini bakiye kısmın ödenmediği ileri sürülerek yapılan iş sebebiyle hak ediş alacağının olduğunun ileri sürüldüğü, davalı ise savunmasında davacı ile Waha Otelinin yangın güvenlik sistemlerinin kurulması için sözleşme ilişkisinin olduğu, sözleşme bedeli olan 114.800 TL +KDV bedelinin ödendiğini borcunun bulunmadığını, davacı tarafından düzenlenen 395.314,75 TL bedelli fatura için akti ilişkinin kurulmadığını, davacı ile düzenlenen sözleşme konusu işler olduğunu ileri sürerek borçlu olmadığı savunduğu, duruşmadaki beyanında da bu fatura konusu işlere dair sözleşme ilişkisinin bulunmadığı beyan edilmekle uyuşmazlığın, taraflara arasında davacı tarafından düzenlenen 395.314,75 TL bedelli faturaya dayanak taraflar arasında akti ilişkinin olup olmadığı, fatura konusu işlerin yapılıp yapılmadığı davacı yüklenicinin hak ediş alacağı noktasında toplanmaktadır.
Davacı tarafından davalı ile Waha Otelinin yangın güvenlik sistemlerinin kurulması için eser sözleşmesi ilişkisi olduğu, davacının yüklenici, davalının ise iş sahibi olduğu sabittir.
Davaya konu faturaya dayalı eser sözleşmesi ilişkisi davalı tarafından inkar edilmekle, eser sözleşmesininin kurulduğunun ve eser sözleşmesinin hangi delillerle ispat edileceği , fatura ve ticari defter ilişkisinin irdelenmesi zorunludur.
Kural olarak, eser sözleşmesi, zorunlu şekil koşuluna bağlı değildir. Sözleşmenin kurulması için yazılı şekil şartı yok ise de davalı tarafından sözleşme ilişkisi inkâr edildiği takdirde yazılı delille ispata ilişkin kuralların gözetilmesi gerekir. 6100 sayılı HMK 200. maddeye göre bir hakkın doğumu, düşürülmesi, devri, değiştirilmesi, yenilenmesi, ertelenmesi, ikrarı ve itfası amacıyla yapılan hukuki işlemlerin, yapıldıkları zamanki miktar veya değerleri ikibinbeşyüz Türk Lirasını geçtiği takdirde senetle ispat olunması gerekir. Bu hukuki işlemlerin miktar veya değeri ödeme veya borçtan kurtarma gibi bir nedenle ikibinbeşyüz Türk Lirasından aşağı düşse bile senetsiz ispat olunamaz.
Yazılı sözleşme olmasa da sözleşmenin varlığını ortaya koyan davalının veya onun adına hareket eden kişinin imzasını taşıyan teslim belgesi, irsaliyeli fatura, ile de sözleşme ilişkisinin ispatı mümkündür. Yazılı delil niteliğinde olmayan ancak kesin delil niteliğindeki ticari defterler, ikrar veya yemin delilleri ile de sözleşme ilişkisi ispatlanabilir.
Tüm bu delillerle de sözleşme ilişkisi ispatlanmış değilse HMK 200. maddedeki düzenleme hatırlatılarak karşı tarafın açık muvafakati hâlinde tanık dinlenebilir. Açık muvafakat olmazsa tanıkla sözleşme ilişkisi ispatlanamaz. Bunun da istisnası olan HMK 202. maddeye göre senetle ispat zorunluluğu bulunan hâllerde delil başlangıcı bulunursa tanık dinlenebilir.
Delil başlangıcı, iddia konusu hukuki işlemin tamamen ispatına yeterli olmamakla birlikte, söz konusu hukuki işlemi muhtemel gösteren ve kendisine karşı ileri sürülen kimse veya temsilcisi tarafından verilmiş veya gönderilmiş belgedir. HMK 222. maddeye göre ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. Belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
Yemin delili 6100 sayılı HMK’nın 225 ve devamı maddelerde düzenlenmiştir. Yemin kesin delillerdendir. Yemin deliline dayanan taraf, iddia veya savunmasının diğer delillerle ispatlanmamış olması nedeniyle bu delile sıra gelmiş olduğunu başka türlü bilemeyeceğinden; mahkeme, yemin teklif etmek hakkı bulunduğunu istek sahibine hatırlatmakla yükümlüdür. Şu durumda kural olarak, yemin teklifi hakkı kullandırılmadan karar verilemez. (Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin2017/394 Esas ve 2018/3129 Karar sayılı Kararda vurgulandığı üzere)
Diğer yandan bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır (TTK 21/2). Süresi içinde itiraz edilmeyerek kesinleşen ve ticari defterlere de işlenen faturadaki alacakla illgili olarak sonradan iade faturası düzenlenmesi, borçtan kurtulmayı sağlayan ve alacağı tartışmalı hale getiren geçerli bir araç değildir. İtiraz süresi geçtikten sonra, iade faturası kesilmesi alacağın varlığını ortadan kaldıran bir sonuç doğurmayacaktır.
Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Fatura sözleşmenin kurulması safhasıyla ilgili olmayıp sözleşmenin ifası safhasıyla ilgili olduğundan, faturanın sözleşmeyi değiştirir nitelikte olmaması ve sözleşmeye uygun biçimde düzenlenmesi gerekir. Bu nedenle, sözleşmeye aykırı düzenlenmiş faturaya itiraz edilmemesi aleyhe sonuç doğurmaz. Ancak fatura kabul edilerek ticari defterlere işlenmiş ise, faturadaki miktar kadar iş bedeli bulunduğunu iş sahibi kabul etmiş sayılacağından ticari defterlere itibar edilerek iş bedeli miktarı belirlenir. Ticari defterlerin kesin delil olması da bu sonucu gerektirir. Zira, faturanın delil olması ile ticari defterlerin delil olması birbirinden farklıdır. Fatura karşı tarafça ticari defterlerine kayıt edilmiş ise burada delil olan fatura değil ticari defterlerdir. Ticari defterler uyumlu olmadığı için lehe delil değeri bulunmasa dahi, karşı çıkılan faturanın ticari deftere kayıt edilmiş olması halinde ticari defter aleyhe delil oluşturacaktır. (Yargıtay 15.H.D. 2016/3890 Esas ve 2018/368 Karar sayılı Kararda vurgulandığı üzere)
Yukarıdaki açıklamalardan somut olayda, tarafların ticari defterleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda, davacı tarafından düzenlenen 04/02/2021 tarihli 395.314,75 TL bedelli faturanın davalının ticari defterlerine kaydedildiği, tarafların 2021 yılı ticari defterlerinin usulune uygun tutulduğu, birbirleriyle uyumlu olduğu, davalı tarafından her ne kadar iade faturası düzenlenmiş ise de 8 günlük süre içinde davacı tarafından düzenlenen faturaya karşı itirazda bulunmadığı. defterlere işlendiğinden ve iade faturasının 8 günlük süre içinde davalıya tebliğ edildiğine dair bir belge de bulunmadığından faturanın kesinleştiği ve yine fatura davalı tarafından kabul edilerek ticari defterlere işlendiğinden, faturadaki miktar kadar iş bedeli bulunduğunun iş sahibi kabul etmiş sayılacağı anlaşılmakla davacı yüklenicinin hak ediş alacağının 379.314,75 TL olduğu aksinin ise davalı tarafından yazılı ve kesin delillerle ispatla yükümlü olup davalı tarafından ispat edilemediği ve davacının yemini usulune uygun eda ettiğinden davanın kabulu ile asıl alacak yönünden itirazın iptali takibin devamına karar vermek gerekmiştir.
Davacının icra inkar tazminat talebinin alacağın eser sözleşmesinden kaynaklandığı, likit olmadığı yargılamayı gerektirdiğinden icra ve inkar tazminat talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın kabulü ile davalının Bursa 8. İcra Müdürlüğünün 2021/4857 esas sayılı icra takip dosyasına yapılan itirazın 379.314,75 TL asıl alacak yönünden iptaline takibin 379.314,75 TL asıl alacak üzerinden ve bu asıl alacağın takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek avans faizi ile birlikte devamına,
2-İK 67. Maddesi uyarınca alacağın yargılamayı gerektirdiği taraflar arasındaki eser sözleşme ilişkisi olduğu koşulları oluşmadığından icra inkar tazminatının reddine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 25.910,99 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 4.482,83 TL’nin mahsubu ile bakiye 21.428,16 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Arabuluculuk Ücret Tarifesi kapsamında Maliye Hazinesinden karşılanan arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye ÖDENMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan; bilirkişi gideri 800,00 TL, posta, talimat ve tebligat gideri 48,00 TL olmak üzere toplam 848,00 TL yargılama gideri ve 4.482,83 TL peşin harç olmak üzere toplam 5.330,83 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 35.002,03 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.14/06/2022

Katip 146195
¸e-imzalıdır.

Hakim 125958
¸e-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip 146195
¸E-imzalıdır.