Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/456 E. 2022/984 K. 22.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/456
KARAR NO : 2022/984
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – T.C.N…. –
DAVALI : … – T.C.N…. –
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/06/2021
KARAR TARİHİ : 22/09/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 29/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalının Bursa 8. İcra Müdürlüğünün 2020/… esas sayılı dosyasında takip başlattığını, yapılan takibin usule aykırı olduğu gibi davalı tarafından başlatılan söz konusu icra takibine konu alacakların kesinlikle hiçbir hukuki dayanağı olmadığını, davalı tarafın böyle bir borcunun bulunmadığını, Bursa 6. İcra Müdürlüğünün 2019/9417 esas sayılı dosyasında 13/11/2019 tarihinde noter tarafından temlik alındığını, alacağın tamamının 43.181,63 TL noterden devrolunduğunu, sözleşmede belirtilen senetteki borcun 12.750,00 Tlsinin dosya alacağı ödendiği zaman verileceğini, bu sürenini sözleşmede de belirtildiğini, söz konusu sözleşmede belirtilen 43.181,63 Tl tutarındaki borcun tamamının ödenmdiği için bu senedin icra takibine koyulmasının usulsüz ve hükümsüz olduğunu, ileride telafisi imkansız zararlar doğmaması ve hak kaybı yaşanmaması için öncelikle ve ivedilikle teminatsız veya uygun görülecek bir teminat karşılığında Bursa 8. İcra Müdürlüğünün 2020/… esas sayılı dosyasında takibin tedbiren durdurulmasına, vezneye giren paranın alacaklıya ödenmemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesinde davacı ile birlikte dava açan … tarafından davadan feragat edildiğinden ön inceleme duruşmasında bu dosyadan tefrik edilerek mahkememizin 2022/304 Esas sayılı dosyasında yargılama yapılmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davaya zamanaşımı, hukuki yarar yokluğu, derdestlik, kesin hüküm, defi yönlerinden itiraz ettiklerini, davacı taraf ilk önce 09/12/2020 tarihinde Bursa 9. İcra Hukuk Mahkemesi 2020/… Esas dosyası ile takibin iptali davası açtığından derdestlik ve kesin hüküm ilişkisi sebebiyle menfi tespit davasının açılmasında hukuki yarar olmadığını, davanın tarafları aynı olduğunu, iddia ve savunma sebepleri değişmediğini. dava sebebinin aynı olduğunu, her iki dava arasında dava konusu bakımından farklılık bulunmadığını, takibin iptali davası, menfi tespitten daha kapsamlı bir talebi içermekte olup, takibi durdurup iptal ettirdiğiiçin menfi tespit davası açmasında korunmaya değer güncel bir hukuki yarar olmadığını, takibin iptali davası reddedilmiş olup, kesin hüküm olarak menfi tespit davasının görülmesine engel olan olumsuz dava şartını oluşturduğunu, aynı dava daha önceden açılmış ve görülmekte iken menfi tespit davası açıldığını, daha sonra takibin iptali davası kesin hükme bağlanarak reddedildiğini, derdestlik ve kesin hüküm HMK 114/1-ı ve i gereği olumsuz dava şartı olup, hakim tarafından resen dikkate alınarak davanın reddi gerektiğini, İİK. 72/3 gereği; takipten sonra açılan menfi tespit davalarında takibin durdurlması mümkün olmadığını, işbu bu sebeple ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep ettiklerini, Bursa 8. İcra Müdürlüğü 2020/… e. sayılı dosyasında alacaklı … ve borçlusu da … ve … olup söz konusu alacak kambiyo senedine dayalı alacak olduğunu, … Bursa 8. İcra Müdürlüğünün 2020/… e. sayılı dosyasında kefil değil borçlu olduğunu, müvekkil davalı tarafınca söz konusu kambiyo senedine hiçbir şekilde bir ibare eklenmediğini, senet borçlular tarafından tümüyle doldurulup verildiğini, kimseye kapak hesabı verilmediğini, noterde temlik yapılan dosya ile bu icra dosyasının bir bağlantısı olmadığını, işbu dosyaya konu kambiyo senedi nin arakasında yazılan yazılar asla bir teminat senedi mahiyeti taşımadığını, senedin arkasındaki yazılar tasil edilen meblağı yazmakta olup kambiyo senedinin vasfına halel getirecek bir ibare içermediğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, tarafların karşılıklı beyan dilekçeleri, Bursa 8. İcra Müdürlüğünün 2020/… sayılı icra takip dosyası, Bursa 6. İcra Müdürlüğünün 2019/9417 esas sayılı dosyası, temlikname, harici tahsil bildirim talebi, ödeme emri, yazılan müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, İİK 72. Maddesine göre icra takibinden sonra açılan menfi tespit istemine ilişkindir.
Davalı tarafından Bursa 8. İcra Müd.nün 2020/… esas sayılı icra takip dosyasında 12.750 TL bedelli keşdeci ve avalin davacı, lehtarın ise davalı olduğu 01/09/2020 vade tarihli bonoya dayalı olarak kambiyo senedine özgü takip başlattığı ve takipte imzaya itiraz edilmediğinden takibin kesinleşerek eldeki menfi tespit davasının açıldığı anlaşılmaktadır.
Davacı tarafından borcun ödendiğini bononun bedelsiz kaldığın iddia ederek borçlu olmadığının tespiti talep edilmiş olup davalı asil 20/07/2022 tarihli dilekçe ile davayı kabil ettiğini, davacıdan alacaklı olmadığını borcun tahsil edildiğini ikrar etmiştir.
Davalı asilin 20/07/2022 tarihli dilekçesi usulune uygun kabul beyanı niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere HMK’nın 308, 309,310,311,312. Maddelerine göre” Kabul, davacının talep sonucuna, davalının kısmen veya tamamen muvafakat etmesidir.
Kabul, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri davalarda hüküm doğurur.
Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır.
Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.
Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir.
Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.
Feragat ve kabul, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir.
Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. İrade bozukluğu hâllerinde, feragat ve kabulün iptali istenebilir.
Feragat veya kabul beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir. Feragat ve kabul, talep sonucunun sadece bir kısmına ilişkin ise yargılama giderlerine mahkûmiyet, ona göre belirlenir.
Davalı, davanın açılmasına kendi hâl ve davranışıyla sebebiyet vermemiş ve yargılamanın ilk duruşmasında da davacının talep sonucunu kabul etmiş ise yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilmez.” kabul beyanın şekli, zamanı, hukuki sonuçları ve yargılama giderleri üzerine etkisi düzenlenmiştir.
O halde yukarıdaki açıklamalardan somut olayda, Bursa 8. İcra Müd.nün 2020/… esas sayılı icra takip dosyasında bonoya dayalı borcun ödendiği, bononun bedelsiz kaldığı davacının davalıya borçlu olmadığının davalının açıkça usulune uygun kabul beyanı ile sabit olduğundan davanın kabulune, davacının davalıya icra takip dosyasında borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiştir.
Davacı ile davalı arasında temeli ilişki olduğu, davacının davalıya borcunu ödediği sabit olmakla davalının takipte kötü niyetli olduğundan davacı lehine kötü niyet tazminatına karar vermek gerekmiştir.
Diğer yandan davalının ilk celseden sonra davada kabul beyanında bulunduğundan yargılama giderlerinin davalı aleyhine karar verilerek aşağıdaki şekilde hükmedilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın kabulü ile Bursa 8. İcra müdürlüğünün 2020/… esas sayılı icra takip dosyasında davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-İİK 72. Maddesi uyarınca kötü niyet tazminatının koşulları oluştuğundan alacağın %20 si olan 2100 TL kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 717,26 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 179,32 TL’nin mahsubu ile bakiye 537,94 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan; posta, talimat ve tebligat gideri 100,50 TL yargılama gideri ve 179,32 TL peşin harç olmak üzere toplam 279,82 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,
Dair, davacı asilin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.22/09/2022
Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.