Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/382 E. 2022/494 K. 19.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/382 Esas – 2022/494
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/382 Esas
KARAR NO : 2022/494

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : ….. GIDA TARIM HAYVANCILIK SANAYİİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ/SİVRİHİSAR KULUÇKAHANE ŞUBESİ –
VEKİLİ : Av.
DAVALI : H
VEKİLİ : Av.
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/12/2020
KARAR TARİHİ : 19/04/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 27/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı arasında civciv üretimine ilişkin ticari ilişki
söz konusu olduğunu, sözleşme süresince davalıya üretici destek ödemesi olarak yapılan
avansların iadesi yapılmadığını, davalı tarafın sözleşmeye son verdiğini, borcunu ödememesi
üzerine Bursa 16. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı yan tarafından iş bu dosyaya haksız olarak itiraz edildiğini, icra takibine devam
edilebilmesi için işbu davanın açılması zaruri hale geldiğini, davalının icra dosyasına yapmış olduğu İtirazın iptali ile takibin devamına,
davalı yanın icra takibine kötü niyetli olarak durdurmuş olması sebebiyle davalı yan
aleyhine %20 oranında icra inkâr tazminatına hükmedilmesine,
yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı yandan tahsil edilmesine karar verilmesini
talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının dava dilekçesinde ekte sunulu olduğu belirtilen delillerin
davalı tarafa tebliğ edilmediğini, davacı tarafından davalıya hak ediş ödemelerinin eksik
yapıldığını, davacının müvekkile yapılan hak ediş ödemelerinin avans olarak verildiğini
müvekkile ait hesabın bulunduğu bankadan cari hesapta belirtilen tarihler arasındaki hesap
hareketlerinin dökümü istendiği vakit davacı yanca müvekkile gönderilen meblağların hangi
ad altında olduğunun görüleceğini, herhangi bir avans yapılmadığını, müvekkilin davacı yana
herhangi bir borcu bulunmadığını, davacı yanca cari hesap usulüne uygun tutulmamış olup,
ayrıca gerçeğe aykırı kayıtlar içerdiğini, müvekkile yapılan işin karşılığı hakkediş ödemesi
yapmış olmasına karşın ön ödeme /avans olarak adlandırılarak ödemenin iadesini talep
etmekte olduğunu, davacının davanın ret olunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı
olmamak üzere, uygun bir tazminata mahkûm edilmesi talep olunduğunu, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine talep etmiştir.
KANITLAR:
İcra dosyası, sözleşme, ticari defter ve bağlı kayıtlar, bilirkişi raporu, vs.
KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME :
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine alacağın tahsili talebi ile Bursa 16. İcra Müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı dosyasında, 10.615,00-TL toplam alacak talebi ile ilamsız icra takibi başlatılmış, davalı borçlunun itirazı üzerin takip durmuştur. Takibe itirazın iptali ile devamını sağlamak amacıyla eldeki dava açılmıştır.
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 67. Maddesine göre açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Bursa 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 24/03/2021 tarih 2020/820 esas 2021/257 karar sayılı görevsizlik kararı ile Mahkememize tevdi edilen dosya yukarıdaki esasa kaydı yapılmıştır.
Mahkememizce taraflar arasındaki alacak borç ilişkinin açıklığa kavuşturulması yönünden, davacıya ait ticari defter ve bağlı kayıtları üzerinde SMM bilirkişi tarafından bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Alınan 15/12/2021 tarihli bilirkişi raporunda;
Davacıya ait 2018-2019 ve 2020 yılları ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin T.T.K’nun
69. ile 213. sayılı V.U.K.’nun 220. ve 222.inci maddelerinde öngörülmüş olan esaslara
uygun olarak yaptırılmış olduğu, Ticari Defterler Elektronik defter olup Gelirler İdaresi
Başkanlığı onaylı Beratları görüldüğü, 2018-2019 ve 2020 yılları ticari defterlerinin
kayıtlama sistemi olarak Tek Düzen Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği’ne ve
Muhasebe İlke ve Kurallarına uygun olarak tutulduğu, 2018-2019 ve 2020 yılları ticari
defterlerinin kapanış tasdikinin yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, davacı defterlerine göre Takip tarihi (23.06.2020) itibariyle davacının davalıdan
10.615,01-TL alacaklı göründüğü, davacının talebinin 10.615,00-TL olduğu, davalı tarafın Ticari defterlerinin Balıkesir’de inceleneceği, davacı ve davalı tarafından ilgili
dönemlerinde düzenlendiği iddia edilen satış fatura ve müstahsil makbuzlarının davacı tarafından 2018 dönemlerinde Bs bildiriminde toplam 2 adet 22.367,00-TL ve Ba
bildiriminde ise 9 adet 341.640,00-TL, 2019 dönemlerinde Bs bildiriminde toplam 4 adet
38.746,00-TL ve Ba bildiriminde ise 5 adet 175.488,00-TL, bildirildiğinin görüldüğü, davacı
tarafından beyan edilen formların ticari defterlerde yer alan fatura adetleri ve tutarlarının
birbirini doğruladığı, davalı tarafından takip dosyasına
sunulan itiraz yazısında ve mezkûr dosyaya sunulan cevap yazısında taraflar arasındaki
ticari ilişkiye açık bir itirazının bulunmaması, davacının ticari defterlerinin incelenmesinde
taraflar arasında ticari ilişkinin mevcut olduğuna kanaatinin oluştuğu, davacı tarafından takip dosyasında takip tarihine kadar faiz
talep edilmediğinden tarafından faiz hesaplamasının yapılmadığı bildirilmiştir.
Mahkememizce davalı yanın ticari defterlerinin incelenmesi için Balıkesir NATM’ye talimat yazılmasına karar verilmiştir.
Alınan 14/01/2022 tarihli bilirkişi raporunda; Davalı …’UN yaptığı faaliyetin Zirai Kazanç Faaliyeti olduğu, bu nedenle vergilendirilmesinin Tevkifat suretiyle yapıldığı ve Defter Tutma mecburiyeti olmadığı, (Balıkesir Kurtdereli Vergi Dairesinin 07-01-2022 tarih ve 2381 sayılı yazılarında’da Zirai Kazanç mükellefi olmadığı anlaşılmaktadır.), dosyaya sunulan Davalı … ‘un T.C. Ziraat Bankası Balıkesir Şb. TR050001000045490379315001 İban nolu hesabının incelenmesinde taraflar arasında zirai faaliyetten doğan para ilişkisi olduğunun görüldüğü, davalı … ‘un Defter Tutma mecburiyeti olmadığı için Davacı … Gıda Tarım Hayvancılık San Tic. A.Ş.’den aldığı paralar, üretim dolayısıyla tanzim edilen Müstahsil makbuzları kayıtları olmadığı için borç ve alacak tutarının tarafından belirlenmesinin mümkün olmadığı, takdir ve değerlendirmenin mahkemeye ait olduğu bildirilmiştir.
TTK’nun 4. maddesinde ticari davalar tanımlanmıştır. Anılan maddenin 1. fıkrasında “her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın; bu Kanunda…” sayılan davaların ticari dava olduğu öngörülmüştür.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 12. maddesinde “Bir ticari işletmeyi, kısmen de olsa, kendi adına işleten kişiye tacir denir” hükmünü içermektedir.
26/06/2012 tarihinde kabul edilen ve 30 Haziran 2012 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 6335 sayılı yasanın 2.maddesinde, “6102 sayılı Kanun’un 5. maddesinin başlığı” 2. ticari davalar ve çekişmesiz yargı işlerinin görüleceği mahkemeler” şeklinde, 1.fıkrasında yer alan “davalara” ibaresi ise “davalar ve ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine” şeklinde 3.ve 4. fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır” şeklinde düzenlenmiştir.
Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Mahkeme duruşma yapmadan, yani taraflara tebligat yapıp onları dinlemeden dosya üzerinden de görevsizlik kararı verebilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler.Görev itirazı yapılmış ise veya yapılmamış olsa bile re’sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip, karara bağlamalıdır.
Somut olayda davalının tacir olduğuna dair dosyada bilgi ve belge bulunmamaktadır. Bilirkişi raporunda da belirtiği üzere davalı …’un civciv üretimi dolayısıyla Zirai Kazanç mükellefi olduğu ve kazancının tevkifat yapılmak suretiyle vergilendirildiği, defter tutmadığı belirtilmiştir. Bu nedenlerle davanın görev dava şartı noksanlığı sebebiyle usulden reddine, Bursa 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın görev dava şartı noksanlığı sebebiyle usulden REDDİNE, BURSA 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNİN GÖREVLİ OLDUĞUNA,
2-Kararın kesinleşmesinden itibaren Bursa 4. Asliye Hukuk Mahkemesi ile mahkememiz arasında görev uyuşmazlığı bulunması sebebiyle yargı yerinin belirlenmesi amacıyla dosyanın re’sen ilgili Bursa Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK’nın 331. Maddesine göre yargılamanın görevli mahkemede devam etmesi halinde yargılama giderlerin görevli mahkemece taktirine, yargılamanın görevli mahkeme de devam etmediği taktirde talep üzerine mahkememizce dosya üzerinden yargılama giderlerinin tespiti ve hükmedilmesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Barsa Bam’da İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 19/04/2022

Katip 237160
¸e-imzalıdır.

Hakim 151390
¸e-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip 237160
¸E-imzalıdır.