Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/362 E. 2022/305 K. 17.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/362 Esas
KARAR NO : 2022/305

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/04/2021
KARAR TARİHİ : 17/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin mobilya imalatı yaptığını, icra dosyasındaki takip
dayanağı 20.178,00-TL bedelli fatura karşılığı davalı / borçluya mobilya satıldığını, fatura bedelinin
10.000,00-TL kısmı 02/03/2021 tarihinde müvekkiline Akbank kanalı ile ödendiğini, kalan bakiyesinin ödenmediğini, müvekkilin talebi doğrultusunda düz hesap 10.000,00-TL için İnegöl İcra Müdürlüğü
2021/1766 Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, ancak davalı / borçlunun aleyhine devam eden
takibe itiraz ettiğini ve takibi durdurduğunu, fazlaya ilişkin tüm talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla; davanın kabulü ile itirazın iptaline ve takibin devamına; % 20 den az olmamak şartıyla icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; Davacının müvekkili şirket ile arasındaki sözleşmeye binaen malları eksiksiz, temiz ve sorunsuz bir
şekilde teslim etmesi gerekir iken sözleşmeye aykırı davranarak sözleşmeden doğan edimlerini yerine
getirmemiş ve müvekkili şirketin ticari itibarı başta olmak üzere maddi yönden de zarara uğramasına
sebebiyet verdiğini, davacının haksız ve hukuki
mesnetten yoksun davasının usulden/esastan reddine, yargılama giderleri ile ücret-i
vekâletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR:
İcra dosyası, fatura, ticari defter ve bağlı kayıtlar, bilirkişi raporu, vs.
KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME :
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine alacağın tahsili talebi ile İnegöl İcra Müdürlüğü
2021/1766 Esas sayılı dosyasında, 10.151,44-TL toplam alacak talebi ile ilamsız icra takibi başlatılmış, davalı borçlunun itirazı üzerin takip durmuştur. Takibe itirazın iptali ile devamını sağlamak amacıyla eldeki dava açılmıştır.
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 67. Maddesine göre açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce taraflar arasındaki alacak borç ilişkinin açıklığa kavuşturulması yönünden, taraflara ait ticari defter ve bağlı kayıtları üzerinde SMM bilirkişi tarafından bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Alınan 25/11/2022 tarihli bilirkişi raporunda; Davacı taraf … işletme defteri olduğundan 2020 yılı ve 2021 yılı defter
kayıtlarını V.U.K.’nun 220. ve 222.inci maddelerinde öngörülmüş olan esaslara uygun olarak
yaptırılmış olduğu, davalı tarafa ait ticari defterlerin ve bağlı kayıtların inceleme günü icrası yapılmadığından
incelemesi yapılamadığı,
davacı tarafın GİB onaylı işletme defterlerinde dava konusu 30.01.2021 tarihli
GIB2021000000002 numaralı toplamda KDV dahil 20.178,00-TL fatura kaydının bulunduğu,
faturaya istinaden yapılmış 02/03/2021 tarihli 10.000 TL ödeme sonucu (09.03.2021) icra takip tarihi

itibari ile kalan bakiye 10.178,00 TL tutarında davalıdan alacaklı olabileceği bildirilmiştir.
Davacının imal ettiği ürünlerin teslimi ve faturalar konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davalı yan cevap dilekçesinde davacının imal ettiği ürünlerin ayıp olduğunu, sözleşmeden doğan edimlerini yerine getirmediğini iddia etmiştir.
Sözleşme ve dava tarihinde yürürlükte bulunan TBK’nın 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak nedeni ile yapılan icra takibine itirazın iptali isteğine ilişkindir.
Eser sözleşmeleri niteliği gereği tam iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerden olup, sözleşme gereğince yüklenici bir eser meydana getirmeyi, iş sahibi de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi taahhüt eder.
Diğer yandan, yüklenicinin, iş sahibine olan borçlarına aykırı olarak, imalini yüklendiği eserin ayıplı olması durumunda; iş sahibi, açık ayıplarda işin yapıldığı ve dava tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan TBK’nın 474, gizli ayıplarda ise 477. maddeleri hükümlerine uygun olarak ihbarda bulunduğu takdirde, aynı Kanun’un 475. maddesinde tanınan hakları kullanabilir.
Ayıplı eser sözleşmede kararlaştırılan vasıfları veya olmasından vazgeçilmez bazı vasıfları taşımayan eserdir. Diğer anlatımla ayıp, bir malda ya da eserde sözleşme ya da yasa hükümlerine göre normal olarak bulunması gereken niteliklerin bulunmaması ya da bulunmaması gereken bozuklukların bulunmasıdır. Ancak, kasten sakladığı bozukluklarla, usulüne uygun yapılan gözden geçirmede farkedilemeyecek ayıplar için yüklenicinin sorumluluğu devam eder. Eğer, meydana getirilen eserin, teslim alındığı sırada usulüne uygun yapılan gözden geçirme ile varolan bozukluğu görülmemişse, ortada gizli bir ayıbın olduğu kabul edilir. Açık ayıplar, eserin tesliminden sonra, işlerin olağan akışına göre imkân bulunur bulunmaz bizzat yapılan veya uzmanına yaptırılan gözden geçirme sonucu saptanınca, uygun sürede (TBK m.474); gizli ayıplar da ortaya çıkar çıkmaz, gecikmeksizin yükleniciye bildirilmelidir. (TBK m. 477/III ) Ayıp bildirimi süresinde yapılmadığı takdirde iş sahibi bu ayıbı örtülü olarak kabul etmiş sayılır. Eğer eser, iş sahibinin beklediği amacı karşılamıyorsa kural olarak ayıplı yapıldığı kabul edilir. Ayıp ihbarının yazılı olarak yapılması zorunlu olmayıp süresinde ayıp ihbarının yapıldığı her türlü delille ve tanık beyanıyla dahi kanıtlanabilir.
Toplanan delilleri ve tüm dosya kapsamına göre, açık ayıpların, eserin tesliminden sonra, işlerin olağan akışına göre imkân bulunur bulunmaz bizzat yapılan veya uzmanına yaptırılan gözden geçirme sonucu saptanınca, uygun sürede; gizli ayıpların ise ortaya çıkar çıkmaz, gecikmeksizin yükleniciye bildirilmesi gerektiği, ayıp bildirimi süresinde yapılmadığı takdirde iş sahibinin bu ayıbı örtülü olarak kabul etmiş sayılacağı, ayıp ihbar sürelerinin somut olayda dikkate alınması gerektiği, maldaki ayıbın sonradan ortaya çıkması halinde ise ayıp farkedilir farkedilmez satıcıya derhal ihbar edilmesi gerektiği, davalının süresi içerinde davacıya yasal sürede ayıp ihbarında bulunmadığı, cevap dilekçesinde ayıptan bahsedildiği, öncesinde herhangi bir ayıp ihbarının yapılmadığının ispatlanamadığı, mahkememizce ticari defterler üzerinde bilirkişi incelemesine karar verildiği, davalının inceleme günü ticari defterlerini sunmadığı, davacıya ait ticari defter ve bağlı kayıtlarına göre davacının davalıdan 10.178,00-TL alacaklı olduğu anlaşılmakla; mahkememizce aldırılan kanaat verici bilirkişi raporuna itibar edilerek takibin asıl alacak üzerinden devamına, icra inkar tazminatı talebi yönünden alacağın likit olduğu, davalının asıl alacak yönünden itirazında haksız olduğu anlaşıldığından icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın KABULÜ ile; davalının İnegöl İcra Müdürlüğü’nün 2021/1766 esas sayılı dosyasında yapmış olduğu itirazın KISMEN İPTALİ İLE; takibin 10.000,00-TL asıl alacak üzerinden DEVAMINA,
2-Alacak likit olduğundan asıl alacağın % 20’si üzerinden hesaplanan 2.000,00-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar yasası gereği alınması gereken 683,10-TL harçtan peşin alınan 120,02-TL harcın mahsubu ile bakiye 563,08-TL harcın davalıdan tahsiline,
4-7155 sayılı Kanunun 23. Maddesi ile 6325 sayılı Kanunun 18/A-12-13 maddeleri uyarınca 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan aşağıda dökümü yazılı 796,50-TL yargılama gideri ile peşin alınan 120,02-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı yararına ölçümlenen 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Karar kesinleştiğinde taraflarca yatıralan avansın kullanılmayan kısmının HMK 333.md.uyarınca yatıranlarına iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 17/03/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

Davacı gideri ;
750,00 TL bilirkişi gideri,
46,50 TL tebligat posta gideri
796,50 TL toplam gider

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.