Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/324 E. 2021/917 K. 04.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/324
KARAR NO : 2021/917

HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – T.C.N….-
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/04/2021
KARAR TARİHİ : 04/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili ile davalı firma arasında ticari bir alışveriş ilişkisi bulunmamakta olduğunu, müvekkilinin avans mahiyetinde davalı firmaya 30.07.2016 keşide tarihli ve 15.08.2016 vadeli 26.000,00 USD bedelli olarak düzenlenmiş bonoyu vermiş fakat bonoya karşılık davalı firmadan mal ya da hizmet satın almamış olduğunu, davalı bonoya mukabil mal teslimi yapmadığı gibi tarafımıza iade etmesi gereken bonoyu Bursa 3. İcra Müdürlüğü’nün 2016/… E. Sayılı dosyası ile icra takibine konu etmiş olduğunu, bu nedenlerle itirazın iptaline, % 20’den az olmamak şartıyla icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacı, davalı şirkete avans mahiyetinde 15.08.2016 vadeli 26.000 Amerikan Doları bedelli bono verdiğini, bonoya karşılık davacıdan mal veya hizmet satın almadığı gibi bononun da iade edilmediğini ve bu şekilde dava konusu bono nedeniyle davalı şirkete borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiş ise de; aşağıda belirtilen nedenlerle davacının haksız ve mesnetsiz davasının reddi gerektiğini, davacı, dava dışı … Mefruşat Pazarlama San. Tic. AŞ’ nin ortağı ve yetkilisi Ertan Koçulu’nun babası olduğunu, anılan şirketin, ekli İstanbul 11. Ticaret Mahkemesi’nin 2015/1088 esas sayılı dosyasının 10.11.2015 tarihli tensip tutanağından da görüleceği üzere, ekonomik sıkıntıya düşmesi üzerine davacı, davalı şirkete … Mefruşat Pazarlama San. Tic. AŞ’ nin borçlarının tasfiyesini teminen düzenlenen ekli tasfiye protokolüne uygun olarak 26.000 Amerikan Doları bedelli senedi teslim etmiş olduğunu, bunun karşılığında, dava dışı şirketin … Bankası Aksaray Şubesi’ne keşide edilmiş 26.11.2015 tarihli 21.800 Amerikan Doları bedelli, Yapı ve Kredi Bankası Bahçekapı şubesi’ne keşide edilmiş 30.04.2016 tarihli 7.113 Amerikan Doları bedelli karşılığı tahsil edilemeyen çeklerden doğan … Mefruşat Pazarlama San. Tic. A.Ş. ile davalı şirket arasındaki borç ilişkisinin tasfiyesi konusunda anlaşmaya varılmış olduğunu, davacının, dava konusu bononun karşılığını vadesinde ödememesi üzerine kendisi hakkında Bursa 3. İcra Müdürlüğü’nün 2016/… E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davacı, icra takibine ve davaya konu senedin karşılığını halen ödememiş olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, tarafların karşılıklı beyan dilekçeleri, İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/1088 esas sayılı dava dosyası, Bursa 3. İcra Müdürlüğünün 2016/… sayılı icra takip dosyası, ticari defterler, faturalar, bilirkişi raporu, yazılan müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanun 72. Maddesine göre açılan menfi tespit istemine ilişkindir.
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı tarafından Bursa 3. İcra Müdürlüğünün 2016/… esas sayılı icra takip dosyasına konu 26.000 USD bedelli düzenlenen bonoya dayalı icra takibi başlattığı ve imzaya itiraz edilmediğinden takibin kesinleştiği görülmektedir.
Davacı tarafından düzenlenen bononun ticari ilişki kapsamında, mal alım satım amaçlı, avans olarak verildiğini ancak mal ve hizmetin verilmediğini , bononun bedelsiz kaldığını ileri sürerek borçlu olmadığını iddia etmiştir. Davalı tarafından ise davacının iddialarını inkar ederek borca karşılık verildiğini savunmuştur.
Uyuşmazlık, bono nedeniyle borçlu bulunmadığının tespiti istemine ilişkin olup davacı tarafından davalıya avans olarak bono verdiğini ancak bunların karşılığında mal teslim edilmediğinden borçlu olmadığını iddia etmekle dava konusu bononun miktarı itibariyle HMK’ nın 200. Maddesi gereği yazılı ve kesin delillerle mal karşılığında avans olarak verildiğinin davacı tarafından ispatla yükümlüdür.
Tarafların ticari defterleri talep edilmiş olup, taraflarca ibraz edilen ticari defterler bir mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Mali müşavir bilirkişinin 24/08/2021 tarihli raporunda özetle: Davalının 2015-2016 yılları ticari defterler,muavin dökümleri,ve dava dosyası ve ekindeki evraklar incelendiğinde; davacı adına herhangi bir cari hesaba,muavin dökümüne ve adına kesilmiş satış faturasına, yevmiye kaydına rastlanmadığı, asıl borçlu olarak idda edilen ve dava konusu bono’nun bu sebepten davacı tarafından verildiğini idda ettikleri dava dışı … Mefruşat Paz. San. ve Tic. A.Ş’ nin davalı ticari deftelerinde bazı tespitler yapıldığı, 26/11/2015 vadeli 21.800,00 USD çek ile 30/04/2016 vadeli 7.113 USD çek karşılığında 15.08.2016 vadeli 26.000 USD senedin davalıya verilmesi hususunda davacı tarafından imzalandığı gözüken evrak tespit edildiği, düzenlenmiş olan protokolün içerğinde davacı ile davalı arasında ticari bir mal alım satım anlamında bir avans niteliğinde düzenlenmediği dava dışı … Meşruşat Paz. San. ve Tic. A.Ş’ nin borcuna karşılık 15.08.2016 vadeli 26.000 USD senet vermeyi taahhüt ettiği ve imza altına alındığı, tüm ticari defter ve belgeler incelendiğinde Davalının dava dışı … Meşruşat Paz. San. ve Tic. A.Ş. 78.335,37 TL alacaklı olacağı sonucuna ulaşıldığı, davalı ile davacı arasında yapılan borç tasfiye protokülünün içeriğinin mal alım avans niteliğinde değil dava dışı firmanın borcuna karşılık yapıldığı, davacının borçlu gözükeceği tutarın 26.000,00 USD takip tarih arası yasal faiz 615,15 USD olmak üzere toplam 26.615,15 USD davalı ile davacı arasında yapılan borç tasfiye protokülünün ödenen 26.000,00 USD senedin mal alım avans niteliğinde değerlendirildiğinle davalı tarafından davacıya herhangi bir mal teslimi ve satışı yapmadığı düşünüldüğünde davalı tarafa herhangi bir borcun oluşmayacağı aksine davalı taraftan 26.000,00 USD alacaklı olacağı mütalaa edilmiştir.
Bütün mücerret alacaklarda olduğu gibi kambiyo senedi alacağı da kural olarak uygun bir asıl borç ilişkisine, bir illi ilişkiye dayanır. Bir kambiyo senedi düzenleyip veren ve bu senedi alan herkes, bütün hukuki işlemlerin yapılmasına temel teşkil eden bir gayeye ulaşmak istemektedir. İşte bu gaye bir kambiyo senedinde mündemiç hakkın doğumu ve devri açısından hukuki sebebi teşkil eder. Kambiyo senedi düzenlenmesi dolayısıyla ortaya çıkan ilişki “kambiyo ilişkisi” ismiyle anılmaktadır. Kambiyo senedi vermek suretiyle borç altına giren borçlu “kambiyo taahhüdü”nde bulunmuş olur. Kambiyo ilişkisinin altında esas itibariyle bir asıl /temel borç ilişkisi vardır. Kambiyo senedinden kaynaklanan talebin geçerliliği, temel ilişkiden kaynaklanan temel talebin ve bununla ilgili olarak taraflar arasında varılmış amaca ilişkin mutabakatın geçerliliğinden tamamen bağımsızdır. Kambiyo senedinden doğan talep hakkına kambiyo hukuku, temel talebe ise bu talebin ait olduğu hukuk kuralları uygulanır.
Bonoda şekil şartları TTK’nın 688. maddesinde sayılmıştır. Bunlar; “Bono” ya da “Emre Muharrer Senet” ibaresi, kayıtsız şartsız bir bedel ödeme vaadi, vade, ödeme yeri, lehtar, keşide yeri ve tarihi, keşidecinin imzasıdır. Zorunlu şartlardan biri eksik olduğu takdirde, senedin bono niteliği kaybolur. Bunlardan vade ve ödeme yeri esaslı şekil şartlarından değildir.
Sayılan zorunlu şekil şartlarının yanında seçimlik şartlar da vardır. Bonoya isteğe bağlı olarak, faiz, bedelin nakden yada malen alındığı veya yetkili mahkeme kayıtları da konabilir
Bonolar kayıtsız şartsız borç ikrarını içermektedir.
Bononun tanzim edilerek alacaklıya verilmesi mevcut bir borcun ödemesi olarak kabul edilmektedir. Bunun aksini yani bononun teminat amacıyla veya avans mahiyetinde yani ilerde oluşacak borcun ödemesi olarak verildiğini iddia eden bu iddiasını ispat edecektir. Senede karşılık senet ile ispat kuralı gereğince; ispatın yazılı olarak yapılması gerekir. Buna göre, bu iddiada bulunan borçlunun iddiasını yazılı olarak ispat etmesi gerekir.
Kambiyo senetlerinden olan bono, sebep yönünden illi’dir (mücerret). Bonolarda ihdas sebebinin gösterilmesi zorunlu değildir. Ancak ihdas sebebi gösterildikten sonra bunun aksini iddia eden senedi talil etmiş olur ve ispat yükünü üzerine alır.
Bonolardan dolayı açılan menfi tespit davalarında; ispat yükü borçlu olan davacıdadır. Davalı tarafından borç tasfiye protokolü kapsamında çeklere karşılık verildiği diğer bir değişle borca karşılık olduğu savunulduğundan ispat yükünde bir değişiklik söz konusu değildir.
O halde toplanan delillerden yukarıdaki açıklamalar ışığında somut olayda, davacı tarafından dava konusu icra takibine konu 26.000 USD bedelli düzenlenen bononun avans verildiğinin yazılı ve kesin delillerle ispat yükü altında olup davacı tarafından dava konusu bononu miktarı itibariyle HMK’ nın 200. Maddesi gereği tanık dinlenilemeyeceğinden ve ticari defterlerde davalı lehine kaydın bulunmadığı gibi deftere kayıtlı olmasının zorunlu olmadığından ticari defter deliline itibar edilmeyerek, yazılı ve kesin delillerle bononun avans olarak verildiğinin davacı tarafından ispat edilemediğinden davanın sübut bulmadığından reddine, davalı tarafın kötü niyet tazminatının, verilen ihtiyati tedbir kararının teminat yatırılarak fiilen uygulanmadığından kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın sübut bulmadığından REDDİNE,
2-Davalı lehine kötü niyet tazminatının koşulları oluşmadığından reddine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL nispi karar ve ilam harcının peşin alınan 1.600,37 TL’den mahsubu ile bakiye 1.541,07 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Arabuluculuk Ücret Tarifesi kapsamında Maliye Hazinesinden karşılanan arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’ nin davacıdan alınarak hazineye ÖDENMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerine bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davalı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 12.852,63 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 04/11/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.