Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/251 E. 2021/265 K. 23.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/251 Esas – 2021/265
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/251 Esas
KARAR NO : 2021/265
HAKİM : …
KATİP : …
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … SANAYİ TİCARET ANONİM ŞİRKETİ – …
DAVA : Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/03/2021
KARAR TARİHİ : 23/03/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin adına kayıtlı 16 … 233 plakalı araç ile 12/01/2021 tarihinde seyir halindeyken, lastik kaplama ve üretimi yapan davalı iş yerinden yola fırlayıp sürüklenen kamyon lastiğinin çarpması sonucunda maddi hasarlı kaza geçirdiğini, müvekkili tarafından savcılığa suç duyurusunda bulunulduğunu, davalı şirket yetkilisinin olayın yaşanmasından dolayı üzgün olduğunu, müvekkili nezdinde oluşan maddi zararı karşılayacağını beyan ettiğini, müvekkilinin aracının 20 gün serviste kaldığını, oluşan zarar giderinin 23.000 TL olduğunu, davalı taraf değer kaybından zararı gidereceğini beyan etmiş ise de geçen sürede arayıp sormadığını, zararın tazmini noktasında girişimde bulunmadığını, davalının kusur ve ihmali sonucunda müvekkili aracında meydana gelen değer kaybı ve maddi zararına ilişkin fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 10.000 TL maddi tazminatın, 3.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
KANITLAR:
Soruşturma dosyası, Kaza Tespit Tutanağı, ihtarname vs.
KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME :
Dava, 12/01/2021 tarihinde davacıya ait 16 … 233 plakalı araca davalının iş yerinden fırlayan lastiğin sebep verdiği kaza nedeniyle davacıya ait araçta meydana gelen hasarın davalıdan tazminine ilişkindir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer Kanun’larda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesinin bakacağı yönünde düzenleme olmalıdır. Örneğin, ödünç para verme işlemlerine ilişkin uyuşmazlıklar Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesi uyarınca, iflas davaları ise 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 154 ve devamı maddeleri hükmünce ticari dava sayılır. Buna karşılık Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesi uyarınca, tarafların tacir olup olmamasına bakılmaksızın ticari dava sayılan havale, vedia, fikir ve sanat eserlerine ilişkin uyuşmazlıklardan doğan davalar herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmiyorsa, ticari dava vasfını kaybedecektir.
Diğer taraftan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/II. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira, Türk Ticaret Kanunu, Kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hâl böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanmaktadır. Davalı tarafa haksız fiil nedeniyle genel hükümlere göre dava açılmıştır. Kazaya karışan davacıya ait araç hususi bir araç olup uyuşmazlık ticari iş veya işletmesiyle ilgili değildir. Davalılar arasında trafik sigortacısı da bulunmamaktadır. Davacı gerçek kişi olup uyuşmazlık açısından tacir değildir. Dava genel hükümlere göre açıldığından davanın genel görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerekmektedir. (Yargıtay 17. HD. 2016/2518 E.-2016/2311 K.)
Bu nedenlerle eldeki davaya bakma görevi 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 2. maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesine aittir. Görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu vicdani kanaatine varılmakla davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın görev dava şartı noksanlığı sebebiyle usulden reddine, mahkememizin görevsizliğine, Bursa Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna,
2-HMKnun 20. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde talep halinde dosyanın BURSA NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’ne gönderilmesine, talep olmadığı takdirde dosya üzerinden davanın açılmamış sayılmasına dair karar verilmesine,
3-HMK’nın 331. Maddesine göre yargılamanın görevli mahkemede devam etmesi halinde yargılama giderlerin görevli Bursa Asliye Hukuk Mahkemesince taktirine, yargılamanın görevli mahkeme de devam etmediği taktirde talep üzerine mahkememizce dosya üzerinden yargılama giderlerinin tespiti ve hükmedilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda verilen kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
23/03/2021

Katip …
¸E-imzalıdır.

Hakim …
¸E-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.