Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/218 E. 2021/792 K. 04.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/218 Esas – 2021/792
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Türk Milleti Adına “Karar”

ESAS NO : 2021/218 Esas
KARAR NO : 2021/792

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : … – …
DAVALILAR : 1- … – …
2- … – …
3- … – …
4- … TURİZM KONAKLAMA VE GIDA SANAYİ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ – …
DAVA : Elatmanın Önlenmesi (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/01/2021
KARAR TARİHİ : 04/10/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 18/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan Elatmanın Önlenmesi (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı, dava dilekçesinde özetle; Davalıların Bursa ili, Osmangazi ilçesi, Uludağ 1.Gelişim Oteller bölgesi, No:38’de bulunan, … İnşaat San. ve Dış Tic. LTD ŞTİ bünyesindeki otel ve otel altındaki dükkanları işgal ettiklerini, otel ve dükkânların Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan 2886 sayılı ihale yasası ile 29 yıllığına (2005-2034) işletme hakkı … İnşaat San. ve Dış Tic. LTD ŞTİ’ne verildiğini, otelin ve dükkânların işletme hakkının … İnşaat San. ve Dış Tic. LTD ŞTİ ‘ne ait olduğunu, … Turizm Konaklama LTD ŞTİ’nin otelin ve dükkanların işletmesine sahip olduğu iddiası ile oteli ve dükkânları işgal ettiğini ve oteli kendisi işleterek dükkanları …, … ve … adlı kişilere kiraladığını, yaptığı bütün ikazlar ve ihtarlara rağmen bu kişilerin işgal ettikleri mahallerde ticari işletmelerini devam ettirdiklerini, bu nedenle açmış bulunduğu İstanbul Bakırköy 1.Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/882 Esas sayılı davada İhtiyati tedbiren … Turizm Konaklama Ltd. Şti.’nin iddia ettiği sözleşmenin yürütmesinin geri bırakılmasına ve kararın ticaret sicilinde tesciline karar verildiğini, tüm bu sebeplerden ötürü taleplerinin kabulü ile davalıların dava konusu gayrimenkule müdahalelerinin Men’ine, davalıların el attıkları yerden çıkartılarak el attıkları taşınmazın tarafına teslimine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı taraflarda tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Turizm Konaklama Ltd. Şti yetkilisi cevap dilekçesinde özetle; davacının taraf ehliyeti olmadığından davanın usulden reddinin gerektiğini, dava dışı … İnşaat San. Ve Dış Tic. Ltd. Şti’nin davaya dahil edilmesi gerektiğini, taşınmazları … İnşaat Sanayi ve Dış Ticaret Ltd. Şti’nin kiraladığını, davacı ile dava dışı … İnş. San. Ve Dış Tic. Ltd. Şti’nin Diğer ortağı ile müşterek imza yetkili olduklarından her iki ortağın bir araya gelerek alması gerektiğini, bu nedenle davacının bu şekilde bir talep bulunmasının kabul edilemeyeceğini, davacının oteli ve dükkanları işgal ettiği iddialarının kabul edilemeyeceğini, davacının iddialarının haksız ve mesnetsiz olduğunu, bu nedenlerle yetki itirazında bulunup, davacının taraf ehliyeti olmaması nedeniyle davanın reddine, … İnşaat Sanayi ve Dış Ticaret Ltd. Şti’nin davaya dahil edilmesine, haksız ve mesnetsiz davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir. Diğer davalılar yasal süresi içinde davaya cevap vermedikleri anlaşıldı.
Dava dosyamızın Bursa 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 25/01/2021 tarih 2021/44 esas 2021/99 karar sayılı görevsizlik kararı ile mahkememize gönderilmiş olup esasa kaydedildiği anlaşıldı.
Eldeki dava, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01/07/2012 tarihinden sonra, 06/11/2020 tarihinde açılmıştır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (TTK)’nın 3. maddesi hükmüne göre bu Kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari işlerdendir. Bir işin ticari veya adi olması, farklı kuralların uygulanmasını gerektirir. Bir işin ticari olup olmadığını kanunda öngörülen kurallar uyarınca saptamak gerekir. Eğer iş ticari ise özel ticari kuralların uygulanması zorunlu olur. Ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işler, yani, haklı veya haksız fiil yahut işletmeyi ilgilendiren her iş ayrık durumlar dışında, ticari iş sayılır. Bu işler, eğer bir ticari işletmeyi ilgilendirmiyorsa, ticari iş sayılmazlar.
Ticari davalar ise aynı Kanunun 4/1 maddesinde tanımlanmıştır. Bu maddeye göre, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri ve tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın Türk Medenî Kanunu’nun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde; fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta; borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde ve bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır.Bu maddeye göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için tarafların her ikisinin tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğması veya ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi olması veyahut da açılan davanın maddede altı bent halinde sayılan davalardan olması gerekir. Taraflardan biri tacir değilse veya tacir olmasına rağmen uyuşmazlığın ticari işletmeyle ilgisi yoksa ticari davanın varlığından söz edilemez.
Ticari davalar, mutlak ticari davalar, nispi ticari davalar ve yalnızca bir ticari işletmeyle ilgili olmasına rağmen ticari nitelikte kabul edilen davalar olmak üzere üç gruba ayrılır.
Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın ticari sayılan davalardır. Mutlak ticari davalar, TTK’nın 4/1. maddesinde bentler halinde sayılmıştır. Bunların yanında Kooperatifler Kanunu (m.99), İcra İflas Kanunu (m.154), Finansal Kiralama Kanunu (m.31), Ticari İşletme Rehni Kanunu (m.22) gibi bazı özel kanunlarda belirlenmiş ticari davalar da bulunmaktadır. Bu guruptaki davaların ticari dava sayılabilmesi için taraflarının tacir olması veya ticari işletmeleriyle ilgili olması gibi şartlar aranmaz. TTK’nın 4/1. bendinde sınırlı olarak sayılan davalar arasında yer alması veya özel kanunlarda ticari dava olarak nitelendirilmesi yeterlidir. Bu davalar kanun gereği ticari dava sayılan davalardır.
Nispi ticari davalar, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması halinde ticari nitelikte sayılan davalardır. TTK’nın 4/1. maddesine göre, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan ve iki tarafı da tacir olan hukuk davaları ticari dava sayılır. Bu hükme göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için, hem iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi hem de iki tarafın tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir. Ticari iş karinesinin düzenlendiği TTK’nın 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmez. 6102 sayılı TTK, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
Üçüncü grup ticari davalar, yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalardır. Yukarıda açıklandığı üzere bir davanın ticari dava sayılması için kural olarak ya mutlak ticari davalar arasında yer alması ya da her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bulunması gerekirken havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davaların ticari nitelikte sayılması için yalnızca bir yanın ticari işletmesiyle ilgili olması TTK’da yeterli görülmüştür.
Toplanan tüm deliller ve dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde açılan dava- birleşen davanın, davacının müştereken müdürü olduğu … İnş. San. Ve Dış Tic. Ltd. Şti’ye ait taşınmaza davalıların el attığı iddiasında dayalı olarak müdahalenin men’ine karar verilmesi, ecrimisil talebine ilişkindir.Her ne kadar Bursa 6. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından davalıların tacir olduğundan ve talebin tarafların ticari işletmesine ilişkin olduğu iddiasına dayalı olarak Asliye Ticaret Mahkemesi’nin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiş ise de Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından davalı gerçek kişilerin tacir olduğuna ilişkin araştırma yapılmadan görevsizlik kararı verildiği, kaldı ki taraflar arasındaki uyuşmazlığın TMK’nın 683. vd maddelerine istinaden haksız eylem niteliğindeki haksız işgal hukuki sebebine dayanarak elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talebinde bulunulduğunun tespit edildiği, davanın mutlak ve nispi ticari davalardan olmadığı anlaşıldığından mahkememizin görevsizliğine,Bursa 6. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğuna, hükmün İstinaf kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmesi halinde HMK’nın 21. ve 22. maddesi gereğince yargı yerinin belirlenmesi için derhal dosyanın Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.(Emsal nitelikte İzmir BAM 6. HD’nin 2021/1902 Esas 2021/1399 Karar sayılı ilamı, İzmir BAM 16. HD’nin 2020/1032 Esas 2021/708 Karar sayılı ilamı, İstanbul BAM 37. HD’nin 2020/1634 Esas sayılı ilamı, Ankara BAM 16. HD’nin 2021/312 Esas, 2018/1624 Esas sayılı ilamı, Bursa BAM 1. HD’nin 2021/253 Esas 2021/200 Karar sayılı ilamı,2019/764 Esas 2020/1152 Karar sayılı ilamı, Yargıtay 14. HD’nin 2018/1694 Esas 2018/8292 Karar , 2015/17752 Esas 2016/9050 Karar, İstanbul BAM 2. HD’nin 2020/1224 Esas 2021/196 Karar sayılı ilamı, Yargıtay 8. HD’nin 2019/699 Esas 2020/4277 Karar sayılı ilamları da dikkate alınarak)
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın görev dava şartı noksanlığı sebebiyle , mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, Bursa 6. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin GÖREVLİ OLDUĞUNA,
2-Hükmün İstinaf kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmesi halinde HMK’nın 21. ve 22. maddesi gereğince yargı yerinin belirlenmesi için derhal dosyanın Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine,
3-HMK’nın 331. Maddesine göre yargılamanın görevli mahkemede devam etmesi halinde yargılama giderlerin görevli Bursa 6. Asliye Hukuk Mahkemesince takdirine, yargılamanın görevli mahkemede devam etmediği taktirde talep üzerine mahkememizce dosya üzerinden yargılama giderlerinin tespitine ve hükmedilmesine,
Dair, davacının yüzüne karşı,diğer tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.04/10/2021
Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.