Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/210 E. 2021/629 K. 13.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/210 Esas
KARAR NO : 2021/629

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/04/2015
KARAR TARİHİ: 13/07/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 14/07/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili tarafından gönderilen ve davalı şirket tarafından teslim alınan ürünün gönderilen adrese teslim edilmeyerek ziya olduğunu, söz konusu ürünün bedelinin 16.200,00-TL olduğunu, davalının kendisine teslim edilen ürünün zıyaından sorumlu olduğunu, zararın ödenmesi amacıyla davalı şirket ihtarname gönderildiğini, herhangi bir cevap verilmediğini, söz konusu zararı ödemeyerek davalının temerrüde düştüğünü, taşıma sözleşmesi sebebiyle oluşan zararın davalıdan tazminini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; taşıma hukukundan doğan tüm alacakların 1 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, dava konusu kargonun 22/01/2014 tarihli taşıma faturalı kargo olduğunu, teslimi için öngörülen süre olan 24 saat sonrası 23/01/2014 tarihi olup zamanaşımı süresinin 23/01/2014 tarihinde başlamakta olup 23/01/2015 tarihinde sona erdiğini, davacının ise davasını 08/04/2015 tarihinde açtığından TTK 855 maddesinde öngörülen 1 yıllık zaman içinde açılmadığını bu nedenle zamanaşımı itirazında bulunduklarını, eşyanın zayi olması durumunda zamanaşımı yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının kargo içeriğini eksik beyan ettiğinden dolayı kusursuz sorumlu olup müvekkili şirketin sorumlu tutulamayacağını, zaaman aşımı itirazlarının kabulü ile davanın reddine, davacının kargo içeriğini ispat edemediği ve eksik beyanda bulunduğundan davanın reddine, müvekkili şirketin sorumlu tutulması halinde zayi olan kargının 15 kg/ds olup TTK 882 maddesine göre 431,07-Tl ile sınırlı sorumlu tutulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME :
Dava, dava konusu kargonun zayi nedeniyle oluşan zararın davalıdan tazmini istemine ilişkindir.
Mahkememizce tanık dinlenilmesine karar verilmiştir.
Tanık …; “ben davacı şirkette sekreter olarak görev yapıyorum, ayrıca muhasebe işlerine de bakıyorum, Eskişehir Acıbadem Hastanesine gönderilmek üzere hazırladığımız koliyi kendi iş yerimizde irsaliyesi ile birlikte davalı kargo şirketi çalışanına teslim ettik, aradan bir süre geçtikten sonra kargonun adresine ulaşmadığını öğrendik ve bunun üzerine kargo şirketini arayarak durumu bildirdik, kendileri bize araştırma yapacaklarını söylediler ancak bir türlü cevap vermediler, bunun üzerine defalarca kendilirini aradık, bize bir depolarının yandığını, kargomuzun orada olabileceğini, bizim gibi durumda olan şirketleri sıraya koyduklarını, sırayla araştırma yaptıklarını, bize döneceklerini söylediler, ancak sürekli bizi oyaladılar ve kargomuzu araştırdıklarını söylediler, ancak kargomuz hakkında bir açıklama da bulunmadılar bunun üzerine dava açıldı, dava açma sürecine kadar olan dönemde sürekli bize kargoyu aradıklarını söylediler, biz dava tarihine kadar kargo şirketi ile irtibatı hiç kopartmadık ancak onlar bize olumsuz bir cevap hiç vermediler, sırasıyla kaybolan kargoları araştıracaklarını, ellerinde kargonun bizim şubeden çıktığına dair kamera kayıtları olduğunu söylediler.
Taraflarca sunulan tüm deliller toplanmış, tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi ve kargo içeriği ve bedelinin tespiti yönünden dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması için dosya taşıma hukuku konusunda uzman bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Alınan 13/06/2016 tarihli bilirkişi raporunda; taşıyıcı davalı ile davacı arasıda taşıma aktinin kurulmuş olduğu, taşınan emtianın varış mahalline teslim edilmeyerek tamamen zayi olduğu, TTK 880 madde gereği taşıyıcının zararının 15.570,00-TL olarak hesaplandığı, davalı kargo şirketine teslim edilen malların bürüt kg ağırlığına ilişkin kayda rastlanamadığı, bu nedenle TTK 882 maddesi yönünden bir inceleme yapılamadığı, davalının zararın meydana gelmesinde pervasızca davrandığı yönünde kanaate varılır ise, TTK 882. Maddedeki sınırlı sorumluluk incelemesi yapılması gerektiği, hesaplanan zararın tazmini yönünden kanaate varılması halinde faizin 23/03/2015 temerrüt tarihinden itibaren işletilmesi gerektiği bildirilmiştir.
Davalı vekilinin bilirkişi raporuna karşı itirazlarının değerlendirilmesi yönünden İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak taşıma hukuku konusunda uzman bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Talimat mahkemesince alınan 03/04/2018 tarihli bilirkişi raporunda; taraflar arasında sözleşmenin sabit olduğu, taşınan emtianın varış mahalline teslim edilmediği ve kayıp olduğu gözetilerek zayi hükümlerine göre sorumluluk esasının kabul edilmesi gerektiği, dosyada mevcut rapora itibar edilecek olursa TTK 880 maddesi gereği taşıyıcının verdiği zararın 15.570,00-TL olarak hesaplandığı, davalı kargo şirketine teslim edilen malların bürüt kg miktarının 15,00 kg olduğu gözetilerek TTK 882 maddesi bakımından davalının 432,20-TL miktarında sorumlu tutulabileceği, davalının sınırsız sorumluluğunu gerektiren ve yine zamanaşımı süresini 3 yıla çıkaran ağır kusurunnu dosyada sabit olmadığı, ağır kusur hallerini iddia eden davacının ispatlaması gerektiği, davalının somut olaya uygun olan bir (1) yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra ikame edildiği, mahkemece sınırsız sorumluluk veya sınırlı sorumluluk hususlarından birine karar verilmesi ve tazminata hükmedilmesi halinde temerrüt faizinin 23/03/2015 temerrüt tarihinden itibaren işletilmesi gerektiği bildirilmiştir.
Dosya içerisinde bulunan iki rapor arasındaki çelişkinin giderilmesi ve tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi açısından Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak dosyanın taşıma alanında uzman bilirkişiye tevdii edilerek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan 10/07/2018 tarihli bilirkişi raporunda; taraflar arasında taşıma sözleşmesinin kurulmuş olduğu, davalı şirketin davacıya karşı eşyanın kaybolması/zayi olmasından sorumluluğu doğduğu ve davacının bu zararını TTK’na göre karşılama yükümlülüğünün bulunduğu, mahkemece duruşmalarda dinlenen tanık beyanı, davalı şirketin özen yükümlülüğü içinde taşınması gereken eşyanın çalışanları tarafından yanlış barkodlanmaya bağlı alıcısına teslim edilmeyip zayi olmasında davalı şirketin oluşan zarardan “kasten veya pervasızca” bir davranışla gerçekleştiğine kanaat getirmesi halinde,- kaldı ki bilirkişi olarak hukuki değerlendirme olmamak üzere eşyanın kaybolmasında davalı şirketin sorumluluğu olduğunu, bu sorumluluğun davalı şirketin davacıya karşı yükümlülüklerini yerine getirmeyerek eşyanın bulunarak teslimi yönünde bildirimlerinin bulunmadığı, davacının yapmış olduğu yazılı olmayan telefon görüşmeleriyle yapıldığı anlaşılan başvurular için gerekli gayret ve çabanın gösterilmeyerek davacının dava açma hakkı olan bir yıllık sürenin dolmasına yönelik eylem içinde bulunduğunu ortaya koyduğu, davacı şirketin davalı şirketle yapmış olduğu birçok taşıma işini yaptığı ve TMK. 2. ve 3. maddeleri de dikkate alındığında sınırsız sorumluluk olacağından, davalının davacıya, eşyasının kaybolmasından 15.570,00-TL tutarında borçlu olacağı, mahkemece eşyanın kaybolması/zayi olmasına bağlı oluşan zarardan “kasten veya pervasızlıkla” davalının gerçekleştirdiğine kanaatinde değil ise, davanın bir yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra açıldığının ve süresi geçtikten sonra açılan davanın reddinin gerekeceği bildirilmiştir.
Mahkememizden verilen 25/12/2018 tarih ve 2015/466 Esas -2018/1706 sayılı kararı Bursa Bam 5. Hukuk Dairesi’nin 24/02/2021 tarih ve 2019/648 Esas- 2021/202 Karar sayılı ilamıyla KALDIRILMAKLA, dava mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılmıştır.
Davacı şirket tarafından dava dışı Eskişehir Acıbadem Hastanesi’ne gönderilmek üzere 10 adet REF 9185 Volcano adındaki tıbbi malzemenin davalı kargo şirketine teslim edildiği, ürünlerin bedelinin bilirkişilerce 15.570,00 TL olarak hesaplandığı, taşınan ürünlerin dava dışı hastaneye teslim edilmeyerek tamamen zayi olduğu, her ne kadar davalı sigorta şirketince ürünlerin içeriği ve bedelinin ispatlanamadığı iddia edilmişse de kargo ön izleme evrakında irsaliye numarası olan 13503 numarasının belirtildiği, tıbbi malzemelerin davalı kargo şirketine teslim edildiğinin dosya kapsamında sabit olduğu, eylemin TTK 885/5. maddesinde ifade edilen pervasızca davranışla ve böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinmesiyle işlenmiş fiil olması nedeniyle sınırlı sorumluluk ilkesinin uygulanamayacağı dolayısıyla davacı şirketin tıbbi malzemelerin kaybolmasından davalı kargo şirketinin sorumlu olduğu anlaşılmakla; davanın kısmen kabulü ile 15.694,81 TL’nin temerrüt tarihi olan 27/03/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekip aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, 15.694,81 TL’nin temerrüt tarihi olan 27/03/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar yasası gereği alınması gereken 1.072,11-TL harçtan peşin alınan 278,79-TL harcın mahsubu ile bakiye 793,92-TL harcın davalıdan tahsiline,
3-Davacı tarafından yapılan aşağıda dökümü yazılı 1.296,63-TL yargılama gideri üzerinden kabul red oranına gör hesaplanan 1.246,56-TL ile peşin alınan 278,79-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderlerin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan aşağıda dökümü yazılı 462,75-TL yargılama gideri üzerinden kabul red oranına gör hesaplanan 18,51-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı yararına ölçümlenen 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı yararına ölçümlenen 630,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Karar kesinleştiğinde taraflarca yatıralan avansın kullanılmayan kısmının HMK 333.md.uyarınca yatıranlarına iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 13/07/2021

Katip …
¸E-imzalıdır.

Hakim …
¸E-imzalıdır.

Davacı gideri ;
1.100,00 TL bilirkişi gideri,
196,63 TL tebligat posta gideri
1.196,63 TL toplam gider

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.