Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/12 E. 2022/821 K. 28.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/12 Esas
KARAR NO : 2022/821

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/03/2019
KARAR TARİHİ : 28/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 29/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında “Ziyafet Kontratı” başlıklı bir sözleşme akdedildiğini, sözleşme uyarınca verilen hizmet karşılığı 18.09.2015 tarihli, A-043496 no.lu, 25.500,00 TL toplam bedelli bir adet fatura tanzim edildiğini, cari hesap ilişkilinden kalan 9.548,50 TL alacağa karşılık davalı tarafa Bursa 16. İcra Müdürlüğü’nün 2018/14858 E. Sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını ancak davalı tarafın söz konusu icra takibine itiraz ettiğini, 08.03.2019 tarihinde 2019/661 başvuru numarası ile arabuluculuğa başvurulduğunu, 19.03.2019 tarihinde taraflar arasında herhangi bir anlaşma sağlanamadığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davacı taraf her ne kadar müvekkilinin ödeme borcundan bahsetmiş ise de, sözleşmenin en önemli esaslı unsuru olan ödemenin ne şekilde ifa edileceğinden bahsetmediğini, borcun %50’sinin barter (takas) yoluyla ödeneceği sözleşmenin 1.sayfasında açıkça belirtildiğini, müvekkilinin, sözleşme doğrultusunda 19.01.2016 tarihinde 7.500,00 TL, 17.03.2016 tarihinde 5.000,00 TL havale ödemesi yaptığını, barter anlaşması gereği yapılan reklam hizmetleri karşılığında da toplam 4.395,50 TL tutarlı 7 adet fatura tanzim ettiğini, müvekkilinin edim borcu, barter sözleşmesi gereği davacı lehine reklam verilmesi yolu ile yerine getirilecek olup, tıpkı önceki reklam hizmetleri gibi tarafından talep ve talimatlar müvekkilince beklenmiş/beklenmekte olduğunu, talep gelmesi durumunda müvekkili şirket, reklam yayınlamak hususundaki borcunu derhal yerine getirmeye hazır olduğunu, her ne kadar davacı için reklam hizmeti yükümlülükleri bulunsa bile bu husus davacının tıpkı önceki reklam uygulamalarındaki gibi talimatına bağlı olup halen ayakta olan sözleşme çerçevesinde davacının talepte bulunması durumunda müvekkilinin, gazetesinde davacı lehine yayınlayacağı reklam ile edinimini derhal yerine getirmeye hazır olduğunu, mevcut sözleşme çerçevesinde davacının huzurdaki davaya konu olduğu üzere haksız yere icra takibi yapma hakkına sahip olmadığını ve davanın reddi gerektiğini, davacının taleplerinin reddi ile %20’den az olmamak üzere davalı lehine inkâr tazminatına karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine talep ve dava etmiştir.
KANITLAR:
İcra dosyası, sözleşme, ticari defter ve bağlı kayıtlar, bilirkişi raporu, yemin vs.
KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME :
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine Bursa 16. İcra Müdürlüğü’nün 2018/14858 Esas sayılı dosyasında, 9.548,50-TL toplam alacak talebi ile ilamsız icra takibi başlatılmış, davalı borçlunun itirazı üzerin takip durmuştur. Takibe itirazın iptali ile devamını sağlamak amacıyla eldeki dava açılmıştır.
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 67. maddesine göre açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce taraflar arasındaki alacak borç ilişkinin açıklığa kavuşturulması yönünden, taraflara ait ticari defter ve bağlı kayıtları üzerinde SMM bilirkişi tarafından bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Alınan 08/11/2019 tarihli bilirkişi raporunda; davacı …Ş. firmasına ait 2015, 2016, 2017 ve 2018 yıllarına ait ticari defterlerin açılış tasdikinin T.T.K. ile V.U.K/nun ilgili maddelerinde öngörülmüş olan esaslara uygun olarak yaptırılmış olduğu, kapanış tasdik zorunluluğu bulunan yevmiye defterinin kapanış tasdikinin yasal süresinde yaptırılmış olduğu, yevmiye defterlerinin kayıtlama sistemi ofarak Tek Düzen Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği’ne ve Muhasebe İlke ve Kurallarına uygun olarak tutulduğu, davacı …Ş. firmasına ait 2015, 2016, 2017 ve 2018 yıllarına ait ticari defter, belge ve kayıtlarının incelenmesi sonucunda davalı taraf ile ticari ilişkisinin 2015 yılında başladığı, davacı tarafın 26.12.2018 tarihinde icra takibine başladığı ve 03.01.2019 tarihinde davalı tarafa tebligatın ulaştığı, davacı taraf defter kayıtlarının incelenmesi sonucunda icra takibine başlanıldığı tarihte davalı firmadan, defter kayıtlarına göre 9.548,50 TL alacaklı olduğu, davalı firmaya ait 2015, 2016 ve 2018 yıllarına ait defter, belge ve kayıtlarının incelenmesi sonucunda; davalı firmanın 2018 yıiına ait yevmiye defterinde yevmiye maddelerinin, yevmiye madde numarası içermediği, davalı Maral Gazetecilik Basım Yayın Reklam San. Ve Tic. Ltd. Şti, firmasına ait 2015, 2016 ve 2018 yıllarına ait defter, belge ve kayıtlarının incelenmesi sonucunda davacı taraf ile ticari ilişkinin 2015 yılında başladığı, davalı taraf defter, belge ve kaynarının incelenmesi sonucunda defter kayıtlarına göre, icra takibi tarihinde davacı firmaya 8.427,50 TL bakiye borcunun olduğu, tarafların defter kayıtları incelendiğinde; aralarında 1.121,00 TL bakiye farkının olduğu, söz konusu farkın, davacı tarafın davalı tarafa ait 2 adet faturayı kayıtlarına almamasından kaynaklandığı, davalı taraf defter kayıtlarında yer alan 1 adet satış faturası tutarının 177,00 TL fazla tutarla defter kayıtlarına kaydedildiği, tespit edilen fark tutarı ilave edildiği takdirde davalı tarafın, davacı tarafa borç bakiye tutarının 8.604,50 TL olacağı, dava dosyasına sunulan davacı taraf satış faturasının ve davalı tarafın davacı banka hesaplarına göndermiş olduğu havale/eft dekontlarının her iki taraf defter kayıtlarında da yer aldığı, davacı tarafın davalı tarafı temerrüde düşürmediği tespit edildiğinden dolayı davacı tarafın alacağı tutar için herhangi bir faiz hesaplaması yapılmadığı bildirilmiştir.
Mahkememizce 24/12/2019 tarihli celsede davacı ve davalı vekilinin tanıklarına ayrı ayrı davetiye çıkartılmasına karar verilmiştir.
Davacı tanığı … duruşmada ” ben davacı otelde idari işler müdürü olarak çalışmaktayım, davalı taraf bize müracaat ederek 400 kişilik yemekli kokteyl düzenleyeceklerini söylediler bu kokteyl ücretinin yarısını nakit yarısını da bizim vereceğimiz reklamları yayınlayarak ödeyeceklerini söylediler anlaşma bu şekilde yapıldı, davalı taraf davacının reklamlarının bir kısmını yayınladı ancak ramazan ayına ilişkin reklamların bir kaçını ramazandan sonra da yayınladıkları için buna ilişkin faturaları iade ettik, başka bir şey bilmiyorum” şeklinde tanıklık beyanında bulunmuştur.
Davacı tanığı … duruşmada ” ben davacı şirkete ait otelin müdürü olarak çalışmaktayım, davalı taraf otelimizde 400 kişilik bir kokteyl düzenlemek için bize müracaat etti, kokteyl ücretinin yarısını bize nakit olarak ödeyecekti geriye kalan yarısını ise Bursa’daki yerel dergi olan High life isimli dergide aylık olarak reklamlarımız yayınlanacaktı, davalı bir müddet reklamlarımızı yayınladı ancak daha sonra dergi kapandığı için reklamlarımız yayınlamadı, yayınlanan veya yayınlanmayan reklam sayısını bilmiyorum, dergi aylık olduğu için ayda bir reklam yayınlayacaktı, kokteylin toplam bedeli 25.000,00 TL olup 12.500,00 TL lik kısmı reklam yayınlanarak ödenecekti, ancak yine bildiğim kadarıyla reklam başına 500,00 TL + KDV olarak anlaşmıştık ancak ne kadar reklam yayınlandığını hatırlamıyorum, sözleşme için bize müracaat eden eski bir tanıdık olduğu için sözüne güvenerek sözleşmede hangi dergide veya gazetede yayınlanacağını yazmadık, ancak konuşmamızda high life dergisinde yayınlanacağı şeklinde anlaşmıştık” şeklinde tanıklık beyanında bulunmuştur.
Davalı tanığı … duruşmada ” ben davalı şirkette muhasebe- muhabir olarak çalışmaktayım, şirketimiz çalışanı Hülya hanım şirketimizin yıldönümü nedeniyle düzenleyeceğimiz kokteyl için davacı şirket ile anlaşmış ödemenin yarısı peşin yarısı ise barten olarak yani gazete ve dergimizde yayınlanacak reklamlar karşılığında yapılması hususunda anlaşıldı, bunun üzerine gazete ve dergilerimizde davacının reklamlarını yayınladık, ancak yaklaşık 6 ay sonra dergimiz kapanınca reklam yayınlayamadık, bunun üzerine davacı tarafla mailleştik, onlar gazetede yayınlamamızı kabul etmelerine rağmen bize herhangi bir bildirimde bulunmadıkları için reklam yayınlayamadık, imzalanan sözleşmede reklamların yanlızca gazetede yalnızca dergide veya yanlızca internek sitesinde yayınlanacağına dair bir anlaşmamız yoktur, davacı taraftan bize herhangi bir reklam talebi gelmedi, dergi yayınlandığı sürece gelen reklam talepleri doğrultusunda yayın yaptık, dergi kapandıktan sonra bize reklam yayınlanması için herhangi bir talep gelmedi, talep gelmeden bizim reklam yayınlama gibi bir durumumuz söz konusu olamaz” şeklinde tanıklık beyanında bulunmuştur.
Davalı tanığı … duruşmada ” ben davalı şirkette reklam bölümünde çalımaktayım, davacıya ait otelde düzenlenen kokteylde şirketimiz ödemenin yarısını nakit olarak yarısını ise barter olarak yani davacı şirketin reklamlarını yayınlayarak ödenecek şekilde anlaşma yapılmıştır, yaklaşık 6 ay kadar dergi yürürlükte kaldı yürürlükte kaldığı sürece davacı tarafın gönderdiği reklamlar dergide yayınlandı, davacının ilanları gazetede hiç yayınlanmadı sadece dergide yayınlandı, dergi kapandıktan sonra davacı taraftan bize herhangi bir talep gelmedi, biz de kendiliğimizden reklam yayınlayamayacağımız için herhangi bir reklam yayınında bulunmadık, reklam yayınlayabilmemiz için davacının onayı gerekmektedir, dergi kapandıktan sonra reklamların gazetede yayınlanmasına dair ilişkili olarak benimle yapılmış bir görüşme yoktur” şeklinde tanıklık beyanında bulunmuştur.
Mahkememizden verilen 18/06/2020 tarih ve 2019/232 Esas 2020/245 sayılı kararı Bursa Bam 5. Hukuk Dairesi’nin 24/12/2020 tarih ve 2020/1257 Esas – 2020/1546 Karar sayılı ilamıyla KALDIRILMAKLA, dava mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılmıştır.
Davalı Şirket Yetkisili … duruşmada ” bizim davacı da dahil olmak üzere tüm kuruluşlar ile yapmış olduğumuz tüm Barter sözleşmeleri yayında olan bütün yayın organlarımızı kapsamaktadır, davacı ile böyle bir sözleşme imzaladık, reklam da ilan da ücret karşılığında yapılmaktadır, davacıların bir kısım ilan ve reklamları yapıldı, kendileri ile bir çok kez ilan ve reklam haklarını olduğunu bununla ilgili özel günlerde yayınlayalım diye biz kendilerini aradık ancak ilan ya da reklam için onlardan bize dönüş yapılmadı, hala yayınlama hakları devam etmektedir, davacıya ait reklam ve ilanları dergi ve gazetede yayınladık, dergi kapatıldıktan sonra da gazetede ilan ve reklamlarını da yayınladık,” şeklinde yemin eda etmiştir.
O halde yapılan yargılama ve toplanan delillerden; davalının ibraz ettiği ve davacı defterlerinde kayıtlı 28.12.2015 tarihli faturada, 7 gün süreyle eleman eksikliği konusunda ilan yayınlandığının belirtildiği, davalı vekili tarafından gazete ilanlarının dosyaya sunulduğu, ilan gazete ile de yapıldığı için barterin hem dergi hem de gazete yoluyla yapılacağının kabulünün gerektiği, sözleşme uyarınca sadece dergide ilanların yayınlanacağına dair ispat yükünün davacı üzerinde bulunduğu, Basın İlan Kurumu Teşkilatına Dair Kanun’un 43. maddesine göre, hususi ilanların, gerçek ve tüzel kişilerin isteklerine uygun olarak gazete ve dergilerde yayınlanacağının hüküm altına alındığı, davalıya ilan ve reklama dair talebin iletilmesi durumunda yayın yapılacağı, davacının talepte bulunmaması durumunda, davalının reklamı yayınlamadığının ve sözleşmede temerrüde düştüğünün kabul edilemeyeceği, ilana dair talepte bulunulduğu halde, davalının reklam yayınlamadığı konusundaki ispat yükünün de davacıda olduğu, davalı şirket yetkilisinin duruşmaya gelerek yemin ettiği anlaşıldığından davanın reddine, alacaklının açıkca icra takibini yapmada haksız ve kötüniyetli olduğu sabit olmadığından şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın REDDİNE,
2-Şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL nispi karar ve ilam harcının peşin alınan 115,33 TL’den mahsubu ile artan 34,63‬ TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-7155 sayılı Kanunun 23. Maddesi ile 6325 sayılı Kanunun 18/A-12-13 maddeleri uyarınca 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye ödenmesine,
5-Kararın niteliği gereği davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
7-Davalı yararına ölçümlenen 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair;taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 28/06/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.