Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1180 E. 2023/350 K. 27.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/1180 Esas
KARAR NO : 2023/350

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … –
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … – Uluyol Arkur Doğuhan No:2 Kat:5 No:501 Osmangazi/ BURSA
DAVA İHBAR OLUNAN : … –
VEKİLİ : Av. … –

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/08/2016
KARAR TARİHİ : 27/03/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 17/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle:Müvekkil şirketin 30/06/2011 tarihinde -0-km, 2011 model, E 200 CGİ tip, WDD 212048 1A 469596 şasi no’lu ve 271860 30 262482 motor no’lu ve 16 … 27 plakalı aracı davalıdan satın aldığını, aracın 1 yaşında iken seyir halinde 60 km/h ile seyir halinde iken stop ettiğini, davalı şirkete ait servise götürülüdğünü, garanti kapsamındaki aracın onarıldığığın ve müvekkil şirkete teslim edildiğini, yaklaşık 5 ay sonra 14/12/2012 tarihnide müvekkil şirkete ait aracın kırmızı ışıkta dururken stop ettiğini, davalı şirkete ait servise götürüldüğünü, garanti kapsamındaki aracın onarıldığını ve müvekkil şirkete teslim edildiğini, sonrasında 09/11/2013 tarihinde müvekkilin şirkete ait aracın geri geri giderken tekleyerek stop ettiğini, davalı şirkete ait servise götürüldüğünü, garanti kapsamında aracın onarıldığını ve müvekkil şirkete teslim edildiğini,müvekkil şirkete satılan aracın bu seferde 12/06/2014 tarihinde yolda giderken stop ettiğini ve bir daha çalışmadığını, devamında çekici yardımı ile davalı şirkete ait servise götürüldüğünü, Garanti kapsamında araç onarılmış ve müvekkil şirkete teslim edildiğini, devamında 06/04/2016 tarihinde müvekkil şirkete ait aracın 50 km/h ile gider iken stop ettiğini, davalı şirkete götürülüğünü, garani kapsamında onarıldığını, bitmek bilmeyen bu stor etme arasızasının son olarak 23/04/2016 tarihinde 70 km/h hız ile gider iken stop ettiğini, davalı şirkete ait servise götürüldüğünü, garanti kapsamındaki aracın onarıldığını ve müvekkil şirkete teslim edildiğini, müvekkil şirkete ait aracın defalarca seyir halinde iken stop ettiğini ve davalı şirkete ait servise getirildiğini, müvekkil şirkete yetkilisinin bu arızalar sebebi ile her gelişinde davalı şirket yetkililerine aracın yenisi ile değiştirilmesi isteğini beyat ettiğini bu beyanın her defasında davalı şirket yetkililrince bastırıldığını, müvekkil şirkete satılan araçta her defasında aynı arızanın tespit edilmesine ve buna bağlı işlem/parça değişimi yapılmasına rağmen aracın seyir halinde iken stop etme arızasının hiçbir şekilde değiştirilemediğini, bu arıza vakasının müvekkil şirketin mercedes markasına duyduğu güveni kaybettiğini ve hayati tehlike içinde olduğunu anladığını, aracın bir daha kullanılmadığını, bu nedenlerle öncelikle Türk Borçlar Kanununun 227/4 gereğince müvekkilin şirkete satılan aracın aypısız misli ve değiştirilmesine, bu talebin kabul görmediği taktirde müvekkil şirketin seçimlik hakkını TBK 227/1 maddesi gereğince ayıplı olan araca ilişkin satım sözleşmesinden dönme şeklinde kullanması dikkate alınarak 231.322,97 TL’nin 30/06/2011 fatura tarihinden itibaren hesaplanacak ticari avans faizi ile birlikte tahsiline, davanın kabulüne, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: hak düşürücü süre ve zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu, dava konusu araçta nitelik ve standartlarına aykırılık teşkil eden ve araçtan yararlanmayı engelleyen bir arıza ya da ayıp bulunmadığını, davacı şirketin aracın 5 yıldan fazla bir süre kullanıp üzerinden ticari kazanç sağladıktan sonra hiçbir şekilde kullanıma engel olmayan bir sorun varlığı iddiasını bahane etmek suretiyle araç bedel iadesi talebiyle haksız kazanç elde etme gayreti içinde olduğunu, 2011 yılında satın alınan araç ile katedilen yol ve yapılan km’lerde dikkate alındığında iddia edilen şikayet ile ilgili loraak onarım yapılmış olduğunu, davacının araçtan yararlanmasını engelleyen bir durumun mevzubahis olmadığı ve davacı tarafın iyi niyet kuralları çerçevesinde hareket etmediği açıkca gözüktüğünü, davanın dava konusu ithat eden ve müvekkile satan Mercedes-Benz Türk A.ş’ye ihbar edilmesini talep edilmesi gerektiğini, bu nedenlerle davanın hüsnüniyet kaidelerine açıkça aykırı talep ve iddialarının zamanaşımına ve hakdüşümüne uğramış olması ve muayene ve ihbar sürelerinin kaçırılmış olması sebebiyle davanın reddine, aracın üretimden kaynaklanan herhangi bir ayıbı olmadığı ve aracın yenisiyle değiştirilmesinin şartları olmadığından davanın reddine, aracın üretimden kaynaklanan herhangi bir ayıbı olmadığı ve aracın yenisiyle değiştirilmesinin şartları olmadığından davanın reddine,mesnetsiz ve kötü niyetli davanın reddine, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan vekili beyanlarında özetle; hak düşürücü süre ve zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu, dava konusu araçta nitelik ve standartlarına aykırılık teşkil eden ve araçtan yararlanmayı engelleyen bir arıza ya da ayıp bulunmadığını, tüm bu süreçte araç ile yapılan kmlerde dikkate alındığında iddia edilen şikayet ile ilgili olarak Garanti kapsamında onarım yapılmış olduğu, aracın serviste kaldığı sürelerde davacı tarafın iyi niyet kuralları çerçevesinde hareket etmediğinin açıkca görüldüğünü, davacı tarafın sahip olduğu seçimlik haklarından onarım hakkını kullanmasından sonra ikame ettiği huzurdaki dava ile terditli olarak aracın ayıpsız misli ile değişimine ve aracın teslimi ile bedelinin iade edilmesine dair talepte bulunması hakkını kötüye kullandığını, bu nedenlerle hak düşürücü sürelere riayet edilmemiş olması nedeniyle reddine, zamanaşımı nedeniyle reddine, neticede davanın reddine, aksi kanaatin hasıl olması durumunda semen tenziline, yargılama giderinin ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, tarafların karşılıklı beyan dilekçeleri, bilirkişi raporu, Nilüfer İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne yazılan müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, ayıplı malın iadesi, gizli ayıplı araç satımından doğan öncelikle misli ile değiştirilmesi, kabul edilmediği taktirde aracın fatura bedelinin ticari avans faizi ile birlikte tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizce yargılama yapılmış, tahkikat aşamasına geçilmiş, Nilüfer İlçe Emniyet Müdürlüğüne müzekkere yazılarak aracın trafik kayıt bilgileri, davalı şirketten araca ait trafik hasar kayıt bilgileri celp edilmiş, araç başında mahkememizce makine mühendisi bilirkişiler refakatinde keşif düzenlenerek bilirkişi raporu temin edilmiş, ayrıca talimat yazılmak suretiyle İstanbul Teknik Üniversitesi Otomotiv kürsüsü öğretim görevlililerinden oluşan 3 kişilik bilirkişi kurulunden heyet raporu temin edilmiştir.
Makine mühendisi bilirkişinin 19/06/2016 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dava konusu aracın garanti süresi içerisinde ve sorasında “motorun stop etmesi ve teklemesi” arızasından 7 kez servise geldiğini, dava konusu araçtaki “motorun stop etmesi ve tekleme” arızası keşif sırasında tespit edilemediğini, dava konusu araçta devam eden “motorun stop etmesi ve teklemesi” arızasının yetkili servis tarafından tam olarak giderilemediği, dava konusu aracın üretici firma tarafından alınarak, arızanın detaylı olarak araştırılması gerektiği, dava konusu araçta 86.202 km kullanım sürecinde oluşan arızalarının kullanıcının araçtan faydalanmasını azalttığı, dava konusu aracın boya ve kaportasında kullanıma bağlı olarak değer kaybı oluşturacak herhangi bir hasarın bulunmadığı, dava konusu aracın motor kaputu izolasyon malzemesinde kemirgen hayvan tarafından oluşan hasarın 800 TL’sinin giderilebileceğini bildirmişlerdir.
Talimat yoluyla alınan 18/07/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; dava konusu aracın gizli ayıp niteliğinde imalat hatalı olduğu, araçtaki gizli ayıbın davalı şirketçe tespit edilip giderilemediği ve halen gizli ayıplı olduğu, aracın onarımının mümkün olmadığından ayıpsız misliyle değiştirilmesinin gerektiği, araçtaki imalat hatasının kemirgen hasarıyla bir ilgisinin olmadığını bildirmiştir.
Mahkememiz kararının davalı vekilince İstinaf edilmesi üzerine Bursa 5. Hukuk Dairesi’nin 2019/1124 Esas ve 2021/1524 Karar sayılı kararı ile; ” Ancak; ilk derece mahkemesince alınan ve hükme dayanak gösterilen iki adet bilirkişi raporu kendi içerisinde çelişkilidir. Zira araçtaki arızanın tespit edilemediği belirtildikten sonra servis kayıtlarına göre davacının ekonomik fayda sağlayamayacağı ve arızasınn tekrar ortaya çıkmasında tehlike oluşturacağı belirtilerek, değiştirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Raporlarda; hem arızanın tespit edilemediği hem de servis kayıtlarına göre mevcut olduğu belirtilerek çelişki oluşturulmuştur. Yine kemirgenden kaynaklı hasar olduğu değer kaybının 800,00 TL olduğu rapor edilmekle buna ilişkin dayanak malzeme ve işçilik ücretleri bakımından herhangi bir değerlendirme yapılmamıştır. Bu yüzden mahkemece, üniversitelerin otomotiv bölümünde görevli öğretim görevlisi uzman bilirkişi heyetinden, araçta meydana gelen arızanın tam ve kesin olarak ortaya konulması, varsa söz konusu arızanın gizli ayıp teşkil edip etmediği, kullanıcı hatasından kaynaklanıp kaynaklanmadığı, araçtan elde edilen faydayı azaltıp azaltmadığı hususlarında denetlenebilir rapor aldırılması gerekirken açıklanan nedenlerle belirtilen hususlara aykırı kendi içerisinde çelişik raporlarla karar verilmesinde hukuki yönden isabet bulunmamakta olup bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin kararının 6100 sayılı HMK. 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılarak dosyanın yerel mahkemeye iadesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.” gerekçesiyle mahkememize gönderilmiştir.
Mahkememizce dosya yeniden esasa kaydedilmiştir.Mahkememiz dosyasının yargılaması sırasında İTÜ-Yıldız Teknik Üniversitesi’nden üç akademisyen otomotiv mühendisi bilirkişi heyetinin rapor düzenlemesine karar verilmiş, dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiştir.
Otomotiv mühendisi bilirkişi heyetinin 24.04.2022 tarihli raporu özetle: aksi yönde bir tespit veya belge sunulmadığı sürece dava konusu 2011 model Mercedes E 200 CGI marka ve model aracın gizli ayıplı olmadığı; davalının davacıya tazmin etmesini veya aracın misli ile değiştirilmesini gerektirecek bir sorumluluğunun bulunmadığı mütalaa edilmiştir.
Mahkememiz dosyasının yargılanması sırasında dosyanın aynı bilirkişi heyetine ek rapor alınması için tevdi karar verilmiştir.
Otomotiv mühendisi bilirkişi heyetinin 27.02.2023 tarihli ek raporu özetle: yapılan incelemeler sonucu elde edilen veriler ışığında dava konusu 2011 model Mercedes E 200 CGI marka ve model araçta kök raporda belirtilen kanaatleri değiştirecek, aracın ani durmasına ve silkelemesine neden olabilecek bir kusur saptanmamış olduğunu, dava konusu aracın imalat hatasından kaynaklanan gizli ayıplı olmadığı; davalının davacıya tazmin etmesini veya aracın misli ile değiştirilmesini gerektirecek bir sorumluluğunun bulunmadığı, mütalaa edilir.
Toplanan tüm deliller ve dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde açılan dava; davacının maliki olduğu 16 … 27 plakalı araçta ayıp olduğu iddiasına dayalı olarak aracın aypısız misli ve değiştirilmesine, bu talebin kabul görmediği taktirde davacı tarafın seçimlik hakkını TBK 227/1 maddesi gereğince ayıplı olan araca ilişkin satım sözleşmesinden dönme şeklinde kullanması dikkate alınarak 231.322,97 TL’nin 30/06/2011 fatura tarihinden itibaren hesaplanacak ticari avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesine ilişkindir. İlgili BAM ilamı dikkate alınarak mahkememiz dosyasında yeni bir heyetten rapor aldırılmış, bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen 24.04.2022 tarihli raporda özetle; aksi yönde bir tespit veya belge sunulmadığı sürece dava konusu 2011 model Mercedes E 200 CGI marka ve model aracın gizli ayıplı olmadığı; davalının davacıya tazmin etmesini veya aracın misli ile değiştirilmesini gerektirecek bir sorumluluğunun bulunmadığının bildirildiği, davacı tarafın işbu rapor itiraz edilmesi üzerine davaya konu edilen araç üzerinde inceleme de yapılarak ek rapor tanzim edilmesi amacıyla dosya aynı heyete tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen 27.02.2023 tarihli ek raporda; yapılan incelemeler sonucu elde edilen veriler ışığında dava konusu 2011 model Mercedes E 200 CGI marka ve model araçta kök raporda belirtilen kanaatleri değiştirecek,aracın ani durmasına ve silkelemesine neden olabilecek bir kusur saptanmamış olduğunun,dava konusu aracın imalat hatasından kaynaklanan gizli ayıplı olmadığı; davalının davacıya tazmin etmesini veya aracın misli ile değiştirilmesini gerektirecek bir sorumluluğunun bulunmadığının bildirildiği, bilirkişiler tarafından tanzim edilen raporlarda davaya konu edilen hususlar gerekçeli, ayrıntılı olarak açıklanmış,BAM ilamı sonrası tanzim ettirilen kök ve ek raporun mahkememizce hükme esas alınmaya yeterli olduğu kanaatine varılarak davacının maliki olduğu araçta gizli ayıplı olduğu iddiası davacı tarafça ispatlanamadığından davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL nispi karar ve ilam harcının peşin alınan 3.950,42 TL’den mahsubu ile bakiye 3.770,52 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerine bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 4.784,38 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 35.385,22 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Bursa BAM’da istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.27/03/2023

Katip …
¸E-imzalıdır.

Hakim …
¸E-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.