Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1177 E. 2022/1116 K. 17.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Türk Milleti Adına
” Karar”

ESAS NO : 2021/1177 Esas
KARAR NO : 2022/1116

HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVA :Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/04/2017
KARAR TARİHİ : 17/10/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 15/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilin davacının bir kısım eşyalarını koymak suretiyle bu kooperatif bağımsız bölümde ikamet etmesine rağmen, tasfiye haline girmiş yöneltim kurulunca müvekkil davacının şehir dışında bulunduğu sırada bir takım eşyalarının bağımsız bölüm daireden çıkarıldığını, müvekkile ihtarname ve ihraç kararının tebliğ edildiğini, davacı tarafından kooperatif üyesi olduğunun ve borçlu bulunmadığının tespiti konusunda Mahkememiz 2014/401 E. Sayılı dosyası ile yargılama yapılarak tasfiye halinde S.S Altınyunus Konut yapı kooperatif ortağı olduğunun ve kooperatife 3.404,00 TL borçlu olduğuna karar verildiğini, yapılan itiraz üzerine Yargıtay bozma ilamından sonra bu borcun 2.443,48 TL olduğuna karar verildiğini, bu durumun bilirkişi raporu ile tespit edildiğini, müvekkilin bu bedeli 24/04/2017 tarihinde PTT havalesi ile davalı kooperatife gönderdiğini, bu nedenle davanın kabulü ile davalı S.S Altın Yunus Konut Yapı Kooperatifi adına, Edremit Kızılkeçili köyünde tapuya kayıtlı 124 ada 168 parsel de kain B blok 2 nolu zemin kat bağımsız bölüm taşınmazın, davalı kooperatif adına olan tapu kaydının iptali ile kooperatif ortağı olan müvekkil adına tapuya kayıt ve tesciline, mahkeme masrafları ile avukatlık ücretinin davalı kooperatiften tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının belirtmiş olduğu ve mahkeme ilamında söz konusu edilen borç miktarının müvekkil kooperatife ödenmediğini, ilgili mahkeme kararına istinaden, müvekkil kooperatfin 21/04/2017 tarihinde başlatmış olduğu ve Bursa 16. İcra müd. 2017/4690 E. Sayılı dosyası üzerinden yürütülmekte olan icra takibinde de görüleceği üzere, 31/12/2012 tarihi itibariyle 2.443,48 TL olan borç, faiz, yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile birlikte 5b738,51 TL olduğunu, davacı tarafın ise 21/04/2017 tarihinde bu davayı açtıktan 3 gün sonra 24/04/2017 tarihide PTT havalesi ile müvekkil kooperatife 2.443,48 TL ödediğini, Bursa 4. İcra Hukuk mahkeme kararında da belirtildiği üzere, 2.443,48 TL, davacının 31/12/2012 tarihi itibariyle olan borçları olduğunu, bu tarihten sonra işlemiş olan faizleri bir yana davacının 31/12/2012 tarihinden sonra oluşan yeni borçlarının da mevcut olduğunu, 1163 sayılı kanunun 23 maddesi ve “hak ve vecibelerde eşitlik” ilkesi gereği, diğer ortakların sorumlu tutulduğu her türlü aidat ve ödenekten davacının da sorumlu olduğunu, dolayısıyla davacının, dava tarihi itibariyle müvekkil kooperatife borçlu durumda olduğunu, dava şartı olan, adına tapu tahsisi talep edebilmek için kooperatif borçlarının tamamen ödenmiş olması koşulunun yerine getirilmediğini, davacının dava dilekçesinde ileri sürüldüğü gibi müvekkil kooperatiften herhangi bir talepte bulunmadan, 24/04/2017 tarihinde mahkeme kararında geçen 2.443,48 TL’yi PTT havalesiyle gönderdiğini, daha para müvekkil kooperatifin eline dahi geçmeden sözlü ya da yazılı hiçbir başvuru yapmadan, 25/04/2017 tarihide bu davanın açıldığını, kooperatife başvurmadan ve alacak borç hususunda ibralaşmadan doğrudan dava açılmış olmasının iyi niyetli olmayıp hukuka aykırı olduğunu, bu nedenlerle haksız davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, davacı kooperatif üyesi olduğunu beyan eden davacının üyeliği gereği kendisine tahsis edilen taşınmazın kooperatif tarafından tapuda devir edilmediğinden bahisle tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir.
Mahkememizce yargılama yapılarak, tahkikat aşamasına geçilmiş, mahkememiz 2016/11 E. Sayılı dosyası bu dosyamız arasına alınmış, dava konusu taşınmazın takdiyatlı tapu kayıtları celp edilmiş, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünden davalı kooperatife ait kayıtlar celp edilerek, dosya kooperatif hukuku alanında uzman bir SMM bilirkişisine tevdi edilmiş ve bilirkişi raporu temin edilmiştir.
06/06/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle;davalı kooperatif 2008-2009-2010-2011 ve 2012 yıllarına ait yevmiye ve kebir defterlerini ibraz ettiklerini, ibraz edilen defterlerin açılış tasdiklerinin yasal sürelerinde yaptırıldığını, 2008 yılında yevmiye defterinin kapanış tasdikinin yaptırılmadığı 2009 yılında yasal süresinden sonra yaptırıldığı 2010 ve 2011 yıllarında yasal süreleri içinde kapanış tasdikinin yaptırıldığının görüldüğü, tasfiye halindeki kooperatif defterlerinin yasal süreleri içinde açılış tasdiklerinin yaptırıldığı yevmiye defterlerini kapanış tasdiklerinin de yasal sürelerinde kapanış tasdiklerinin yaptırıldığının görüldüğünü, mahkeme ilamında davacının davalı kooperatife 31/12/2012 tarihi itibariyle 2.443,48 TL borçlu olduğunun tespitine, davalı tarafından yapılan 340,32 TL yargılama gideri, 1.980,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine karar verildiğini, asıl alacak miktarı için faiz başlangıç tarihi 01/01/2013 tarihi olacağını, yasal faiz oranının %9 olduğunu, karar tarihi 02/02/2017 takip tarihinin ise 21/04/2017 olduğunu, denilerek yapılan hesabın doğru olduğunun ifade edildiğini, raporda mahkeme kararındaki faize de işletişmiş davacı vekilinin buna itiraz ettiğini, Rapor içeriğindeki Yargıtay Hukuk Genel Kurul kararına göre faizin ana paradan hesaplanması gerektiğini, buna göre yapılan hesaplamalarda toplam tutarın 5.132,84 TL olduğunu, davacının bu tutarın 2.443,48 TL’lik kısmını ödemiş olup davacı vekili takas ve mahsup talebinde bulunduğunu, davalı vekili itirazları incelendiğinde 02/02/2017 tarihli duruşmaya sunulan bilirkişi raporunda davacının 31/12/2012 tarihi itibari ile 1.586.09 TL gecikme faizi 856,50 TL ana para toplam 2.443,48 TL borçlu olduğunun tespitinin yapıldığını, duruşmada taraf vekilleri rapora itiraz edilmediği takdirde bu rakamda anlaştıklarını bildirdiklerini ve duruşmada borcun yukarıda belirtildiği gibi 31/12/2012 tarihi itibariyle 2.443,84 TL olduğuna karar verildiğini, bu durumda davalı tarafından 2012 senesine ait alacak iddialarının geçersiz olması gerektiğini, 2015 ve 2016 yıllarına ait 1000,00 TL tutarındaki aidatlarla ilgili olarak genel kurul kararlarının dosyaya ibraz edilmediği için bir araştırma yapılamadığını bildirmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; mahkememizin 2016/11 esas (eski 2014/401 esas)-2017/95 karar sayılı kararı ile, davacı … tarafından davalı S.S Altınyunus Konut Kooperatifi aleyhine açılan kooperatif aidat borcundan kaynaklı menfi tespit davasında aidat borcunu ödemediğinden bahisle verilen kooperatif ortaklığından çıkarılmasına ilişkin yönetim kurulu kararının iptali ile davacının 31.12.2012 tarihi itibari ile 2.443,48 T.L borçlu olduğunun tespitine karar verildiği ve kararın 30.03.2017 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.Davacı vekili ise 25.01.2019 tarihli ihtarnamede belirtilen 7.265,75 T.L nin 20.02.2019 tarihinde ödendiğine dair makbuzları sunmuştur.Bilirkişi tarafından hazırlana ve mahkememizce de yeterli bulunan bilimsel denetlenebilir ve gerekçeli bilirkişi raporuna göre, kooperatif defterlerinin usul ve yasaya uygun tutulduğu, icra takibinde ödemesi gereken toplam miktarın 5.132,84 T.L olduğu bunun 2.443,48 T.L sinin ödendiği, 2015-2016 yıllarına ait 1.000 T.L tutarındaki aidatlar ile ilgili olarak genel kurul kararları dosyaya ibraz edilmediğinden araştırma yapılmadığı bildirilmiş olmakla, dava tarihi itibari ile mahkememizce belirlenen 2.443,48 T.L aidat alacağının davacı tarafından ödenmiş olduğu kaldı ki yargılama devam ederken kooperatifçe gönderilen ihtarname doğrultusunda 7.500 TL miktarlı bir ödeme daha yapıldığı, mahkeme kararı ile de davacının kooperatif üyesi olduğu tespitinin yapıldığı artık kura çekimi sonucu kendisine isabet eden bağımsız bölümün adına tescil edilmesine engel bir sebep bulunmadığı bu şekilde davacının davasında haklı olduğu kanaati ile davanın kabulüne dair karar verilmiştir.
Mahkememiz bu kararına karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi’nin 2019/1461 E. 2021/1610 K. Sayılı ilamı incelenen mahkememiz kararı “davacı taraf, kooperatif üyesi olduğunu, kendisine tahsis edilen taşınmazın tapuda devir edilmediğini ileri sürerek, 30.000 TL üzerinden harç yatırmak suretiyle tapu iptali ve tescil talebinde bulunmuş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Oysa, taşınmazın aynına ilişkin davalarda taşınmazın değeri üzerinden nispi harç alınması gerektiği, harç hususunun kamu düzenine ilişkin olup re’sen nazara alınacağı, dava konusu dairenin değerinin 30.000 TL’nin üzerinde olduğunun açık olduğu anlaşıldığından, mahkemece taşınmazın değeri belirlenerek, tespit edilen değer üzerinden davacıya süre verilip, harcın yatırılması halinde işin esası incelenip sonucuna uygun karar verilmesi, yatırılmaması halinde, Harçlar Kanunu’nun 30. maddesi ve HMK’nın 150. maddesi gereğince işlem yapılması gerekirken, eksik harç alınarak davaya devam edilip sonuçlandırılması doğru olmadığından, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kamu düzenine ilişkin sebeplerle kabulüne” ilişkin kararla kaldırılmıştır.
Kaldırma kararı sonrası mahkememiz esasına kaydedilen dava dosyasında yargılamaya devam edilmiş, dosyamızdan Balıkesir Asliye Ticaret mahkemesine talimat yazılarak dava konusu alanda inşaat mühendisi ve gayrimenkul değerleme uzmanı refakatinde keşif yaptırılarak bilirkişi raporu temin edilmiştir.
06/06/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dava konusu taşınmazın konumu, yüz ölçümü, imar durumu, malzeme kalitesi, sobalı-kaloriferli olması, yapım yılı, cephesi, manzara ve mevkiisi, kamu hizmetlerinden faydalanma imkanları, pazarlık payı, sosyal imkanları göz önüne alındığında keşif tarihi itibariyle m2 birim fiyatı olarak 9.000.-TL/ m2 olacağı görüş ve kanaatine varıldığını, b2 blok 2 bb nolu mesken değerinin keşif tarihi (12/05/2022) itibari le değeri 85 m2 x 9.000 TL/ m2 — 765.000 TL Dava tarihi(24/05/2017) itibariyle değeri 85 m2 x 3.709 TL/m2 — -255.000 TL Toplam 5 yıl, toplam değişim -% 199,98 ilk yılın tüfesi 931,76, son yılın tüfesi: 310,61 olduğu mütalaa edilmiştir.
Toplanan tüm deliller ve dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde açılan dava; davaya konu edilen taşınmazın davacya ait olduğu iddiasına dayalı tapu iptal ve tescil kararı verilmesi talebine ilişkindir.Mahkememizce ilgili BAM ilamı dikkate alınarak taşınmazın değerinin tespiti amacıyla ( talimat mahkemesi aracılığıyla ) rapor tanzim ettirilmiş,raporda davaya konu edilen taşınmazın dava tarihi itibariyle değeri 255.000,00 TL olarak belirlenmiş, davacı vekiline taşınmazın değeri üzerinden belirlenen eksik nispi harç tamamlatılmakla birlikte , ilgili BAM ilamındaki harca ilişkin eksiklikler tamamlandığından davanın kabulüne, Balıkesir ili, Edremit ilçesi, Kızılkeçili köyünde kain, 124 ada, 168 parsel B Blok 2 nolu (zemin kat) bağımsız bölümün davalı kooperatif adına olan tapusunun iptali ile davacı … adına tapuya kayıt ve tesciline dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın KABULÜNE,
2-Balıkesir ili, Edremit ilçesi, Kızılkeçili köyünde kain, 124 ada, 168 parsel B Blok 2 nolu (zemin kat) bağımsız bölümün davalı kooperatif adına olan tapusunun iptali ile davacı … adına tapuya KAYIT ve TESCİLİNE,
3-Alınması gerekli 2.049,30 TL harçtan peşin alınan 512,33 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.536,97 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından sarf edilen aşağıda dökümü yazılı 3.702,25 TL yargılama giderinin ve 512,33 TL peşin harcın, 31,40 TL başvurma harcı, 4,60 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 4.250,58 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 38.700,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansından karar tebliği için gerekli miktar kullanıldıktan sonra artan kısmın kararın kesinleşmesi halinde HMK’nın 333.maddesi uyarınca istek halinde davacıya iadesine,
7-Davalı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde HMK’nın 333.maddesi uyarınca istek halinde davalıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, hükmün tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde BAM’da istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/10/2022

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

Yargılama Gideri:
2600 TL bilirkişi ücreti
700 TL keşif araç ücreti
402,25 TL posta ve tebligat giderleri
512,33 TL peşin harç
31,40 TL başvurma harcı
4,60 TL vekalet harcı