Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1115 E. 2023/231 K. 28.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/1115 Esas – 2023/231
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/1115 Esas
KARAR NO : 2023/231

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : …OTOBÜSLERİ ANONİM ŞİRKETİ ANTALYA 7 ŞUBESİ –
VEKİLİ : Av.
DAVALI : … –

DAVA : İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/12/2021
KARAR TARİHİ : 28/02/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 02/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA:
Davacı vekili dava dilekçesini özetle ;Müvekkili firma, davalı ile arasında akdedilmiş olan acentelik sözleşmesi gereği ifası gereken tüm işlemleri eksiksiz olarak yerine getirildiğini davalı … ise müvekkil firma ile mevcut olan işbu sözleşme gereğince gerekli yükümlülükleri yerine getirmemiş olup müvekkiline ödemesi gereken 3.468,26- TL tutarındaki cari borcunu ödemediğini davalı, takibe konu edilen borcun olmadığını iddia ederek, takip konusu borca 10.09.2021 tarihli dilekçesi ile itiraz ettiğini ancak; dilekçemiz ekinde sunmuş olduğumuz delillerimiz, müvekkili şirket ile davalı arasında imzalanan acentelik sözleşmesi incelendiğinde bu borcun varlığı ortaya çıkacağını davalının kötü niyetli şekilde sadece zaman kazanmak için itirazda bulunduğu anlaşılacağını davamızın kabulüne, davalı borçlunun bursa 12. icra müdürlüğü’nün 2021/7160 e. numaralı dosyasına vaki tüm itirazların iptali ile borçlunun takip konusu borcu takip dosyasında belirtilen faizi ve takip dosyasında oluşan giderleriyle ödemesine ayrıca takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
Davalıya usulune uygun davetiye tebliğine rağmen savunmada bulunmamıştır.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, yazılı beyanlar, ticari defterler, Bursa 12. İcra Dairesi 2021/7160 icra dosyası, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 67. Maddesine göre açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki alacak borç ilişkisinin açıklığa kavuşturulması yönünden, taraflar arasındaki ticari ilişkinin başlangıcından sonuna kadar olan dönemi kapsayan davalı yana ait ticari defter ve bağlı kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Mahkememizin 05.07.2022
tarihli bilirkişi raporunda özetle ve sonuç olarak; davacıya ait defterlerin tasdiki zorunlu defterlerden olduğu, 2017 yılı defter açılış ve
kapanış tasdiklerinin T.T.K’nun 69. ile 213. sayılı V.U.K.’nun 220. ve 222.inci maddelerinde öngörülmüş olan esaslara uygun olarak yaptırılmış olduğu, defterlerin kayıtlama sistemi olarak Tek Düzen Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği’ne ve Muhasebe İlke ve Kurallarına uygun olarak tutulmuş olduğu, tutulması zorunlu diğer defterlerin birbirlerini doğruladığı,
davacı Ticari defter ve kayıtlarına göre 08/09/2021) icra takip tarihi itibari ile davacının ticari defter ve bağlı kayıtlarına göre davalının davacıya 3.536,28 TL borç bakiyesi görüldüğü, tespit ve kanaatine ulaşılmıştır.
Davalı tarafın ticari defterlerin incelenmesi amacıyla Şanlıurfa ATM ye talimat yazılarak davacı ile arasındaki acente ilişkisinden kaynaklanan alacak ile ilgili rapor aldırılmasına karar verilmiştir.
Davalı tarafın adresine Ş.Urfa Asliye ticaret mahkemesince 2022/112 talimat numaralı gönderilen ihtarlı davetiyede davalıdan 11/01/2023 tarihinde saat 10:45 te duruşma saatinde “Taraflar arasındaki ticari ilişkinin başlangıcından sonuna kadar olan dönemi kapsayan, ticari defter, bağlı hesap ve kağıtların mahkemeye sunulması için süre verildiği, davalı tarafın bu davetiyeyi 03/01/2023 tarihinde tebliğ ettiği ancak belirlenen inceleme gün ve saatinde davalı tarafça davaya konu edilen dönemi kapsayan ticari defter kayıt ve belgelerin mahkemeye ibraz edilmediği bu nedenle talimatın bila ikmalen yerine getirilmemiş olduğundan mahkemeye iade edildiği görüldü.
Ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması gerekir. Karşı taraf defterleri incelenmediği takdirde dayanan tarafın kendi defterindeki kayıtların lehe delil olması mümkün değildir. Karşı taraf ticari defterlerini sunmadığı takdirde ise bu davranışı ile kendi ticari defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğundan, engel olduğu sonucun varlığını kabul etmiş sayılmalıdır. Tacir olup ticari defter tutmak zorunda olan taraf, ticari defterleri bulunmadığını ileri süremeyeceğinden verilen süreye rağmen davalı ticari defterlerini ibraz etmediğinden HMK 220 ve 222/3. madde gereğince sunmaktan kaçındığı belgelerdeki (ticari defterlerindeki) kayıtların, karşı taraf defterindeki kayıtlara uygunluğu ve ticari defterlerinde davacının alacaklı olduğuna dair kayıtların mevcut olduğu halde sunulmadığının ve bunun sonucunda da davacı incelenen defter kayıtlarının davacı lehine delil oluşturduğunun kabulü gerekir.
O halde yukarıdaki açıklamalar, yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davacı şirket ile davalı tacir arasında acentelik sözleşmesine dair ticari ilişkinin kurulduğu, davacı tarafından bu ticari ilişki kapsamında faturaların düzenlendiği ancak bedelinin ödenmediği ileri sürülmüş olup taraflar arasında TTK m. 89 anlamında yazılı bir cari hesap sözleşmesinin bulunmadığı, taraflar arasındaki ilişkinin uygulamada sıkça karşılaşılan “açık hesap” ilişkisinin olduğu, davacının ticari defterlerinin usulune uygun tutulduğundan, ticari defterin kesin delil olduğu, davalı tarafın verilen süresi içinde ticari defterlerini sunmadığından bu davranışı ile kendi ticari defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğu, engel olduğu sonucun varlığını kabul etmiş sayıldığı, bunun sonucunda da davacının incelenen defter kayıtlarının davacı lehine delil oluşturduğundan bu defterlerin HMK’ nın 220 ve HMK 222/3. Maddesi gereğince kabul edilebileceği, anlaşılmakla dosyaya sunulan bilgi ve belgelerden hüküm kurmaya elverişli kabul edilen 05/07/2022 tarihli bilirkişi raporunda davacının defterlerinde görünen lehine olan 3536,28 TL bakiye alacağa itibar etmek gerektiği, davalının bu miktar borçlu olduğu ve bedelinin ödenmediği anlaşılmakla taleple bağlılık ilkesi kapsamında icra takibinde talep edilen 3468,26 TL yönünden davanın kabulu ile itirazın iptali ve takibin devamına, davacının icra inkar tazminat isteminin, davacının alacağının faturaya dayal likit alacak olup davalının haksız olarak borca itiraz sebebiyle icra ve inkar tazminatı talebinin kabulune karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın kabulü ile davalının Bursa 12. İcra müdürlüğünün 2021/7160 esas sayılı icra takip dosyasına yapılan itirazın iptali takibin aynen devamına,
2-İİK 67. Maddesi uyarınca icra inkar tazminatının koşulları oluştuğundan alacağın %20 si olan 693,6 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 236,9 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 59,3TL, mahsubu ile bakiye 177,6 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Arabuluculuk Ücret Tarifesi kapsamında Maliye Hazinesinden karşılanan arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye ÖDENMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan; bilirkişi ücreti 900 TL, posta, talimat ve tebligat gideri 231,5 TL yargılama gideri, 59,30 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.190,8 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kararın niteliği gereği üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 3468,26 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda dava konusu uyuşmazlık miktarının 2023 yılı kesinlik sınırı altında olduğundan HMK 341. Maddesi uyarınca kesin olmak üzere karar verildi verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 28/02/2023
Katip 278859

¸e-imzalıdır.

Hakim 125958

¸e-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip 278859
¸E-imzalıdır.