Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1003 E. 2023/713 K. 08.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/1003 Esas
KARAR NO : 2023/713

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … – Z Ofis, Kağıthane Cad. Seçkin Sok. No:2-4 A Blok K:2 D:193,194,195,196 Kağıthane/ İSTANBUL
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/06/2016
KARAR TARİHİ : 08/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; Müvekkili şirket … Plastik Sanayi vc Ticaret A.Ş. Türkiye’nin en büyük plastik ambalaj ve otomotiv plastik parça üreticilerinden birisi olduğunu, enerji maliyetleri müvekkili şirketin en büyük maliyet kalemlerinden birisi olduğunu, davalının elektrik enerjisi satışı yapan tedarik şirketi olduğunu, Müvekkili şirketin davalı şirket ile imzalamış olduğu sözleşme uyarınca, 403230 abone numarası ile İstanbul-Küçükçekmece’de bulunan tesisi için elektrik alımına başladığını, 31/05/2010 – 30/06/2006 tarihleri arasındaki faturaların ekte sunulduğunu, Müvekkili şirketin bu zamana kadar tüm faturalarını zamanında ve eksiksiz bir şekilde ödediğini, davalı şirketin aboneliğin başladığı tarihten itibaren sürekli bir şekilde, tarife ve anlaşmada belirtilen elektrik birim fiyatını, hiçbir hukuki gerekçe ve dayanak olmaksızın kendiliğinden arttırarak tahakkuk İşlemi uyguladığını ve müvekkili şirketin bu duruma itiraz etmesi üzerine, sözleşmeyi feshetmek ve elektrik satışını durdurmakla tehdit ettiğini, keza davalı şirket elektrik birim fiyatına itiraz edilmesi üzerine sözleşmeyi feshedeceğini belirttiğini, kendisinden ibraname alması gerektiğinden bahisle vc ibraname alınmaması halinde başka tedarik şirketinden elektrik alınamayacağını ileri sürerek, müvekkili şirketin eletriksiz kalacağını ve üretimini durdurmak zorunda kalacağı tehdidiyle haksız bir şekilde tahsilat yapmaya devam ettiğini, müvekkil şirketin, bir sanayi kuruluşu olduğunu, ve müvekkili şirketin bu vasfının, davalı ile imzaladığı sözleşme boyunca devam ettiğini, müvekkili şirketin elektrik enerjisini kullandığı yerin plastik fabrikası olduğunu, Bu nedenle davalı şirketin, müvekkil şirketi sözleşmenin imzalanması ile sanayi tarifesi üzerinden ücretlendirildiğini, buna rağmen davalı şirketin sözleşmenin imzalanmasından hemen sonra, tarifeye, mevzuata, aradaki anlaşmaya aykırı olarak ve EPDK’nın da tarifelerinin üstünde,hukuki dayanaktan yoksun bir şekilde daha yüksek bir tarife üzerinden ücretlendirme yapmaya başladığını, davalının, elektrik birim fiyatını haksız ve hukuka aykırı olarak fahiş miktarda yükselttiğini, davalı şirkete 17/10/2005 ve 15/11/2005 tarihli yazılar ile bu durumun bildirildiğini, ancak davalı hatalı uygulamayı düzeltmek yerine haksız, ve hukuka aykırı tahsilatlarına “elektrik satışını kesme ve ibraname almak zorunluluğu” tehdidi ile devam ettiğini, davalı şirketin elektrik satışını kesme ve sözleşmeyi feshetme tehdidine 21.08.2006 tarihli, 22.08.2006, 0l.09.2006 ve 15.09.2006 tarihli yazıların örnek olduğunu, Bu yazılarda davalı şirket hukuka aykırı olarak tek taraflı belirlediği elektrik birim fiyatının kabul edilmesini ve kabul edilmemesi halinde sözleşmenin feshedileceğini ve ibraname alınmasının zorunlu olduğunu, müvekkil şirketin elektriksiz kalacağını belirttiğini, davalı şirketin bir kez sözleşmeyi kendi kendine feshettiğini, daha sonra bu fesihten kendi kendine döndüğünü, davalı şirket tarafından müvekkil şirkete iletilen 03/08/2006 tarihli yazıda ise, enerji sektörünün ve davalı şirketin iradesi dışında karşı karşıya olduğu olağanüstü şartlar nedeniyle Ağustos ayında elektrik birim fiyatı 11,97 ykr./kWh olarak fatura edileceğini, Eylül ayından itibaren de fiyatın 11,98 ykr,/kWh olacağı iddia edilmiş, bunun kabul edilmemesi halinde sözleşmenin feshedileceğini ve elektrik satışının duracağını bildirildiğini, bunun üzerine davalı şirkete keşide ettiğimiz 18/08/2006 tarih 25863 yevmiye nolu ihtarnamede; davalı şirketin hukuki dayanaktan yoksun zam iddiasının taraflar arasındaki sözleşmeye ve EPDK kararlarına aykırı olduğunu, elektrik fiyatlarının BEDAŞ’ın uygulayacağı elektrik fiyatlarının üstüne çıkmaması gerektiğini, belirterek, Fazlaya ilişkin her türlü dava ve talep hakkımız saklı kalmak ve sonradan arttırılmak kaydıyla, davalının tarifede ve anlaşmada belirtilen oranlara aykırı bir şekilde ve elektrik birim fiyatını haksız ve hukuka aykırı olarak arttırmak suretiyle müvekkili Şirketten tahsil ettiğini, haksız ve hukuka aykırı bedellerin şimdilik kaydıyla 100.000,00 TL’sinin dava tarihinden işleyecek TCMB avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; Müvekkili şirketin, 16 Kasım 1992 tarihinde Bursa Organize Sanayi Bölgesi içerisinde doğalgaza dayalı olarak (hammaddesi doğalgaz olarak) Otoprodüktör Grubu yetki belgesi kapsamında yapacağı faaliyetleri ve devlet ile karşılıklı hak ve borçlarını düzenleyen 99 yıllığına geçerli olmak üzere süresi olan ‘ Üretim Tesisi Kurulması işletilmesi ve Enerji Fazlasının Satılmasına izin verilmesine ilişkin Sözleşme’ kapsamında esas grup ortaklarına enerji tedarik etmek ve fazlasını (Elektrik Piyasası Kanunu’ndan önce) TEDAŞ’a satmak üzere faaliyete başladığını, müvekkil şirketin Elektrik Piyasası Kanunundan sonra da grup ortaklarına müktesep hakları saklı kalmak kaydı ile önceden olduğu gibi enerji nakletmeye devam ettiğini, 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu çerçevesinde EPDK izni ve isteği ile yeni piyasa koşullarına uyum kapsamında şirket ünvanı 2005 yılında …. olarak değiştirildiğini ve elektrik piyasasındaki faaliyetlerine devam ettiğini, davacı şirkete müvekkili şirket tarafından 2002 yılı 2010 yılı aralığında davacı şirket ve bağlı ortaklıklarıyla abone bazında yapılan sözleşmeler ile Otoprodüktör Grup Ortağı olarak enerji tedarik edilmeye başlandığını, dava konusu edilen dönemde mer’i olan 2002 yılı sözleşmesi incelendiğinde müvekkili şirket söz konusu sözleşme kapsamında tedarik ettiği enerjiyi sözleşmesi gereği müşterinin tüketim sayacında teslim ettiğini, Yani müşteri sayacında teslim aldığı enerjinin miktarının sözleşme birim fiyatı ile çarpımı üzerinden belli oranda ıskonto yapılarak hesaplanan enerji bedelini fatura karşılığı ödediğini, Satışı söz konusu olan bu enerji nakli ile ilgili satışın maliyet kalemleri içinde mevzuattan kaynaklanan iletim ve/veya dağıtım nakil masrafları, OSB payı, iletim/dağıtım kayıpları, piyasa işletim ücretleri, doğalgazdaki sözleşme tarihinden sonraki maliyet artışları gibi giderler (sistem maliyetleri) tedarikçi olan müvekkili şirket tarafından karşılandığını, Taraflar arasında akdedilen sözleşmenin eki niteliğindeki Uygulama Protokolü’nün 3.2 maddesinde de bu husus „ ABONE’ ye elektrik enerjisi, TEDAŞ veya Görevli Şirket dağıtım sistemindeki TEDAŞ’ın veya Görevli Şirket’in bugünkü elektrik enerjisi satış noktasında teslim edilecektir.’ Maddesinde de açıkça belirtildiğini, Müvekkil şirketin davacı şirket gibi kendisinden elektrik tedarik eden tüm şirketlere tedarik ettiği elektriği TEDAŞ birim fiyatlarını referans bir fiyat alarak ve bu fiyat üzer inden belirli bir ıskonto uygulayarak müşterilerine fabrika sayacında teslim (anahtar teslim ) etmiştir. Bir başka deyişle enerjinin teslim edildiği sayaç noktasına kadar yukarıda sayılan giderler tedarikçi müvekkil şirket tarafından satışı n maliyet kalemleri olarak ödendiğini, davacı şirketin, sözleşme gereği bu satış maliyet kalemleri ile bir ilgisi bulunmamakta olup davacı şirket sadece ıskonto oranında istifadesini bildiğini, Sözleşme tarafları olarak davacı ve müvekkili şirket arasında TEDAŞ tarafından yayınlanan EPDK onaylı tarifelerde referans olarak alınan tarife ile bunun üzerinden yapılan ıskonto oranı hususunda ihtilaf olmadığını, davacı veya müşteriyi TEDAŞ’tan bu tarife kapsamında ilgili tarifeden aldığı enerjinin miktarına göre ödeyeceği bedel ile aynı tarifeden maktu bir oranda yapılan ıskonto neticesinde ödeyeceği bedel arasındaki farkın ilgilendirdiğini, Sözleşmeye göre TEDAŞ tarafından yayınlanmış tarife referans alınarak yine sözleşmede yazılan ıskonto oranı uygulanarak enerji bedeli fatura edildiğini, davacı ne kadar kazancı olduğunu hep referans fiyata göre kontrol ederek itiraz etmediğini, TEDAŞ referans fiyatı, müvekkil şirketin bir pazarlama ve satış stratejisi olarak müşterilerine kendisinden elektrik tedarik edilmesi halinde ne kadar kazançlı veya avantajlı olmalarını anlamaları için baz bir fiyattır. Elektrik tedarik sözleşmesi bakımından referans fiyat piyasada rayiç fiyat vazifesi gördüğünü, Yani aynen başka ürün piyasalarında alınıp satılan mallar gibi ürünlerin piyasadaki belirlenmiş fiyatı gibi, o dönemde yapılan elektrik tedarik sözleşmelerinde TEDAŞ nihai satış fiyatı içeriğinde ne olup olmadığını bakmaksızın referans bir birim fiyat olarak alınıp, malın kapıda teslim şartına göre belirlenmiş satış nedeniyle oluşan nakil ve sistem maliyetleri satışın maliyet kalemleri olarak tedarikçi üzerinde kaldığını, Davacı şirket ile sözleşme yapılan 1999 ile 2003 yılının Nisan ayına kadar olan dönemde sunacağımız tarifelerde de görüleceği üzere elektrik piyasasında TEDAŞ tarafından tek bir birim fiyat mevcut olup bu birim fiyat üzerinden müvekkil şirketçe yine artan sistem maliyetlerine katlanılarak uzun süre %10 iskontolu olarak davacı şirkete elektrik tedarik edildiğini, 2003 yılının Nisan ayından sonra referans birim fiyat değişmemesine rağmen enerji nakil bedeli (yeni mevzuata göre sistem kullanım bedelleri) 2003 Nisan ayı öncesine göre 3 kat arttığını, Ayrıca yine 2003 Nisan ayından sonra davacının tükettiği enerjinin %3.09 oranında iletim kaybı davacı şirkete yansıtılmadığını, Bu orandaki enerji miktarı Doğalgaz yakılarak üretilmiş ve iletime hibe edildiğini, 2003 Nisan ayından sonra müvekkil şirketin, davacı şirkete ilk elektrik tedarik ettiğini, önceki dönemden daha fazla nakil maliyetlerine (sistem maliyetlerine) katlanmak zorunda kaldığını,Tüm bu hususların yanı sıra yine dilekçemiz ekinde sunmuş olduğumuz tablolardan (EK:2) anlaşılacağı üzere müvekkil şirketin elektrik üretimindeki hammaddesi doğalgaz olup doğalgaz fiyatlarında gelen artışa da maliyet olarak sözleşmemizde olmasına rağmen müvekkil şirket satışın maliyeti kapsamında katlanarak davacı şirkete avantaj sağlandığını, sözleşme hükümleri çerçevesinde belirlenen doğalgaz fiyatı ile elektrik fiyatı arasındaki oranı teşkil eden kat sayı farkı müvekkil şirketin katlanabileceği seviyenin çok üzerine çıkması nedeniyle ıskonto oranını düşürmek zorunda kaldığını, Yine aynı yazıda müvekkil şirketin asla tehditkâr bir dil kullanmadığını, aksine sözleşme serbestîsi ilkesi gereği davacı şirketin söz konusu şartlarda sözleşmeyi devam etmek istememesi halinde ağustos ayının sonunda kendine başka bir tedarikçi temin etmesi tavsiye edildiğini, belirterek öncelikle yetki itirazlarımızın kabulüne karar verilmesini, 6100 sayılı HMK’nın 17. maddesi uyarınca dava dilekçesinin yetki yönünden reddi ile Mahkemenin yetkisizliğine, zaman aşımına ilişkin itirazların kabulüne karar verilmesini davanın müvekkil şirket açısından reddine karar verilmesine,Esas yönü ile de hukuki dayanaktan yoksun olan davanın reddine, Mahkemenin aksi kanaatte olması halinde takas def’inin kabulüne yargılama giderleri ve vekâlet ücretlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep etmiştir.
KANITLAR:
İcra dosyası, sözleşme, ticari defter ve bağlı kayıtlar, bilirkişi raporu, vs.
KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME :
Mahkememize Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 20116/631 Esas 2017/13 Karar sayılı yetkisizlik kararı ile Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydı yapılmıştır.
Dava, taraflar arasında yapılan 2002 tarihli elektrik enerji nakil sözleşmesine göre davalının tarifede ve anlaşmada belirlenen aykırı bir şekilde elektrik birim fiyatına aykırı ve haksız olarak artırmak suretiyle davacı şirketten tahsil edilen şimdilik 100.000 TL nin dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili talebine ilişkindir.
Mahkememizce, dosyanın 1 Elektrik Müh. Bilirkişiye tevdi ile davalının tarifede ve anlaşmada belirtilen oranlara aykırı bir şekilde elektrik birim fiyatını haksız ve hukuka aykırı olarak arttırıp arttırmadığı, davacı alacağının olup olmadığı varsa miktarı hususunda ayrıntılı ve gerekçeli rapor düzenlemesinin istenilmesine karar verilmiştir.
Alınan 04/04/2022 tarihli bilirkişi raporunda; Dava konusu ihtilafa dair rapor kapsamında kronolojik olarak ayrıntılı şekilde aktarılmaya çalışılan 2006/09-2010/05 dönemler arasında davacı yana davalı … tedarik şirketince sağlanan elektrik enerjisi tedarik sürecinde taraflarca karşılıklı imza altına alınan sözleşme hükümleri ile fatura dönemlerinde yürürlükte bulunan EPDK mevzuatının tüm tüzel ve gerçek kişileri bağlayıcı niteliği hep birlikte değerlendirildiğinde yapılan uygulamada usul ve mevzuat yönünden bir aykırılık bulunmadığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce; İstanbul NATM’ye talimat yazılarak dosyanın 1 Elektrik Müh. Bilirkişiye tevdi ile tarafların iddia ve savunmaları ile davalının tarifede ve anlaşmada belirtilen oranlara aykırı bir şekilde elektrik birim fiyatını haksız ve hukuka aykırı olarak arttırıp arttırmadığı, davacı alacağının olup olmadığı varsa miktarı hususunda ayrıntılı ve gerekçeli rapor düzenlemesinin istenilmesine karar verilmiştir.
Alınan 23/07/2022 tarihli bilirkişi raporunda; Davalı, sözleşme hükümlerine bir süre uyduktan sonra Haziran’2006-Nisan’2010 arasındaki
dönemde sözleşme hükümlerini doğalgaza gelen zamları ileri sürerek davacı şirkete BEDAŞ/TEDAŞ Birim Fiyatlarının üzerinde zamlı fiyatla elektrik enerjisi satarak sözleşmeyi ihlal ettiği, Davacı şirket kabul etmeyince elektriğini kesmiş arkasından da sözleşmeyi iptal
ederek davacı şirkete BEDAŞ/TEDAŞ Birim Fiyatlarının üzerinde belirlediği Birim Fiyatlarla elektrik enerjisi sattığı, Halbuki, sözleşmede elektrik enerji birim fiyatlarının hiçbir şekilde BEDAŞ/TEDAŞ Birim Fiyatlarının üzerinde zamlı fiyatla elektrik enerjisi satılamayacağına
ilişkin kesin hüküm olduğu, Ayrıca, davacı serbest tüketici olup görevli tedarik şirketi yerine tedarik şirketi olan davalıdan elektrik enerjisi satın almasının gerekçesi daha ucuza elektrik satın almak için olduğu, Davalı şirket, Haziran’2006-Nisan’2010 arasında düzenlediği elektrik
faturalarında BEDAŞ/TEDAŞ Birim Fiyatlarından daha yüksek tahakkuk yaparak, davacıdan 183.654,18 TL fazla tahsilat yapmış ve sözleşmeyi ihlal ettiği kanaatine varıldığı, Davalı şirket, Haziran’2006-Nisan’2010 arasında düzenlediği elektrik faturalarında
BEDAŞ/TEDAŞ Birim Fiyatlarından daha yüksek tahakkuk yaparak, davacı şirketten 183.654,18 TL fazla tahsilat yapmıştır. Ancak, davacının talebi 100.000 TL ile sınırlı olduğundan davacı ….; 100.000 TL alacağını davalı … Enerji Elektrik Üretim A.Ş.’den dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle talep edebileceği kanaatine varıldığı bildirilmiştir. Mahkememizce; Bakırköy NATM’ye talimat yazılarak dosyaya rapora sunan Elektrik Müh. …’ya dosyanın tevdi ile itirazların değerlendirilmesi için ek rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiştir.
Alınan 12/10/2022 tarihli bilirkişi ek raporunda; kök rapordaki tespit ve hesaplamalarında değişikliği gerektirecek herhangi bir hususun olmadığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce; Ankara NATM’ye talimat yazılarak dosyanın 1 Elektrik Müh. Bilirkişiye tevdi edilerek dosyada bulunan raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi, tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi açısından rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiştir.
Alınan 03/04/2023 tarihli bilirkişi raporunda; dava konusu ihtilafa dair 2006/09-2010/05 dönemler arasında davacı yana davalı … tedarik şirketince sağlanan elektrik enerjisi tedarik sürecinde taraflarca karşılıklı imza altına alınan sözleşme hükümleri ve davalı şirket tarafından yapılan bildirimler ile fatura dönemlerinde yürürlükte bulunan EPDK mevzuatı birlikte değerlendirildiğinde, yapılan uygulamada sözleşme hükümleri ve EPDK mevzuatı yönünden bir aykırılık bulunmadığı, İnceleme ve Değerlendirme bölümünde yapılan açıklamalar doğrultusunda; 04.04.2022 tarihli bilirkişi raporundaki görüşlere iştirak edilirken, 23.07.2022 tarihli bilirkişi raporundaki görüşe iştirak edilemeyeceği hususu, nihai takdir ve değerlendirme yetkisi Mahkememizin uhdesinde olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Davacı vekilince 29/08/2022 tarihli ıslah dilekçesi sunulduğu davalı vekiline usulüne uygun olarak tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davalının tarifede ve anlaşmada belirtilen oranlara aykırı bir şekilde ve elektrik birim fiyatını haksız ve hukuka aykırı olarak arttırmak suretiyle davacı şirketten tahsil ettiği bedellerin davalıdan tahsili için davanın açıldığı, mahkememizce dosyanın bilirkişiye tevdii edildiği, 04/04/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; dava konusu ihtilafa dair rapor kapsamında kronolojik olarak ayrıntılı şekilde aktarılmaya çalışılan 2006/09-2010/05 dönemler arasında davacı yana davalı … tedarik şirketince sağlanan elektrik enerjisi tedarik sürecinde taraflarca karşılıklı imza altına alınan sözleşme hükümleri ile fatura dönemlerinde yürürlükte bulunan EPDK mevzuatının tüm tüzel ve gerçek kişileri bağlayıcı niteliği hep birlikte değerlendirildiğinde yapılan uygulamada usul ve mevzuat yönünden bir aykırılık bulunmadığı görüş ve kanaatine varıldığının bildirildiği, yine 03/04/2023 tarihli bilirkişi raporunda, 2006/09-2010/05 dönemler arasında davacı yana davalı … tedarik şirketince sağlanan elektrik enerjisi tedarik sürecinde taraflarca karşılıklı imza altına alınan sözleşme hükümleri ve davalı şirket tarafından yapılan bildirimler ile fatura dönemlerinde yürürlükte bulunan EPDK mevzuatı birlikte değerlendirildiğinde, yapılan uygulamada sözleşme hükümleri ve EPDK mevzuatı yönünden bir aykırılık bulunmadığını kanaatine varıldığının bildirildiği bilirkişiler tarafından tanzim edilen raporlarda davaya konu hususlar gerekçeli, ayrıntılı olarak açıklanmış, raporun mahkememizce hükme esas alınmaya yeterli olduğu kanaatine varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiştir.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL nispi karar ve ilam harcının peşin alınan 1.707,75 + 1.430,00 TL ıslah harcından mahsubu ile artan 2.957,85‬ TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Kararın niteliği gereği davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan posta, tebligat gideri 2.000,0 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı yararına ölçümlenen 28.548,13-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 08/06/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

Davalı gideri ;
2.000,00 TL bilirkişi gideri,

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.