Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/95 E. 2021/357 K. 20.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/95
KARAR NO : 2021/357
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/02/2020
KARAR TARİHİ : 20/05/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 15/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkilinin fiberoptik kablo ve sair elektrik-elektronik malzemenin satışı ile faaliyet gösterdiğini, müvekkili ile davalı/borçlu uzun yıllar ticaret yaptıklarını, davalı borçlu müvekkilinden çeşitli tarihlerde farklı kalemlerde ürünler almış olduğunu bu ürünlerin bedellerinin bir kısmını ödediğini, ancak 2019 yılında almış olduğu ürünlerin bir kısmının bedellerini ödemediğini, bunun üzerine, davalı-borçlu aleyhinde, cari hesap ekstresine dayanılarak Bursa 11. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… E. Sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi yapıldığını, ancak borçlu bu takibe itiraz ettiğini ve takibin durmasına sebebiyet verdiğini, bunun üzerine dosya, dava şartı olması nedeni ile arabuluculuğa götürülmüş olduğunu ancak orada da herhangi bir anlaşma sağlanamadığını, ürünlerin davalı/borçlu tarafından alındığını, bununla ilgili olarak davalı firma çalışanları ile müvekkil firma çalışanları arasında email ve whatsapp yazışmaları bulunduğunu, o yazışmalarda hem ürünlerin siparişleri verilmiş hem de o ürünlerin bedelleri konuşulduğunu, tarafların 30/09/2019 tarihinde hesap mutabakatı yaptığını, o mutabakatta borçlunun borcunun 21.286,13 TL olduğu hususunda mutabık kaldığını, zaten bu mutabakatın üzerine borçlu yeni ürünler de aldığını ancak bunların ücretinin bir kısmını ödediğini, nitekim bu husus cari hesap ekstresinde de gözüktüğünü, nihayetinde bakiyenin 21.294,35 TL kaldığını, arabuluculuk görüşmesinden sonra borçlu ile borcun ödenmesi hususunda anlaşmaya varıldığını ve bununla ilgili olarak, borçlu firma yetkilisi Kenan Yılmaz ile 13/12/2019 tarihli protokol imzalandığını, o protokolde cüzi bir indirim yapıldığını ve borç ödemesi taksitlendirildiğini, borçlu o protokolde borcunu açıkça kabul ettiğini, borçlu o protokolde belirtilen ilk taksit tutarı 4.000,00 TL yi ödediğini bu bedel de faiz ve ferilerden mahsup edildiğini ancak geriye kalan bedel halen ödenmediğini, bu protokol ve yapılan kısmi ödeme dahi borçlunun borcunun varlığına yönelik güçlü bir karine olduğunu, borçlu itirazında, ödeme emrine konu borcun neden kaynaklandığının açıklanmadığı ve yine ödeme emri ile birlikte kendilerine herhangi bir evrak gönderilmediğini belirttiğini, ancak g2erek takip talebi, gerekse ödeme emri incelendiğinde takibin konusunun cari hesap ekstresi olduğu açıkça gözüktüğü, cari hesap ekstresi de ödeme emri ile birlikte borçluya tebliğ edildiği, o cari hesap ekstresinde borcun kaynağı olan tüm faturalar göründüğü, tüm bu nedenlerden dolayı davanın kabulü ile borçlunun itirazının iptaline, takibim devamına, ödeme emrinin tebliğinden itibaren işleyecek %17,25 oranında avans faizi ile birlikte tahsiline, % 20 den az olmamak şartıyla icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi tebliğ edilmiş ancak davalı tarafından savunmada bulunulmamıştır.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, Bursa 11. İcra Müdürlüğünün 2019/… sayılı icra takip dosyası, email ve whatsapp yazışmaları, cari hesap ekstresi, 30/09/2019 tarihli hesap mutabakatı, icra inkar belgesi, arabuluculuk tutanağı, 13/12/2019 tarihli protokol, ticari kayıtlar ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 67. Maddesine göre açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı tarafından cari hesap ekstresi ve faturalara dayalı olarak 24/10/2019 tarihinde ilamsız takip talebinde bulunmuştur. İcra Dairesi tarafından davalı borçluya ilamsız takiplerde ödeme emri 05/11/2019 tarihinde tebliğ edilmiş ve davalı tarafından yasal süre içinde 11/11/2019 tarihinde borca itiraz etmiştir.
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalıya 13/12/2019 tarihli protokoldeki imza ve içeriğinin davalıya ait olup olmadığı hususunda usulüne uygun olarak isticvap davetiyesi tebliğ edildiği ancak şirket yetkilisinin hazır olmadığı anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere HMK’nun 169. maddesinde, “mahkeme kendiliğinden veya talep üzerine taraflardan her birinin isticvabına karar verebilir, isticvap, davanın temelini oluşturan vakıalar ve onunla ilişkisi bulunan hususlar hakkında olur” 171. maddede de ” İsticvabına karar verilen kimseye bizzat davetiye gönderilir ve belirlenen gün ve saatte isticvap olunmak üzere hazır bulunması gerektiği belirtilir. Davetiyede, ayrıca, isticvap konusu vakıalar gösterilir; ilgili tarafın geçerli bir özrü olmaksızın gelmediği veya gelip de sorulara cevap vermediği takdirde, isticvap konusu vakıaları ikrar etmiş sayılacağı ihtarı da yapılır, çağrılan taraf özürsüz olarak gelmediği veya gelip de soruları cevapsız bıraktığı takdirde, mahkemece sorulan vakıalar ikrar edilmiş sayılır” düzenlemesi yer almış olup davacı tarafından delil olarak dayandığı protokol başlıklı belgedeki imzanın ve içeriği konusunda isticvap davetiyesi davalıya usulune uygun olarak 04/12/2020 tarihinde tebliğ edilmiş ancak duruşmaya davalı katılmamıştır.
O halde toplanan delillerden somut olayda, davacı tarafından davalı ile kurulan ticari ilişki kapsamında cari hesap ekstresi ve faturalardan kaynaklanan icra takibine konu alacağı olduğunu talep etmiş davalı ise savunmada bulunmayarak davacının iddialarını inkar etmekle uyuşmazlık, taraflar arasındaki mal alım satıma dair ticari ilişki kapsamında davacı tarafından malların teslim edilip edilmediği, cari hesap ekstresindeki fatura miktarı kadar alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Davacı tarafından dosyaya 13/12/2019 tarihli protokol davalıya isticvap davetiyesi ile tebliğ edilmiş ancak duruşmaya katılmadığından HMK’ nın 171. Maddesi uyarınca içeriğinin ikrar edildiği anlaşılmakla davacının 24.000 TL alacaklı olduğu sabit olup takipte talep edilen 21.294,35 Tl alacak yönünden davanın kabulu ile itirazın iptali ve takibin devamına, davalının takipten sonra yapmış olduğu 4.000 TL ödemenin icra müdürlüğünce infazda nazara alınmasına, alacağın belirli likit olduğu, davalının alacak yönünden itirazında haksız olduğu anlaşıldığından icra ve inkar tazminatı talebinin kabulune karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın kabulü ile davalının Bursa 11. İcra Müdürlüğü 2019/… Esas sayılı icra takip dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin asıl alacak 21.294,35 TL alacak üzerinden takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek avans faizi ile birlikte devamına, icra takibinden sonra davalı tarafından 27/02/2020 tarihinde yapılan 4.000,00 TL ödemenin icra müdürlüğünce infaz sırasında değerlendirilmesine,
2-İ.İ.K nın 67. Maddesi kanunu uyarınca icra inkar tazminatı koşulları oluştuğundan alacağın %20 olan 3.458,87 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.181,38 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 185,76 TL’nin mahsubu ile bakiye 995,62 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Arabuluculuk Ücret Tarifesi kapsamında Maliye Hazinesinden karşılanan arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye ÖDENMESİNE,
5-Davacı tarafından sarf edilen 68,00 TL yargılama gideri ve 185,76 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.20/05/2021
Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.