Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/86 E. 2020/161 K. 28.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/86
KARAR NO : 2020/161

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – T.C.N…. – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : 1-… – T.C.N…. – …
2-… – T.C.N…. – …
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 26/02/2020
KARAR TARİHİ : 28/02/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 28/02/2020

Mahkememize tevzi edilen Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkilinin 10/04/2019 tarihinde davalı …’ın sevk ve idaresindeki 16 … 855 plakalı aracın çarpışması suretiyle devrilerek … aracında yolcu olarak bulunan davacı müvekkilinin içinde bulunduğu ağır bir kaza meydana geldiğini, kazanın oluşumunda …’ın aslen kusurlu olduğunu, müvekkilinin Bursa Yüksek İhtisas müvekkilinin tüm vücudunda etkili %8 engelli kabul edildiğini, davalı … hakkında Bursa CBS tarafından soruşturma başlatıldığını akabinde kamu davası açıldığını, 10/04/2019 tarihinde gerçekleşen kazada maddi ve manevi boyutu ile ele alındığına ağır şekilde gerçekleşmiş bir trafik kazası olduğunu, bu kazanın müvekkili açısından meydana getirdiği zararın ve kaybın bütün boyutları ile yıkım olduğunu, müvekkilinin 54 yaşında yarattığı ve yaratacağı olumsuz sonuçların gün geçtikçe artacağını, müvekkilinin bu sebeple uzun süre alçılı bir şekilde hayatını geçirdiğini, müvekkilinin kendine geldikten sonra uzun bir süre boyunca darbeden dolayı yürüyemediğini ve uzunca bir süre nörolojik bayılmalar ve psikolojik buhran yaşadığını, tedavi sonucu incelendiğinde bacağında bulunan kısalma neticesiyle çekilen bedensel ve ruhsal zararın açık olduğunu, müvekkilinin bu kazadan sonra ruhsal ve bedensel olarak sakat kaldığını, kaza esnasında kalçasının ağır derecede kırıldığını, bu kırılmalara bağlı ve kazanın etkisiyle sıkıntı yaşadığı ruhsal bunalımın iyice arttığını ve müvekkilinin %8 tüm vücut engelli konuma soktuğunu, bu kazanın müvekkilinin psikolojisini iyice çökerttiğini, bu nedenlerle öncelikle müvekkilinin maruz kaldığı manevi zararın büyüklüğü, çektikleri elem ve ıstırabın çokluğu, kusur durumu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü ve benzeri durumlar dikkate alınarak müvekkilinin … için 20.000 TL manevi tazminatın davalılardan müşterek ve müteselsilen alınmasını talep ve dava etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, trafik kazası tespit tutanağı, engelli raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacının alacağın kaynağı, haksız fiil ve kusur sorumluluğu olup 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 49 ve devamı maddelerine dayalı olduğu anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinde mutlak ticari davalar: [(1) Her iki tarafında ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları (Ek ibare: 26/06/2012-6335 S.K./1. m.) ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;,
a) Bu Kanunda,
b) Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. maddelerinde,
c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580. maddelerinde,
d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,
e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde,
f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava (Ek ibare: 26/06/2012 – 6335 s. K. 1. m.) ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır] şeklinde düzenlenmiştir.
Bunun yanında, TTK’nın 21. maddesi gereğince her iki tarafın tacir olması ve tarafların ticari işletmesi ile ilgili olan davalar, taraflardan birinin ticari işletmesiyle ilgili olması kaydıyla Borçlar Kanununun havale hakkındaki 457 – 462 ve vedia hakkındaki 463 – 482. maddelerinde düzenlenen hususlardan doğan nispî nitelikteki ticari davalar yönünden de ticaret mahkemesi görevlidir.
Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinde, bu Kanundan doğan hukuk “davalarının” ticari dava sayıldığı, aynı Kanunun 5. maddesinin ikinci fıkrasında, bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu kanunun 4. maddesi hükmünce ticari sayılan “davalara”, ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir.
O halde somut olayda yukarıdaki açıklamalar ışığında, davacının yolcu olduğu 16 … 855 plakalı araç ile davalıların sürücüsü ve işleteni olduğu 16 M … plakalı araç arasında 10/04/2019 tarihinde meydana gelen yaralamalı trafik kazasında davacı tarafından cismani zarar sebebiyle manevi tazminat talep etmiş olup TTK’ nın 4. Maddesi uyarınca trafik kazasından kaynaklanan tazminat davalarının Türk Ticaret Kanununda düzenlenmediğinden mutlak ticari dava olmadığı gibi davalının yolcu olduğu, tacir olmadığından eldeki davanın nispi ticari davada sayılamayacağından mahkememizin görevsizliğine, HMK 114 ve 115/2 maddesi gereğince davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, dosyanın görevli ve yetkili Bursa Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, davacının ihtiyati tedbir talebinin davanın esası hakkında görevli olmadığından görevli ve yetkili mahkemece davanın değerlendirilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın görev dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine, mahkememizin görevsizliğine, Bursa Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna,
2-HMK’nun 20 maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde talep halinde dosyanın Bursa Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, talep olmadığı takdirde dosya üzerinden davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin taraflara ihtarına(ihtar edildi),
3-HMK’nın 331. Maddesine göre yargılamanın görevli mahkemede devam etmesi halinde yargılama giderlerin görevli Bursa Asliye Hukuk Mahkemesince takdirine, yargılamanın görevli mahkeme de devam etmediği taktirde talep üzerine mahkememizce dosya üzerinden yargılama giderlerinin tespiti ve hükmedilmesine,
4-Davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin görevli Bursa Asliye Hukuk Mahkemesince değerlendirilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 28/02/2020

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.