Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/846 E. 2022/180 K. 24.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/846
KARAR NO : 2022/180
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … –
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – … –
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 24/12/2020
KARAR TARİHİ : 24/02/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 21/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalıya davacı tarafından verilen hizmet bedelinin ödenmediğini, bu sebeple Bursa 14. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı dosyasından ilamsız icra takibine girişildiğini, davalı tarafından haksız, hukuka aykırı ve kötü niyetli olarak borca ve tüm| fer’ilerine itiraz edildiğini, icra takibine geçilmeden önce borçlu ile iletişime geçildiğini, borcu kapatması halinde icra takibine geçileceği bildirildiğini, borçlu tarafından bildirim yapılmadığından 131.465,00 TL olarak (17/11/2020) icra takibi başlatıldığını, icra takibi başlatıldıktan sonra kayıtlar incelendiğinde borçlunun icra takibinden 3 gün önce 25.000,00TL (14/11/2020) ödeme yapıldığını, akabinde de icra takibine fer’ileri ile birlikte itiraz ettiğini, bu nedenlerle davalı tarafından icra müdürlüğü dosyasına yapılan itirazın reddine karar verilerek % 20’den az olmamak şartıyla icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacı taraf ile müvekkil arasındaki ticari ilişki sürerken, davacı şirket ücreti konusunda anlaşılan malların yalnızca bir kısmını müvekkil şirkete teslim ettiğini, kalanını teslim etmediğini, davacının müvekkile teslim ettiği malların tamamının ödemesi eksiksiz olarak davacı şirkete yapılmış olduğunu, davacının müvekkile teslim etmediği malların ödemesi davacıya yapılmadığını, teslim etmediği mallar için alacaklı olduğunu iddia ederek icra takibi başlattığını, sonrasında itirazları üzerine mahkemenizde iş bu davayı açan davacı kötü niyetli olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine karar verilerek, davacı aleyhine %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine talep etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, tarafların karşılıklı beyan dilekçeleri, Bursa 14. İcra Müdürlüğünün 2020/… sayılı icra takip dosyası, ticari defterler, faturalar, bilirkişi raporu, yazılan müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 67. Maddesine göre açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı tarafından cari hesap ekstresi ve faturaya dayalı olarak 17/11/2020 tarihinde ilamsız takip talebinde bulunmuştur. İcra Dairesi tarafından davalı borçluya ilamsız takiplerde ödeme emri 25/11/2020 tarihinde tebliğ edilmiş ve davalı tarafından yasal süre içinde 01/12/2020 tarihinde borca itiraz etmiştir.
Mahkememiz dosyasının yargılaması sırasında mali müşavir bilirkişi tarafından rapor düzenlenebilmesi için tarafların ticari defter ve bağlı kayıtları üzerinde inceleme yapılması için defter inceleme günü verilmiştir.
Mali müşavir bilirkişinin 24/09/2021 tarihli raporunda özetle: Davacı tarafından sunulan 2012, 2013, 2014 ve 2015 yılı yevmiye defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal sürelerinde yaptırılmış olduğu, davacının 2016, 2017, 2019 ve 2020 yıllarında E-Defter mükellefi olduğu, bu yıllara ait defter beratlarının incelenmesi sonucunda defter beratlarının yasal sürelerinde yaptırılmış olduğu, davacı tarafından sunulan ticari defterlerinin incelenmesi sonucunda 17.11.2020 icra takip tarihi itibari ile 104.996,06 TL alacağı olduğu, 24.12.2020 dava tarihi itibari ise 89.996,06 TL alacağının olduğu, davacının 2013 yılı ticari defterlerinde yer alan 10.01.2013 tarih ve 16 yevmiye numaralı kayıt ile davalının aleyhine borç bakiyesini artırıcı kayıt yapılmış olduğu, söz konusu kaydın dayanağının tespit edilemediği, takdiri sayın mahkemenize ait olmak üzere davacı defterlerinde yer alan 59.631,02 TL’lik kaydın dikkate alınmaması yönünde karar verilmesi halinde 17.11.2020 icra takip tarihi itibari ile (104.996,06 – 59.631,02) = 45.365,04 TL alacağı olacağı, 24.12.2020 dava tarihi itibari ise (89.996,06 – 59.631,02) = 30.365,04 TL alacağının olduğu, davalı tarafından sunulan 2020 yılına ait tahsilat/ödeme makbuzlarının davacı ticari defter kayıtlarında yer aldığının tespit edildiği, sunulan 11.03.2021 tarihli 22.275,71 TL’lik davalı ödemesi icra takip ve dava tarihinden sonra yapılmış bir ödeme olduğu, mütalaa edilmiştir.
Davalının ticari defterleri üzerinde inceleme yapmak üzere inceleme günü verilmiş olup, davalı tarafça defter inceleme gün ve saatinde ticari defterlerini sunulmadığı anlaşılmaktadır.
Ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması gerekir. Karşı taraf defterleri incelenmediği takdirde dayanan tarafın kendi defterindeki kayıtların lehe delil olması mümkün değildir. Karşı taraf ticari defterlerini sunmadığı takdirde ise bu davranışı ile kendi ticari defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğundan, engel olduğu sonucun varlığını kabul etmiş sayılmalıdır. Tacir olup ticari defter tutmak zorunda olan taraf, ticari defterleri bulunmadığını ileri süremeyeceğinden verilen süreye rağmen davalı ticari defterlerini ibraz etmediğinden HMK 220 ve 222/3. madde gereğince sunmaktan kaçındığı belgelerdeki (ticari defterlerindeki) kayıtların, karşı taraf defterindeki kayıtlara uygunluğu ve ticari defterlerinde davacının alacaklı olduğuna dair kayıtların mevcut olduğu halde sunulmadığının ve bunun sonucunda da davacı incelenen defter kayıtlarının davacı lehine delil oluşturduğunun kabulü gerekir.
O halde yukarıdaki açıklamalar, yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davacı şirket ile davalı tacir arasında mal ve hizmet alım satımına dair ticari ilişkinin kurulduğu, davacı tarafından malların teslim edildiği faturaların düzenlendiği ancak bedelinin ödenmediği ileri sürülmüş olup taraflar arasında TTK m. 89 anlamında yazılı bir cari hesap sözleşmesinin bulunmadığı, taraflar arasındaki ilişkinin uygulamada sıkça karşılaşılan “açık hesap” ilişkisinin olduğu, davacının ticari defterlerinin usulune uygun tutulduğundan, ticari defterin kesin delil olduğu, davalı tarafın verilen süresi içinde ticari defterlerini sunmadığından bu davranışı ile kendi ticari defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğu, engel olduğu sonucun varlığını kabul etmiş sayıldığı, bunun sonucunda da davacının incelenen defter kayıtlarının davacı lehine delil oluşturduğundan bu defterlerin HMK’ nın 220 ve HMK 222/3. Maddesi gereğince kabul edilebileceği, anlaşılmakla dosyaya sunulan bilgi ve belgelerden hüküm kurmaya elverişli kabul edilen 24/09/2021 tarihli bilirkişi raporuna itibar edilerek davacının 89.978,38 TL alacaklı olduğu bedelinin ödenmediği anlaşılmakla davanın kabulu ile itirazın iptali ve takibin devamına, dava tarihinden sonra 11/03/2021 tarihinde yapılan 22.275,71 TL ödemenin icra müdürlüğünce nazara alınmasına, sehven kısa kararda ödeme tarihinin 2020 yazıldığı gerekçeli karar yazımında anlaşılmakla bu maddi hatanın düzeltilmesine, davacının icra inkar tazminat isteminin, davacının alacağının faturaya dayalı likit alacak olup davalının haksız olarak borca itiraz sebebiyle icra ve inkar tazminatı talebinin kabulune karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın kabulü ile davalının Bursa 14.İcra müdürlüğünün 2020/… esas sayılı icra takip dosyasına davanın yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin asıl alacak 89.978,38 TL asıl alacak üzerinden ve bu asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek yasal faizi ile birlikte devamına,
-Dava tarihinden sonra 11/03/2021 tarihinde davalı taraftça yapılan 22.275,71 TL ödemenin icra müdürlüğünce infazda nazara alınmasına,
2-İ.İ.K 67. Maddesi uyarınca icra inkar tazminatının koşulları oluştuğunda alacağın %20 si olan 17.995,67 TL icra inkar tazmitanın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 6.146,42 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 879,78 TL’nin mahsubu ile bakiye 5.266,64 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Arabuluculuk Ücret Tarifesi kapsamında Maliye Hazinesinden karşılanan arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye ÖDENMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan; bilirkişi gideri 800,00 TL, posta, talimat ve tebligat gideri 65,50 TL olmak üzere toplam 865,50 TL yargılama gideri ve 879,78 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.745,28 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 12.497,19 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/02/2022
Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.