Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/834 E. 2021/873 K. 26.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/834
KARAR NO : 2021/873
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/12/2020
KARAR TARİHİ : 26/10/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davacının, davalıya kalite kontrol muayene hizmetleri vermiş olduğunu, müvekkili tarafından bu hizmetlerden kaynaklı ticari ilişki sebebiyle davalıya faturalar kesilmiş olduğunu, davalı tarafından bu fatura bedellerini ödememiş olduğunu, ödenmeyen faturalar sebebiyle Bursa 1. İcra Müdürlüğü 2020/… E. Sayılı dosya ile icra takibi başlatılmış olduğunu, davalı icra takibine itiraz ederek takibi durdurmuş olduğunu, davalı borcu olduğunu bildiği ve bu durum taraflar arasındaki ticari ilişki sabit olduğu halde sadece icra takibini semeresiz bırakmak maksadıyla haksız olarak hem icra takibine itirazda bulunmuş olduğunu, hem de mülkiyeti müvekkile ait olan kalite kontrol muayene makinelerini defalarca istemiş olmasına rağmen müvekkile teslim etmemiş olduğunu, bu nedenlerle İcra İflas Kanunun 257. Maddesindeki şartlar oluştuğundan ihtiyati haciz taleplerinin olduğunu, % 20’den az olmamak şartıyla icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Taraflar arasında yapılan işten kaynaklı ticari ilişki bulunmadığını, davacı taraf müvekkil şirketin iş yerini kullanmak suretiyle kendi faaliyet konusu alanında işlerini yürütmekte olduğunu, bu anlamda yapılan işler doğrultusunda müvekkil şirket tarafından da ödemeler yapıldığını, davacı taraf müvekkil şirketin faaliyet sürdürdüğü iş yeri adresinde yaptığı işler sebebiyle zarara sebebiyet vermiş ve verdiği zararı hiç bir suretle gidermediğini, müvekkil şirket uğradığı zararları gidermek ve davacı tarafa ait eşyaların hali hazırda müvekkil şirket adresinde yer alması ve haksız işgalin bulunması sebepleriyle defalarca kez davacı tarafa fatura kesmiş olmasına karşın davacı taraf hukuka aykırı bir biçimde kesilen her faturaya itiraz ettiğini, konuya ilişkin tüm iade faturaları tarafların ticari kayıtlarında yer almakta olduğunu, davalı tarafından Bursa 23. Noterliği aracılığıyla 12 Şubat (yevmiye no:…) ve 18 Şubat (yevmiye no:…) tarihlerinde iki kez 8.000,00$ bedelli faturanın teslim alınması ve ödenmesi adına ihtarname gönderilmiş olmasına karşın karşı taraf haksız yere yeniden itirazda bulunmuş olduğunu, davacı taraf Bursa 1. İcra Dairesi 2020/… E. Sayılı dosyası ile müvekkil şirket aleyhine 72.147,90TL asıl alacak bedelli hiç bir eki olmayan cari hesaba dayalı olduğunu düşündüğümüz ödeme emri göndermiş olduğunu, davacı tarafından takip sebebinin açıkça belirtilmemiş olması ve takip dayanağı belgenin icra dairesine hiç sunulmamış ve ödeme emri ile birlikte usulüne uygun bir biçimde müvekkil şirkete gönderilmemiş olması ve her halükarda davacı tarafın müvekkil şirketi haksız işgali ve müvekkil şirkete vermiş olduğu zararlar sebebiyle müvekkil şirketin alacaklı konumda olması sebepleriyle hukuka aykırı bir şekilde açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine talep etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, tarafların karşılıklı beyan dilekçeleri, Bursa 1. İcra Müdürlüğünün 2020/… sayılı icra takip dosyası, ticari defterler, faturalar, bilirkişi raporu, yazılan müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 67. Maddesine göre açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı tarafından faturaya dayalı olarak 24/08/2020 tarihinde ilamsız takip talebinde bulunmuştur. İcra Dairesi tarafından davalı borçluya ilamsız takiplerde ödeme emri tebliğ edilmiş ve davalı tarafından yasal süre içinde 02/10/2020 tarihinde borca itiraz etmiştir.
Tarafların ticari defterleri talep edilmiş, tarafça ibraz edilen ticari defteler bir mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Mali müşavir bilirkişinin 07/10/2021 tarihli raporunda özetle: Davacının 2019-2020 yılları ticari defterler muavin dökümleri, 2016-2017-2018 yılları muavin dökümleri ve dava dosyası ve ekindeki evraklar incelendiğinde, davacının davalıdan 24/08/2020 itibari ile 72.147,90 TL alacaklı olduğu, davalının 2019-2020 yılları ticari defterler, muavin dökümleri, 2016-2017-2018 yılları muavin dökümleri ve dava dosyası ve ekindeki evraklar incelendiğinde, davalının davacıya 24/08/2020 itibari ile 72.147.900 TL borçlu olduğu, davalının davacı şirketten yansıtma faturaları dahil edilecek olunursa, 13/09/2021 itibari ile 45.513,70 TL alacaklı olacağı sonucuna ulaşıldığı; Davacı ve Davalı arasındaki cari hesap ekstraları 24/08/2021 tarihine göre bakiye farklılığının olmadığı 13/09/2021 tarih itibari ile davacı ve davalı cari hesap ekstrasının uyumsuz olduğu bu uyumsuzluğun davalı tarafından davacı tarafa kesilen toplamda 117.661,60 TL lik yansıtma faturasının davalı tarafın ticari defterlerinde kayda alınmasına karşın davacı tarafın bu faturayı kabul etmeyerek ticari defterlerine kayda almadığından kaynaklandığı mütalaa edilmiştir.
Bilindiği üzere 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) hükümlerine göre: Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması ve defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
O halde yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davacının davalıya ticari ilişki kapsamında kontrol muayene hizmeti verdiği ve buna ilişkin faturaların düzenlendiği, taraflar arasında TTK m. 89 anlamında yazılı bir cari hesap sözleşmesinin bulunmadığı, taraflar arasındaki ilişkinin, uygulamada sıkça karşılaşılan “açık hesap” ilişkisinin olduğu, tarafların ticari defterlerinin usulune uygun tutulduğu ve ticari defterlerin birbiri ile uyumlu olduğu yine davacı tarafından düzenlenen faturaların davalının ticari defterine kaydedildiği ve HMK’ nın 222. Maddesi gereğince davacı tarafın ticari defterlerin kesin delil olduğu ve kanaat verici alınan mali müşavir bilirkişi raporuna itibar edilerek davacının faturadan kaynaklı 72.147,90TL alacağın olduğu ve davalı tarafından ödenmediği sabit olduğu, davalı tarafından cevap dilekçesinde davacının davalının iş yerinde faaliyet sürdürdüğünü ve davalıya zarara sebebiyet verdiği savunulmuş ise de verilen zararın içeriğine ilişkin somutlaştırılmadığı, zararın davalının hizmetinden kaynaklanıp kaynaklanmadığına dair herhangi bir belge sunulmadığı, düzenlenen yansıtma faturalarının takip ve dava tarihinden sonra olduğu, davacı defterinde kayıtlı olmadığından bu savunmalara itibar edilmeyerek sübut bulan alacak yönünden davanın kabulu ile icra takibinin devamına, icra inkar tazminatı yönünden alacağın fatura alacağı olduğu, likit olduğu, davalının asıl alacak yönünden itirazında haksız olduğundan koşulları oluşmakla icra inkar tazminatı talebinin kabulu ile aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın Kabulü ile, davalının Bursa 1. İcra Müdürlüğünün 2020/… esas sayılı icra takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin asıl alacak 72.147,90 TL üzerinden ve bu asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek avans faizi ile birlikte devamına,
2-İİK’nun 67 maddesi uyarınca icra inkar tazminatının koşulları oluştuğundan alacağın %20’si olan 14.429,58 Tl icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 4.928,42 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 871,37 TL’nin mahsubu ile bakiye 4.057,05 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Arabuluculuk Ücret Tarifesi kapsamında Maliye Hazinesinden karşılanan arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye ÖDENMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan; bilirkişi gideri 800,00 TL, posta, talimat ve tebligat gideri 68,50 TL olmak üzere toplam 868,50 TL yargılama gideri ve 871,37 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.739,87 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 10.179,23 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 26/10/2021
Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.