Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/697 E. 2021/813 K. 11.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Türk Milleti Adına
” Karar”

ESAS NO : 2020/697
KARAR NO : 2021/813

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALILAR : 1- … – …
2- … – …
3- … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : 4- … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : 5- … – …
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/07/2020
KARAR TARİHİ : 11/10/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 22/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı asil dava dilekçesinde özetle; … Bahçe Evleri Konut Kooperatifinin 19/02/2016 günlü Genel Kurul Kararı ile ortak Yunus Karakayalı’ya tahsis edilmiş olan C-Blok (7) nolu bağımsız bölüme ilişkin hisseyi Koop. K.nuna uygun olarak devir aldığını, devir sözleşmesini kooperatif yönetimine bildirerek ortaklık kaydını yaptırdığını, kooperatifin bağımsız bölümlere ilişkin numarataj işlemleri sonucu devir aldığı bağımsız bölümün numarasının C-Blok (8) nolu daire olduğunun kooperatifin 15/06/2017 günlü kararı ile sabit olduğunu, kooperatif ortaklığına kabul ve C-Blok (8) nolu bağımsız bölümün tahsisi yapıldıktan sonra, genel kurul kararları doğrultusunda, kooperatifin yaptıracağı imalatlar dışında olan yerden ısıtma sistemini daireye kendisinin yaptırdığını ve dairenin içini düzenlettiğini, Kooperatif tarafından yapılması gereken imalatların yapılıp yazılı talimat ile abonelikler tesis edilip konutların kullanıma açılacağı belirtilmiş olduğundan ve görevi gereği Ankara’da ikamet ediyor olduğundan kooperatiften gelecek haberi beklediğini, 2019 yılında konutunun haksız olarak işgal edildiğini haricen öğrendiğini, hukuka ve maddi gerçekliğe aykırı işlemler ile adına tahsisli C-Blok (8) nolu bağımsız bölümde … adına abonelik tesis ettirerek dairesini işgal edip kullandığını, adına tahsisli C-Blok (8) nolu dairenin 24/07/2017 tarihinden sonra, davalılar Yön.Krl.üyeleri …, … ve …’ın müştereken yaptıkları hukuka aykırı, sahte işlemler ile davalı … tarafından tasarruf edilerek diğer davalı …’un kullanımına devir edildiğini, davalı …’a kira akti ile konutunda oturuyor olması ihtimaline binaen kendisinin işgali konumunda olduğu, kendisiyle kira akti yapması gerektiğini ve Kasım/2019 tarihinden itibaren kira bedellerini kendisine ödemesinin zorunlu olduğunun bildirmesine rağmen bugüne kadar hiçbir karşılık alınamadığını, konutunun halen davalılar tarafından tasarruf edildiğini beyan etmiş, bu nedenlerle Kızılcıklı Mahallesi, Kanaryalı Sokak, No:16 C-Blok (8) adresindeki taşınmazına vaki haksız işgale son verilmesine, söz konusu taşınmazdan davalı …’un tahliyesine, uğramış olduğu zarar sebebiyle fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak 35.000,00TL tazminatın davalılardan yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderlerinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; görev, husumet ve zaman aşımı yönünden itirazlarının bulunduğunu, açılan davanın haksız olup, fiili gerçekliğe ve temel hukuk ilkelerine aykırı olduğunu, davacının iddiaların aksine müvekkilimizin şahsına yöneltilerek müvekkile tebliğ edilen herhangi bir ihtarname bulunmadığını bu nedenlerle müvekkil yönünden öncelikle husumet nedeniyle, zamanaşımı nedeniyle davanın usulden reddine aksinin düşünülmesi halinde, müvekkilimiz yönünden haksız, mesnetsiz, ispat edilemeyen davanın esastan reddi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; husumet ve görev itirazlarının bulunduğunu, davacı tarafından … Bahçe Evleri Kooperatifi C-Blok (8) nolu dairenin Kooperatif Genel Kurulu Kararı gereği kendisine ait olduğunu, müvekkilimizin bu daireyi haksız işgal ettiğinden bahisle uğradığını iddia ettiği zararlar nedeniyle 35.000,00 TL tazminat ve tahliye talep etttiğini ancak müvekkil …, hukuka ve kanuna uygun bir şekilde … Bahçe Evleri Kooperatifi’nin üyesi olduğunu ve C-Blok (8) nolu taşınmaz daire müvekkile tahsis edildiğini davacının talepleri haksız ve yersiz olduğunu bu nedenle görev itirazımız uyarınca görevsizlik kararı verilmesine husumet nedeniyle davanın reddine haksız ve mesnetsiz davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; görev, husumet ve zaman aşımı yönünden itirazlarının bulunduğunu, açılan davanın haksız olup, fiili gerçekliğe ve temel hukuk ilkelerine aykırı olduğunu, davacının iddiaların aksine müvekkilimizin şahsına yöneltilerek müvekkile tebliğ edilen herhangi bir ihtarname bulunmadığını bu nedenlerle müvekkil yönünden öncelikle husumet nedeniyle, zamanaşımı nedeniyle davanın usulden reddine aksinin düşünülmesi halinde, müvekkilimiz yönünden haksız, mesnetsiz, ispat edilemeyen davanın esastan reddi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …vekili cevap dilekçesinde özetle; dava şartı, husumet ve zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu, açılan dava haksız olup, fiili gerçekliğe ve temel hukuk ilkelerine aykırı olduğunu, itirazlarında haklı olduklarını, davacı yanın, dava dilekçesindeki iddiaları tamamen gerçek dışı ve de mesnetsiz olduğunu, davacı iddiaları temelinde kooperatifin ilgili adresine keşide ettiği ihtarname içeriği tamamen çarpıtma, haksız ve asılsız iddialardan ibaret olup bu meyanda taleplerinin karşılanamayacağı, bu nedenlerle müvekkil kooperatif yönünden öncelikle davanın dava şartı yokluğundan reddine husumet itirazlarımız , zamanaşımı itirazlarımız nedeniyle davanın usulden reddine aksinin düşünülmesi halinde, müvekkil kooperatif yönünden haksız, mesnetsiz, ispat edilemeyen davanın esastan reddi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememiz dava dosyası Bursa 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2020/160 Esas 2020/184 Karar sayılı görevsizlik kararıyla gelmiştir.
TTK’nın 4/1. Maddesinde ”  Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı isleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;
a) Bu Kanunda,
b)Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme isi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde,
c)11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlıgının veya isletmenin devralınması ile isletmelerin birleşmesi ve sekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diger tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 incimaddelerinde,
d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,
e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diger yerlere iliskin özel hükümlerde,
f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına finansal kurumlara ve ödünç para verme islerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava (Ek ibare: 26/06/2012-6335 S.K./1.md.) ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı isi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari isletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.” hükmü yer almaktadır.
TTK’nın 5/A maddesinde ”Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” hükmü yer almaktadır.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabulucuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 2. Fıkrasında ”Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” hükmü yer almaktadır.
Toplanan tüm deliller ve dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; açılan davannı, davacı tarafça maliki olduğunu iddia ettiği taşınmazın sahte işlemler ile davalılar tarafından haksız olarak işgal edilmesi nedenine dayalı olarak elatmanın önlenmesi, tahliye, ecrimisil istemine ilişkin olduğu, uyuşmazlığın ayrıca Kooperatfiler Kanunu’nundan kaynaklandığı, ( hangi dairenin davacıya tahsis edildiği hususunda da ihtilaf olduğu) davanın mahiyeti gereği ticari bir dava olduğu, dava açılış tarihi itibariyle davacı tarafça arabuluculuğa başvuru yapılmadığının tespit edildiği anlaşılmakla birlikte davanın TTK 4/1, 5/A, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A m. 2. f.,HMK 114/2, 115/2. maddesi uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. (Emsal nitelikte Ankara BAM 22. Hukuk Dairesi’nin 2020/1258 Esas 2020/1408 Karar sayılı ilamı da dikkate alınarak)

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın TTK 4/1, 5/A, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A m. 2. f.,HMK 114/2, 115/2. maddesi uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE;
2-Alınması gerekli 59,30 TL harcın peşin alınan 597,72 TL’den mahsubu ile artan 538,42 TL’nin karar kesinleştikten sonra talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına, davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davalılar vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak vekil ile temsil edilen davalılara verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansından karar tebliği için gerekli miktar kullanıldıktan sonra artan kısmın HMK’nın 333.maddesi uyarınca istek halinde davacıya iadesine,
6-Davalılar tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının HMK’nın 333.maddesi uyarınca istek halinde davalıya iadesine,

Dair bir kısım davalılar-dahili davalılar vekilinin, davalı … vekilinin yüzüne karşı , diğer tarafların yokluğunda yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde mahkememize veya mahkememize iletilmek üzere herhangi bir nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf kanun yoluna başvurma hakkı açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.11/10/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.