Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/688 E. 2021/764 K. 27.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/688 Esas – 2021/764
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/688
KARAR NO : 2021/764

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : … KUMAŞ SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ –
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … DOKUMA TEKSTİL TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ –
DAVA : Ticari Ünvanın Korunması
DAVA TARİHİ : 10/11/2020
KARAR TARİHİ : 27/09/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 06/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Ünvanın Korunması davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkil, Yukarıda belirtmiş olduğumuz adresinde bulunan ticari işletmesini 1995 yılında açtığını, … Kumaş Sanayi Ve Ticaret Ltd. Şti. olarak seçtiği ticaret unvanını da Bursa Ticaret Sicili’ne 23.01.1995 tarihinde tescil ettirdiğini, Davalı şirketin ise 11.09.2014 yılında ünvan değişikliğiyle şirket ünvanını Tks Teknik Kumaş Ticaret Ltd. Şti. Olarak değiştirdiğini, Şirket yetkilileri ise …, …, …’dir. Yetkililerden … İse müvekkil şirketin eski çalışanıdır ve 1998-2004 tarihleri arasında çalıtığını, Şirketin ilk faaliyet alanı İstanbul olduğunu, şirketin daha sonraki aşamada adres değişikliği yaparak Yukarıda belirttiğimiz adrese taşınmış ve işletme merkezini Bursa yaptığını, her iki şirketin unvanı ve faaliyet alanları aynı olduğunu, ayrıca … İsimli yetkili de müvekkil şirketimizin eski satış danışmanı olup müvekkili şirketimizin bir çok ticari faaliyetleri hakkında bilgi sahibi olduğunu, davalı şirketin, müvekkil şirketin unvanını dürüstlük kuralına aykırı olarak kullandığını, Müvekkil şirketin Ünvanı; … Kumaş San. Ve Tic. Ltd. Şti. Davalı şirketin ünvanı; TKS Teknik Kumaş Tic. Ltd. Şti. olduğunu, davalı şirketin iyi niyetli ve basiretli bir iş adamı gibi hareket ettiğini varsaymak imkansız olduğunu, davalı şirket, Yakın dönemde müvekkil şirketin adını kullanarak bazı firmalarla ticari ilişkiler kurmuş ve ticari ilişkiler neticesinde zarar gören taraflar müvekkil şirketimizi arayarak zararlarının giderilmesini talep ettiğini, fazlaya ilişkin talep ve dava haklarımız saklı kalmak kaydıyla; Davanın kabulü ile Ticaret unvanının ticari dürüstlüğe aykırı biçimde kullanılması sebebiyle Bu durumun tespitini ve yasaklanmasını; davalı şirketin unvanının ticaret sicilinden silinmesini mümkün değilse değiştirilmesini, davalının kusuru nedeniyle müvekkilin uğradığı zararın tazmini için 10.000,00 Türk Lirası tazminatın dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, masrafları, davalıya ait olmak üzere hükmün ilanına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesinin davalıya tebliğe çıkarıldığı, davalının yasal süresi içinde davaya cevap vermediği anlaşıldı.
Dava, ticari şirketin ünvanının korunmasına ilişkin açılmış tazminat davasıdır.
Mahkememizce yargılama yapılarak, tahkikat aşamasına geçilmiş, Btso ile Türk Patent ve Marka Kurumu’na yazılan yazı cevapları dosya arasına alınmış, Bursa Cbs’nin 2020/54111 sor. Sayılı kararı celp edilmiştir.
Yargılama devam ederken davacı vekili 10/03/2021 tarihli beyanında özetle; mahkememize açılan dava ve talepler dışında davalı şirketin faaliyetlerinin 6769 sayılı kanuna aykırı olduğundan bahisle Bursa Cumhuriyet Başsavcılığının 2020/56978 soruşturma numaralı dosyasıyla şikayet etmiş bulunduklarını, İş bu soruşturma dosyasına ilişkin isnat edilen suç tipi uzlaşma kapsamında olması sebebiyle 2021/767 numaralı dosyayla uzlaşmaya tabi tutulmuş bulunduklarını, Uzlaşma dosyası kapsamında davalı(Şüpheli) şirket, Ticaret unvanını değiştirmeyi ve tarafımıza tazminat ödemeyi kabul etmiş ve karşılıklı edimler yerine getirildiğini, davalı şirket unvanını … dokuma tekstil ticaret Limited Şirketi olarak değiştirdiğini, 26.02.2021 tarihinde ise 5.000,00 Türk Lirası tazminatı ödediğini, bu nedenlerle davamızın konusuz kaldığını, yargılama giderleri ve vekalet ücreti talebi de bulunmadığını, bu sebeple davamızın konusuz kalması hususunun dikkate alınarak gerekli işlemlerin yapılmasını talep etmiştir.
Davacı vekilinin 10/03/2021 tarihli beyan dilekçesi dikkate alınarak tarafların anlaştığı ve davanın konusuz kaldığı anlaşılmıştır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2013/10-1350 Esas 2013/1740 Karar sayılı Kararı, yine 2013/10-1860 Esas ve 2015/1451 Karar sayılı Kararında “Dava açıldıktan sonra ortaya çıkan bir olay nedeniyle artık dava konusu edilen talep hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesine gerek ya da neden kalmıyorsa, burada davanın konusuz kalmasından söz edilebilir. Böyle bir durum söz konusu olduğunda mahkemenin yargılamaya devam etmesine gerek yoktur. Bu durumda mahkemenin bir tespit hükmü niteliğinde olmak üzere esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermesi gerekir.Dava konusu hakkın davacıya ödenmesi, verilmesi ya da müdahalenin kaldırılması, davacı ve davalı sıfatının birleşmesi, yeni çıkan bir kanun ya da Anayasa Mahkemesi kararı ile ya da kişiye sıkı sıkıya bağlı ve mirasçılara geçmeyen bir hakka ilişkin davalarda taraflardan birinin ölümü gibi nedenlerle dava konusuz kalabilir. ” konusuz kalma hallerinin sayıldığı, davacı tarafça davalı aleyhine açılan davada, davalı tarafın davaya konu edilen şirket unvanını değiştirdiği, tarafların anlaştığı dikkate alınarak işbu dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Alınması gerekli 59,30 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 4,90 TL nispi karar ve ilam harcının davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına, davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansından karar tebliği için gerekli miktar kullanıldıktan sonra artan kısmın kararın kesinleşmesi halinde HMK’nın 333.maddesi uyarınca istek halinde davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.27/09/2021
Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.