Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/565 E. 2021/888 K. 28.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/565 Esas – 2021/888
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/565
KARAR NO : 2021/888

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : … KALİTE KONTROL MUAYENE GÖZETİM VE DENETİM HİZMETLERİ SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ –
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … MAKİNA İMALAT İNŞAAT NAKLİYE VE DIŞ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ –
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/10/2020
KARAR TARİHİ : 28/10/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davacı müvekkilin, davalı/borçlu … Makina İmalat İnşaat Nakliye ve Dış Ticaret Limited Şirketi ile aralarındaki ticari ilişki sebebiyle Bursa 5. İcra Müdürlüğü 2020/… E. sayılı dosyası ile takip başlattığını, borçlu ise ödeme emrinin tebliğinden sonra, süresi içinde borca itirazda bulunarak takibi durdurduğunu, akabinde Bursa Arabuluculuk Bürosuna başvuru yapıldığını ve yapılan görüşmeler neticesinde karşı taraf ile bir anlaşmaya varılamadığını, borcun mevcudiyeti müvekkil şirketin ticari defter ve kayıtlarında sabit olmakla ayrıca borçluya tebliğ edilen faturalardan açıkça görüldüğünü, söz konusu faturalara ise borçlu davalının herhangi bir itirazda bulunmadığı da dikkat çeken hususlardan olmakla fatura ve fatura muhteviyatı kesinleştiğini, vergi dairesine beyan edilen BA-BS formlarının celbi ve incelenmesi neticesinde müvekkilin davalıdan alacaklı bulunduğu bir kez daha açıklığa kavuşacağını, anılan nedenlerle borçlunun takibi durduran itirazları haksız ve yersiz olduğunu, davalı borçlu, borcu olduğunu bildiği ve bu durum müvekkil şirket tarafından borçluya gönderilen faturalar ile sabit olduğu halde sadece icra takibini semeresiz bırakmak ve mal kaçırmak maksadıyla haksız olarak icra takibine itirazda bulunduğunu, davalı borçlunun itirazının haksız ve takibe konu alacağının, likit olmasını göz önünde bulundurarak itirazın iptali ile borçlu aleyhıne %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacı vekili aracılığı ile Bursa 5. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı icra dosyası ile müvekkil şirket hakkında ilamsız icra takibi başlatıldığını, süresi içinde yapılan itiraz sonucu icra takibi durdurulduğunu, işbu kez davacı, haksız ve her türlü hukuki dayanaktan yoksun huzurdaki davayı açtığını, bu nedenle davacının iddia ve taleplerini kabul etmediklerini, müvekkil şirketin davacı şirketten ticari ilişkisinden dolayı toplamda 68,926,39 TL değerinde mal alımı gerçekleştirdiğini, bunun akabinde çeşitli zamanlarda toplamda 33,000,00 TL müvekkil şirket tarafından davacı şirkete ödeme yapıldığını, ancak 6102 sayılı TTK’nın m.18/3 hükmüne göre tacirler arasında diğer tarafı temerrüde düşürmeye ilişkin ihbarlar, noter aracılığıyla, taahhütlü mektupla, telgrafla yahut güvenli elektronik imza aracılığıyla yapılması gerekirken somut olaydan anlaşılacağı üzere davacı şirket tarafından müvekkil şirkete kanunun emredici hükmünde belirtilen yollardan herhangi biriyle temerrüt ihtarı gerçekleştirilmediği için borçlunun temerrüdünün koşullarından biri olan ihtar şartı gerçekleşmemiş olduğundan davacının talebi usul ve kanuna aykırı olduğunu, Bursa 5. İcra Müdürlüğünün 2020/… E.sas Sayılı dosyasında ayrıca işlemiş faiz talebi yer aldığını, davacının bu yöndeki talebi de usul ve yasaya aykırı olduğundan kabul etmediğini, faturaya dayalı ilamsız icra takiplerinde takip tarihinden önceki döneme ait faiz talebi temerrüt koşulunun gerçekleşmesi halinde mümkün olduğunu, ancak somut olayda temerrüt koşulu gerçekleşmediğini, müvekkil ortaklık davacının iddiasının aksin iyi niyetli olup, davacı kötü niyetli olarak huzurda ki davayı açtığını, bu nedenlerle davanın reddi ile alacağın %20 aşağıda olmamak kaydıyla hakkında kötü niyet tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, tarafların karşılıklı beyan dilekçeleri, Bursa 5. İcra Müdürlüğünün 2020/… esas sayılı icra takip dosyası, ticari defterler, faturalar, bilirkişi raporu, yazılan müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, 2004 sayılı İİK 67. Maddesine göre itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı tarafından faturalara dayalı olarak 13/08/2020 tarihinde ilamsız takip talebinde bulunmuştur. İcra Dairesi tarafından davalı borçluya ilamsız takiplerde ödeme emri tebliğ edilmiş ve davalı tarafından yasal süre içinde borca ve yetkiye itiraz etmiştir.
Davalının yetki itirazı yönünden dosya incelendiğinde, ticari defterlerin incelenmesi sonucunda İİK 50. Maddesi ve TBK’nun 89. maddesi uyarınca temel ilişkinin varlığı anlaşıldığından, davacının bir para alacağı söz konusu olup bu durumda, davacının ikametgahındaki mahkeme ve icra müdürlüğü yetkili olması sebebiyle yetki itirazı yerinde olmadığından itibar edilmemiştir.
Tarafların ticari defterleri talep edilmiş davacı tarafça ibraz edilen ticari defteler bir mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Mali müşavir bilirkişinin raporunda özetle: Davacı … Kalite Kont. Mua. Göz. ve Den. Hiz. San. ve Tic. Ltd. Şti. firmasının 2018, 2019 ve 2020 yıllarında E — Defter mükellefi olduğu, 2018, 2019 ve 2020 yıllarında e defter beratlarının yasal sürelerinde yaptırılmış olduğu tespit edildiği, davacı tarafın, ticari defterlerinin incelenmesi sonucunda 13.08.2020 icra takip tarihi ve 02.10.2020 dava tarihinde itibari ile alacak bakiyesinin 35.926,39 TL olduğu, İcra takibine konu edilen 30.12.2019 tarih ve … seri numaralı 27.644,66 TL fatura ile 31.01.2020 tarih ve … seri numaralı 9.152,73 TL faturadan kaynaklı 35.926,39 TL alacak için icra takibi yapılmış olduğu, söz konusu faturalara ilişkin Gelir İdaresi Başkanlıklarından gelen BA — BS formlarının incelenmesi sonucunda; … seri numaralı 9.152,73 TL fatura ile ilgili olarak KDV Hariç tutarı olan 7.756,55 TL ile ilgili davacı ve davalı BA — BS formlarının karşılıklı örtüştüğü, … seri numaralı 27.644,66 TL fatura ile ilgili olarak KDV Hariç tutarı olan 23.427,68 TL ile ilgili davacı BS formunda KDV Hariç tutarı olan 23.427,00 TL’nin beyan edilmiş olduğu ancak davalı … Makine İmalat İnşaat Nakl. Ve Dış Tic. Ltd. Şti. BA formunda 23.427,00 TL’lik 1 adet fatura beyanında faturayı aldığı firmanın dava dışı 1600579748 vergi sicil numaralı … Ltd. Şti. ünvanlı firma olarak beyan edildiği tespit edildiği, davalı vekili tarafından verilen 20.10.2020 tarihli dilekçesinde “Müvekkil şirket, davacı şirketten ticari ilişkiden dolayı toplamda 68.926,39 TL değerinde mal alımı gerçekleştirdiği, bunun akabinde çeşitli zamanlar toplamda 33.000,00 TL Müvekkil şirket tarafından davacı şirkete ödeme yapmıştır.” Şeklinde beyanının yer aldığı, davalı beyanında yer alan 68.926,39 TL’lik mal alımı beyanı ile davacı şirket defter kayıtlarında yer alan satışları toplamının birebir örtüştüğü, diğer taraftan davalı beyanında yer alan 33.000,00 TL ödeme beyanının da davacı ticari defter kayıtlarında yer alan tahsilatları toplamı ile de birebir örtüştüğü tespit edildiği, bu durumda BA — BS formlarının karşılaştırılması sonucunda her ne kadar davalı BA form beyanında dava dışı 1600579748 vergi sicil numaralı … Ltd. Şti. ünvanlı firmadan alış olarak KDV Hariç 23.427,00 TL beyanı var ise de bu beyanının sehven yapıldığı kanaatine varıldığı, davacı davalıya herhangi bir ihtarname düzenleyip temerrüde düşürmediğinden alacağı tutar için herhangi bir faiz hesaplaması yapılmadığı mütalaa edilmiştir.
Davalı tarafın ticari defterlerinin incelenmesi amacıyla Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmış olup, talimat mahkemesince ticari defterler SMMM bilirkişiye tevdi edilmiştir.
SMMM bilirkişinin talimat mahkemesine sunmuş olduğu bilirkişi raporunda özetle: Dava dosyası ve Davalı … Makina İmalat Ltd. Şti.’nin kanuni defterleri üzerinden yapılan inceleme ve araştırmalar sonucunda, ayrıntıları yukarıda yer alan gerekçeler ışığında;
Davalı şirketin kanuni defterlerinin eksik, hatalı ve yanlış kayıtları içerdiği, bu nedenle, sahibi lehine delil gücüne sahip olmadığı, Davalı … Makina İmalat Ltd. Şti.’nin Davacı … Kalite Kontrol Ltd. Şti.’nden 2018-2020 yıllarında toplam 37.866,45 TL tutarında mal ve/veya hizmet aldığı, buna karşılık 2019 ve 2020 yılında toplam 43.713,72 TL ödemede bulunduğu, takip tarihi itibariyle davacı firmaya 25.212,68 TL borcu bulunduğu, davalı şirketin davacı firmaya 5.700,00 TL ve 5.013,72 TL’yi ödeme olarak kaydettiği, ancak herhangi bir ödeme belgesi bulunmadığı, davacı firmanın davalı şirkete düzenlediği 31.059,95 TL tutarında iki adet faturanın davalı şirketin kayıtlarında yer almadığı mütalaa edilmiştir.
Bilindiği üzere 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) hükümlerine göre: Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması ve defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
O halde yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davacının davalıya ticari ilişki kapsamında iki adet 30.12.2019 tarih ve … seri numaralı 27.644,66 TL fatura ile 31.01.2020 tarih ve … seri numaralı 9.152,73 TL faturanın düzenlendiği, mal ve hizmetin verildiği, ancak bedelinin ödenmediği ileri sürülmekle taraflar arasında TTK m. 89 anlamında yazılı bir cari hesap sözleşmesinin bulunmadığı, taraflar arasındaki ilişkinin, uygulamada sıkça karşılaşılan “açık hesap” ilişkisinin olduğu, davacı tarafından düzenlenen 9151,73 TL bedelli faturanın davalı defterlerinde kayıtlı olduğu, davalının BA formu ile Vergi Dairesine bildirimde bulunduğu anlaşılmakla, bu fatura yönünden mal tesliminin yapıldığının sabit olduğu, 27.644,66 TL bedelli fatura yönünden ise 18/03/2020 tarihli mali müşavir bilirkişinin raporunda sehven BA formunun davacı yerine dava dışı … Ltd Şti bildirildiği, davalı taraf defterlerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda defter kayıtlarının eksik , hatalı ve yanlış kayıt içerdiği, 2018-2020 tarihleri arasında 37.866,45 TL tutarında mal ve hizmetin alındığının sabit olduğu, bu mallara karşılık 5.700 ve 5.013,72 TL ödeme kaydedildiği ancak ödemeye dair belgenin bulunmadığı ve davalı defterlerinin usulune uygun tutulmadığından davalı lehine ödeme kayıtlarına itibar edilmeyerek davacının defterlerindeki lehe kayıtlara itibar edilerek iki faturadan dolayı davacının 35.926,39 TL alacaklı olduğu ödendiğinin davalı tarafından yazılı ve kesin deliller ile ispat yükü altında olup sunulan deliller ile ispat edilemediğinden davanın kabulu ve itirazın iptali ile takibin devamına, icra inkar tazminatı yönünden alacağın fatura alacağı olduğu, likit olduğu, davalının asıl alacak yönünden itirazında haksız olduğundan koşulları oluşmakla, icra inkar tazminatı talebinin kabulu ile aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın KABULÜ ile; davalının Bursa 5. İcra Md.nün 2020/… esas sayılı icra dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
2-İİK 67. Maddesi uyarınca icra inkar tazminatının koşulları oluştuğundan alacağın %20’si olan 7.185,27-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 2.454,13 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 433,91 TL’nin mahsubu ile bakiye 2.020,22 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Arabuluculuk Ücret Tarifesi kapsamında Maliye Hazinesinden karşılanan arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye ÖDENMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan bilirkişi gideri 650,00 TL, talimat bilirkişi gideri 650,00 TL, posta, talimat ve tebligat gideri 165,00 TL olmak üzere toplam 1.465,00 TL yargılama gideri ve 433,91 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.898,91 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 5.388,96 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 28/10/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.