Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/436 E. 2021/698 K. 17.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/436
KARAR NO : 2021/698
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – T.C.N…. –
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – T.C.N…. –
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/08/2020
KARAR TARİHİ : 17/09/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 08/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalı tarafından Bursa 20. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… sayılı dosyası ile davacı aleyhine Kambiyo Senetlerine Mahsus Haciz yolu ile icra takibi yapıldığını, davacının; icra takibinden ve bonodan, kıymet takdiri için evine gelinmesi ile haberi olduğunu, davacıya gönderilen ödeme emrinin tebliği de usulsüz olduğunu, davacının, davalıya herhangi bir borcu olmadığı gibi hiçbir münasebeti dahi bulunmadığını, ilgili icra takip dosyasının konusu bono üzerindeki yazılar ve imza davacıya ait olmadığını, gerek mahkemeniz huzurunda atılacak imzalar ve gerekse toplanacak deliller ile bono üzerindeki imzalar/yazılar karşılaştırılarak yapılacak bilirkişi incelemesi sonunda takip konusu bono üzerindeki imzaların ve yazıların davacıya ait olmadığı anlaşılacak ve haklılığımız sübuta ereceğini, yargılama aşamasında davacının haciz tehdidi altında bulunması ve davacının daha fazla mağdur olmaması için HMK 209/1.maddesinde düzenlenen ‘Adi bir senetteki yazı veya imza inkâr edildiğinde, bu konuda bir karar verilinceye kadar, o senet herhangi bir işleme esas alınamaz.’ hükmü gereğince icra takibinin davacı yönünden tedbiren durdurulmasını talep ettiğini, ancak mahkemenizce gerek görülmesi halinde icra takip dosyası borcunu fazlasıyla karşılar değere haiz ve davacı adına kayıtlı olan dosyadan hacizli taşınmazın teminat kabul edilerek taşınmaza tedbir konulması karşılığında icra takibinin yargılama sonuna kadar tedbiren durdurulmasını talep ettiklerini, takip konusu bonodaki imzanın sahteliğiyle ilgili olarak sorumlu olanlar hakkında maddi-manevi tazminat haklarımız saklı kalmak kaydıyla suç duyurusunda bulunulduğunu, öncelikle icra takibinin devamı halinde davacının mağduriyetinin daha da artacak olması nedeniyle HMK 209/1.maddesinde düzenlenen ‘Adi bir senetteki yazı veya imza inkâr edildiğinde, bu konuda bir karar verilinceye kadar, o senet herhangi bir işleme esas alınamaz.’ hükmü gereğince teminatsız olarak, aksi kanaate olunduğu takdirde ise icra takip dosyası borcunu fazlasıyla karşılar değere haiz ve davacı adına kayıtlı ve icra dosyasından hacizli bulunan taşınmazın teminat kabul edilerek taşınmaza tedbir konulması karşılığında; yargılama sonucunda verilen karar kesinleşene kadar davacı yönünden icra takibinin tedbiren durdurulmasına, Bursa 20. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… sayılı dosyasındaki bono üzerindeki yazıların ve imzanın davacıya ait olmadığının ve davacının, davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkilinin aleyhine her türlü doğruluktan uzak, kendi içinde dahi çelişkiler içeren kurguya dayalı iddialar ile açılmış olan menfi tespit davasının yasal zemini bulunmadığı gibi, fiili gerçekliği olmadığını, müvekkile verilen senedin vadesinde ödenmemesi, davacının da üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmemesi üzerine Bursa 20. İcra Müdürlüğünün 2019/… E. Sayılı dosya ile davacı aleyhinde kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlatıldığını, bilindiği üzere kambiyo senetleri sebepten mücerret ödeme araçları olduğunu, ancak davacı taraf, bahsi geçen senedi ödememek için kötüniyetli bir takım iddialarla müvekkilin alacağına ulaşmasını önleyici şekilde huzurdaki davayı haksız olarak ikame ettiğini, müvekkil senet metninden de anlaşılacağı üzere yetkili hamil sıfatı ile icra dosyasının takip alacaklısı olduğunu, yine Bursa 20. İcra Müdürlüğü’nün 2019/ … Esas sayılı dosyasına konu senet incelendiğinde dahi senet üzerindeki bilgi ve şerhler doğrultusunda davacı iddialarının yersiz olduğu açıkça görülmediğini, davacı yan müvekkilimize takibe konu senetle ilgili olarak herhangi bir borcu olmadığını iddia etmişse de bu husus gerçeği yansıtmadığını, davacı, müvekkilimize takibe konu senetten kaynaklanan borcunu ödemediğini, üstelik vadesi geçmiş olan borcunu bu zamana kadar ödememesine rağmen kötüniyetli olarak müvekkilimizin mahrum kalmış olduğu alacağının tahsilini geciktirmek için kötüniyetli işbu davayı ikame ettiğini, ayrıca kambiyo senetlerinin sebepten mücerretliği ilkesi gereğince de davacının müvekkilimize olan borcunu ödemediği ve itirazında kötüniyetli olduğu aşikar olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, tarafların karşılıklı beyan dilekçeleri, Bursa 20. İcra Müdürlüğünün 2019/… sayılı icra takip dosyası, imza incelemesi, grafoloji raporu, bono aslı, bilirkişi raporu, yazılan müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, kıymetli evrak sebebiyle 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 72. Maddesine göre açılan menfi tespit istemine ilişkindir.
Davalı tarafından 01/08/2019 vade tarihli 160.000,00-TL bedelli davacının aval (kefil), davalının ise lehtar olduğu bono sebebiyle Bursa 20. İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı icra takip dosyasında icra takibi başlattığı davacı tarafından itiraz edilmediğinden takibin kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Davacı tarafından icra takibine konu bonoda imza inkarında bulunduğu, bonoyu düzenlemediğini iddia ettiğinden, imza örnekler dosya arasına alınmış ve dava konusu bonodaki imzanın davacıya ait olup olmadığı konusunda imza incelemesi yapılmak üzere dosya ve dava konusu bono 1 grafolog bilirkişiye tevdi edilerek, rapor tanzimi talep edilmiştir.
Grafolog bilirkişinin 11/06/2021 tarihlii bilirkişi raporunda özetle: Dava konusu senet üzerindeki kefil “…” adına atfen atılı bulunan imzaların, …’a ait mevcut karşılaştırmaya esas imzaları arasında gözlenen tersim biçimi, işleklik derecesi, seyir, sürat, istif ve itiyatlar yönünden saptanan farklılıklara istinaden, … eli ürünü olmadığı mütalaa edilmiştir.
O halde toplanan delillerden somut olayda, davacı tarafından düzenlendiği ileri sürülen bonolarda aval( kefil) davacının imza inkarında bulunduğu, yapılan bilirkişi incelemesi ile imzanın davacının ait olmadığının tespit edildiği, bilirkişi raporunun gerekçeli denetime açık olduğu anlaşılmakla bu rapora itibar edilerek davacı tarafından aval olarak düzenlenmeyen bono sebebiyle davacının sorumlu olmayacağı, imza inkarının mutlak defii olup herkese karşı ileri sürüleceğinden (Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin2016/5066 Esas ve 2016/10160 Karar sayılı onama kararında da vurgulandığı üzere) davacının davalıya bono sebebiyle borçlu olmadığının tespiti ile davanın kabulune karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın KABULÜ ile; Bursa 20. İcra müdürlüğünün 2019/… esas sayılı icra takip dosyasına konu 01/08/2019 vade tarihli 160.000,00-TL bedelli davacının aval (kefil), davalının ise lehtar olduğu bono sebebiyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 10.929,60 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 2.732,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 8.197,20 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Arabuluculuk Ücret Tarifesi kapsamında Maliye Hazinesinden karşılanan arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye ÖDENMESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan bilirkişi gideri 700,00 TL, posta, talimat ve tebligat gideri 96,30 TL olmak üzere toplam 796,30 TL yargılama gideri ve 2.732,40 TL peşin harç olmak üzere toplam 3.528,70 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 19.150,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/09/2021
Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.