Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/377 E. 2021/369 K. 24.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA ” Karar”

ESAS NO : 2020/377 Esas
KARAR NO : 2021/369
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI :… – … …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/07/2020
KARAR TARİHİ : 24/05/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 07/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkil … 13/04/2019 Tarihinde ek gelir kazanma maksatlı olarak davalı firmadan, telefon kaplarına baskı yapmayı sağlayan Gritty Marka A4UV Model bir baskı makinesi satın aldığını, müvekkilin bu baskı makinesi ve baskı için gerekli parçalar için toplamda 32.727,45 TL parayı babası … …’e ait kredi kartı ve akrabası …’e ait kredi kartı aracılığıyla davalı firmaya birden fazla çekim yapılmak suretiyle ödediğini, bu alışverişe ilişkin bir fatura düzenlemeyi reddeden firma müvekkilin ısrarlarına rağmen müvekkile makineye veya diğer malzemelere ilişkin fatura kesmekten kaçındığını, ayrıca alınan baskı makinesinin ayıplı ve arızalı olduğunu, makinenin bu kronik arızasının davalı tarafça giderilemediğini, bu hali ile verilm alınamadığını, tamir bedelinin ise değişecek parça sebebiyle yüksek olduğunu, tüm bu nedenlerle haklı davamızın kabulüne karar verilmesini, sözleşmeden döndüğmüzü ve makineyi davalıya teslim etmeye hazır olduğumuzu tekraren bildirerek fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL makine bedelinin temerrüt tarihi olan 23.01.2020 tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faiziyle iadesine karar verilmesini, ayıplı makinenin ortaya çıkardığı arıza sebebiyle yapılan 300 TL’lik yedek parça masrafının temerrüt tarihi olan 23.01.2020 tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faiziyle iadesine karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesi hususunda karar tesis edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı süresinde ayıp ihbarında bulunmadığını, davaya konu makineyi aldığı günden beri sağlıklı şekilde çalıştıramadığını beyan etmiş ve süresinde ihbarda bulunmadığını, yetkiye de itiraz ettiklerini, davacı tarafın satın almış olduğu ve 1 yılı aşkın süredir kullandığı makineyi uygun şartlar da ve aldığı eğitimlere rağmen yine de kullanım kurallarına uygun kullanmaması nedeni davalı müvekkil firmadan haksız yere bedelini tahsil etmeye çalıştığını, makinenin ayıplı olduğuna ilişkin iddiaların asılsız olduğunu, bu nedenlerle haksız ve mesnetsiz davanın hem yetki yönünden, hem süresinde ihbarda bulunulmaması nedeni ile ve hem de esastan reddine yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, satın alınan baskı makinesinin gizli ayıplı olması nedeniyle sözleşmeden dönülmesine dayalı olarak makinenin davalı tarafa teslimi, fazlaya ilişkin haklar saklı kalınmak kaydıyla 1.000,00 TL makine bedelinin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faiziyle iadesine karar verilmesi talebine ilişkindir.
Mahkememizce yargılama yapılarak tahkikat aşamasına geçilmiş,BTSO’ya, Bursa Esnaf ve Sanatkarlar Odası’na ,Yıldırım Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne yazılan müzekkere cevapları mahkememiz dosyası arasına alınarak incelenmiştir.
Eldeki dava, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01/07/2012 tarihinden sonra, 29/07/2020 tarihinde açılmıştır.
6102 sayılı TTK. 4.maddesine göre bir davanın ticari dava olabilmesi için uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğmuş bulunması veya anılan yasa maddesinde sayılan mutlak ticari davalardan sayılması gerekir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 12. maddesinde “Bir ticari işletmeyi, kısmen de olsa, kendi adına işleten kişiye tacir denir” hükmünü içermektedir.
26/06/2012 tarihinde kabul edilen, 30 Haziran 2012 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 6335 sayılı yasanın 2.maddesinde, “6102 sayılı Kanun’un 5.maddesinin başlığı” 2. ticari davalar ve çekişmesiz yargı işlerinin görüleceği mahkemeler” şeklinde, 1. fıkrasında yer alan “davalara” ibaresi ise davalar ve ticari nitelikteki “çekişmesiz yargı işlerine” şeklinde 3.ve 4. fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır”. şeklinde düzenlenmiştir.
TTK’nun 19.maddesinde “Bir tacirin borçlarının ticari olması asıldır. Ancak, gerçek kişi olan bir tacir, işlemi yaptığı anda bunun ticari işletmesiyle ilgili olmadığını diğer tarafa açıkça bildirdiği veya işin ticari sayılmasına durum elverişli olmadığı takdirde borç adi sayılır. Taraflardan yalnız biri için ticari iş niteliğinde olan sözleşmeler, Kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, diğeri için de ticari iş sayılır” hükmü bulunmaktadır.
Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Mahkeme duruşma yapmadan, yani taraflara tebligat yapıp onları dinlemeden dosya üzerinden de görevsizlik kararı verebilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmış ise veya yapılmamış olsa bile re’sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip, karara bağlamalıdır.
Bu açıklamalar ışığında somut olayın, davacının, davalıdan satın almış olduğu baskı makinesinin ayıplı olduğu iddiasına dayalı sözleşmeden dönme, makinenin davalıya teslimi, fazlaya ilişkin hakların saklı kalınması kaydıyla 1.000,00 TL ve 300,00 TL yedek parça masrafının davalıdan tahsiline karar verilmesine ilişkin olduğu, yapılan incelemeler neticesinde davacının tacir ve esnaf kaydının olmadığı, vergi mükellefiyet kaydının, beyannamesinin de bulunmadığı, davanın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olmadığı, davanın mutlak ticari davalardan da sayılmadığı anlaşıldığından mahkememizin görevsizliğine, Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğuna dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın görev dava şartı noksanlığı sebebiyle usulden reddine, mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, Bursa Asliye Hukuk Mahkemeleri’nin görevli olduğuna,
2-HMK’nın 20. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde talep halinde dosyanın Bursa Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, talep olmadığı takdirde dosya üzerinden davanın açılmamış sayılmasına dair karar verilmesine,
3-HMK’nın 331. Maddesine göre yargılamanın görevli mahkemede devam etmesi halinde yargılama giderlerin görevli Bursa Asliye Hukuk Mahkemesince takdirine, yargılamanın görevli mahkemede devam etmediği taktirde talep üzerine mahkememizce dosya üzerinden yargılama giderlerinin tespiti ve hükmedilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.24/05/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.