Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/332
KARAR NO : 2020/740
BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …
DAVACI : … –
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 17/07/2020
KARAR TARİHİ : 18/11/2020
YAZIM TARİHİ :24/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili şirketin davalı ile fabrika binası yapılması hususunda anlaştıklarını ancak davalının bir takım kusur ve davranışları yüzünden inşaatın tamamlanamadığını, müvekkilinin yapmış olduğu işlere ilişkin kısmın ödemesinin yapılmadığını, belirterek müvekkilinin hak edişinin tahsili için Bursa 6.İcra Müd. 2019/… esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: açılan davayı kabul etmediklerini, yapılan tebligatın usulsüz olduğu için verdikleri cevap dilekçesinin süresinde sayılması gerektiğini, müvekkilinin davacının talep ettiği kadar borçlu olmadığını, davacının inşaatın %10 seviyesinde terk ettiğini, davacı tarafından ibraz edilen faturaların tümünün müvekkile ait inşaatta kullanıldığının ispat edilmesi ve müvekkilin yapmış olduğu işlere karşılık aralarındaki cari hesap ilişkisi gereği müvekkili tarafından yapılan nakit ödemelerin düşülmesi gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER:
Dava dosyası, icra dosyası,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, davacı tarafından davalı aleyhine Bursa 6.İcra Müd. Z2019/… esas sayılı dosyasında başlatılan icra takibine davalının itirazı üzerine, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 67.maddesine göre açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Bilindiği üzere 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinde mutlak ticari davalar: [(1) Her iki tarafında ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları (Ek ibare: 26/06/2012-6335 S.K./1. m.) ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;,
a) Bu Kanunda,
b) Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. maddelerinde,
c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580. maddelerinde,
d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,
e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde,
f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava (Ek ibare: 26/06/2012 – 6335 s. K. 1. m.) ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır] şeklinde düzenlenmiştir.
Bunun yanında, TTK’nın 21.maddesi gereğince her iki tarafın tacir olması ve tarafların ticari işletmesi ile ilgili olan davalar, taraflardan birinin ticari işletmesiyle ilgili olması kaydıyla Borçlar Kanununun havale hakkındaki 457 – 462 ve vedia hakkındaki 463 – 482. maddelerinde düzenlenen hususlardan doğan nispî nitelikteki ticari davalar yönünden de ticaret mahkemesi görevlidir.
Türk Ticaret Kanununun 4.maddesinde, bu kanundan doğan hukuk “davalarının” ticari dava sayıldığı, aynı kanunun 5. maddesinin ikinci fıkrasında, bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu kanunun 4. maddesi hükmünce ticari sayılan “davalara”, ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir.
Dava konusu alacağın kaynağı,davacı tarafından davalının arsasına fabrika binası yapılmasına ilişkin sözleşme uyarınca davacının yapmış olduğu işlere karşılık talep ettiği alacağına dayanmaktadır.
Davacı tacir olup, davalı tacir veya esnaf değildir.
Her iki tarafın tacir olmaması,yapılan işin ticari iş olmaması ve davanın konusu kanunda ticari dava olarak sayılan davalardan olmadığından mahkememiz görevsiz olup,dosyanın görevli Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine dair karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,kararın dayandığı gerekçeye ve kurulun takdirine göre;
1-Dava dilekçesinin reddi ile mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Dosyanın kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içinde talep halinde yetkili ve görevli Bursa Nöbetçi ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine, iki haftalık süre içinde talep edilmediği taktirde davanın AÇILMAMIŞ SAYILACAĞININ İHTARINA,
3-Harç ve yargılama giderlerinin görevli Mahkemece dikkate alınmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf açık olmak üzere karar verildi.
18/11/2020
Başkan … Üye … Üye … Katip …
¸E-imzalıdır. ¸E-imzalıdır. ¸E-imzalıdır. ¸E-imzalıdır.