Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/19 E. 2021/427 K. 07.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/19 Esas – 2021/427
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ “Türk Milleti Adına” KARAR

ESAS NO : 2020/19
KARAR NO : 2021/427

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : … VE İLETİŞİM HİZ. TİC. LTD. ŞTİ –
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVALI : … TELEKOMÜNİKASYON BİLGİSAYAR HİZMETLERİ VE SANAYİ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/09/2015
KARAR TARİHİ : 07/06/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 02/07/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özet olarak; müvekkil şirketin davalı tarafça keşide edilen 17/08/2015 tarihli ihtarnameyle, daha önce süresiz ve bedelsiz olarak uhdelerine bırakılan IP bloklarına ait kullanım bedeli adı altında 104.400 TL’nin ödenmesinin talep edildiğini ancak Bursa ili ve çevresinde genelde telekomünikasyon, özel olarak da bilişim sistemleri ve internet hizmetleri sektöründe faaliyet göstermek üzere kurulmuş bir şirket olduğunu, davalı şirketin de aynı sektörde faaliyet göstermekte olduğunu, davacı-karşı davalı şirket yetkilisi ve hissedarı olan Sinan Sunaner’in müvekkil şirkette eski müdür ve ortak olduğunu, müvekkil şirketin faaliyete başladığında müşterilere verdiği internet hizmetlerinde davalı şirkete ait IP bloklarını kullanacağını, … şirketinin ayrıca RIPE NCC üyesi olamayacağının ortaklık protokolünde belirlendiğini, buna göre müvekkil şirketin, mülkiyeti davalı şirkete ait yaklaşık 10 bin adet IP numarasından yalnızca 11 adetini teknik altyapısında kullandığını ve müşterilerine bu IP numaralarından verilen anonsla internet yayınına çıkma olanağı sağladığını, noter aracılığıyla bu IP şifrelerinin kullanım hakkının süresiz ve bedelsiz olarak müvekkil şirkete bırakıldığını, müvekkile anılan IP’lerin kayıt malikliği dışındaki tüm kullanma,yararlanma şekillerinin süresiz olarak devredilmekle, esasen IP’lerin mükiyetinin de devredildiğini, maddi değer olarak adedi 10USD olan IP’ler ile ilgili davalı şirket tarafından fahiş miktarda kullanım bedeli talep edilmesinin kötü niyetli olduğunu, bu nedenlerle davalının ödemek zorunda olmadığı bir borçla müvekkilini tehdit eden ve korunmaya değer hukuksal yararı bulunan davacının adı geçen ihtarnamede bahsedilen alacak nedeniyle borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; menfi tespit davası açılabilmesi için, borçlunun, borçlu olmadığının hemen tespit edilmesinde korunmaya değer bir hukuki yararın bulunması gerektiğini, davacı şirketin kurulduğu tarihten itibaren kesintisiz ve aralıksız bir şekilde müvekkil şirkete ait IP bloklarını kullanmakta olup işbu IP bloklarının kullanım bedeli olan 104.040,00 TL’sinin ödenmesi için müvekkil şirketçe Bursa 10. Noterliği 17/08/2015 tarih ve 031238 yevmiye ../.. sayılı ihtarname keşide edildiğini, ancak ihtarname ekinde fatura veya senet bulunmadığını, müvekkil şirketin IP bloklarının kullanım bedelini sadece keşide ettiği ihtarname ile talep etmiş olduğunu, bu ihtarnamenin herhangi bir belgeye dayanmadığını, davacı şirket tarafından iddia edilenin aksine davacı şirketin kurulması aşamasında müvekkil şirket yetkilisi tarafından hiçbir şekilde nakdi sermaye yerine müvekkil şirkete ait teknik bilgi, altyapı, ayni olarak mülkiyetinde bulunan bazı elektronik mükiyetler, lisansların, teknik haklar sermaye payı olarak konulmadığını, Ip bloklarınının mülkiyetinin tamamen müvekkil şirkete ait olduğunu bildirerek hukuki yararın ve dava şartının bulunmaması nedeniyle davanın reddini talep etmiştir.
Dava, davalı tarafça davacıya keşide edilen 104.040,00 TL’nin ödenmesine yönelik ihtarname üzerine borçlu olunmadığının tespitine karar verilmesi istemine ilişkindir.
Yanlar arasındaki uyuşmazlık, davalı tarafça keşide edilen ihtarnameye konu alacağın mevcudiyetinin yanısıra bu ihtarname üzerine davacının menfi tespit davası açmasında hukuki yararının mevcut olup olmadığı hususunda yoğunlaşmaktadır. HMK 114/1-h bendi gereğince davacının dava açmakta hukuki yararının bulunması dava şartı olup mahkemece re’sen dikkate alınmalıdır. Davalının keşide ettiği ihtarda, davacının kullanımına bırakılan internet IP blok kullanım bedellerinin ödenmesi talep edilmektedir. Davacı ise, söz konusu IP bloklarının bedelsiz ve süresiz şekilde kendilerine bırakılmış olmakla mülkiyetlerinin de geçirildiğinden bahisle davanın reddini dilemiştir.
Menfi tespit davaları, İİK 72 maddesi gereğince kural olarak icra takibinden öncede açılabilir. Bu durumda, davacının bu davayı açmaya zorlayacak nitelikte aktüel ve korunmaya değer bir yararının bulunması şarttır. Bu şartın varlığını somut olayda ihtarnamenin dayanağında aramak gerekir. Şöyle ki; davalının davacıya ihtarname göndermesini gerektirir şekilde yanlar arasında IP bloklarının belirli bir tarihe kadar kullanımını ve sonrasında teslimini düzenleyen bir sözleşme mevcut değildir. Ayrıca davacının davalıya belli bir rakamı ödemesini gösterir bir borç belgesi de bulunmamaktadır. Davalı yan, davacı ile aralarındaki ihtilafa istinaden begeye dayalı olmaksızın bahsi geçen ihtarnameyi keşide etmiştir. Dolayısıyla, bu ihtarnameye konu edilen alacağın tahsili yönünde davalının ilamsız icra takibinden başkaca bir hukuki yolu yoktur, kaldı ki davalı tarafça da açılmış bir icra takibi bulunmamaktadır. Bir başka deyişle davacı hakkında O’nu zorlayacak bir icra tehdidi olmadığı gibi aktüel olarak da iş bu davayı açmakta hukuken korunabilecek bir yararı da yoktur. Bu itibarla, davacının menfi tespit davası açmasında dava şartı niteliğindeki hukuki yararının bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılarak davanın usulden reddine ilişkin karar verilmiştir.
Mahkememiz bu kararı davacı vekilinin 19/03/2018 tarihli dilekçesi ile temyiz edilmiştir.
Yargıtay 23. Hukuk Daire’si 2018/871 E. 2019/4629 K. Sayılı ilamı 11/11/2019 tarihli kararı ve ” Bir davanın korunmaya değer, güncel hukuksal yarar bulunmaması nedeniyle reddedilebilmesi için, davacı/borçluyu tehdit edebilecek tehlike ve savsaklamalara karşı onu koruma gereksinmesinin olmaması gerekir. Borçlunun, hakkında henüz icra takibi başlamadan önce de yapılabilecek olası bir takibi düşünerek, kendisini bir borçla tehdit eden kimseye karşı “böyle bir borcu bulunmadığının saptanması” için dahi menfi tespit davası açabileceği kabul edilmiştir. Somut olayda davacı tarafına gönderilen ihtarnameye istinaden menfi tespit davası açmıştır. Davacının bu davayı açmasında hukuki yararının bulunduğunda hiç kuşku olmadığı gibi, böyle bir davayı açmasına da hiçbir hukuki engel bulunmamaktadır. Bu itibarla, mahkemece, davacı/borçlunun davayı açmasında hukuki yararının olduğu kabul edilerek davanın esasına girilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.” gerekçesi ile bozulmuştur.
Yeniden mahkememiz esasına kaydedilen dava dosyasında yargılamaya devam edilmiş, Yargıtay Bozma ilamı doğrultusunda duruşmada tanık beyanları alınmış, dosya bilgisayar mühendisi ve Smm konusunda uzman bilirkişiye tevdi edilerek bilirkişi raporu temin edilmiştir.
15/02/2021 tarihli bilgisayar mühendisi bilirkişi raporunda özetle; davaya konu IP blokları davalı şirkete ait olduğu sadece davacıya kulanım hakkının sunulduğu tespit edildiğini, taraflar arasında imzalanan protokolde IP bloklarının taraflar arasında devredilmediği sadece kullanım hakkı verildiği fakat protokolde belirtilen IP bloklarının hangileri olduğu, kullanım süresi ve ücretlendirme ile açıklamaların bulunmadığının görüldüğünü, ayrıca dava dosyasında bulanan Bursa 22. Noteri olaylı her iki şirkettede ortalığı bulunan Sinem Sunaner azmak’ın davalı firma ortağı Sinan Sunaner’in hiçbir bilgisi, izni ve onayı olmaksızın imzalandığını iddia ettiği taahhütnamede IP bloklarının süresiz kullanım hakkının verildiğinin görüldüğünü, fakat ücretlendirmeyle ilgili madde yer almadığını, davacı şirket adresinde inceleme yapılamadığını ve şirketin devrolmasından dolayı IP bloklarının kullanım süresiyle ilgili tespit yapılmadığını, bedel hesabına yönelik yapılan araştırmalarda aynı özelliklere sahip IP bloğunun adet fiyatı aylık 600-1000 TL arası değiştiğini, IP bloklarının belirli bir alanda bulunan müşterilerin kullanımı için tahsis edildiğinden farklı alanlar için faklı blok tanımlamaları yapıldığından her bir kullanım alanına tahsis IP blokları kendi kullanım alanı için yetersiz kalması durumunda yeni IP bloğu kullanıma sunulabilir, fakat farklı lokasyonlar için kullanılan IP sayısına bakılmaksızın farklı IP bloklarının tanımlandığını bildirmiştir.
03/05/2021 tarihli ortak bilirkişi raporunda özetle;Bursa 2.Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/19 Esas Sayılı mevcut dosyası, Davacı şirkete ait ticari defterlerin, Davalı şirkete ait ticari defterlerin incelenmesi sonucu; Davalı şirket tarafından, Davacı şirkete 05-06-07-08-09-10-11-12/2013 dönemi ile ilgili aylık (1.000 TL +KDV 180 TL =1.180 TL IP Kullanım ücreti faturası düzenlenmiş olduğu, faturaların davacı şirket tarafından ödenmiş olduğu, Davaya konu IP Bloklarının yönetim yetkisi iki firmada da bulunduğundan; aynı IP Bloğunu ortak kullanıp kullanmadıklarının, hangi firmanın hangi IP bloğunda kaç IP kullandığının tespit edilmesi mevcut dava dosyasındaki delillerle mümkün olmadığı mütalaa edilmiştir.
Toplanan tüm deliller ve dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde açılan dava;Bursa 10. Noterliği’nin 17/08/2015 tarih … yevmiye nolu ihtarnamesinde belirtilen 104.040,00 TL miktarda davalı tarafa borçlu olmadığının tespitine karar verilmesine ilişkindir.
Her ne kadar davalı tarafça Bursa 10. Noterliği’nin 17/08/2015 tarihli … yevmiye nolu ihtarnamesinde 11 adet IP bloklarının kullanım bedeli olan 104.040,00 TL nin taraflarına ödenilmesi talep edilmiş ise de ilgili ihtarnamede, davacı tarafın 11 adet IP blokunun her biri içerisinde yer alan IP adreslerinin kaç tanesinin, hangi tarih aralıklarında davacı tarafça kullanıldığı iddiasının somut olarak yer almadığı, bilgisayar mühendisi Abdulrahim Filizel tarafından tanzim edilen 15/02/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davaya konu IP bloklarının davalı şirkete ait olduğu, davacıya kullanım hakkının sunulduğu, taraflarca akdedilen protokolde belirtilen IP bloklarının hangileri olduğu, kullanım süresi, ücretlendirme ile açıklamaların bulunmadığı, Bursa 22. Noteri onaylı her iki şirkette de ortalığı bulunan Sinem Sunaner Azmak’ın imzaladığı taahhütnamede IP bloklarının süresiz kullanım hakkının verildiği , ücretlendirmeyle ilgili madde yer almadığı, davacı şirket adresinde inceleme yapılamadığı, şirketin devrolmasından dolayı IP bloklarının kullanım süresiyle ilgili tespit yapılmadığı,bedel hesabına yönelik yapılan araştırmalarda aynı özelliklere sahip IP bloğunun adet fiyatı aylık 600-1000 TL arası değiştiği, IP bloklarının belirli bir alanda bulunan müşterilerin kullanımı için tahsis edildiğinden farklı alanlar için faklı blok tanımlamaları yapıldığından her bir kullanım alanına tahsis IP blokları kendi kullanım alanı için yetersiz kalması durumunda yeni IP bloğu kullanıma sunulabileceğini, fakat lokasyonlar için kullanılan IP sayısına bakılmaksızın farklı IP bloklarının tanımlandığının bildirildiği, SMMM Ayhan Aydın ve bilgisayar mühendisi Abdulrahim Filizel tarafından tanzim edilen 03/05/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davalı şirket tarafından, davacı şirkete Mayıs-Aralık 2013 dönemleri arasında aylık 1.000,00 TL + KDV = 1.180,00 TL IP kullanım ücreti faturası düzenlenmiş olduğu, faturaların davacı şirket tarafından ödenmiş olduğu, davaya konu IP Bloklarının yönetim yetkisi iki firmada da bulunduğundan; aynı IP Bloğunu ortak kullanıp kullanmadıklarının, hangi firmanın hangi IP bloğunda kaç IP kullandığının tespit edilmesinin mevcut dava dosyasındaki delillerle mümkün olmadığının belirtildiği, bilirkişiler tarafından tanzim edilen raporlarda davaya konu hususlar bilimsel gerekçeli ayrıntılı olarak açıklanmış, raporların mahkememizce hükme esas alınmaya yeterli olduğu kanaatine varılmakla birlikte, davalı tarafça; hangi tarih aralıklarında, hangi IP bloklarının, IP blokları içinde yer alan IP adreslerinin kaç tanesinin davacı tarafça kullanıldığı hususunun gerek noter ihtarnamesinde gerekse mahkememiz dosyasında davalı tarafça somutlaştırılamadığı kanaatine varıldığı, taraflarca imzalanan 28/11/ 2011 tarihli protokolde de davacının,davalı tarafa ait olan hangi IP bloklarını kullanacağı hususunun ayrıntılı olarak belirtilmediği dikkate alınarak davanın kabulüne, buna göre davacı tarafın , Bursa 10. Noterliği’nin 17/08/2015 tarih … yevmiye nolu ihtarnamesinde belirtilen 104.040,00 TL miktarda davalı tarafa borçlu olmadığının tespitine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın KABULÜNE, buna göre davacı tarafın , Bursa 10. Noterliği’nin 17/08/2015 tarih … yevmiye nolu ihtarnamesinde belirtilen 104.040,00 TL miktarda davalı tarafa borçlu olmadığının TESPİTİNE,
2-Alınması gerekli 7.106,97 TL harçtan peşin alınan 1.776,75 TL’nin mahsubu ile bakiye 5.330,22 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından sarf edilen aşağıda dökümü yazılı 1.794,50 TL yargılama gideri ve 1.776,75 TL peşin harcın, 27,70 TL başvurma harcı, 4,10 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 3.603,30 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 13.833,80 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansından karar tebliği için gerekli miktar kullanıldıktan sonra artan kısmın kararın kesinleşmesi halinde HMK’nın 333.maddesi uyarınca istek halinde davacıya iadesine,
6-Davalı tarafından kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde HMK’nın 333.maddesi uyarınca istek halinde davalıya iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 15 günlük yasal süre içinde mahkememize veya mahkememize iletilmek üzere herhangi bir nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek dilekçe ile Yargıtay’a temyiz yoluna başvurma hakkı açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/06/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

Yargılama Gideri:
1550 TL bilirkişi ücreti
244,75 TL posta ve tebligat gideri
1.776,75 TL Peşin harç
27,70 TL başvurma harcı
4,10 TL vekalet harcı
Toplam 3.603,30 TL