Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/167 E. 2022/271 K. 14.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Türk Milleti Adına
” KARAR”

ESAS NO : 2020/167
KARAR NO : 2022/271

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLLERİ : Av.
Av. … –
DAVALI : 1- … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALILAR : 2- … – … …
3- … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/01/2017
KARAR TARİHİ : 14/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 30/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tek delilleri olan Bursa 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2015/1153 a. Sayılı kısmi dava dosyasında ayrıntılı olarak yer alan kaza ile ilgili fazlaya ilişkin hakları saklı tutulmak kaydıyla 3.000 TL’lik maddi bir kısım dava açıldığını, davanın 15/12/2016 tarihli duruşmasında fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla kabulüne karar verildiğini, bu kısmi davada istenmiş olan 3.000 TL ye yer verilmediğini, açılan bu davanın kısmi davada saklı tutulan haklar için açıldığını, bu nedenlerle 17.500 TL maddi ve manevi tazminat alacağının trafik kazası tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karıştığı ifade edilen aracın müvekkil şirket tarafından sigortalandığını, sigorta şirketinin poliçe limitiyle sorumlu tutulabileceğini, söz konusu kazada tarafların kusurlarının incelenmesi gerektiğini, müvekkil sigortalısı aracın dava konusu kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusuru bulunmadığını, kusur unsurunun mevcut olmaması karşısında ise müvekkil şirketin herhangi bir sorumluğunun doğmayacağından davanın reddine karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalılar … ve … vekili duruşmada, cevap dilekçesini tekrar ettiğini, daha önceden açılmış bir davanın olduğunu derdestlik itirazında bulunduklarını, ıslah dilekçesini sunmadıklarını bu nedenle davanın reddini talep ettiği görülmüştür.
Bursa 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2015/1153 E. Sayılı-2016/994 karar sayılı kararı incelendiğinde, davacı … tarafından 21.08.2015 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebi ile davalılar … ve … aleyhine açılan maddi tazminat davası olduğu, davanın Anadolu Anonim Sigorta Şirketine ihbar edildiği, yapılan yargılama sonucu davanın kabulüne 3.000 T.L tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına dair karar verildiği kararın 31.03.2017 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.Asliye Hukuk Mahkemesince hükme esas alınan ve mahkememizce de yeterli bulunan bilimsel denetlenebilir ve gerekçeli bilirkişi raporunda; 26 DU … plakalı araç sürücüsü davalı …’nın 2918 sayılı Karayolları TK’nın 84/a maddesinde belirtilen “kırmızı ışıklı trafik işaretinden geçme” kuralının ihlal ettiğinden olayın meydana gelmesinde %100 oranında kusurlu olduğu, davacıya ait 16YB 953 plakalı aracın olay tarihi itibariyle piyasa değerinin 26.000,00 TL olduğu, kaza sonrasında hasarlı haliyle değerinin 7.500,00 TL olduğunu, toplam hasarın ise 18.500,00 TL olduğunu ve aracın PERT-TOTAL olarak kabul edildiğinden onarılmayacağını bu nedenle de değer kaybının olmayacağı ve dikkate alınmayacağı bildirilmiş olmakla karar verilmeyen 15.500 T.L miktarındaki hasar bedeli için Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açılırken fazlaya ilişkin haklar saklı tutulduğuna göre davacının davasında haklı olduğu, davalı … şirketinin kazaya karışan ve sürücüsünün %100 kusurlu olduğu 26 UD … plakalı aracın kaza tarihi itibari ile Zorunlu mali sorumluluk sigortacısı (Trafik sigortası) olduğundan meydana gelen gerçek zararlardan limit dahilinde sorumluluğu bulunduğu kanaatine varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Bununla birlikte davacı vekili manevi tazminat talep etmiş olmakla, manevi tazminat TBK 58/1.fıkrasında “Kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir.” şeklinde düzenlenmiştir.Olay maddi hasarlı trafik kazasıdır.Davacı vekili ise davacının aracının hasar görmesi sonucu manevi tazminat gerektirecek şekilde nasıl bir üzüntü ve acı yaşadığı, kişilik hakkının nasıl zedelendiği hususunda ispata yarar herhangi bir delil ileri sürmediğinden dolayısıyla davacı manevi tazminat talebinde haklı görülmediğinden red karar verilmiş, tüm bu açıklamalar doğrultusunda aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
Mahkememiz bu kararına karşı davalılar vekilinin 11/08/2017 tarihli dilekçesi ile istinaf yoluna başvurmuş, Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/12 E. 2020/157 K. 31/01/2020 tarihli ve ” Davacı vekiline HMK’nın 31. ve 194.maddeleri gereğince maddi ve manevi tazminat talep miktarlarını açıklamak üzere mehil verilmesi, ön inceleme oturumu tamamlandıktan sonra tahkikat aşamasına geçilerek tarafların delillerinin toplanması davalı vekillerinin kusur itirazları hakkında değerlendirme yapılarak kusur raporu alınması, değer kaybı talebi bakımından ise 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Yeni Genel Şartları Ek 1. açıklanan formüle göre hesaplama yapılması için uzman bir bilirkişiden ayrıntılı ve denetime elverişli bir rapor alınarak sonucuna göre davacının her bir talebi hakkında bir karar verilmesidir.
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre hesaplanan vekalet ücretinde bir hata bulunmadığından davacı vekilinin bu hususa değinen istinaf talebi yerinde değildir. ” gerekçesi ile mahkememiz kararı kaldırılmıştır.
Bam kararı sonrası yeniden mahkememiz esasına kaydedilen dava dosyasında yargılamaya devam edilmiş, dosyamız ATK Trafik İhtisas dairesine gönderilerek atk raporu temin edilmiştir.
30/09/2021 tarihli ATK Trafik ihtisas dairesi raporunda özetle; Davacı sürücü …, sevk ve idaresindeki otomobil ile olay mahalli kavşağa gelerek seyir yönü hitaplı olarak yanmakta olan yeşil ışıkta girdiği kavşak müşterek alanında; seyir istikametinin solundan kırmızı ışık ihlali yaparak kavşağa giren kamyonetle çarpıştığı anlaşılmakla, meydana gelen olayda atfı kabil kusuru bulunmadığını, sürücü …, sevk ve idaresindeki kamyonet ile gündüz vakti meskun mahalde seyri sırasında yola gereken dikkat ve özeni göstermesi, seyir istikametinin soluna dönüşe geçmek için girdiği orta adalı kavşakta seyir yönü hitaplı yanmakta olan kırmızı ışıkta durması ve trafik ışığının yeşil yanması ile harekete geçerek geçişini kontrollü bir şeklide tamamlaması gerekirken bahsedilen bu hususlara riayet etmediği, kırmızı ışık ihlali yaparak girmiş olduğu kavşak müşterek alanında sağındaki kavşak kolundan seyir istikameti hitaplı yanan yeşil ışıkta kavşak müşterek alanına giriş yapan davacı sürücü idaresindeki otomobille çarpıştığı anlaşılmakla, meydana gelen olayda asli kusurlu olduğunu olayda; Davacı sürücü …’ın kusursuz olduğu, Sürücü …’nın %100 (Yüzde Yüz) oranında kusurlu olduğu bildirilmiştir.
Dosyamız ayrıca makine konusunda uzman bilirkişiye tevdi edilerek bilirkişi raporu temin edilmiştir.
29/11/2021 tarihli makine mühendisi bilirkişi raporunda özetle;İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9.Hukuk Dairesi 31.01.2020 Tarihli Kararında İstenilen ”Değer kaybı talebi bakımından ise 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Yeni Genel Şartları Ek 1. açıklanan formüle göre hesaplama” yapılmış ancak bu formüle göre, hem kaza tarihi hemde Rapor Tarihi itibariyle değer kaybı çıkmadığını, sonuç olarak dava konusu Davacı …’ın sürücüsü ve sahibi olduğu 16YB953 Plaka Nolu Otomobilin , 21.08.2015 Tarihinde yapmış olduğu Trafik Kazası neticesinde oluşmuş değer kaybı olmadığı bildirilmiştir.
26/01/2022 tarihli ek bilirkişi raporunda özetle; Hesaplamaların Hazine Müşteşarlı’ğı tarafından yayınlanan ve 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Değer Kaybı Hesaplama 1. Formüle göre hesaplandığını, Meydana gelen kazada davacının aracında hasar bedeli oluştuğu , Kazanın çok eski bir tarihte( 2016 Yılı ) olması nedeniyle, kazalı aracın görülemediği, incelenemediğinden dolayı dosyada mevcut bilgi ve belgeler değerlendirilerek tespit edildiğini, detayları yukarıda açıklandığı üzere dosyada üç farklı hasar bedeli tespit edilmiştir . Benim tespitime göre Dava konusu , tofaş – fıat g. punto 5k 1.3 m.jet dynamıc marka , 2007 model hususi 16 yb 953 plaka nolu aracın kaza tarihindeki en makul ve gerçek hasar badelinin 9.000,00 TL( Dokuz bin Lira ) olduğunu, değer kaybının 2.formüle göre hesaplanması Yargı Kararlarına göre değer kaybı şu şekilde tanımlandığını“ Değer kaybı; aracın trafik kazası sonucu hasarlanıp,onarılmasından sonraki değeri ile hiç hasarlanmamış haldeki değeri arasındaki fark olduğunu, araçtaki değer kaybı belirlenirken; aracın markası, yaşı, modeli ve hasar gördüğü kısımları dikkate alınarak, aracın kaza tarihinden önceki ikinci el satış değerinin tespiti ile aracın tamir edildikten sonra ikinci el satış değerinin tespiti ve arasındaki fark değer kaybını gösterir. Buna göre, aracın hiç hasarlanmamış haldeki rayiç değeri : 26.000,00 TL. – Aracın trafik kazası sonucu hasarlanıp, onarılmasından sonraki değeri : 20.000,00 TL. = 6.000,00 TL olduğu bildirilmiştir.
Toplanan tüm deliller ve dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde açılan dava; Bursa 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2015/1153 Esas sayılı dosyasında fazlaya ilişkin hakların saklı tutulduğu maddi ve manevi tazminatların(15.500,00 TL maddi,2.000,00 TL manevi tazminat) davalılardan tahsiline karar verilmesine ilişkindir. Mahkememizce ilgili BAM ilamı dikkate alınarak tarafların kusur oranı tespiti amacıyla dosya İstanbul ATK’ya gönderilmiş, İstanbul ATK tarafından tanzim edilen kusur raporunda davacı …’ın kusursuz olduğu, davalı …’nın %100 kusurlu olduğunun belirtildiği, her ne kadar ilgili BAM ilamında”değer kaybı talebi bakımından ise 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Yeni Genel Şartları Ek 1. açıklanan formüle göre hesaplama yapılması için uzman bir bilirkişiden ayrıntılı ve denetime elverişli bir rapor alınması” hususu belirtilmiş ise de Anayasa Mahkemesi’nin 09/10/2020 tarihli 2019/40 E.,2020/40 K. sayılı ilamıyla, 2918 sayılı KTK’nın 90. maddesinin 1. cümlesindeki ‘…ve bu kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…’ ibaresi ve 2. cümlesindeki ”…ve genel şartlarda…” ibaresinin iptal edildiği, yürürlüğün durdurulmuş olduğu, 7327 sayılı Kanun 18. Maddesi ile 09/06/2021 tarihinde, 2918 sayılı KTK 90/1 maddesi 1. Cümlesinden sonra eklenen ”a)Değer kaybı tazminatı, aracın; piyasa değeri, kullanılmışlık düzeyi, hasara uğrayan parçaları ile hasar tutarı dikkate alınarak” ibaresi göz önüne alınarak değer kaybının bu kriterlere göre hesaplanması gerektiğinin tespit edildiği,makine mühendisi bilirkişi tarafından tanzim edilen 26/01/2022 tarihli ek raporun sonuç kısmında aracın ilgili Anayasa Mahkemesi kararı dikkate alınarak değer kaybının 6.000,00 TL olarak , aracın hasar bedelinin 9.000,00 TL olarak tespit edildiği, işbu tespitlerin Mahkememizce hükme esas alınmaya yeterli olduğu kanaatine varılarak, Bursa 4. AHM’nin 2015/1153 Esas sayılı dava dosyasında davacıya 3.000,00 TL hasar bedeli ödemesi yapıldığı da dikkate alınarak davacının maddi tazminat taleplerinin kısmen kabulüne,buna göre 6.000,00 TL hasar bedeli ve 6.000,00 TL değer kaybı bedeli toplamı olan 12.000,00 TL nin davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan 21/08/2015 tarihinden itibaren, davalı … şirketi yönünden dava tarihi olan 02/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Her ne kadar davacı tarafça manevi tazminat talebinde bulunulmuş ise de TBK’nın 49. Vd. Maddeleri uyarınca somut olayda manevi tazminat koşullarının oluşmadığı kanaatine varılarak davacının manevi tazminat talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
-Davacının manevi tazminat talebinin REDDİNE,
-Davacının maddi tazminat taleplerinin KISMEN KABULÜNE,buna göre 6.000,00 TL hasar bedeli ve 6.000,00 TL değer kaybı bedeli toplamı olan 12.000,00 TL nin davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan 21/08/2015 tarihinden itibaren, davalı … şirketi yönünden dava tarihi olan 02/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Alınması gerekli 819,72 TL harçtan peşin alınan 298,86 TL’nin mahsubu ile bakiye 520,86 TL nispi karar ve ilam harcının davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından sarf edilen 1.024,50 TL yargılama giderinin kısmen kabul oranına denk gelen 702,51 TL’sinin, 819,72 TL peşin harcın, 31,40 TL başvurma harcı, 4,60 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 1.558,23 TL’nin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı … şirketi tarafından yapılan 100,00 TL’lik yargılama giderinin kısmen red oranına göre hesap edilen 31,50 TL’lik kısmının davacıdan alınarak bu davalıya ödenmesine, davalı … tarafından yapılan 101,00 TL ‘lik yargılama giderinin kısmen red oranına göre hesap edilen 31,75 TL’lik kısmının davacıdan alınarak bu davalıya ödenmesine,
5-Davacı vekil ile temsil edildiğinden maddi tazminat yönünden AAÜT’ye göre belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalılar vekil ile temsil edildiğinden reddedilen maddi tazminat yönünden AAÜT’ye göre belirlenen 3.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
7-Davalılar vekil ile temsil edildiğinden reddedilen manevi tazminat yönünden AAÜT’ye göre belirlenen 2.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
8-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansından karar tebliği için gerekli miktar kullanıldıktan sonra artan kısmın kararın kesinleşmesi halinde HMK’nın 333.maddesi uyarınca istek halinde davacıya iadesine,
9-Davalılar tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde HMK’nın 333.maddesi uyarınca istek halinde davalılara iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve bir kısım davalılar vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nın 341. ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.14/03/2022

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.