Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/127 E. 2021/654 K. 06.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/127 Esas – 2021/654

T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Türk Milleti Adına
” Karar”

ESAS NO : 2020/127
KARAR NO : 2021/654

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :…. …BANKASI ANONİM ŞİRKETİ –
DAVALI : 1-
VEKİLİ : Av.
DAVALI : 2-
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/02/2016
KARAR TARİHİ : 06/09/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 20/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil Banka ile dava dışı asıl borçlu … tarım Ürünleri Mot. Taş. Sar İletişim day. Tük. Mal. Sanayi ve Tic. Ltd. Şti arasında akdedilen Genel Nakdi ve Gayrı Nakdi Kredi Sözleşmesine istinaden adı geçene ticari kredilik ek hesap açıldığını ve kullanıldığını, diğer davalaı borçluların ise sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarını, sözleşme hükümlerinin yerine getirilmemesi üzerine alacağın tahsili için icra takibi başlatıldığını, davalıların 18/01/2016 tarihinde vermiş olduğu itiraz dilekçesinde yetkiiye borca, fer’ilerine ev faiz oranlarına itiraz edip takibin durdurulduğunu, davalıların yapmış olduğu yetki itirazı hukuki mesnetten yoksun olduğunu, söz konusu borçun para borcu olduğunu ve para borçlarını da ifa yeri alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yeri olduğundan somut durumda Bursa İcra dairelerini yetkili olduğunu, bu sebeple borçlunun yetki itirazının kabulünün mümkün olmadığını, takip konusu borcun mevcut olduğunun barka kayıtları ile sabit olduğunu, banka kayıtları üzerinde yaptırılacak bilirkişi incelemesi ile de davalının müvekkilinin bankaya borçlu olduğunun alacağının likit ve belirlenebilir olduğunun anlaşılacağını, borçlunun itirazının varit olmadığını, davanın kabulü ile haksız ve mesnetsiz itirazının iptalini, takibin devamını, davalılar aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalılara tahmine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilinin 01/03/2016 tarihli dilekçesinde özetle; İtirazın iptali davasında yetkili mahkeme icra takibinin yapıldığı İcra Dairesinin bulunduğu yer mahkeme olduğunu, Bursa İcra Müdürlüğü’nün yetkisine itirazları ile duran takipten sonra yetkili İnegöl İcra Müdürlüğü’nden icra takibi başlatılmaksızın doğrudan doğruya yetkisiz mahkemede dava açılmış olmasının yasaya ve usule aykırı olduğunu, borçluya kullandırılan kredi davacı bankanın İnegöl Şubesi’nden kullandırıldığını, sözleşmenin ifa yeri de İnegöl olduğunu, bu nedenle davada Bursa Mahkemelerinin yetkili olmadığını, yetkili mahkemenin İnegöl Mahkemeleri olduğunu, müvekkillerinin kefil sı atıyla imzalarının bulunduğu kredi sözleşmesi gereğince davacı banka tarafından sorumlu oldukları beyan edilen miktarı ödediklerini, ihtarnamelerin keşide edilerek davacı bankanın İnegöl Şubesine gönderdiklerini, davacı tarafın müvekkillerinden alacaklı olduğu iddiasıyla müvekkilleri aleyhine takip başlatmalarının yasa ve usule aykırı olduğunu, alacaklı bankanın asıl borçluyu takip etmeksizin kefiller hakkında takip başlatılmasına itiraz ettiklerini, kefalet sözleşmesinde kefilin sorumlu olduğu azami miktarın belirtilmemiş olması nedeniyle geçerli bir kefalet sözleşmesinden bahsedilemeyeceğini, borcun tamamına ve banka tarafından uygulanan faiz miktarına itiraz ettiklerini, davanın esastan reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretini davacıya yükletilmesini, davacı tarafça müvekkillerinin aleyhine kötüniyetli olarak başlatılan takip nedeniyle takip konusu alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere davacı aleyhine tazminata hükmedilmesini yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini arz ve talep etmiştir.
Dava, ticari kredi sözleşmesine istinaden başlatılan ilamsız takibe vaki itirazın iptali davasıdır.
Yargılama devam ederken, 31/05/2021 tarihli duruşmaya davalı Ahmet Demirak vekili mazeret dilekçesi sunmuş ise de davacı tarafın davayı takip etmediği anlaşılarak ve daha öncesinde davalı Ahmet Demirak vekilinin davacı taraf davayı takip etmediği takdirde davayı takip etmeyeceklerini beyan ettikleri hususu da dikkate alınarak Davalı Ahmet Demirak vekilinin mazeretinin reddine karar verilmiştir.
Bu hali ile mahkememiz dosyasının 31/05/2021 tarihinde işlemden kaldırıldığı, ,aradan geçen süreye rağmen dosyaya yenileme dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere 6100 sayılı HMK’nın 150. Maddesine göre”1) Usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar, duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir.
(2) Usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflardan biri duruşmaya gelir, diğeri gelmezse, gelen tarafın talebi üzerine, yargılamaya gelmeyen tarafın yokluğunda devam edilir veya dosya işlemden kaldırılır. Geçerli bir özrü olmaksızın duruşmaya gelmeyen taraf, yokluğunda yapılan işlemlere itiraz edemez.
(3) Duruşma gününün belli edilmesi için tarafların başvurması gereken hâllerde gün tespit ettirilmemişse, son işlem tarihinden başlayarak bir ay geçmekle dosya işlemden kaldırılır.
(4) Dosyası işlemden kaldırılmış olan dava, işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde taraflardan birinin dilekçe ile başvurusu üzerine yenilenebilir. Yenileme dilekçesi, duruşma gün, saat ve yeri ile birlikte taraflara tebliğ edilir. Dosyanın işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak bir ay geçtikten sonra yenileme talebinde bulunulursa, yeniden harç alınır, bu harç yenileyen tarafça ödenir ve karşı tarafa yüklenemez. Bu şekilde harç verilerek yenilenen dava, eski davanın devamı sayılır.
(5) İşlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde yenilenmeyen davalar, sürenin dolduğu gün itibarıyla açılmamış sayılır ve mahkemece kendiliğinden karar verilerek kayıt kapatılır.
(6) İşlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve sonradan yenilenmiş olan dava, ilk yenilenmeden sonra bir defadan fazla takipsiz bırakılamaz. Aksi hâlde dava açılmamış sayılır.
(7) Hangi sebeple olursa olsun açılmamış sayılan davadaki talep dahi vaki olmamış sayılır.” dosyanın 31/05/2021 tarihinde işlemden kaldırılmasından itibaren 3 ay süre ile dosyanın somut durumda yenilenmediği anlaşıldığından davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Dosyanın 31/05/2021 tarihinde işlemden kaldırılmasına karar verilmesinden itibaren 3 aylık süre içinde yenilenmediği anlaşıldığından HMK 150. maddesi gereğince DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcının dava açılırken yatırıldığı anlaşılan 841,51 TL peşin harçtan mahsubu ile artan 782,21 TL’nin karar kesinleştikten sonra talep halinde davacıya iadesine,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davalı Ahmet Demirak’ın davada kendisini vekille temsil ettirdiği anlaşıldığından AAÜT’ye göre belirlenen 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı Ahmet Demirak’a verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansından karar tebliği için gerekli miktar kullanıldıktan sonra artan kısmın kararın kesinleşmesi halinde HMK’nın 333.maddesi uyarınca istek halinde davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.06/09/2021

Katip 136164
¸e-imzalıdır.

Hakim 194065
¸e-imzalıdır.