Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/12 E. 2022/733 K. 09.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/12 Esas
KARAR NO : 2022/733

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … – [15203-02960-11165] UETS
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. …- [16228-22958-06423] UETS
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 21/03/2012
KARAR TARİHİ : 09/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 14/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davacı murisin 01/12/2011 tarihinde vefat ettiğini ve davacının yasal mirasçısı olduğunu, murisin 2011 Ekim ayında ölümünden önce … A.Ş. Bursa Yıldırım Şubesinden 31.500,00 TL bedelli 36 vadeli tüketici kredisi kullandığı ve buna bağlı olarak davalı firmanın poliçesinin düzenlendiği ve düzenlenen poliçede vefat halinde kredi sözleşmesinin şartları gereğince kredi bedelinin sözleşmede karşılanacağı, ancak vefat gerçekleşmesine karşın kredi borcunun ödenmediği, müracaat edildiğinde de vefat eden murisin sigortaya başlamadan önce hastalığının mevcut olduğu bu nedenle sözleşmeden TTK nun ve genel şartların maddeleri gereğince cayıldığının, davalının gerekli özeni göstermeden poliçe yapmasının kendi kusuru olduğu ancak gerekli itina ve özeni göstermeyen davalının kredi çekerken yapılan sigorta nedeni ile araştırması gerektiği, sorulan soruların açık olmadığı ve listede belirtilen soruların altının murise imzalatıldığı bu nedenle tacir olmayan murise bu tür sorumluluk yüklenemeyeceğini, kredinin davacı tarafından kapatılarak ibraname alındığı, açıklanan nedenlerle, davalı sigorta firmasının, kredi bedeli olan 31.500,00 TL yi müteveffanın ölüm tarihi olan 01/12/2011 tarihinden itibaren işleyecek banka reeskont temerrüt faizi ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı yan cevap dilekçesinde özetle; murisin “Koroner Arter” (solunum ve dolaşım hastalığı-Kalp krizi) sonucu vefat ettiğinin tespit edildiği, poliçe yapılmadan önce 27.01.2011 tarihide reçete ile sağlığa ilişkin ilaçların alındığı ve bu hususun başvuru formunda murisçe beyan edilmediği, başvuru formunda sorulara gerekli ve doğru cevabı vermesi halinde sigorta şirketinin poliçeyi yapamayacağını veya sigortalının poliçede bu hastalığı ve bu hastalığa bağlı olarak doğabilecek hastalıkları da kapsam dışında bırakabileceği, TTK. nun 1290.maddesi gereğince poliçeden cayıldığı ve davacıya bildirilmesi neticesinde iş bu davanın açıldığını, açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR:
Mirasçılık belgesi, sigorta poliçesi, borç kapatma yazısı, bireysel kredi dosyası, reçeteler, bilirkişi raporları, eczacılar odası yazı cevabı, vs. .
KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME :
Dava; poliçeye dayalı tazminat talebine ilişkindir.
Taraflarca sunulan tüm deliller toplanmış, davalı şirketin sorumluluğunun tespiti yönünden dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Dosyaya sunulan delillere ve bilirkişi raporuna göre; 01.12.2011 tarihinde vefat eden … ile davacı … Bursa Yıldırım Şubesi arasında 27.09.2011 tarihli ve 31.000,00 TL ana para limitli “Tüketici Kredisi Sözleşmesi” imzalanarak eşit taksitlerle ödenmek üzere tüketici ihtiyaç kredisi kullandırıldığı, bu kredinin kullanım anında davalı banka şubesinin “acenta” sıfatıyla işlemlerini yaptığı …’ ne “kredi hayat sigortası” yaptırılarak banka lehine kredinin teminat altına alındığı, kredinin geri ödeme devresinde 01.12.2011 tarihinde kredi borçlusu …’ un vefat ettiği ve geriye mirasçı olarak davcı Deniz Susuz’ un kaldığı, açıklanan banka kredi taksitlerinin vefata kadar peşpeşe kapatıldığı, ancak murisin vefatı neticesinde davacı tarafından ilgili banka şubesine ödenerek kapatıldığı ve neticeden poliçeden cayan sigorta şirketine dava açıldığı anlaşılmaktadır. TTK. 1290 md.göre, sigorta ettiren sigortacıya doğru bilgi vermekle yükümlüdür. Hayat Sigortası Genel Şartları C-2 sözleşmenin yapılması sırasındaki beyan yükümlülüğü başlığı altında yer alan “2.2 maddesinde de doğru bilgi verme yükümlülüğü açıklanmış ve yükümlülüğe aykırı davranışın müeyyideleri belirlenmiştir.
Dosyada mevcut sigorta poliçesi formunda da sigortalı murisin sağlığı hakkında sorulan sorulara “HAYIR” cevabı verdiği ve poliçede açıkça bildirmediği bir sağlık sorunu saptanırsa iş bu poliçeden herhangi bir tazminat ödemesi yapılamayacağı hususunu kabul ettiği ve sözleşmeyi imzaladığı anlaşılmıştır.
Somut olayda; hastane kayıtları ve reçeteler ve murisin Kroner Arter (Kalp Krizi) sonucu vefat ettiği, sigortalama tarihinden önce kronik kalp yetmezliği, kroner arter hastalığına bağlı göğüs spazmı ve kronik kalp yetmezliklerinin tedavisinde kullanılan ilaçları kullandığı yani kalp hastası olduğu ve ölümünün de bu hastalığa bağlı olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizden verilen 14/11/2013 tarih ve 2012/99 Esas 2013/405 sayılı kararı Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 26/09/2019 tarih ve 2016/19986 Esas- 2019/8604 Karar sayılı ilamıyla BOZULMAKLA, dava mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılmıştır.
Mahkememizce; tarafların iddia ve savunmaları ile Yargıtay ilamı doğrultusunda dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına, önceki bilirkişi olan sigorta uzmanı bilirkişinin yanına bir doktor bilirkişinin mahkememizce resen seçilmesine karar verilmiştir.
Alınan 09/05/2021 tarihli bilirkişi raporunda; 01.12.2011 tarihinde Koroner Kalp Hastalığı sonucu öldüğü
belirtilen muris …’un 17.08.2007 tarihinden itibaren Koroner Arter Hastalığı,
06.03.2009 tarihinden itibaren Arteryel Hipertansiyon teşhisleri ile tedavisinin yapıldığı, bu
hastalıklar nedeni ile raporlu ilaçlar kullandığı, kişinin hayat sigorta poliçesinin tanzim
edildiği 27.09.2011 tarihinde yukarıda belirtilen hastalıklara duçar olduğu, kişinin ölüm
sebebi ile yukarıda belirtilen, kişinin tedavi gördüğü hastalıklar arasında illiyet bağı
bulunduğu,
Mevcut tespitler çerçevesinde davacının davalı şirketle
yapılan poliçeden dolayı TTK.nun hükümleri ve genel şartlar çerçevesinde alacağının
olamayacağı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce, Dosyanın önceki bilirkişi yanına kalp damar uzmanı bilirkişinin eklenerek davacı vekilinin itirazları da değerlendirilmek suretiyle ek rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiştir.
Alınan 17/04/2022 tarihli bilirkişi ek raporunda; 01.12.2011 tarihinde Koroner Kalp Hastalığı sonucu öldüğü belirtiler muris …’un 17.08.2007 tarihinden itibaren Koroner Arter Hastalığı, 06.03.2009 tarihinden itibaren Arteryel Hipertansiyon teşhisleri ile tedavisinin yapıldığı, bu hastalıklar nedeni ile raporlu ilaçlar kutlandığı, kişinin hayat sigorta poliçesinin tanzim edildiği 27.09.2011 tarihinde yukarıda belirtilen hastalıklara duçar olduğu, kişinin ölüm sebebi ile yukarıda belirtilen, kişinin tedavi gördüğü hastalıklar arasında illiyet bağı bulunduğu, Mevcut tespitler çerçevesinde davacının davalı şirketle yapılan poliçeden dolayı TTK.nun hükümleri ve genel şartlar çerçevesinde alacağının olamayacağı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Yargıtay ilamında da belirtildiği üzere, TTK’nın 1290. maddesine göre, sigorta ettiren sigortacıya doğru bilgi vermekle yükümlüdür. Hayat Sigortası Genel Şartları C-2 sözleşmenin yapılması sırasındaki beyan yükümlülüğü başlığı altında yer alan “2.2 maddesinde de doğru bilgi verme yükümlülüğü açıklanmış ve yükümlülüğe aykırı davranışın müeyyideleri belirlenmiştir.
Poliçenin tanzim edildiği tarih itibariyle yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK’nun 1290. maddesi ile Hayat Sigortası Genel Şartları’nın C-2.2. maddesi düzenlemesine göre, sigorta şirketinin sorusu üzerine veya her hangi bir soru sorulmadan (dolayısı ile buna ilişkin bir form doldurulmadan) sigortalı, sözleşmenin yapılması sırasında kendisinin bildiği ve sigortacının sözleşmeyi yapmamasını veya daha ağır şartlarla yapmasını gerektirecek bütün halleri sigortacıya bildirmekle yükümlüdür.
O halde yapılan yargılama, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre; muris …’un 17.08.2007 tarihinden itibaren Koroner Arter Hastalığı, 06.03.2009 tarihinden itibaren Arteryel Hipertansiyon teşhisleri ile tedavisinin yapıldığı, bu hastalıklar nedeni ile raporlu ilaçlar kullandığı, murisin hayat sigorta poliçesinin tanzim edildiği 27.09.2011 tarihinde yukarıda belirtilen hastalıklara duçar olduğu, alınan bilirkişi raporuna göre murisin ölüm sebebi ile tedavi gördüğü hastalıklar arasında illiyet bağı bulunduğu, bu nedenle davacının davalı şirketle yapılan poliçeden dolayı TTK.nun hükümleri ve genel şartlar çerçevesinde alacağının olamayacağı kanaatine varılmakla davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL nispi karar ve ilam harcının peşin alınan 467,80 TL’den mahsubu ile artan 387,8‬0-TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Kararın niteliği gereği davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5-Davalı yararına ölçümlenen 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı vekilinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 15 günlük içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi. 09/06/2022
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.