Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/760 E. 2020/649 K. 02.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/760 Esas – 2020/649

T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA Karar”

ESAS NO : 2019/760
KARAR NO : 2020/649

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : ….. İNŞAAT TEKSTİL GIDA SAN.VE TİC.LTD.ŞTİ –
VEKİLİ : Av.
DAVALI : ….. İNŞAAT HAFRİYAT SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ –
VEKİLİ : Av.
DAVA : Tazminat (Haksız İhtiyati Hacizden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/08/2019
KARAR TARİHİ : 02/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız İhtiyati Hacizden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın müvekkilin bürosuna gelerek faturaları teslim ettiğini ve teslim ettiğine dair müvekkilin ön muhasebesine bakan personeline, faturaları teslim ettiğine dair yazı istediğini, müvekkilin ön muhasebeye bakan çalışanı ” çalışanı ” tarafınıza kesilen faturada mutabıkız” şeklinde ibare yazarak imzaladığını, müvekkilin personeli tarafından faturaların teslim edildiğine dair ibarenin cari hesap mutabakat ekstresinde olmadığını, söz konusu yazı muhasebeci veya yetkili biri tarafından imzalanmadığını, faturaların teslim edildiğine dair yazıyı imzalayan ön muhasebe görevlisi olup bu konuda eğitimi olmadığı için bilgi ve tecrübe eksikliğinden faydalanarak söz konusu yazının alındığını, bu cari hesapta müvekkil tarafından yapılan ödemelerin görünmediğini, sadece karşı tarafın faturalarının bulunduğu bir hesap olduğunu, müvekkil ile davalı … İnşaat Hafriyat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şirketi arasında 29/12/2017 tarihinde imzalanan Taşeron Sözleşmesi ile müvekilin Bursa ili, İnegöl İlçesi, Alanyurt Mahallesinde bulunan Venüs ve Orion İnşaat Projelerinin PVC doğrama işlerini yapılması konusunda anlaştıklarını, ancak aradan uzun bir süre geçmesine rağmen, alacaklı … İnşaat Hafriyat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti sözleşme kapsamında söz konusu işleri eksiksiz bir şekilde teslim etmediğini, bu kapsamda müvekkil ile karşı taraf arasında bir hakediş yapılmadığı gibi ne kadarlık bir işin yapıldığı da belli olmadığı için müvekkil tarafından sözleşme kapsamında devredilmesi gereken gayrimenkulun teslim edilmediğini, tarafların arasında muaccel bir alacaktan bahsetmenin mümkün olmadığını, ancak davalının eksik ve kusurlu işlerini tamamlayamadığı gibi hileye başvurarak ihtiyati haciz kararı aldığını, ihtiyati haciz kararı alındıktan sonra Bursa 14. İcra Müdürlüğünün 2019/… E. Sayılı dosyası ile icra takibine giriştiklerini, müvekkilin haciz tehdidi altında haciz günü protokol imzalayarak İnegölde bulunan 190 ada, 1 parselde bulunan 6 bloklu B blok D 9 nolu daireyi devretmeyi, avukat adına kesilen 05/06/2019 vadeli 25.000,00 TL ve 27/06/2019 tarihli 25.000,00 TL’lik senet verdiğini ayrıca 22.000,00 TL’de peşin ödeme yaptığını, ancak davalının aldığı haciz ve sonrasında yapılan icra takibinin haksız olduğunu, müvekkilin bu hali ile maddi kayba uğradığını, bu sebeplerle davalının ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu anda haksız olduğunun kesinleşmiş kararla sabit olduğundan bu yüzden uğradığı 13.200,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi zararın uygulanabilecek en yüksek faiz ile birlikte davalıdan tahsiline, masraflarında davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı-borçludan olan 283.030,00 TL fatura alacağına istinaden tarafımızca 25.04.2019 tarihinde Bursa 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/1172 D.iş sayılı dosyasından ihtiyati haciz kararı alınarak Bursa 14. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esasa kaydı yapıldığını, davacı-borçlu şirket yetkilisi ile yapılan görüşmeler sonucunda 26/04/2019 tarihli protokol düzenlendiğini,İşbu protokol gereği alacağımıza mahsuben 22.000,00 TL nakit ödeme, Bursa ili İnegöl İlçesi 190 Ada 1 Parselde bulunan 6 bloklu sitedeki B Blok 9 numaralı dairenin 29/04/2019 tarihinde müvekkile devri, kalan bakiye, masraflar ve avukatlık ücreti için de borçlu şirket yetkilisi … tarafından 26.04.2019 düzenleme tarihli 05.06.2019 vadeli 25.000,00 TL bedelli senet ve 26.04.2019 düzenleme tarihli 27.06.2019 vadeli 25.000,00 TL bedelli senetlerin ödenmesine istinaden tarafımızca banka mevduat blokeleri ve araçlar üzerindeki yakalama şerhlerinin kaldırılacağı kararlaştırıldığını, mutabakata varılan anlaşma gereğince iyiniyetimizin göstergesi olarak tarafımızca banka mevduat blokeleri ve yakalama şerhleri kaldırıldığını, ancak davacı-borçlu tarafça iyiniyetli tutum ve davranışlarımıza rağmen anlaşma şartları yerine getirilmediğini, taraflarca, 26/04/2019 tarihli protokolde ve 29/12/2017 tarihli taşeronluk sözleşmesinde belirtilen taşınmazın devri için 02/05/2019 tarihinde İnegöl Tapu Müdürlüğünde bir araya gelineceği kararlaştırıldığını, akabinde mezkur taşınmazın, müvekkilin alt taşeronu olan … isimli şahsa, yapılmış olan iş gereği devrine karar verilmiş, bu husus davacı-borçlu şirket yetkilileri tarafından da kabul edildiğini, ancak 02/05/2019 tarihinde İnegöl Tapu Müdürlüğünde bir araya gelindiğinde borçlu şirket yetkilileri, “işlemlerin gün içerisinde yetişmeyeceğini bu nedenle sonraki gün tekrar bir araya gelmeleri gerektiğini” belirttiklerini, davacı-borçlu şirket yetkililerinin beyanları doğrultusunda tapu devrinin yapılacağı …, bu kez 03/05/2019 tarihinde İnegöl Tapu Müdürlüğüne gitmiş, ancak ilgililere ulaşamadığını, telefonla yapılan görüşmede …’ya sözlü anlaşmaya rağmen “işlemin iptal olduğu, tapunun kendisine devredilmeyeceği” bilgisi verildiğini, tapu devrine ilişkin yaşanılan süreç tanıklarımızın beyanlarıyla somutluk kazanacağını, davacı-borçlu şirketin, tapu devir işlemini iptal ederek mutabakata varılan protokole riayet etmediğinin açık olduğunu, Davacı-borçlu ile alacağımızın tahsiline ilişkin yaşanılan tüm süreç yukarıda anlatıldığı gibi olup davacının, dava dilekçesindeki iddiaları asılsız ve yersiz olduğunu, davacı, müvekkil ile arasındaki ticari ilişkiyi kabul etmekle birlikte alacağımıza konu fatura ve cari hesap mutabakatını sonrasında haksız yere inkar ettiğini, bu nedenlerle davacı tarafından açılan haksız ve hukuki mesnetten yoksun huzurdaki davanın reddine, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce yargılama yapılarak tahkikat aşamasına geçilmiş, Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/1172 d.iş sayılı dosyası, Bursa Cbs’nin 2019/48253 Sor. Sayılı dosyası, Bursa 14. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… E. Sayılı dosyası celp edilerek dosyamız arasına alınmıştır.
İcra ve İflas Kanunu’nun 259. Maddesinde ”  İhtiyatı haciz isteyen alacaklı hacizde haksız çıktığı taktirde borçlunun ve üçüncü sahsın bu yüzden uğrayacakları bütün zararlardan mesul ve Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 96 ncı maddesinde yazılı teminatı vermeğe mecburdur.
Ancak alacak bir ilama müstenid ise teminat aranmaz.
Alacak ilam mahiyetinde bir vesikaya müstenid ise mahkeme teminata lüzum olup olmadığını takdir eder..
    Tazminat davası ihtiyati haczi koyan mahkemede dahi görülür.” hükmü yer almaktadır.
Toplanan tüm deliller ve dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde açılan dava; Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 30/05/2019 tarihli 2019/1172 d.iş sayılı kararı ile verilen ihtiyati haczin haksız olduğundan bahisle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.Her ne kadar davacı tarafça , davalı aleyhine Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 30/05/2019 tarihli 2019/1172 d.iş sayılı kararı ile verilen ihtiyati hacze dayalı olarak maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuş ise de Bursa 14. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… sayılı icra dosyasında tanzim edilen 26/04/2019 tarihli haciz ve muhafaza tutanağında borçlu şirket yetkilisi Mehmet …’nün hazır olduğu, vergi levhasının kontrol edildiği, şirket yetkilisinin borcu ödeyecek durumunun olmadığını beyan ettiği ,kaldı ki ihtiyati haciz amacıyla yatırılan teminatın da alacaklı tarafa iadesine muvafakat ettiğinin tespit edildiği, taraflarca 26/04/2019 tarihli protokol düzenlendiği, protokolün de alacaklı vekili ve borçlu şirket yetkilisi tarafından imzalandığının tespit edildiği, ilgili icra dosyasında alacaklı vekilinin 30/04/2019 tarihinde borçlu şirket adına kayıtlı aracın trafik kaydı üzerindeki yakalamanın kaldırılmasını talep ettiği , 03/05/2019 tarihinde borçlu şirketin Vakıfbank Uluyol Şubesindeki hesabına konulan hacizlerin ve blokenin kaldırılmasına ilişkin talepte bulunduğu anlaşılmakla birlikte mahkememizce yapılan inceleme neticesinde ihtiyati hacze ilişkin işlemlerin usule-yasaya uygun olduğu kanaatine varıldığı, davacı tarafın ihtiyati hacizden kaynaklı maddi-manevi zararının oluşmadığı kanaatine varılarak davacı tarafın maddi-manevi tazminat taleplerinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davacı tarafın maddi ve manevi tazminat taleplerinin REDDİNE,
2-Alınması gerekli 54,40 TL harçtan peşin alınan 1.079,30 TL’nin mahsubu ile artan 1.024,90 TL’nin karar kesinleştikten sonra talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına, davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davalı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 9.016,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansından karar tebliği için gerekli miktar kullanıldıktan sonra artan kısmın kararın kesinleşmesi halinde HMK’nın 333.maddesi uyarınca istek halinde davacıya iadesine,
6-Davalı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde HMK’nın 333.maddesi uyarınca istek halinde davalı tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde mahkememize veya mahkememize iletilmek üzere verilecek dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yoluna başvurma hakkı açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.02/10/2020

Katip 136164
¸e-imzalıdır.

Hakim 194065
¸e-imzalıdır.