Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/596 E. 2021/592 K. 08.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/596
KARAR NO : 2021/592
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/06/2015
KARAR TARİHİ : 08/07/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 16/07/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilin davalı kooperatifin ortağı olduğunu ve Bursa 5. Noterliği 17/04/2014 tarih … yevmiye nolu Kura Tespit Tutanağına göre davalı kooperatife ait Edremit Kızılkeçili köyü 124 ada, … parsel de kain inşaatın blok giriş, C/2 nolu zemin kat bağımsız bölümün pay sahibi olduğunu, müvekkilin kooperatife borcu olduğundan bahisle yönetim kurulu kararı ile kooperatif üyeliğinden ihraç edildiğini bu kararın iptali için Bursa 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2013/224 esas (1. ATM 2014/…) sayılı dosyası ile açılan davada ihraç kararının iptaline, müvekkilin kooperatif üyesi olduğunun tespitine ve taraflar arasındaki çekişmenin giderilmesine karar verilerek, kararın kesinleştiğini ancak mahkeme kararında müvekkilin kooperatife 31/12/2012 tarihi itibariyle 2.842,50-TL borçlu olduğu belirtilmiş olduğundan bu borcun kooperatif hesabına PTT yoluyla havale edildiğini, buna rağmen kooperatifin müvekkilin borçlu olduğunu iddia ederek tapusunu vermediğini belirterek anılan taşınmazın kooperatif adına olan tapusunun iptali ile müvekkil adına tapuya tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı kooperatif yetkilisi cevap dilekçesi sunmamış duruşmalardaki beyanlarında davacı tarafından gönderilen paranın kooperatife ulaşmadan, icra yoluyla PTT’den alındığını ayrıca davacının 2010 yılından 2016 yılına kadar kooperatife hiç ödeme yapmadığını, bu nedenle adına tapu tescilinin mümkün olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
KANITLAR: Kooperatif Sicil Dosyası, Genel Kurul Tutanakları, Bursa 5. ATM 2013/224 (1. ATM 2014/… ) esas sayılı dosyası, Ticari Defter Kayıtları, Ödeme Dekontları, Bilirkişi incelemesi, vs.
KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME :
Davalı kooperatif üyesi olan davacıya kura çekimi sonucu düşen dairenin davalı kooperatif adına olan tapusunun iptali ile davacı adına tescili talebine ilişkindir.
Taraflarca sunulan tüm deliller toplanmış, davalı kooperatife ait ticaret sicil dosyası ile Bursa 1. ATM 2014/… esas sayılı dosyası getirtilerek incelenmiş, taraflar arasındaki alacak borç ilişkisinin açıklığa kavuşturulması ve davalı kooperatif yetkilisinin beyanlarının değerlendirilmesi yönünden kooperatif ticari defter ve bağlı kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alınmıştır.
29/02/2016 günlü bilirkişi raporuna göre; kooperatife ait ticari defterlerin açılış kapanış tasdiklerinin yasal süreler içerisinde yaptırıldığı ancak ticari defterlere herhangi bir genel kurul kararına dayanmayan ve herhangi bir açıklama belirtilmemiş, dayanaksız kayıtlar yapıldığı, defterlerin muhasebe standartlarına göre değil keyfi tutulduğu ve sahibi lehine delil olma niteliğini taşımadıkları anlaşılmıştır.
Kesinleşen Bursa 1. ATM 2014/… -2015/50 E-K sayılı kararına göre 31/12/2012 tarihi itibariyle davacının davalı kooperatife 2.842,50-TL borçlu olduğu tespit edilmiş olup, Sicil dosyası ve dosyadaki delillere göre 31/12/2012 tarihi sonrasında ise 10/06/2012 tarihli genel kurul da Temmuz 2012 için 200,00-TL, Ekim 2012 için 150,00-TL, ortak ödentisi toplanması kararı alındığı bir sonraki genel kurula kadar başkaca aidat toplanması yönünde bir karar alınmadığı, 08/12/2013 tarihli genel kurulda ortak ödentilerine ait bir karar alınmadığı, 01/06/2014 tarihli genel kurul da 2014 yılından aidat alınmamasına karar verildiği, 14/06/2015 tarihli genel kurul da ise 2015 yılı 7-8-9 ve 10. Ayları için 150,00-TL 11 ve 12. Aylar için 200,00-TL ve 2016 yılı ilk 5 ayı için 200,00-TL olarak aidat alınmasının kararlaştırıldığı belirlenmiş olup, dava tarihi ise 26/06/2015 olup, kısaca 31/12/2012 tarihi ile 26/06/2015 dava tarihi arasında davacı adına tahakkuk ettirilecek borç bulunmadığı anlaşılmış, ancak; Kooperatif ticari defterlerinin 01/01/2013 tarihli açılış kaydında davacının kooperatife olan borcu 2.842,50-TL olarak görünmesine rağmen 31/12/2013 yevmiye maddesi ile davacı adına hiçbir tahakkuk ve belgeye dayanmayan 6.635,00-TL’lik borç kaydı yapılarak davacının sonuç olarak kooperatife 9.477,00-TL borçlu gösterildiği tespit edilmiştir.
Bilirkişi raporu kapsam ve niteliğine göre hüküm vermeye yeterli görülmüştür.
Davacı tarafından kesinleşen mahkeme kararına istinaden PTT kanalı ile davalı kooperatif hesabına 2.842,50-TL ödeme yapılmış olup, belgesi dosyaya sunuludur. Bu paranın kooperatifin borcu nedeniyle (Bursa 1. ATM 2014/… esas -2015/50 karar sayılı dosyada Yargılama giderleri ve avukatlık ücretleri) icra vasıtasıyla alınmış olması davacıyı bağlamaz.
31/12/2012 tarihi ile 26/06/2015 dava tarihi arasında davacı adına tahakkuk ettirilebilecek borç bulunmamaktadır. 26/06/2015 tarihi sonrasında tahakkuk ettirilen aidat borçları ise bu davanın konusu değildir.
Bilirkişi raporu ve dosyaya sunulan tüm delillere göre dava tarihi itibariyle davacının davalı kooperatife borcunun bulunmadığı, kesinleşen yargı kararı ile davacının davalı kooperatifin üyesi olduğunun tespit olunduğu ve kooperatif üyesi olan davacıya kura çekimi sonucu isabet eden bağımsız bölümün adına tescili gerektiği anlaşılmakla davanın kabulüne şekilde hüküm kurulmuştur.
Kararın davalı tarafça temyiz edilmesi üzerine dosya Yargıtay 23. Hukuk Dairesine gönderilmiş olup, Yargıtay 23. HD’nin, 08/04/2019 tarih ve 2016/7312-2019/1243 E/K sayılı ilamında ;” Dava, kooperatif üyeliğinden kaynaklı tapu iptal ve tescil davasıdır. Kooperatif üyesinin kooperatif tarafından üretilen bağımsız bölümleri hakedebilmesi için akçalı edimlerini yerine getirmesi gerekir. Mahkemece davacının kooperatife borcu olmadığı tesbit edilmiş ise de mahkeme kararında belirlenen borcun PTT kanalıyla davalı kooperatife gönderildiği iddiası ve ihraç kararının iptali davasından sonraya ilişkin olarak borç oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise ödenip ödenmediği yeterince incelenmemiştir. Bu nedenlerle mahkemece davacı tarafından gönderildiği beyan edilen davalı tarafından da kendilerine ulaşmadığı savunulan ödemenin PTT.den kim tarafından alındığı muhatabına ulaşıp ulaşmadığı tespit edilmesi, davacının ihraç edildiği tarih ile geri döndüğü tarih arasındaki kooperatif genel kurullarına göre aidat kararı alınıp alınmadığı, alınmış ise davacının bunu ödeyip ödemediği bilirkişi marifeti ile tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken bu hususun gözetilmemesi doğru görülmemiştir. Kabule göre de; Harçlar Kanunu’nun 32. maddesi uyarınca nisbi harca tabi davalarda harç alınmadan davaya devam edilemez. Dava, tapu iptal ve tescil davası olduğuna göre mahkemenin taşınmazın değeri tespit ettirilerek buna göre harcı alınıp bundan sonra davaya devam edilmesi gerekirken harç tamamlatılmadan yargılamaya devam edilmesi de doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı kooperatifin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 08.04.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.” şeklinde hüküm kurulmuştur.
Mahkememizce dosya yeniden esasa kaydedilerek, Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce Edremit Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılarak, dava konusu taşınmazın bulunduğu mahalde 1 inşaat, 1 fen bilirkişi eşliğinde keşif yapılarak, dava konusu taşınmazın dava tarihi olan 26/06/2015 tarihi itibari ile değerinin tespitinin istenilmiştir.
Talimat mahkemesinin mahkememize sunmuş olduğu 04/12/2019 tarihli raporda özetle; Balıkesir ili, Edremit İlçesi, Kızılkeçili Mahallesi, 124 ada, … parselde kain inşaatın zemin kat C Blok 2 nolu bağımsız bölümün konumu, yüzölçümü, imar durumu, yollara ve merkeze olan uzaklığı, manzara ve mevkisi, kamu hizmetlerinden faydalanma imkanları, sosyal imkanları, yıpranma payı, iskan edilebilmesi için eksik kalan inşaat işlerinin maliyeti, kira getirisi gibi kriterler göz önüne alındığında; dava tarihi olan 26/06/2015 tarihi itibariyle değerinin 77.000,00 TL olduğu, mütalaa edilmiştir.
Davalı tarafın ticari defterlerini mahkememize ibrazı istenilmiş, Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda önceki kooperatif bilirkişisinden ek rapor düzenlenmesi talep edilmiştir.
Kooperatif bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu 09/03/2020 tarihli ek raporunda özetle; davacı …’ün dava tarihi olan 26/06/2015 tarihi itibari ile davalı kooperatife faiz dahil 13.854,16 TL borcu olduğu mütalaa edilmiştir.
Dosya önceki bilirkişi ile bir kooperatif uzmanı nitelikli hesap bilirkişisine tevdi edilerek taraf vekillerini rapora karşı itiraz ve beyanlarını değerlendirir yargıtay bozma ilamı ışığında rapor düzenlenmesi istenilmiştir.
Bilirkişi heyetinin mahkememize sunmuş olduğu 14/02/2021 tarihli raporunda özetle; Davacı …`ün borcunu kabul ettiği taahhütname ve kooperatifin genel kurul tarihleri esas alınarak yapılan hesaplamada; Taraflar arasında davacının yeniden kooperatif üyeliğine kabulüne dair 31.07.2008 tarihinde protokol düzenlendiği, protokol gereğince davalı kooperatifin 30.11.2008 tarihinde yapılan Olağanüstü Genel Kurulunun 7/a maddesinde “… davacının 11.269,00 TL aidat borcunu ödemesi halinde yeniden kooperatif üyeliğine kabulüne..“ karar verildiği, bundan sonra davacının genel kurul kararında belirtilen aidat borcunu ödemediği belirtilerek kooperatif yönetim kurulunun 27.02.2010 tarih ve 133 sayılı kararının 2. Maddesinde “…..`ün hissesinin …`a verilmesine, Genel Kurulda alınan karar doğrultusunda işlem yapılmasına…” dair karar verildiği görüldüğü, Davacı kooperatife 17.04.2004 tarihinde üye olduğu, 30.11.2008 tarihinde taraflar Protokol imzalamış, protokole göre davacının 11.269,00 TL borcu kabul ettiği, 19.06.2010 tarihli genel kurulda alınan kararla üyeliği silindiği, 14.01.2015 tarihinde mahkeme kararı ile üyeliğe geri alındığı, Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/… E ve 2015/50 K nolu dosyada davacı …`ün 31.12.2012 tarihi itibariyle davalı kooperatife 2.842,50 TL borçlu olduğu anlaşılmış, bu karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. Bu borç araştırıldığında önceki yıllardan kaynaklanan faiz borcu olduğu ve her yıl açılış ve kapanış maddelerinde aynı değerle yer aldığı tespit edildiği, Davacı bu tutarı 24.06.2015 tarihinde PTT aracılığıyla gönderdiği, Kök raporda da belirtildiği gibi bu tutar davalı defterinde görünmediği, PTT müdürlüğünün Bursa 9. İcra Müdürlüğüne yazdığı yazıda gelen 2842,50 TL`nin 2785 TL sinin 06.07.2015 tarihinde çekildiği kalan 57.50 TL kooperatif adına emanet hesabına alındığı, Davacının ihraç edildiği 19.06.2010 tarihi ile, mahkeme kararıyla üyeliğe iade edildiği 14.01.2015 tarihleri arasında genel kurul kararları ile ödemesi gereken tutar ; 3.170,00 TL` olduğu, 2010 yılında yapılan genel kurul kararına göre : 600,00 TL, 2011 yılında yapılan genel kurul kararına göre : 2.220,00 TL, 2012 yılında yapılan genel kurul kararına göre : 350,00 TL, 2013 yılında yapılan genel kurul kararına göre : 0 TL, 2014 yılında yapılan genel kurul kararına göre : 0 TL Toplam : 3.170, 00 TL`olduğu, defter kaydına göre davacının ihraç tarihi itibariyle borcu ; 131.01.02 ortaklardan alacaklar hesabı 6.167,50 TL davacı borçlu, 131.01.02 ortaklara borçlar hesabı 39.465,00 TL (bu hesap bir üyenin başlangıcından o tarihe kadar ödemesi gereken aidat ve diğer ödemeler toplamını gösterir) 331.10.02 ortaklara borçlar hesabı : 2.842,50 TL (davalı kooperatif faiz alacaklarını bu hesapta izlemiştir. Bu tutarın 2006 senesinden gelen faiz borcu olduğu belirtilmiştir) 2009 yılında alınan genel kurul kararında 3 x 160,00 TL = 480,00 TL aidat borcu yine aidat borcu olarak 1 adet 500,00 TL toplam 980,00 TL borç kaydı yapıldığı, Davacı 31.01.2010 tarihinde 1920,00 TL ödeme yaptığı, Defter kaydına göre davacının borcu ihraç tarihi itibariyle; 6.167,50+980,00-1920= 5227,00 TL olmakta olduğu, Bu tutar 31.12.2010 tarih 236 nolu yevmiye maddesi ile kapatıldığı, Kapanış fişinde davacının ödemesi gereken herhangi bir borç görülmediğini, Açıklaması 09.03.2020 tarihli Bilirkişi raporunda yapıldığı üzere; Davacının dava tarihi 26.05.2015 itibariyle Tas Hal …ne 6.635,00 TL aidat, 7219,16 TL faiz toplam 13.854,16 TL borcu bulunduğu şeklinde mütalaa edilmiştir.
Dosya önceki bilirkişi heyetine tevdi edilerek, davacı vekilinin rapora karşı itirazları, davalı vekilinin beyan ve itirazları, PTT kayıtları, davadan sonra yapılan ihtarname ve ihraç kararları da değerlendirilerek, Yargıtay Bozma ilamı doğrultusunda ek rapor aldırılması talep edilmiştir.
Bilirkişi heyetinin mahkememize sunmuş olduğu 29/05/2021 tarihli ek raporunda özetle; davacının defter kayıtlarına göre dava tarihi itibari ile 6.817,50 TL iadat borcu, 6.980,34 TL gecikme faizi olmak üzere 13.797,84 TL borcu bulunduğunu, davalının 15/12/2020 tarihinde gönderdiği ihtarnamede belirtmiş olduğu 15.598,25 TL aidat borcunun (2015 lımı-2020 yılı arası) davacı tarafından konutta teslim edilmek üzere 15.600,00 TL ptt yoluyla gönderildiği davalı parayı almaktan kaçındığını, davacının 2015-2020 arası borcunu ödediği şeklinde mütalaa edilmiştir.
O halde toplanan deliller ve Yargıtay Yargıtay 23. HD’nin, 08/04/2019 tarih ve 2016/7312-2019/1243 E/K sayılı kararında vurgulandığı üzere somut olayda, davacının dava tarihi olan 26/06/2015 tarihi itibariyle kooperatif üyeliğinden kaynaklı tapu iptal ve tescil talebinde bulunmuş olup yapı kooperatiflerinde kooperatife karşı parasal yükümlülüklerini yerine getirmeyen, başka bir anlatımla kooperatife borcu bulunan ortakların tapu iptali ve tescil isteme hakları bulunmamaktadır. Dolayısıyla davacının tapu iptal ve tescil istenebilmesinin koşulu, dava tarihi itibariyle borcun bulunmaması olup, davacının borcu olup olmadığı ön sorun olarak incelenmelidir.
Davalı kooperatifin ticari defterleri ve genel kurul kayıtları üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen bilirkişi heyetinin 14/02/2021 tarihli rapor ve itirazlar üzerine düzenlenen 29/05/2021 tarihli raporun hüküm kurmaya elverişli olduğundan itibar edilerek, davacı tarafın Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/… Esas ve 2015/50 Karar sayılı dosyası kapsamında 31/12/2012 tarihi itibariyle 2842, 50 TL faiz borcu olduğu, davacı tarafından 2842,50 TL kısmının PTT yoluyla gönderildiği ancak Bursa 9. İcra Müdürlüğünün 2015/1694 Esas sayılı dosyada davacı tarafın haciz işlemi sebebiyle 2785 TL kısmının davacıya iade edildiği, kalan 57,50 TL kısmının emanet hesabına alındığı, davacı tarafın 19/06/2010 tarihinde ihracından, üyeliğine döndüğü 14/01/2015 tarihine kadar, 2010 yılı genel kurulunda 600 TL, 2011 yılı genel kurulunda 2220 TL ve 2012 yılı genel kurulunda 350 TL aidat borcunun olduğu anlaşılmakla toplamda dava tarihi itibariyle 6817,50 TL aidat alacağı, bilirkişi heyeti tarafından hesaplanan TBK 120/2. Maddesine göre hesaplanan faiz borcu olarak 6980,34 TL olmak üzere toplam 13.797,84 TL borçlu olduğu ve dava tarihi itibariyle bu borcun ödenmediği açıktır.
Davacı tarafından her ne kadar yargılama aşamasında borcun depo edilmesi talep edilmiş ise de Yargıtay Bozma İlamı ve Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 2016/9722 Esas ve 2020/13015 Karar sayılı Kararnda vurgulandığı üzere ödenmeyen aidatların depo edilmesi marifetiyle tapu iptalinin talep edilmesi mümkün olmadığından davacının bu talebinin reddine karar verilmiştir.
Bu durumda davacı tarafın dava tarihi itibariyle aidat ödemelerini tam olarak yerine getirmediğinden tapu iptal ve tescil isteyemeyeceğinden davanın sübut bulmadığından reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın subut bulmadığından reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL nispi karar ve ilam harcının peşin alınan 341,55 TL ile 973,41 TL tamamlama harcından mahsubu ile bakiye 1.255,66 TLfazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 50,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 10.810 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,

Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıld.08/07/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸e-imzalıdır.