Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/466 E. 2021/681 K. 14.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/466
KARAR NO : 2021/681

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – T.C.N…. –
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 13/01/2017
KARAR TARİHİ : 14/09/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 17/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinden özetle: 17/10/2016 tarihinde yaya olarak yürümekte olan davacı …’e 16 kontrolüne kaybetmesi sonucu 16 … 14 plakalı aracın çarpması sonucu davacının yaralandığını, bu nedenle tedavi gördüğünü ancak tedavisinin halen devam ettiğini, meydana gelen kaza nedeniyle davacının maddi anlamda kayıplarının söz konusu olduğunu belirterek, davacının kaza nedeniyle geçici ve kalıcı iş görmezliğinin -güç kaybına ilişkin ve maluliyet oranlarının tespiti ile – fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 5.000,00 TL maddi tazminatın davalı taraftan tahsilini talep etmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili tarafından verilen cevap dilekçesinden özetle: KTK 97 maddesi gereğince, dava öncesi sigorta şirketine başvuru yapılmadığından, dava şartı eskikliği nedeniyle esasa girilmeksizin davanın reddine karar verilmesini, dava konusu kazaya karıştığı bildirilen 16 … 41 plakalı aracın şirketleri tarafından sigortalandığını, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte şirketin sorumluluğunun trafik poliçesindeki limitler ve sigortalı araca yüklenecek kusur ile sınırlı olduğunu belirtelerek, davanın reddini talep etmiştir.
KANITLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle oluşan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davalı, dava açılmadan önce daalı şirkete müracaat edilmediğini belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
Davacı, dava açılmadan önce davalı şirkete müracaat ettiğini beyan etmemiştir.
2918 sayılı KTK’nın 97 maddesinde 6704 sayılı Kanun ile değişiklik yapılmıştır.
Buna göre; sigorta şirketine yönelik dava aılmadan önce sigorta şirketine yazılı olarak müracaat edilmesi gerekir. Kanundaki bu düzenleme bir dava şartıdır.
Dava şartı yerine getirilmeden dava açıldığında ise davanın usulden reddi gerekir.
Kanunun düzenlenmesinde dava açıladan sigorta şirketine müracaat edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Buna göre dava açıldıktan sonra bu eksikliğin tamamlanması mümkün değildir.
Aksi kabul edildiğinde ise; dava açıldıktan sonra müracaat etmenin bir faydası yoktur. Dava dilekçesinin sigorta şirketine tebliği, aynı zamanda sigorta şirketine bir müracaattır. Dava dilekçesinin tebliğine rağmen tekrar müracaat edilmesi için süre verilmesi anlamsız olmaktadır.
Bu nedenle; davalı sigorta şirketine müracaat edilmeden dava açıldığından, davanın HMK 115/2 maddesi gereğince usulden reddine karar verilmiştir.
Mahkememiz kararının davacı vekili tarafından İstinaf edilmesi üzerine İstanbul BAM 8. Hukuk Dairesi’nin 09/05/2019 tarih ve 2017/1913 -2019/856 E/K sayılı kararı ile; “Olayda, dava tarihi olan 13/01/2017 itibariyle 2918 sayılı KTK’nın 97. maddesinde yapılan değişiklik yürürlükte olup davacı tarafça dava tarihinden önce davalı sigorta şirketine başvuru yapılmadığı sabittir.Dava şartları, davanın esası hakkındaki yargılamanın devamı için gerekli olan şartlar olup, davanın açılabilmesi için değil, mahkemenin davanın esasına girebilmesi için aranan kamu düzeni ile ilgili zorunlu koşullardır. HMK’nın 115/2 maddesi uyarınca mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder. Bu amaçla, davacı vekiline yasada öngörülen başvuruya ilişkin eksikliği gidermesi için kesin süre verilmeli, sigorta şirketince 15 gün içinde cevap verilmemesi veya verilen cevabın talebi karşılamaması halinde bu yöndeki dava şartının yerine getirildiği kabul edilerek davanın esasına girilmeli, deliller toplanıp değerlendirilerek ortaya çıkacak sonuca göre bir karar verilmeli; kesin süre içinde başvuruya ilişkin dava şartının yerine getirilmemesi halinde ise bu kez dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmelidir.Mahkemece, yukarıda açıklanan hususlar doğrultusunda davacıya tamamlanabilir dava şartının yerine getirmesi için süre verilmeden, verdiği sürenin sonuçları beklenmeden ve oluşacak duruma göre bir karar verilmesi gerektiği düşünülmeden yasal düzenlemelere yanlış anlam verilmesi sonucunda yazılı biçim ve şekilde davanın reddine karar verilmesi hali, HMK’nın 353/1-a/4 ile HMK’nın 353/1-a/6 hükmü kapsamındaki hali oluşturacağından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararlarının kaldırılması gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde karar verilmiştir.” gerekçesiyle kararın kaldırılmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce dosya yeniden esasa kaydedilerek, İstinaf ilamı doğrultusunda davacı tarafa süre verilerek davalı sigorta şirketine 19/06/2019 tarihinde başvuruda bulunduğundan dava şartı noksanlığının giderildiği anlaşılmıştır..
Davacı Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Ana Bilim Dalına sevk edilerek, dava konusu trafik kazası sebebiyle kaza tarihi itibari ile yürürlükte bulunan “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik” Hükümleri doğrultusunda maluliyetinin varlığı ve oranı ile ilgili rapor düzenlenmesi talep edilmiştir.
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından mahkememize sunulan raporda özetle: 28906309164 T.C. kimlik numaralı …’in 17.10.2016 tarihinde meydana geldiği bildirilen trafik kazası ile illiyetli arızalarının 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı resmi gazetede yayınlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik kapsamında değerlendirilmesinde kişi özür oranın % 4(dört) olduğu, tedavilerinin devam ettiği dönem olan iyileşme süresinin 3 (üç) aya kadar uzayabileceği mütalaa edilmiştir.
Dava konusu kazanın gerçekleştiği mahalde 1 trafik bilirkişi eşliğinde keşif yapılarak dosya trafikçi bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Trafikçi bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu bilirkişi raporunda özetle: Meydana gelen Yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazasında, 16 … 41 plakalı araç sürücüsü …, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununda yer alan: Trafik kazalarında sürücü kusurlarının tespiti ve asli kusur sayılan haller başlıklı kanun madde 84-f) Doğrultu değiştirme manevralarını yanlış yapma, asli kusuru ve ilgili karayolları trafik kanunu ilgili maddeleri 1-şerit izleme, gelen trafikle karşılaşma, araçlar arasındaki mesafe, yavaş sürme ve geçiş kolaylığı sağlama sağlamak başlıklı KANUN MADDE 56- a) Şerit izleme: 1. Sürücülerin; geçme, dönme, duraklama, durma ve park etme gibi haller dışında şerit değiştirmeleri veya iki şeridi birden kullanmaları,….yasaktır. 2-Hızın gerekli şartlara uygunluğunu sağlamak başlıklı kanun madde 52- a)Kavgaklara yaklaşırken, dönemeçlere girerken, tepe üstlerine yaklaşırken, dönemeçli yollarda ilerlerken, yaya geçitlerine, hemzemin geçitlere, tünellere, dar köprü ve menfezlere yaklaşırken, yapım ve onarım alanlarına girerken, hızlarını azaltmak, b)Hızlarını, kullandıkları araçın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak….. zorundadırlar. 3- Trafik işaret ve kurallarına uyma zorunluluğu başlıklı KANUN MADDE 47-0) Trafik güvenliği ve düzeni İle ilgili olan ve yönetmelikte gösterilen diğer kural, yasak, zorunluluk veya yükümlülüklere (Dikkatsiz-Tedbirsiz) Uymak zorundadırlar altı çizilerek belirtilen kurallarına riayet etmediğinden ötürü, kazanın oluşumunda Asli yönden ve “74100 (yüzdeyüz) Oranında Kusurlu olduğu; 16 … 146 plakalı araç sürücüsü … ve … T.C Kimlik Numaralı Yaya …’ in kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığı mütalaa edilmiştir.
Dosya Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi ATK’ya gönderilerek, Anayasa Mahkemesinin iptal kararı sebebiyle Davacı …’in kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri doğrultusunda maluliyetin varlığı ve oranı ile ilgili ek rapor düzenlenmesi talep edilmiştir.
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi ATK’nın mahkememize göndermiş olduğu raporunda özetle; 28906309164 T.C. kimlik numaralı …’in 17.10.2016 tarihinde meydana geldiği bildirilen trafik kazası ile illiyetli arızalarının 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı resmi gazetede yayınlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmelik kapsamında değerlendirilmesinde kişi özür oranın % 4,3 olduğu, tedavilerinin devam ettiği dönem olan iyileşme süresinin 3 (üç) aya kadar uzayabileceği mütalaa edilmiştir.
Dosya 1 aktüer bilirkişiye tevdi edilerek, dava konusu trafik kazasında davacının maddi tazminatı ile ilgili rapor düzenlenmesi talep edilmiştir.
Aktüer bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu bilirkişi raporunda özetle: TRH-2010 tablosu %10 progresif yöntemine göre; Dava konusu kazanın olduğu dönemde poliçe teminat limitinin 310.000,00 TL olduğu, davacının oluşan sürekli iş göremezlik nedeniyle net zararının, 74.405,96 TL olduğu mütalaa edilmiştir.
Dosya önceki aktüer bilirkişiye tevdi edilerek, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin güncel içtihatları kapsamında 01/06/2015 Tarihinden sonra olması sebebiyle dosya içerisinde aldırılan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması Yönetmeliği hükümlerince düzenlenen 12/02/2020 tarihli maluliyet raporu ve davalı vekilinin aktüer raporuna karşı itirazlarını değerlendirir ek rapor düzenlenmesi talep edilmiştir.
Aktüer bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu ek bilirkişi raporunda özetle: TRH-2010 tablosu, % 10 progresif yöntemine göre; a) Dava konusu kazanın olduğu dönemde poliçe teminat limitinin 310.000,00 TL olduğu, b) Davacının özürlülük ölçütü sınıflandırılması yönetmeliği hükümlerince düzenlenen 12 Şubat 2020 tarihli maluliyet raporuna göre % 4,0 maluliyet üzerinden oluşan net zararının, 69.271,75 TL olduğu mütalaa edilmiştir.
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu ıslah dilekçesi ile; dava dilekçesi ile 5.000 TL olarak talep etmiş olduğu maddi tazminat talebini, 69.405,96 TL arttırarak toplam 74.405,96 TL olarak ıslah etmiştir.
Davacının talebinin dava dilekçesi ve istinaf kanun yoluna başvuru dilekçesinde de açıklandığı üzere davanını efor-güç kaybından kaynaklanan tazminat olup ayrıca tedavi giderlerine yönelik dava dilekçesinde asgari mikar belirterek talep açıklanmadığı ve içeriğinde de belirtilmediğinden ıslah ile tedavi giderlerine hükmedilmesi talebinin ayrı bir davanın konusu olduğundan bu talep hakkında karar verilmemiştir.
Dava konusu trafik kazası sebebiyle SGK ve davalı sigorta şirketi tarafından ödeme yapılmadığı görülmektedir.
O halde toplanan delillerden somut olayda, davalının zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu dava dışı sürücü …’ in sevk ve idaresindeki 16 … 41 plakalı aracın Esenevler Mahallesi 201. Sokak kavşağından yan yoluna çıkış yapmak istediği sırada direksiyon hakimiyetini kaybederek yaya davacıya çarpması şeklinde meydana gelen cismani zararla sonuçlanan trafik kazasında, düzenlenen kaza tespit tutanağı, kaza mahallinde yapılan keşif sonucunda trafik polis memuru tarafından düzenlenen 30/03/2020 tarihli bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli ve olaya uygun olduğundan itibar edilerek davalı sürücünün doğrultu değiştirme manevralarını yanlış yapma, kavşaklara yaklaşırken hızını azaltma, dikkatsiz ve tedbirsiz şekilde araç kullanma yükümlülüklerine aykırı davrandığından araç sürücüsünün % 100 oranında kusurlu olduğu, yaya davacının ise kusursuz olduğu ve Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı tarafından düzenlenen 12/02/2020 tarihli maluliyet raporunun Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olup bu raporlar dikkate alınarak düzenlenen gerekçeli denetime açık aktüer bilirkişinin 02/07/2021 tarihli raporuna itibar edilerek davacının 69.271,75 TL iş göremezlik zararı olduğunun ispat edildiğinden bu miktar yönünden davanın kısmen kabulune, dava tarihinden önce davanın ihbar edilmediğinden dava tarihi itibariyle faiz işletilerek karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, 69.271,75 TL maddi tazminatın 13/01/2017 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, (davalı sigorta şirketinin poliçe limiti ile sorumlu tutulmasına),
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 4.731,95 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 31,40 TL ve ıslah harcı 238,00 TL olmak üzere toplam 269,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 4.462,55 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından bozmadan önce yapılan 121,10 TL posta tebligat masrafı ile bozmadan sonra yapılan; bilirkişi gideri 1.400,00 TL bilirkişi gideri, keşif harcı 384,90 TL, keşif araç ücreti 150,00 TL, posta, talimat ve tebligat gideri 445,40 TL olmak üzere toplam 2.501,40 TL yargılama giderinden kabul ve red oranlarına göre hesaplanan 2.328,80 TL yargılama gideri ve peşin alınan 31,40 TL ve ıslah harcı 238,00 TL olmak üzere toplam 269,40 TL peşin harç olmak üzere toplam 2.598,20 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 9.805,33 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/09/2021
Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.