Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/398 E. 2021/198 K. 08.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Türk Milleti Adına “KARAR”
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/398
KARAR NO : 2021/198

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/05/2019
KARAR TARİHİ : 08/03/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 29/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle:Müvekkil şirketin 1998 yılından itibaren yurt içi ve yurt dışı birçok projede çalışarak elde etmiş olduğu tecrübeleriyle proje, müşavirlik ve taahhüt alanında hizmet verdiğini, müvekkil şirket davalı yan ile 20/02/2018 tarihli sözleşme imzalayarak 225610 referans numaralı fiyat teklifine konu sabit hava kompresörü, sabit hava kurutucusu, basınçlı hava filtresinin satın alınması konusunda anlaştıklarını, sözleşmenin 4. Maddesi ile teslim süresi düzenlenmiş olup buna söz sözleşme konusu malzemelerin sözleşme tarihinden itibaren 19 hafta sonra kamyon üstünde Bosch Bursa BU-i şantiyesinde alıcı firma yetkilisine teslim edileceğinin düzenlendiğini, ancak davalı yanın sözleşmenin imzalandığı tarihten itibaren 19 hafta sonra teslim etmesi gereken makineleri teslim etmediğini ve temerrüde düştüğünü, müvekkilin bu kapsamda davalıya yana mail göndererek geç teslimden kaynaklanan her türlü yasal hakları saklı kaydıyla makineleri teslimini talep ettiğini, davalı tarafın sözleşmeye aykırı olarak sözleşme konusu makineleri 17 Eylül 2018 tarihinde olmak üzere 10 hafta gecikme ile teslim ettiğini, sözleşmenin 4. Maddesinde gecikme ile ilgili cezai şartın bulunduğunu, anılan hüküm doğrultusunda davalı yana gecikme cezasına ilişkin fatura kesilmiş olup, bu fatura bedelinin davalı yanca ödenmediği gibi müvekkile iade edildiğini, bu nedenlerle davanın kabulü ile fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 61.858,07 TL tutarındaki cezai şart bedelinin temerrüt tarihi olan 17.09.2018 tarihinden itibaren işleyecek bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile müvekkil şirkete ödenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı yan ile yapılan sözleşme gereği davacının ödemesi gereken teminat miktarını ödemediğini, müvekkil şirketin teslimatı yapabilmesi için gerekli bu teminatı almış olmasının gerektiğini, davacının edimini yerine getirmediğini, müvekkil şirketin gecikmeden kaynaklı olarak cezai şarta maruz bırakılmasının hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, taraflar arasında imzalanan sözleşme şubat, 2018 tarihli olup ilgili ürünlerin tesliminin de 2018 yılında gerçekleştirildiğini, davacı tarafın hiçbir zarar uğramadığı ve gecikmeye kendi kendine sebebiyet verdiğini, bu nedenlerle davacı tarafça müvekkil şirkete karşı yöneltilen bir arabuluculuk başvurusu olmamasının müvekkile usule uygun bir davet yapılmaması sebebiyle davanın öncelikle usulden reddine, yetki itirazının kabulü ile birlikte dosyanın yetkili İstanbul Anadolu Ticaret Mahkemelerine gönderilmesine, davacı tarafça ikame edilen dava ve tüm taleplerin reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, taraflar arasında akdedilen satış sözleşmesi gereği cezai şart bedelinin talep edilme şartları oluştuğundan bahisle tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizce yargılama yapılarak, tahkikat aşamasına geçilmiş, tarafların delil dilekçeleri, arabuluculuk tutanağı aslı dosyamız arasına alınmış, tanık beyanları dinlenmiş, dosyamız konusunda uzman bilirkişiye tevdi edilerek bilirkişi raporu temin edilmiştir.
02/02/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davalı Şirket Tarafından, Davacı Şirkete; Sözleşme Kapsamında Düzenlenen Faturaların yukarıda olduğu, Davacı şirket tarafından, Davalı şirkete mal tesliminden önce 11.09.2018 tarihinde QNB Finansbank Kestel Şubesi 07.09.2018 tarih 15.10.2018 tarihine kadar geçerli olan 165.200 Euro Teminat mektubu verildiği, Davacı şirket tarafından 15.10.2018 tarihinde Denizbank hesabından, Davalı şirketin Cıtıbank hesabına 165.200 Euro gönderildiği ödemenin tamamlandığı, Davacı ve Davalı şirket arasındaki (Gecikme Bedeli) ile ilgili e fatura düzenleme tarihlerinin detaylı şekilde tablo2, tablo 3 de belirtildiği, Son olarak davacı şirket tarafından, davalı şirkete düzenlenen yukarıdaki e faturaya istinaden uzun süre sonra, Davalı şirket tarafından, Davacı şirkete aşağıda dökümü yapılan e faturanın düzenlendiği, faturaya Davacı şirket tarafından Noter kanalıyla itiraz edildiği, Davalı vekilinin sunduğu deliller arasında yer alan 03.09.2018 tarih mail yazışmalarına göre; Kompresör’ün Davalı şirketin (İstanbul) stoklarına girdiği ve sevkiyat için Teminat Mektubunu beklediğinin anlaşıldığı, 12.09.2018 tarih mail yazışmalarına göre; Bosch fabrikasının denetiminden dolayı sevkiyat planının 17.09.2018 tarihine alındığının anlaşıldığı, Taraflar arasında imzalanan 20.02.2018 tarihli sözleşmenin TBK Mad. 207 vd hükümleri gereğince TAŞINIR SATIŞ SÖZLEŞMESİ olarak değerlendrilmesi hususunun sayın mahkemenin takdirinde olduğu, Sözleşmede yer alan” … Sözleşme tarihinden 19 hafta sonra kamyon üstünde teslim … Edilecektir.” hükmünün ifa tarihinin sözleşmede kesin olarak kararlaştırılması hususu olup olmadığının mahkemece takdir edilmesi gerektiği, bu ibarenin kesin vade tarihi olarak kabul edilmesi halinde; borçlunun – satıcının – temerrüde düşmesi için alacaklının ihtar keşide etmesine gerek olmadığı, Davalı tarafından ileri sürülen TEMİNAT MEKTUBU’nun sözleşmenin 6.maddesinde ÖDEME KOŞULLARI başlığı altında düzenlendiği, buna göre ALICI’nın sözleşmenin imzalanmasını müteakip SATICI’ya 31.08.2018 vadeli 165.200 Euro’luk avans teminat vermeyi kabul – taahhüt ettiği, ancak davacının bu teminat mektubunu davalıya teslim etmediği, Dava öncesinde teminat mektubunun süresinde verilmemesi ile ilgili olarak davalı satıcı tarafından davalı alıcıya gönderilen bir ihtarnameye dosyada rastlanmadığı, alıcı davacının teminat mektubunu 11.09.2018 tarihinde satıcı davalıya teslim ettiği, sözleşme konusu ürünlerin ise davalı- satıcı tarafından davacıya 17 Eylül 2018 tarihinde teslim edildiği, Sözleşme gereğince teslim süresinin ise 3 Temmuz 2018 olduğu, davacının teminat mektubunu sözleşmenin 6. Maddesine göre davalıya teslim etmemesi hususunun ÖDEMEZLİK DEFİ ve bu kapsamda borcun ifa edilmesinden kaçınma hakkı verip vermeyeceği hususunun sayın mahkemece değerlendirilmesi gerektiği, Her iki tarafından tacir ve tarafların ticari işletmeleri ile ilgili sözleşmede düzenlenen ceza koşulunun fahiş olup olmadığı fahiş olması sebebiyle indirilmesi veya iptali gerekip gerekmediği savunmasının ; ceza koşulunun sözleşme toplam bedelinin %7,5’i ile sınırlandırılmış olması ve TTK Mad. 22 gereğince sayın mahkemece değerlendirilmesi gerektiği, Ürünlerin sözleşme tarihi olan 2018 tarihinde teslim edilmesi sebebiyle davacının bir zarara uğramadığına ve bu sebeple de davacının tazminat- ceza koşulu talep hakkı bulunamayacağına ilişkin savunmasının TBK Mad. 180/1 çerçevesinde sayın mahkemece değerlendirilmesi gerektiği, Davacı şirket çalışanı … tarafından davalı firma çalışanları Sinan ERMİŞ ve …’e gönderilen 9 Ağustos 2018 tarihli e mailin TBK Mad. 179/II gereğince ceza koşulu hakkını saklı tuttuğuna dair çekince olarak kabul edilip edilmemesi hususunda nihai takdir ve değerlendirmenin sayın mahkemeye ait olduğu, Davacının talep edebileceği olası ceza koşulunun ; 03.07.2018 – 17.09.2018 tarihleri arasında yer alan 10 haftalık süre olduğu, Sözleşme bedelinin KDV Dahil 165.200 Euro olduğu, 6,75 TL kur üzerinden TL karşılığının 1.174.836,30 TL olduğu sözleşmenin 4. Maddesi gereğince %7,5’lik üst sınır ceza koşulunun 88.112,72 TL olarak bilirkişi heyetimiz tarafından hesaplandığı, Somut olay yönünden 10 haftalık sürenin gecikme olarak kabul edilmesi durumunda ; haftalık ceza koşulunun (1.174.836,30 TL x %0,5 ) 5.874,18 TL olduğu x 10 haftalık gecikme = 58.741,82 TL ( KDV Dahil ) ceza koşulu talep edilebilineceği, davacının ise dava dilekçesinde 61.858,07 TL talep ettiği hususu bildirilmiştir.
Toplanan tüm deliller ve dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde açılan dava; taraflarca akdedilen 20/02/2018 tarihli sözleşmenin 225610 referans numaralı fiyat teklifine konu sabit hava kompresörü, sabit hava kurutucusu, basınçlı hava filtresinin satın alınması konusunda anlaşılması neticesinde, sözleşmenin 4. Maddesinde düzenlenilen teslim süresinin gecikmesine dayalı olarak talep edilen cezai şartın bedelinin davalı taraftan tahsiline karar verilmesine ilişkindir.Taraflar arasındaki satış sözleşmesi incelendiğinde; 4. Maddede teslim süresi, yeri ,şartlarının, cezai şartın yer aldığı, 6 . Maddesinde ise ödeme koşullarının yer aldığı tespit edilmiştir.Her ne kadar davalı tarafçla cevap dilekçesinde,gecikmenin davacı taraftan kaynaklandığı, davacı tarafça teminat mektubu gönderildikten sonra sözleşmeye konu makinelerin teslim edildiği, teslimde gecikme olmadığı ve teminat mektubu kendilerine gönderildikten sonra makinelerin davacı tarafa teslim edildiği iddia edilmiş ise de sözleşmede, makinelerin tesliminin teminat mektubunun verilmesi ön koşuluna bağlı tutulmadığının mahkememizce tespit edildiği, bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen 02/02/2021 tarihli raporda özetle; davacının teminat mektubunu 11.09.2018 tarihinde satıcı davalıya teslim ettiği, sözleşme konusu ürünlerin ise davalı tarafından davacıya 17/09/2018 tarihinde teslim edildiği, sözleşme gereğince teslim süresinin 3 Temmuz 2018 olduğu,davacının talep edebileceği olası ceza koşulunun ; 03.07.2018 – 17.09.2018 tarihleri arasında yer alan 10 haftalık süre olduğu, somut olay yönünden 10 haftalık sürenin gecikme olarak kabul edilmesi durumunda ; haftalık ceza koşulunun (1.174.836,30 TL x %0,5 ) 5.874,18 TL olduğu x 10 haftalık gecikme = 58.741,82 TL ( KDV Dahil ) ceza koşulu talep edilebilineceğinin bildirildiği, bilirkişiler tarafından tanzim edilen raporda davaya konu hususlar bilimsel, gerekçeli, ayrıntılı olarak açıklanmış, raporun mahkememizce hükme esas alınmaya yeterli olduğu kanaatine varılarak davanın kısmen kabulüne, buna göre 58.741,82 TL nin 17/09/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,fazlaya ilişkin talebin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, buna göre 58.741,82 TL nin 17/09/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Alınması gerekli 4.012,65 TL harçtan peşin alınan 1.056,39 TL’nin mahsubu ile bakiye 2.956,26 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından sarf edilen aşağıda dökümü yazılı 858,28 TL yargılama giderinin kısmen kabul oranına göre hesap edilen 815,04 TL’sinin ve 1.056,39 TL peşin harcın, 44,40 TL başvurma harcı, 6,40 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 1.922,23 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
4-7155 sayılı Kanunun 23. Maddesi ile 6325 sayılı Kanunun 18/A-12-13 maddeleri uyarınca 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye ödenmesine,
5-Davacı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 8.436,44 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 3.116,25 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,

7-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansından karar tebliği için gerekli miktar kullanıldıktan sonra artan kısmın kararın kesinleşmesi halinde HMK’nın 333.maddesi uyarınca istek halinde davacıya iadesine,
8-Davalı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde HMK’nın 333.maddesi uyarınca istek halinde davalıya iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde mahkememize veya mahkememize iletilmek üzere verilecek dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yoluna başvurma hakkı açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.08/03/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

Yargılama Gideri:
750 TL bilirkişi ücreti
108,28 TL posta ve tebligat gideri
1056,39 TL peşin harç
44,40 TL başvurma harç
6,40 TL vekalet harcı
Kısmen kabul oranına göre alınması gereken miktar 1.922,23 TL