Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/285 E. 2022/870 K. 07.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/285 Esas
KARAR NO : 2022/870
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : 1- … –
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : 2- … – …
VEKİLİ : Av. … – [16596-95278-78902] UETS
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 08/04/2019
KARAR TARİHİ : 07/07/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 29/07/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davacının 27.06.2018 tarihinde kavşakta yayalar için yeşil ışık yanması sebebiyle karşıdan karşıya geçmek üzere hareket ettiğinde davalı sürücünün sevk ve idaresinde bulunan 16 RK … plakalı aracın aniden hareket etmesi sebebiyle davacının panikleyerek yere düştüğünü, davalının aracının davacınını üzerinden geçtiğini ve sürükleyerek ezdiğini, kazanın oluşumunda davalı sürücünün %100 oranında kusurlu olduğunu, tedavisinin Bursa Devlet Hastanesinde başladığını sonrasında Özel Medicabil Hastanesinde devam ettiği, 4 ayrı ameliyat geçirdiğini, 28.09.2018 tarihinde verilen rapora göre %24 oranında sürekli maluliyet söz konusu olduğunu, 300 TL tedavi gideri, 300 TL bakıcı gideri ve 400 TL güç kaybı tazminatı olmak üzere 1.000 TL maddi tazminat ile 75.000 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmistir.
Davalı …Ş, vekili cevap dilekçesinde : Davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasının mümkün olmadığını, evrak eksikliği sebebiyle başvuru şartının yerine getirilmemiş olduğunu, davacının sürekli maluliyetinin bulunup bulunmadığı var ise bunun dava konusu olay ile ilgisinin olup olmadığının araştırılması gerektiğini, bunun içinde hem maluliyet ve hemde kusur yönünden Adli Tıp Kurumundan rapor alınmasını talep ettiklerini, tedavi giderlerinin SGK tarafından karşılanması gerektiğini davalı … şirketinin bu konuda bir sorumluluğunun bulunmadığını, sürekli sakatlığı bulunmayan davacı yönünden bakıcı gideri hesabının mümkün olmadığını, tazminat hesabının TRH 2010 ve 1,8 teknik faiz ile hesaplanması gerektiğini, faiz başlangıç tarihinin dava tarihi olarak kabul edilmesi gerektiğini, davaya karışan aracın davalı şirket nezdinde yapılmış genişletilmiş kasko poliçesi bulunduğunu manevi tazminatın hak ve nesafet kurallarına dikkate alınmasını talep ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir
Davalı … vekili cevap dilekçesinde: Davaya bakmakla Asliye Hukuk Mahkemesi olması sebebiyle görev itirazında bulunduklarını, dava dilekçesinde ki iddiaları kabul etmediklerini, kazanın davacının ayağının kayarak yere düşmesine bağlı olarak gerçekleştiğini, bu sebeple kazanın kaçınılmazlık ilkesi gereği meydana geldiğinin kabulü gerektiğini, davalının kusurunu yönelik iddiaları ve maluliyet oranını kabul etmediklerini, talep edilen manevi tazminat taleplerinin fahiş olduğunu, alacağa yasal faiz uygulanması gerektiğini davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir
DELİLLER:
Dava dilekçesi, cevap dilekçeleri, tarafların karşılıklı beyan dilekçeleri Bursa 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 2019/126 Esas sayılı dosyası, keşif, tanık beyanları, ATK raporları, bilirkişi raporları, yazılan müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar sebebiyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalının görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna yönelik itirazının, davalı ZMSS ile birlikte davanın açıldığından sigorta hukukunun mutlak ticari dava olup TTK 4 ve 5. Maddesi uyarınca mahkememizin görevli olduğundan görev itirazına itibar edilmemiştir.
Dava konusu kazanın gerçekleştiği mahalde bir trafik bilirkişi eşliğinde 12/11/2020 günü keşif yapılmış, keşif sonrası düzenlenen trafik bilirkişinin raporunda,”
A) 16 RK … Plakalı Otomol Davalı n SAVAR ÖRS; Yukarıda arz edilen hususlar dairesinde, /e 80 (YÜZDE SEKSEN ) ORANINDA KUSURLU OLDUĞU kanaatine varılan 16 RK … – Plakalı otomobil – sürücüsü …’ün olay esnasındaki davranışı: Karayolları Trafik Kanununun 47. maddesinin d) bendinde düzenlenen Trafik süvenliği ve düzeni ile ilgili olan ve yönetmelikte gösterilen diğer kural, yasak, zorunluluk ya yükümlülüklere uymak zorundadırlar. (Dikkatsiz tedbirsiz şekilde araç kullanmak)” Şeklindeki hükmünün ihlali niteliğindedir. Karayolları Trafik Kanununun 57. maddesii d) bendinde düzenlenen ” (Ek bent: 21/05/1997 – 4262/4 md.) Işıklı trafik işaretleri verse bile trafik akımı; kendisini kavşak içinde durmaya zorlayacak veya diğer doğrultudaki trafiğin geçişine engel olacak ise, sürücülerin kavşağa girmeleri yasaktır. “Şeklindeki hükmünün ihlali niteliğindedir. e Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 109. Maddesinin d) bendinde düzenlenen “ Kavşağa gelen sürücüler kavşak giriş ve çıkışlarından kurallara uygun olarak karşıya geçen veya geçmek üzere olan yayalara,Geçiş hakkını vermek zorundadırlar.”şeklindeki hükmünün ihlali niteliğindedir. Karayolları Trafik Yönetmeliğinin Kanununun 73. maddesinde düzenlenen “ karayolunda araçların kamunun rahat ve huzurunu bozacak veya kişilere zarar verecek şekilde saygısızca sürülmesi, araçlardan bir şey atılması veya dökülmesi, seyir halinde sürücülerin cep ve araç telefonu ile benzer haberleşme cihazlarını kullanması yasaktır.” Şeklindeki hükmün ihlali niteliğindedir. e Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 145. Maddesinin e) bendinde düzenlenen“ Tedbirsiz ve Saygısız Araç Sürme, karayollarında, kamunun rahat ve huzurunu bozacak veya kişilere zarar verecek şekilde; özel amaçlarla keyfi veya kasıtlı davranışlarda bulunmak suretiyle yaya veya araç trafiğinin seyir emniyetini ihlal etmek veya tehlikeye düşürmek suretiyle tedbirsiz ve saygısız davranışlarda bulunmaları ve araç sürmeleri yasaktır. “ Şeklindeki hükmünün ihlali niteliğin Davacı Yaya …; (62 Yaşında) Yukarıda arz edilen hususlar dairesinde, 16 CPZ 06 plakalı araç le birlikte (9 20 ÜZDE YİRMİ ORANINDA) KUSURLU OLDUĞU kanaatine varılan davacı yaya Ayşe TILMIŞ’ın olay esnasındaki davranışı :* Karayolları Trafik Kanunun 68. Maddesinin c) bendinde düzenlen “ Yaya yollarında, geçitlerde veya zorunlu hallerde taşıt yolu üzerinde bulunan yayaların, trafiği engelleyecek veya tehlikeye düşürecek şekilde davranışlarda bulunmaları veya buraları saygısızca kullanmaları yasaktır.” Şeklindeki hükmün ihlali niteliğindedir. Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 138. maddesinin d) bendinde düzenlenen : “ yaya yollarında, geçitlerde veya mecburi hallerde taşıt yolu üzerinde bulunan yayaların, trafiği engelleyecek, tehlikeye düşürecek davranışlarda bulunmaları, dikkatsiz hareket etmeleri, oynamaları veya bu yerleri saygısızca kullanmaları yasaktır.” Şeklindeki hükmün ihlali niteliğindedir.” mütalaa da bulunmuştur
Kusur raporuna itirazlar üzerinde mahkememizce dosya ATK Trafik İhtisas Dairesine gönderilmiş, 15/04/2021 tarihli kusur raporunda ” olayda;
A)Davalı sürücü …’ün % 80 ( yüzde seksen ) oranında kusurlu,
B)Davacı yaya …’ın % 20 ( yüzde yirmi ) oranında olduğu kanaatini bildirir müşterek rapordur.” mütalaa da bulunmuştur.
Taraf vekillerince ATK raporuna itiraz üzerine dosya yeniden ATK Trafik İhtisas Dairesine gönderilmiş, ATK Trafik İhtisas Dairesi genişletilmiş bilirkişi kurulunun 08/09/2021 tarihli raporunda ” olayda;
A)Davalı sürücü …’ün % 80 ( yüzde seksen ) oranında kusurlu,
B)Davacı yaya …’ın % 20 ( yüzde yirmi ) oranında olduğu kanaatini bildirir müşterek rapordur.” Mütalaa da bulunmuştur.
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalının 28/01/2019 tarihli raporunu özetle;Kişinin tüm vücut engellilik oranının %18 (yüzdeonsekiz) olduğu, geçici bakıcı 2(iki) ay olduğu mütalaa edilmiştir.
Mahkememiz dosyasının yargılaması sırasında dosyanın ATK 2. İhtisas Kuruluna gönderilerek dava konusu trafik kazası sebebiyle kazanın meydana geldiği tarih itibariyle yürürlükte bulunan maluliyet tespit işlemleri yönetmeliği hükümleri doğrultusunda, maluliyetle ilgili rapor düzenlenmesine karar verilmiştir.
ATK 2. İhtisas Dairesinin 08.02.2021 tarihli raporunu özetle;Kişinin tüm vücut engellilik oranının %19 (yüzdeondokuz) olduğu,iyileşme süresinin (iş göremezlik süresi) olay tarihinden itibaren 4(dört) ay olduğu mütalaa edilmiştir.
ATK 2. İhtisas Dairesinin 31/12/2021 tarihli raporunu özetle;Kişinin tüm vücut engellilik oranının %19 (yüzdeondokuz) olduğu,iyileşme süresinin (iş göremezlik süresi) olay tarihinden itibaren 4(dört) ay ve sürekli bakıcı ihtiyacının bulunmadığı ancak iyileşme (iş göremezlik) süresi içerisinde 2 (iki) ay süresince olduğu mütalaa edilmiştir.
Mahkememiz dosyasının yargılaması sırasında dosyanın 1 aktüerya ve 1 doktor bilirkişisine tevdi edilerek rapor düzenlemesine karar verilmiştir.
Bilirkişi heyetinin 03/01/2022 tarihli raporunu özetle; davacının %20 kusurlu ve %19 maluliyetinin bulunduğunun kabulüne göre hesaplama yapıldığı, davacının talep edebileceği ve SGK tarafından karşılanmayan kusur oranında indirim yapılmış tedavi giderinin 2.079,68 TL olduğu, 2022 yılı için bilinen verilerine göre yapılan hesaplama sonucu davacının talep edebileceği toplam zararın 141.060,59 TL olduğuna ve tüm zararın ZMMS poliçesi kapsamında bulunduğu mütalaa edilmiştir.
Bilirkişi heyetinin raporuna itirazlar üzerine düzenlenen 07/04/2022 tarihli raporda özetle: Davacının zararının , SGK tarafından karşılanmayan 2.163,68 tl tedavi gideri, 3.247,20 TL bakıcı gideri, 141.060,59 tl iş gücü kaybı alacağı olmak üzere 146.471,47 TL olduğu mütalaa edilmiştir.
Davacı vekilinin 07/06/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile; dava değerini 146.471,47-TL maddi tazminat ve 75.000,00 TL manevi tazminat olarak kazanın gerçekleştiği tarihten itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan alınıp müvekkile ödenmesi talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalı … ve SGK tarafından davacıya trafik kazası sebebiyle herhangi bir ödemede bulunmadığı anlaşılmaktadır.
O halde toplanan delillerden somut olayda, davalıların sürücüsü ve ZMMS’ i olduğu 16 BK … plakalı aracın 27/06/2018 günü davacının yaya olarak karayolunda yaya şeridinden karşıdan karşıya geçmek istediği sırada çarpması sebebiyle davacının cismani zararla sonuçlanan trafik kazasında maddi ve manevi tazminat talep edildiği anlaşılmakla davanın haksız fiilden kaynaklandığından tarafların kusurlu olup olmadığının öncelikle değerlendirilmesi gerekmektedir.
Davacının yaralanması ile sonuçlanan trafik kazasında, düzenlenen kaza tespit tutanağı, Bursa 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 2019/126 Esas sayılı dosyasında düzenlenen kusur raporu, mahkememizde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi üzerine düzenlenen 05/02/2021 tarihli kusur raporu ve itirazlar üzerine düzenlenen ATK Trafik İhtisas Dairesinin Genişletilmiş Kurulu tarafından düzenlenen 08/09/2021 tarihli kusur raporunun dosyadaki diğer raporlar, olay yeri görüntüleri ve delillerle uyumlu olup bu 08/09/2021 tarihli kusur raporuna itibar edilerek, davalı sürücü … sevk ve idaresindeki otomobille kırmızı ışıkta beklerken yaya geçidinden geçen ve geçmek üzere olan yayalar olabileceğini dikkate alarak müteyakkız olması, yeşil ışık yansa da, aracının ön kısmından geçeceği sırada yere doğru düşen yayayı farkettiğinde aracını hareket ettirmeyip kazayı önlemesi gerekirken bahsedilen bu hususlara riayet etmemiş, görüntülerden açık bir şekilde görüldüğü gibi, yere doğru düşmekte olan davacı yayayı görmesine engel bir durum olmamasına ve hareket alanı müsait olmamasına rağmen dikkatsiz ve tedbirsiz bir şekilde aracını hareket ettirdiğinden davalı tarafın asli %80 oranında kusurlu olduğu, davacı yayanın yoldan geçişini dikkatli ve tedbirli bir şekilde yapması gerekirken dikkatsiz bir şekilde geçiş yapmaya çalışması nedeni ile kayarak düştüğü olayda tali %20 oranında kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır.
Diğer yandan haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının usulüne uygun şekilde belirlenmesi gerekmekte olup Yargıtay 4.HD 2021/4002E- 2021/6091K sayılı Kararı,Yargıtay 4 HD, 2021/6772 E- 2021/9565 K sayılı ilamı ve yerleşik içtihatlar kapsamında 01/06/2015 tarihi ile 20/02/2019 tarihleri arasında Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre düzenlenen 31/12/2021 tarihli rapora itibar edilerek davacının sürekli iş göremezlik durumunun %19 iyileşme süresinin 4 ay, bakıcı tutulması gereken sürenin 2 ay olduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda yukarıdaki açıklamalardan maluliyet ve kusur raporları dikkate alınarak düzenlenen maddi tazminat hesabı yönünden Yargıtay en son içtihatları kapsamda tazminat hesaplarında bakiye ömrün belirlenmesinde TRH 2010 tablosunun esas alınarak hesaplamalarda 1,8 teknik faiz uygulanmaksızın progresif rant yönteminin kullanılması ile bilinmeyen (işleyecek) devredeki gelirlerin her yıl için % 10 artırılıp % 10 iskonto edilmesi suretiyle tazminatı hesaplaması yapılan gerekçeli denetime açık aktüer bilirkişinin 07/04/2022 tarihli raporuna itibar edilerek davacının sürekli ve geçici iş göremezlik zararının 141.060,59 TL, SGK nın sorumlu olmadığı tedavi gideri 2.163,68 TL, bakıcı gideri 3.247,20 TL olmak üzere 146.471,47 TL maddi tazminat alacağı olduğu anlaşılmaktadır. (Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 24/02/2021 tarih 2019/3292 esas 2021/1848 karar sayılı ilamı) Bu miktar yönünden davacının dava açmakta haklı olduğundan ıslah ile talep edildiğinden 146.471,47 TL yönünden maddi tazminat talebinin kabulune karar vermek gerekmiştir.
Davacı tarafın davalı … şirketine ihtarname ile dava tarihinden önce davacının 17/10/2018 tarihinde başvuruda bulunduğunun anlaşılmakla 8 iş günü sonrası olan 30/10/2018 tarihinden itibaren davalı … yönünden , diğer davalı sürücü yönünden ise kaza tarihi itibariyle temerrüt gerçekleştiğinden bu tarihler itibariyle yasal faiz işletmek gerekmiştir.
Davacının uğradığı zarar tek bir olaydan kaynaklanmakta olup, 2918 sayılı KTK.’nun 88. ve BK.’nun 50. maddesi uyarınca haksız fiile karışanların her biri zarardan müteselsilen sorumludurlar. Davacının zararlarını yasa gereği davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline dair karar verilmiştir.
Davacının manevi tazminat talebi yönünden bilindiği üzere Borçlar Kanunu’nun 56.maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önüne alarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Bu para tutarı asıl olarak ne tazminat ne de bir cezadır. Amacı zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmak ve ruhi ızdırabını dindirmek olması nedeniyle tazminata benzer bir fonksiyonu vardır. O halde tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.Dolayısıyla yukarıdaki açıklamalar ışığında, taraflar arasında meydana gelen davacının maluliyeti ile sonuçlanan trafik kazasında, tarafların kusur oranları, olayın meydana geldiği tarih, olayın meydana geliş şekli, tarafların ekonomik ve sosyal durumu, olay tarihindeki paranın alım gücü, maluliyet varlığı ve oranı değerlendirilerek davacıda oluşan acı ve elemin kısmende olsa giderilmesi amacıyla davacı için 22.000 TL manevi za tazminat’ ın, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde takdir edilerek davalı sürücü … yönünden talebin kısmen kabulune, davalı … yönünden ise davacının açık, belirli ve ne kadar manevi tazminat istediğine yönelik bir talebinin bulunmadığı şarta bağlı poliçede olması halinde şeklinde bir talepte bulunulamayacağından bu talep hakkında karar verilmeyerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir. gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın kısmen kabul kısmen reddi ile
A-2.163,68 tl tedavi gideri, 3.247,20 TL bakıcı gideri, 141.060,59 tl iş gücü kaybı alacağı olmak üzere 146.471,47 TL maddi tazminatın davalı … yönünden kaza tarihi olan 27/06/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalı … Sigorta A.Ş yönünden 30/10/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, (davalı … Sigorta A.Ş nin poliçe limiti ile sorumlu tutulmasına )
B-22.000 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 27/06/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’ten alınarak davacıya verilmesine,
C-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 11.508,28 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 259,58 TL, tamamlama harcı 2484,29 TL nin mahsubu ile bakiye 8.764,41 TL nispi karar ve ilam harcının davalılardan (davalı … nin 7.261,59 TL kısmından sorumlu olmak üzere )müşterek ve müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına,
3-Arabuluculuk Ücret Tarifesi kapsamında Maliye Hazinesinden karşılanan arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin maddi tazimnatın davanın kabul ve red oranına göre 1.320,00 TL nin davalı … Sigorta A.Ş’ den alınarak hazineye ÖDENMESİNE,( Davalı …’ ün dava şartı arabuluculuğa tabi olmadığından sigorta şirketi hakkında karar verilmiştir)
4-Davacı tarafından yapılan; bilirkişi gideri 2300 TL, ATK dosya masrafı 3563,00 TL, keşif araç ücrei 150 TL, keşif harca 384,90 TL , posta, talimat ve tebligat gideri 731,8 TL olmak üzere toplam 7129,70 TL yargılama giderinden kabul ve red oranlarına göre hesaplanan 5.423,50 TL yargılama gideri ve peşin alınan 259,58 TL, tamamlama harcı 2484,29 TL harç olmak üzere toplam 8.167,37 TL yargılama giderinin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı …’ tarafından yapılan; posta ve tebligat gideri 34,60 TL’den davanın kabul ve ret oranlarına göre hesaplanan; 8,29 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
6-Maddi tazminat talebi yönünden; davacı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye 13. Maddesine göre belirlenen 17.864,79 TL vekalet ücretinin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Manevi tazminat talebi yönünden; davacının yargılama sırasında vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı …’den alınarak davacıya verilmesine,
8-Manevi tazminat talebinin reddi yönünden; davalı … yargılama sırasında kendilerinin vekil ile temsil edildiğinden A.A.Ü.T’ nin 10. Maddesine göre belirlenen 5.000 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
9-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin, davalı … SİGORTA Vekili Av. ………….. …………. , Davalı … ve vekili Av. … yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.07/07/2022
Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.