Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/271 E. 2021/302 K. 13.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/271 Esas – 2021/302
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/271 Esas
KARAR NO : 2021/302

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : … İNŞAAT SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. – …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … MÜHENDİSLİK ELEKTRİK ELEKTRONİK MAKİNA İNŞAAT GIDA SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ – …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/04/2019
KARAR TARİHİ : 13/04/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 14/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; Müvekkili şirket tarafından davalı borçlu aleyhinde Bursa 6. İcra Dairesi Müdürlüğü’nün 2018/… E. Sayılı dosyası ile genel haciz yoluyla İcra takibi yapıldığını, davalı tarafından takibe itirazda bulunularak takibin durdurulduğunu, Müvekkili şirketin her türlü inşaat işleri ile ana sözleşmesinde yazılı diğer işleri yapmak vc yaptırmakla iştigal ettiğini, davalı tarafa verilen hizmetlere ilişkin yapılan ödemeler konusunda cari hesap şeklinde işleyen bir ticari ilişkinin bulunduğunu, bu anlamda davalı tarafa verilen hizmetlere istinaden dava konusu alacağın dayanağının oluşturan 01.01.2018-21.09.2018 dönemine ilişkin mal ve hizmetlerden kaynaklanan bakiye alacak tutarının bir lürlii tahsil edilemediğini, davacının vekili aracılığıyla, borçlunun Bursa 6. İcra Dairesi Müdürlüğü’nün 2018/… E. Sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline ver takibin devamına, borçlunun takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin de davalı şirket üzerinde bırakılarak karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davacının müvekkili ile 01.01.2018-21.09.2018 tarihleri arasında ticari ilişki bulunduğunu, bu ilişkinin mal ve hizmetlerden kaynaklandığından bahisle 45.972,41 TL alacaklı olduğunu iddia ettiğini, davacının cari hesabında yer alan ve müvekkili tarafından kabul edilmeyen iade edilen faturalar olup bu faturaların davacı tarafından alacak olarak gösterildiğini, yine müvekkili tarafından 01.01.2018 tarihinde davacı şirket sahibi … banka hesabına gönderilen 12.000,00 TL’nin davacının hesap ekstresinde görünmediğini, oysa bu ödemenin davacı şirkete gönderildiğini, davacının dava dilekçesinde sunmuş olduğu hesap ekstresinde 60.000,00 TL senet bedeli olarak mahsup ettiğini beyan ettiğini fakat davacı şirketin Bursa 16. İcra Dairesi Müdürlüğü’nün 2019/… E. Sayılı kambiyo senetlerine mahsus takip yolu ile açılan icra dosyasında müvekkilinin davacının müvekkiline borcu bulunduğunu, davalının vekili aracılığıyla, davanın reddine karar verilmesini, takibin iptaline karar verilmesini, davacının kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin de davacı üzerinde bırakılarak karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR:
İcra dosyası, fatura, ticari defter ve bağlı kayıtlar, bilirkişi raporları, vs.
KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME :
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine alacağın tahsili talebi ile Bursa 6. İcra Dairesi Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı dosyasında, 45.972,41-TL toplam alacak talebi ile ilamsız icra takibi başlatılmış, davalı borçlunun itirazı üzerin takip durmuştur. Takibe itirazın iptali ile devamını sağlamak amacıyla eldeki dava açılmıştır.
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 67. Maddesine göre açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce taraflar arasındaki alacak borç ilişkinin açıklığa kavuşturulması yönünden, taraflara ait ticari defter ve bağlı kayıtları üzerinde SMM bilirkişi tarafından bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Alınan 14/02/2020 tarihli bilirkişi raporunda; davacının 2017 ve 2018 yılı defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin kanunun öngörmüş olduğu yasal süreleri içerisinde yaptırılmış olduğunu ve sahibi lehine delil olabilecek özellikte olduğunu, davalının 2017 ve 2018 yılı defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin kanunun öngörmüş olduğu yasal süreleri içerisinde yaptırılmış olduğunu ve sahibi lehine delil olabilecek özellikte olduğunu, tarafların ticari defterlerine göre ticari ilişkinin başlangıcından hesap bakiyelerinin tuttuğu tarihe kadar ve takip tarihine kadar olan dönem içerisinde takip tarihi itibariyle davacının 238.414,70 TL’lık fatura borcunun olduğunu, davacının kayıtlarında olup davalının kayıtlarında olmayan toplam 237.272,41 TL’lık ödemenin ödeme makbuzlarının ve/veya banka dekontlarının sunulması gerektiğini, davacı tarafından ödeme makbuzları ve/veya banka dekontlarının sunulması ve Mahkeme tarafından kabul edilmesi durumunda davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 105.972,43 TL alacaklı olduğunu, davacı tarafından ödeme makbuzları ve/veya banka dekontlarının sunulınaması halinde ise takip tarihi itibariyle davacının davalıya 130.499,98 TL borçlu olduğunu, davacının davalıyı temerrüde düşürmek amacıyla çekilmiş bir ihtarnamesine dava dosyası içerisinde rast lan ila m aması nedeniyle davacının faiz talep edemeyeceğini bildirilmiştir.
Mahkememizce; davacı vekilinin 05/03/2020 tarihli itiraz dilekçesi ve davalı vekilinin 22/02/2020 tarihli itiraz dilekçeleri değerlendirilmek üzere dosyanın bilirkişiye tevdii ile ek rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiştir.
Alınan 20/11/2020 tarihli ek bilirkişi raporunda; tarafların ticari defterlerine göre ticari ilişkinin başlangıcından hesap bakiyelerinin tuttuğu tarihe kadar ve takip tarihine kadar olan dönem içerisinde takip tarihi itibariyle davacının 238.414,70 TL’lık fatura borcunun olduğunu, davacının kayıtlarında olup davalının kayıtlarında olmayan toplam 287.272,41 TL’lık ödemenin 78.500,00 TL’lık kısmının banka ekstresinin sunulmuş olduğunu, 19.785,45 Tl’lık iade faturasının da düşülmesi neticesinde 188.986,96 TL’lık ödeme makbuzlarının ve/veya banka dekontlarının sunulması gerektiğini, davalının sunmuş olduğu banka dekontundaki tarafların davanın tarafları olan şirketler olmadığında bu ödemenin hesaplamalar dahil edilmediğini, davacı tarafından ödeme makbuzları ve/veya banka dekontlarının sunulması ve Mahkeme tarafından kabul edilmesi durumunda davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 86.186,98 TL alacaklı olduğunu, davacı tarafından ödeme makbuzları ve/veya banka dekontlarının sunulmaması halinde ise takip tarihi itibariyle davacının davalıya 102.799,98 TL borçlu olduğunu, davalının kök raporun 7.sayfasında davalının kayıtlarında olmayıp davacının kayıtlarında olan faturaların davacının ödemesinden sayılması gerektiği ifadesine itiraz etmiş olup bu ifadenin zaten davalı şirketin lehine bir durum olması nedeniyle bu konuda değerlendirme yapılmadığı bildirilmiştir.
Davacı vekili 13/04/2021 tarihli celsede; protokol gereği çekle ödeme yapıldığını, davanın konusuz kaldığını, karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmadığını beyan etmiştir.
Davalı vekili 12/04/2021 tarihli dilekçesi ile; taraflar arasındaki sulh ve ibra sözleşmesi nedeniyle iş bu davada masraf ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını, davanın sonlandırılmasını talep etmiştir.
O halde toplanan delillerden somut olayda, taraflar arasında sulh ve ibra protokolü imzalandığı, davalı tarafından davacıya çekle ödeme yapıldığının belirtildiği, bu suretle davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL nispi karar ve ilam harcının peşin alınan 555,23 TL’den mahsubu ile artan 495,93 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-7155 sayılı Kanunun 23. Maddesi ile 6325 sayılı Kanunun 18/A-12-13 maddeleri uyarınca 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye ödenmesine,
4-Kararın niteliği gereği davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
Dair; Davacı vekilinin yüzüne karşı karşı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden 2 hafta içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 13/04/2021

Katip …
¸E-imzalıdır.

Hakim …
¸E-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.