Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/957 E. 2020/223 K. 13.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA “Türk Milleti Adına”
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

Esas No : 2018/957
Karar No : 2020/223

Hakim : … …
Katip : … …

Davacı : … AL.SAN.VE TİC.ANONİM ŞİRKETİ – …
Vekili : Av. … – …
Av. … – …
Davalı : … – …
Vekili : Av. … – …
Dava : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
Dava Tarihi : 14/03/2017
Karar Tarihi : 13/03/2020
Kararın Yazım Tarihi : 13/04/2020
Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydı yapıldı.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesinde özetle; müvekkil ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğunu, muhtelif tarih ve miktarlarda alüminyum profil ürün satışında ve tesliminde bulunulduğunu, davalı tarafın buna karşılık yine muhtelif tarihlerde ödemeler yaptığını, ödemelerin bir kısmının müşteri çeki bir kısmının banka havalesi kanalı ile yapıldığını, yapılan ödemeler sonrası bakiye kalan miktarın ödenmemesi üzerine davalı tarafça irtibata geçildiğini, defalarca ödeme talep edildiğini ancak ödemenin gerçekleşmemesi üzerine icra takibine yoluna başvurulduğunu, ancak davalının icra takibine itiraz ederek takibi durdurduğunu, bu nedenle davalı tarafın Bursa 5. İcra Müdürlüğünün 2017/… sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, davalı tarafın haksız olduğundan ve alacak likit nitelik taşıdığından asıl alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla belirlenecek inca inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yetki itirazlarının bulunduğunu, davacının müvekkil aleyhine başlattığı icra takibinin taraflar arasındaki cari hesap ilişkisine dayandığını, davacının davalıya çeşitli tarihlerde ve miktarlarda profil ürün satışında bulunduğunu, malların teslimatında gecikme yaşandığını, bir kısım malların ayıplı çıktığını, teslim edilmeyen malların da teslim edilmiş gibi faturalandırıldığını, bu nedenlerle davanın reddine, davacının kötü niyetle yapmış olduğu icra takibi nedeniyle %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, Bursa 5. İcra Müdürlüğünün 2017/… E. Sayılı icra dosyasında borçlu davalının borca ve yetkiye itiraz netiesinde takibin durması sonucunda itirazın iptali ve icra inkar istemine ilişkindir.
Bursa 5. İcra müdürlüğü 2017/… E. Sayılı dosyası incelendiğinde, alacaklısının … Alüminyum Sanayi ve Ticaret A.Ş olduğu, boçlusunun … olduğu, borçlu hakkında cari hesap alacağının tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, borçlunun süresinde borca ve yetkiye itiraz neticesinde takibin durması sonucu işbu itirazın iptali davasının süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkememiz bu kararı davacı vekilinin 14/02/2018 tarihli dilekçesi ile istinaf incelemesine tabi tutulmuştur.
İstinaf incelemesine tabi tutulan mahkememiz kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2018/498 E. 2018/527 K. Sayılı 03/07/2018 tarihli kararı ile kaldırılmıştır.
Yeniden esasa kaydedilen dava dosyasında yargılamaya devam edilmiş, Nilüfer Vergi dairesine müzekkere yazılmak suretiyle davacı şirkete ait BA-BS formları celp edilmiş, dosya mahkememizce mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmek ve talimat yazılmak suretiyle bilirkişi raporu temin edilmiştir.
25/07/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacının cari hesap ve yevmiye defter kayıtları incelendiğinde, 2016 yılında davaya konu alacağı oluşturan faturaların 19{ondokuz)adet ve toplamda 662.233,87- TL olduğu, bu rakama karşılık davalı tarafından davacıya 4(dört) adet toplamda 75.000 TL ‘lik havalenin yapıldığı ve 8(sekiz) adet toplamda 670.000,00 TL’ lik çek verdiği, bu çeklerden 3(üç) adedinin toplamda 125.000,00 TL değerinde davalıya iade edildiği, davacının davalıya 3(üç) adet ve toplamda 28.3D0.D4 TL bedelli vade farkı faturası düzenlediği, davalının ise davacıya 2 adet 19.604,92 TL değerinde iade ve 1 adet 21.909 TL bedelli fiyat farkı faturası düzenlediği,TTK’nın 21 .maddesi hükümlerine göre davaya konu faturalar ile ilgili davalının davacıya 2 adet 19.604,92 TL değerinde iade faturası düzenlediği ve davacının kayıtlarında mevcut okluğu görüldüğünü, davacının davalıya 3(üc) adet ve toplamda 28.300.04 TL bedelli vade farkı faturası düzenlediğinin görüldüğünü, Davaya konu alacağı oluşturan faturalar incelendiğinde teslim eden ve teslim alan kıs imzasız olduğu, ancak tüm bu faturaların davacının Ticari defterlerinde kayıtlı olduğu olarak ilk bilirkişi raporunda da davacı tarafça teslimlere ait faturaların davalı tara defterlerinde de aynen kayıtlı olduğu belirtildiğini, 08.09.2016 keşide tarihli 60.000,00 TL ve 01.10.2016 keşide tarihli 65.000,00 TL’nin davalıya iade edildiği davacının Ticari defter kayıtlarında mevcut olmakla birlikte, çeklerir iade edildiğini ispat edici bir makbuz ya da geri teslimine ilişkin bir belgeye rastlanmadığını, Davacının takip tarihi İtibariyle davalıdan 125.719.94 TL. Alacaklı olduğu, davacının davalıya düzenlediği 3(Uc) adet ve toplamda 28.300.04 TL bedelli vade farkı faturalarının haksız olarak düzenlendiğinin Savın M ah kemen İzce kabulü halinde ise davacının takip tarihi itibariyle 97.419,90 TL alacaklı olacağı, davacı şirketin 2016 yılına ait tutmuş oldukları Ticari Defterlerin TTK’mn 64.cü maddesine göre yasal süresi içerisinde noter açılış onaylarının ve yine yasal süresi içinde yevmiye defterlerinin noter kapanış onayının yapıldığı, tek Düzen Hesap planına uygun olarak düzenli bir şekilde tutulduğu, kanunlara uygun olarak tutulan ticari defterlerin bu davada delil teşkil edebileceğini bildirmiştir.
Talimat yazılmak suretiyle alınan 19/02/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davalı tarafça ibraz edilen işletme defterinde davacı tarafça tanzim edilen tüm faturaların kayıtlı olduğu, Davalının defterinin niteliği (İşletme defteri) itibari ile davacının alacağının olup olmadığının belirlenemediği, Yine davalı defterinin niteliği itibari ile davacıya yapılan ödemelerin kayıtlı olmadığı, dosya kapsamında ki davacının cari hesap ekstresi dikkate alındığında taralar arasında ki uyuşmazlığın davacı tarafça davalı hesabına 16.09.2016 tarih 60.000,00 TL’ lik ve 11,10.2016 tarih 65.000,00 TL’ lik borç kayıtlarından kaynaklandığı, Davacının iş bu bvorç kayıtlarını ispat edici mahiyette dosya kapsamında vesaik sunmadığı, davacı tarafça sunulan vesaiklerde 08.09.2016 keşide tarihli keşidecisi dava dışı … Ltd. Şti. olan 60.000,00 TL’ lik ve 01.10.2016 keşide tarihli keşidecisi dava dışı … Ltd. Şti. olan 65.000,00 TL’ lik çeklerin altında çeklerin iade edildiği yazılmış ise de çeklerin davalıya İade edildiğini ispat edici mahiyette makbuz ve benzeri teslime ilişkin herhangi bir belgenin sunulmadığı dikkate alındığında iş bu çeklerin davalı tarafa iadesinin ispat edilemediği gibi davalı tarafça da iade yapıldığına dair kabulün olmadığı, Yukarıdaki açıklamalar ve rapor içeirğinde ki tespitlere göre davacının 14.02.2017 takip tarihi İtibari ile alacağını ispat edemediği, davacı tarafça yukarıda ayrıntısı verilen çeklerin davalı tarafa iade edildiği ve/veya çeklerin bedellerinin davacı tarafça cari hesapta ki kayıtlar haricinde tahsil edilmediğinin Sayın Mahkemece kabul edilmesi halinde ise davacının 14.02.2017 takip tarihi itibari ile 124.870,27 TL’ si alacaklı olacağı, davacının takip öncesine ilişkin herhangi bîr faiz talebinin olmadığı, Davacının davalı adına tanzim ettiği fiyat farkı (Vade farkı faturasının olmadığı) faturasının davalı tarafça kendi işletme defterine aynen kaydettiği ayrıca ayıp iddialarını ispat eder mahiyette (Davacının kabulünde olan iade faturaları hariç olmak üzere) vesaikin bulunmadığı, Bu itibarla davacı tarafça teslimlere ait faturaların davalı defterlerinde de kayıtlı olduğu ancak takip öncesi davalının temerrüdüne ilişkin herhangi bir vesaikin olmadığı dikkate alındığında davalının TBK 117. Maddesi gereği 14.02.2017 takip tarihi itibari ile mütemerrit olacağı, 14.02.2017 tarihli 124.870,27 TL’ lik takip miktarı ile karşılaştırıldığında fazla talebin söz konusu olmadığı, bu itibarla takibin 124.870,27 TL.sı üzerinden devamı ile davalının mütemerrit olduğu nazara alınmak suretiyle 14.02.2017 takip tarihinden itibaren talep doğrultusunda davacı asıl alacağı 124.870,27 TL.sına davacı talebi doğrultusunda 3095 Sy.K.nun 4489 Sy.K.nun ile değişik 2.Maddesi gereğince T.C Merkez Bankası tarafından dönemde Kısa Vadeli Avans Kredilerine uygulanan faiz oranları (01.01.2017-30.06.2018 arası %9,75, 01.07.2018 sonrası %19,50) üzerinden basit usulde(3095 Sy.K.m3)temerrüt faizi tahakkukunun uygun olacağı, Davacı tarafça talep edilen %20 oranında İcra İnkar Tazminatının ve Davalı tarafça talep edilen % 20 oranında kötüniyet Tazminatının Mahkemenin takdirinde bulunduğunu bildirmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; icra dosyası incelendiğinde davacı tarafından davalı aleyhine 124.870,27 T.L miktarlı cari hesap alacağının tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı görülmüştür.Taraflar arasındaki alacak borç ilişkinin açıklığa kavuşturulması, icra takibine konu faturalar sebebiyle borçlu olunup olunmadığı, herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığı, vade farkı tahsili talep edilip edilemeyeceği yönünden, taraflar arasındaki ticari ilişkinin başlangıcından sonuna kadar olan dönemi kapsayan, taraflara ait ticari defter ve bağlı kayıtları üzerinde inceleme kararı alınmış, mahkememizce de yeterli bulunan bilimsel denetlenebilir ve gerekçeli bilirkişi raporlarına göre; taraf defterlerinin usul ve yasaya uygun tutulduğu, faturaların açık fatura olarak düzenlendiği ve davacı tarafından BS formu ile faturaların Maliye’ye bildirildiği, davalının BA-BS formu düzenleme yükümlülüğü bulunmadığı, toplam 19 adet fatura miktarının 622.233,87 T.L olduğu, davalı tarafından 4 adet 75.000 T.L lik havale yapıldığı , 8 adet verilen çekin toplamda 125.000 T.L değerinde 3 adetinin iade edildiği, davacının 3 adet vade farkı faturası düzenlediği, davalının da 2 adet 19.604,92 T.L değerinde iade ve 1 adet 21.909 T.L bedelli fiyat farkı faturası düzenlediği bildirilmiş olmakla 3 adet 125.000 T.L bedelli çekin banka cevabı yazısına göre iptal edildiği anlaşıldığından ve taraflar arasında vade farkı talep edilebilmesi için yazılı bir sözleşme yapılmadığı gibi aralarında bu yönde bir teamül de oluşmadığı kanaati ile davacının davalıya düzenlediği 3 adet 28.300,04 T.L bedelli vade farkı faturalarını talep edemeyeceğinden davacının davalıdan toplam da 97.419,90 T.L alacaklı olduğu kanaatine varılarak davanın kısmen kabulüne dair karar vermek gerekmiştir.Davalı her ne kadar bir kısım malların ayıplı olduğu iddiasında bulunmuş ise de, bilirkişi incelemesi yapılabilmesi için malların bulunduğu adres hakkında verilen kesin süre içerisinde davalının beyanda bulunmadığı bu şekilde iddiasını ispat edemediği kanaati ile bu savunması dikkate alınmamış, tüm bu açıklamalar doğrultusunda aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın kısmen KABULÜNE, kısmen REDDİNE,
2-Davalının Bursa 5. İcra Müdürlüğünün 2017/… Esas sayılı icra dosyasında yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 97.419,90 TL asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden tahsil gününe kadar yürütülecek yıllık %9,75 oranında ve değişen oranlarda işleyecek reeskont-avans faizi, icra masrafları ve vekalet ücreti ile birlikte devamına, fazlaya dair istemin reddine,
3-Alacak likit olduğundan asıl alacak miktarı üzerinden %20 oranında hesaplanan icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Alınması gerekli 6.654,75 TL harçtan peşin alınan 1.508,13 TL’nin mahsubu ile bakiye 5.146,62 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
5-Davacı tarafından sarf edilen aşağıda dökümü yazılı 1.730,40 TL yargılama gideri ve 1.539,13 TL harcın ( dava açılış aşamasında alınmış olan peşin, başvuru, vekalet ücreti toplamı) kısmen kabul kısmen red oranına göre hesap edilen 2.550 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına
6-Davacı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 13.204,89 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 4.117,56 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Davalı tarafından yapılan 50 TL’lik yargılama giderinin kısmen red oranına göre hesap edilen 11 TL’lik kısmının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, bakiye yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına
9-Kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştikten sonra re’sen yatıranlarına iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğundan hükmün tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde BAM’da istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/03/2020

Katip …
¸e-imzalıdır.


Hakim …
¸e-imzalıdır.
Yargılama Gideri:
1000 TL bilirkişi ücreti
150 TL Keşif araç ücreti
314 TL Keşif harcı
266,40 TL posta ve tebligat gideri
31,40 TL başvurma harcı
1.508,13 TL peşin harç
4,60 TL vekalet harcı
Kısmen kabul oranına göre alınması gereken miktar 2.550 TL