Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/877 E. 2022/673 K. 30.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Türk Milleti Adına
” Karar”

ESAS NO : 2018/877
KARAR NO : 2022/673

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … –
VEKİLİ : Av. … – Kıbrıs Şehitleri Cd.Şevki İpekten Plaza No:28 K:4 D:409-410 Osmangazi/ BURSA
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … – UETS
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/12/2015
KARAR TARİHİ : 30/05/2022
KARAR YAZIM TARİHİ :20/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesinde özetle; Müvekkilin demir çelik konstrüksüyon işi yaptığını, davalı ile aralarında ticari ilişki bulunduğunu, bu ticari ilişki sebebiyle müvekkilin davalıdan alacaklı olduğunu, ödenmeyen borç sebebiyle borçlu hakkında icra takibi yapıldığını, takibe dayanak teşkil cari hesap ve faturalardan kaynaklı olan alacağa, davalı borçlu tarafından “takibe konu edilen faturalar karşılıksızdır.. Müvekkil şirketin alacaklıya böyle bir borcu bulunmamaktadır” şeklinde itiraz ettiğini, davalı borçlunun haksız ve kötü niyetli olduğunu, bu nedenle davalı borçlunun itirazının 33.589,47 TL’lik kısmının iptaline, takibin devamına, takip konusu alacak likit ve vadesi geçmiş olup itirazında haksız ve kötü niyetli olduğu için davalı borçlunun %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekelat ücretinin borçlu tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin Ana Müteahhit Nuhoğlu İnş. San. Ve Tic. A.ş’den İstanbul Sismik Riskin azaltılması ve Acil Durum Hazırlık projesi Eğitim yapıları Ceb-WB04 yapım 27 işini aldığını, bu işe ait olan Çelik İmalat işi ile ilgili olarak müvekkil şirket ile davacı … İnş. Mak. Çelik Kontst. San. Tic. Ltd. Şti arasında, 19/02/2013 tarihli “satın alma sipariş formu” imzalandığını, yapılan anlaşmaya göre, davacı alacaklının 100x120x2 mm galvaniz daldırma profili ile bölme montajı ve 30x40x2 mm asma tavan kontrüksiyon işini yapacağını, yapılacak bu işlerin bitirilmesi gereken tarihin 20/03/2013 olduğunu, ancak bu tarihe gelinmesine rağmen bölme duvar imalatlarının bir kısmının yapıldığını, asma tavan imalatına ise hiç rastlanılmadığını, bu gecikme sonucu 26/04/2013 tarihinde ana müteahhit tarafından davacı şirketin işten el çektirildiğini, belirlenen işten 150 gün gecikme olması nedeniyle ana müteahhit Nuhoğlu İnş. A.ş’nin müvekkil şirkete yaptığı hak ediş ödemelerinden 42.030,00 TL nefaset kesintisi yaptığını ve müvekkil şirkete bu gecikmeden dolayı 42.030,00 TL eksik ödeme yaptığını, bu zarara tamamen davacı şirketin sebebiyet verdiğini, davacı şirkete belirlenen avans ödemelerinin yapıldığını ve kalan ödemeler için hak edişlerin yapılmasının beklenmesinin gerektiğini, davacı şirket yetkilisinin hak edişleri beklemeden ve hak etmeden, hayali faturalar düzenleyerek müvekkil şirkete gönderdiğini, ancak çalıştırılan işçilerin sigorta pirimi ve ücretleri olarak fazlasıyla davacı şirkete ödenmiş bulunduğunu, açıklanan nedenlerle haksız davanın reddine, itiraza konu icra takibinin iptaline, haksız takip nedeniyle davacı alacaklının %20’den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, ticari satımdan kaynaklanan faturaya istinaden başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkindir.
Mahkememizce yargılama yapılmış, Bursa 10. İcra Müdürlüğünün 2013/… E. Sayılı dosyası, SGK işveren kayıtları celp edilmiş, Bankalardan davalı şirkete ait hesap dökümleri istenmiş, tanıklar dinlenmiş, mahkememizce taraflara ait ticari defterler üzerinde SMMM bilirkişisi tarafından inceleme yapılmak suretiyle bilirkişi raporu hazırlanmıştır.
27/06/2016 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı defterlerindeki kayıtlar ile ibraz ettiği muavin defter dökümlerinin birebir aynı olması gerekirken farklı olduklarının tespit edildiği bunun nedeninin davalı tarafından yapılan ödemelerin davacı defterlerinde yer almadığı ama muavin defter dökümünde görüldüğü ve bunun sonucunda da 2013 senesi sonundaki alacak bakiyesi muavin defter kayıtlarında 42.677,60 TL iken yevmiye defteri kapanış fişindeki bakiye 67.127,60 TL olarak yer aldığını, davalı defterlerinde ise denetime elverişli olarak tutulmamış alt hesap kullanılmayarak sadece ana hesaplar kullanıldığından faturalar ve ödemelerin toplu olarak 320 hesaplara işlenmiş ayrıntı ve açıklama yer almadığını, bu nedenle defterin hiçbir yerinde davacı firmanın ne kadar fatura kestiği ve davalı tarafından ne miktarda ödeme yapıldığının tespit edilemediğini, ancak cari hesap ekstresi baz olarak alındığında karşılaştırma yapılabildiğini ve karşılıklı olarak birbirlerinde olmayan fatura ve ödemelerin tahsilatlar görülebildiğini, 25/04/2013 tarili 9.087,53 TL tutarındaki faturanın davalı tarafından kabul edilmeyip geri gönderildiğini, karşılıklı olarak toplam 20.800 TL tahsilat/ödemenin her iki taraf kayıtlarında mevcut olduğunu, davacı defterlerinde bulunan 3.201,00 TL tahsilatın davalı defterlerinde bulunmadığını, yine aynı şekilde davacı defterlerinde bulunan 1.500 TL tahsilatın davalı defterlerinde görülmediği, yani davalı defterlerinde davacının aldığını ifade edip defterlerine geçtiği toplam 4.701,00 TL tahsilatın davalı defterlerinde ödeme olarak işlenmediğini, davacı defterlerinde 2.150,00 TL olarak işlenen tahsilatın davalı kayıtlarına 2.450,00 TL olarak geçtiğini, davalı kayıtlarında yer alan 31/03/2013 tarihli nakit 14.344,52 TL , 10/04/2013 tarihli nakit 200,00 TL, 31/12/2013 tarihli nakit 30.619,29 TL, toplam 45.163,80 TL ödemenin davacı defterlerinde tahsilat olarak yer almadığı, davacı kayıtlarında davalı 42.677,60 TL borçlu olarak görünürken davalı kayıtlarında davacının 7.172,26 TL borçlu göründüğü, icra takibinin 45.579,07 TL asıl alacak üzerinden başlatıldığı davanın ise 35.589,47 TL üzerinden açıldığını, davacının cari hesabında görünen 42.667,60 TL bakiyeden davalının kabul etmeyip iada ettiği 9,87,53 TL tutarındaki faturayı düşmüş ve davayı o tutar üzerinden açtığını, her iki tarafça dosyaya delil olarak ibraz edilen evrakların imzasız isim ve kaşesiz olmaları nedeniyle delil olarak kabul edilemeyeceği, davalının nakit olarak ödediğini iddia ettiği davacı defterlerinde görülmeyen ödemlerin makbuzlarını ibraz etmeleri gerektiği ödediğini ifade ettiği işçiliklerin imzalı bordroları ve o işyerine ait olan sgk girişlerini dosyaya sunması gerektiği davacının hangi hakediş belgesine dayanarak faturaları kestiğini belgelemesi gerektiği dosyanın bu haliyle sonuca ulaşmayı sağlamaktan uzak olduğunu bildirmiştir.
02/10/2017 tarihli ek bilirkişi raporunda kök raporda bir değişiklik olmadığı hususu bildirilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; Bursa 10. İcra Müdürlüğünün 2013/… E. Sayılı icra dosyası incelendiğinde, alacaklısının Regün İnşaat Makine A.Ş olduğu, borçlusunun Temizler Makine A.Ş olduğu, borçlu hakkında fatura alacağının tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, borçlunun süresinde borca itiraz neticesind takibin durması sonucu işbu itirazın iptali davasının süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki alacak borç ilişkisinin, iddia ve savunmaların açıklığa kavuşturulması yönünden Taraflara ait ticari defterler ve bağlı kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucu hazırlanan ve mahkememizce de yeterli bulunan bilirkişi raporuna göre, 2013 senesine ait her iki tarafın defterlerinin açılış tasdiklerinin süresi içinde yapıldığı, yevmiye defterlerinin kapanış tasdiklerinin de yasal süreleri içinde yaptırıldığı, davalı defterlerinin denetime elverişli olmadığı, faturaların ve ödemelerin toplu olarak işlendiği ayrıntı ve açıklama bulunmadığı, davalı tarafın ne kadar fatura kestiği ve ne kadar ödeme yaptığı defterlerden belli olmadığı, 25.04.2014 tarihli 9.087,53 T.L tutarındaki faturanın davalıca iade edildiği, karşılıklı 20.800 T.L ödemenin her iki taraf kayıtlarında mevcut olduğu, davacı kayıtlarında davalı 42.677,60 T.L borçlu olarak gözükürken davalı kayıtlarında davacının 7.172,26 T.L borçlu göründüğü, davanın iade edilen 9.087,53 T.L lik fatura düşüldükten sonra açıldığı, SGK tarafından gönderilen yazılarda isim listesi olmadığı için listede ismi olan işçilerin hangi işyerinde çalıştığının belli olmadığı, davalının sunduğu bordro örneklerinin imzasız olduğu, her iki tarafında dosyayaya delil olarak sundukları evrakların imzasız, isim ve kaşesiz olduğundan , ödemelere ilişkin orjinal makbuzların sunulmadığından değerlendirmeye alınmadığı anlaşılmaktadır.Davalının iddiası alacaklının yaptığı iş ve hakedişten fazlasını ödediği hususundadır.Herkes iddiasını ispatla yükümlü olduğundan somut olayda ispat yükü yer değiştirerek davalıya geçmiştir.Ancak yukarıda bahsedildiği üzere fazla fazla ödeme yaptığını ispata elverişli herhangi bir bilgi ve belge sunulmadığı gibi defterlerinden de fazla ödeme yaptığı hususu tespit edilemediği zira sadece ana hesaplar kullanarak fatura ve ödemeler topluca kaydedilerek denetime elverişliliği ortadan kaldırdığı, basiretli bir tacir gibi davranmadığı anlaşıldığından bu şekilde davacı davasında haklı olduğu kabul edilerek tüm bu açıklamalar doğrultusunda kabul kararı verilmiştir.
Mahkememiz bu kararı davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi’nin 2018/241 E. 2018/431 K. Sayılı 23/05/2018 tarihli kararı ile incelenen mahkememiz kararı ve “taraflar arasındaki sözleşme kapsamına göre, imalatların yapıldığı işyerinde çalışan işçilerin SGK kayıtları, primlerinin ödeme belgeleri, ücret ödemeleri, işe giriş bildirgeleri, iş yeri sicil numaralarını kapsayacak belgeler, davalı tarafından gönderilen ihtarnamenin tebliğine ilişkin kayıtlar ilgili kurumlardan ve taraflardan, gecikme cezasına ilişkin dayanak belgelerin ana firmadan, yapılan havaleler ile ödemenin (2013 yılı 2 ay ile 12. aylar dahil) kim yada kimlere yapıldığı yada kimin hesabına havale yapıldığının Türkiye Ekonomi Bankası ile ilgili diğer yerlerden celbedilerek, hak edişlerde … imzası bulunduğundan davalı şirkete verilen hak ediş dayanağı belgelerin celbi ile … ile … isimli çalışanların davacı şirketle bağlantısı hususunda taraflara açıklama yapma imkanı sağlanmalı, çelişki halinde tarafların isticvabına karar verilmeli, davalı tanıklarının da beyanları usulüne uygun alındıktan sonra davacının sözleşme kapsamında yaptığı işin miktarı ve değeri, hak ettiği ücret, işin tam olarak zamanında tamamlanıp teslim edilip edilmediği, icra takibine konu faturaların dayanağı hakediş belgeleri, davalının davacıya ve davacı adına üçüncü kişilere yaptığı ödemelerin bulunup bulunmadığının tespiti taraf defterlerindeki çelişik kayıtların neden kaynaklandığının belirlenmesi, defterlerin usulüne uygun olarak tutulup tutulmadığı, müstenidat kayıtları da irdelenerek araştırılmalı ve sonucuna göre takip ve dava tarihi itibariyle davacının davalıdan alacağının bulunup bulunmadığının belirlenmesi bakımından mahallinde bir inşaat, bir banka ve muhasebe konusunda uzman ve bir SGK hukukunda uzman üç bilirkişiden oluşan heyetle inceleme yapılarak ayrıtılı ve denetime elverişli tarafların iddia ve savunmalarınında karşılayan rapor alınarak dosyadaki tüm belgeler birlikte değerlendirilerek sonuca göre karar verilmesi gerekir” gerekçesi ile kaldırılmıştır.
Mahkememiz esasına yeniden kaydedilen dava dosyasında yargılamaya devam edilmiş, Bam ilamı doğrultusunda talimat yazılmak suretiyle bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır.
06/04/2022 tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle;Davacı ve davalının incelenen ticari defterlerine göre; davacının davalıdan takip tarihi 20.05.2013 tarihi itibariyle 33.590,07 TL olduğu, davacı işi zamanında bitirmediği ve işi fen ve mühendislik kurallarına göre yapmadığı için işten el çektirildiği, İşi zamanında ve usulüne göre yapsaydı toplam alacağı 61.238.00 TL olacakken 70.328.76 TL fatura düzenlendiği dosya kapsamındaki hakedişlerin faturalarla uyumlu olmadığı, hakedişlerde davalı unvanının el yazısı ile yazılı olduğu, kaşe bulunmadığı ve imzalayanın … olduğu, …’un davalı şirket yetkilisi olduğuna ilişkin bilgi ve belge bulunmadığı, uhdesinde çalışan işçilerin davalı ile yazılı sözleşme yaparak işleri tamamladığı, ustaların beyanına ve metrajlar neticesine göre davacının yaptığı iş miktarının 2155 m2 olduğu, 19.02.2013 tarihli sözleşmeye göre tutarının 21550 TL +KDV olduğu, bazı bölümlerde sadece profil döşenmiş olup imalatı bitirilmediği halde faturalandırıldığı, yarım yapılan, işlerin metrajını yapmanın mümkün olmadığı, yapılan 6,5 m’lik numunelik asma tavanın sözleşmeye tutarının ise 52.00 TL kdv olduğu, Sözleşmede ücretin yaklaşık değer olarak belirlendiği, yüklenici tarafından işin usulüne uygun yapıldığı ve süresinde teslim edildiğine ilişkin ispat külfetini yerine getirip getirmediği hususunun mahkeme takdirinde olduğu hususu mütalaa edilmiştir.
Toplanan tüm deliller ve dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde açılan dava; taraflar arasındaki ticari ilişkiye(eser sözleşmesine ) istinaden davacı tarafın bakiye alacaklarının olduğu iddiasına dayalı başlatılan itirazın iptali ve takibin devamına karar verilmesine ilişkindir.İlgili BAM bozma ilamı dikkate alınarak eksiklikler tamamlanmış, gerekli araştırmalar yapılmış, dosya talimat mahkemesine gönderilmiş, (her ne adar taraf vekilleri tarafından eser sözleşmesine konu okullarda, geçen süre dikkate alınarak keşif yapılmasının mahkememiz dosyasına bir faydasının olmayacağı belirtilmiş ise de , okulların bulunduğu konumların çok farklı olması nedeniyle, usul ekonomisi gözetilerek ayrı mahkemelere talimat yazılmak yerine bilirkişilere yerinde inceleme yetkisi verilmiştir) talimat mahkemesi aracılığıyla tanzim ettirilen bilirkişi heyet raporunda özetle; tarafların ticari defterlerine göre; davacının davalıdan takip tarihi (20.05.2013)itibariyle 33.590,07 TL alacaklı olduğu, davacının işi zamanında bitirmediği, işi fen-mühendislik kurallarına göre yapmadığı için işten el çektirildiği, işi zamanında ve usulüne göre yapsaydı toplam alacağının 61.238.00 TL olacakken 70.328.76 TL fatura düzenlendiği, hakedişlerin faturalarla uyumlu olmadığı, hakedişlerde davalı unvanının el yazısı ile yazılı olduğu, kaşe bulunmadığı ve imzalayanın … olduğu, …’un davalı şirket yetkilisi olduğuna ilişkin bilgi ve belge bulunmadığı, uhdesinde çalışan işçilerin davalı ile yazılı sözleşme yaparak işleri tamamladığı, ustaların beyanına ve metrajlar neticesine göre davacının yaptığı iş miktarının 2.155 m2 olduğu, 19.02.2013 tarihli sözleşmeye göre tutarının 21.550 TL +KDV olduğu, bazı bölümlerde sadece profil döşendiği, imalatı bitirilmediği halde faturalandırıldığı, yarım yapılan işlerin metrajını yapmanın mümkün olmadığı, yapılan 6,5 m’lik numunelik asma tavanın tutarının ise 52.00 TL+ KDV olduğu, sözleşmede ücretin yaklaşık değer olarak belirlendiğinin tespit edildiğinin bildirildiği, bilirkişiler tarafından tanzim edilen raporda davaya konu hususlar bilimsel, gerekçeli, ayrıntılı olarak açıklanmış, raporun mahkememizce hükme esas alınmaya yeterli olduğu kanaatine varılarak , tarafların ticari defter ve bağlı kayıtlarına göre davacı şirketin, davalı şirketten 33.590,07 TL alacaklı olduğu hususu göz önünde bulundurularak, her ne kadar davalı taraf, davacının yaptığı iş ve hakedişten fazlasını ödediğini iddia etmiş ise de fazla ödeme yaptığını ispatlayamadığı, ticari defter ve bağlı kayıtlarından da fazla ödeme yaptığı hususunun tespit edilemediği,ana hesaplar kullanarak fatura ve ödemeler topluca kaydedilerek denetime elverişliliğin ortadan kaldırıldığı, basiretli bir tacir gibi davranılmadığı anlaşıldığından davanın kabulüne, buna göre davalının Bursa 10. İcra Müdürlüğü’nün 2013/… E. Sayılı icra dosyasında yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 33.589,47 TL asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden tahsil gününe kadar yürütülecek yasal faiz ile birlikte devamına, alacak yargılamayı gerektirdiğinden davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın KABULÜNE, buna göre davalının Bursa 10. İcra Müdürlüğü’nün 2013/… E. Sayılı icra dosyasında yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 33.589,47 TL asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden tahsil gününe kadar yürütülecek yasal faiz ile birlikte DEVAMINA,
2-Alacak yargılamayı gerektirdiğinden davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Alınması gerekli 2.294,50 TL harçtan peşin alınan 573,63 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.720,87 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından sarf edilen aşağıda dökümü yazılı 6.969,00 TL yargılama gideri ve 573,63 TL peşin harcın, 27,70 TL başvurma harcı, 4,10 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 7.574,43 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansından karar tebliği için gerekli miktar kullanıldıktan sonra artan kısmın kararın kesinleşmesi halinde HMK’nın 333.maddesi uyarınca istek halinde davacıya iadesine,
7-Davalı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde HMK’nın 333.maddesi uyarınca istek halinde davalıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Bursa BAM’da istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/05/2022

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

Yargılama Gideri:
6350 TL bilirkişi ücreti
619 TL tebligat, posta, talimat gideri.
573,63 TL Peşin harç
27,70 TL başvurma harcı
4,10 TL vekalet harcı