Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/775 E. 2021/694 K. 15.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/775
KARAR NO : 2021/694

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … ŞTİ.
VEKİLİ : Av. … – …
Av. … – …
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : Sözleşmenin İptali
DAVA TARİHİ : 08/06/2018
KARAR TARİHİ : 15/09/2021
YAZIM TARİHİ : 04/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan Sözleşmenin İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 2016 yılında Bursa’da kurulan 200.000,00-TL.sermayeli bir limited şirket olduğunu, müvekkili şirketin kuruluş tarihi olan 22/08/2016 tarihinden 18/04/2018 tarihine kadar iki ortaklı bir yapısı bulunduğunu, müvekkili şirket ortaklarının …’nin Kuveyt vatandaşı olup, müvekkili şirketin kuruluşundan, 18/04/2018 tarihine kadar şirketin %80 hissesine sahip olduğunu, …’ün Türk vatandaşı olup, müvekkili şirketin kuruluşundan 18/04/2018 tarihine kadar %20 oranında hissesine sahip olduğunu ve aynı zamanda 18/04/2018 tarihine kadar müvekkili şirketin imza yetkisini elinde bulunduran tek yetkili şirket müdürü olduğunu, davalı …’ün 18/04/2018 tarihinde, kendisinin de iştirak ettiği toplantıda, onaylayıp imzaladığı ortaklar genel kurulu kararına göre şirket müdürlüğünden ayrıldığını ve sahibi olduğu %20’lik hisseyi de diğer ortak …’ye devrettiğini, müvekkili şirketin turizm işi yaptığını, sahip olduğu Crafter, Dobla, Caravelle vb.araçlar ile özellikle Arap ülkelerinden gelen turistlere hizmet verdiğini, davalı … tarafından, müvekkili şirketin muhasebesini tutan Mali Müşavir Recep Baki’nin telefonuna 17/05/2018 tarihinde whatsapp mesajı gönderildiğini, mali müşavir Recep Baki’nin telefonuna gönderilen mesajda, şirkete ait 3 adet aracı 3 ayrı rehin sözleşmesiyle, davalı …’ün rehin aldığının görüldüğünü, davalı …’ün Bursa 12.Noterliği’nde 13/04/2018 tarihinde 05692 yevmiye nosu ile müvekkili şirketin araçlarını rehin verme yetkisini de içeren yetki belgesini, Halil Çelik’e verdiğini, davalı …’den yetki alan Halil Çelik’in Bursa 12.Noterliği’nde 05694 ve 05695 yevmiye numaralarıyla, yetkiyi aldığı aynı gün, yetki belgesinin yevmiye numarasından hemen sonra şirket araçlarını davalı …’e rehin ettiğini, davalı …’ün yine aynı yöntemle Bursa 12.Noterliğinde 17/04/2018 tarihinde, 05889 yevmiye numarasıyla bu defa Mustafa Mol’a yetki belgesi verdiğini, davalı …’den yetki alan Mustafa Mol’un Bursa 12.Noterliği’nde 05903 yevmiye numarasıyla yetkiyi aldığı aynı gün, yetki belgesinin yevmiye numarasından hemen sonra şirket araçlarından birini daha davalı …’e rehin ettiğini; yani müvekkili şirkete ait araçların, davalı … tarafından hem rehin verilmiş hem de rehin alınmış olduğunu, vekil tayin edip rehin veren ve rehin alan sıfatlarını kendi bünyesinde topladığını, gerek yapılan işlemlerin nevi ile gerekse noter yevmiye numaralarının sırasından anlaşıldığını, müvekkili aleyhine düzenlenen bu rehin sözleşmelerinin müvekkili şirketi zor durumda bırakıp zarara uğratmak kastıyla yapılan muvazaalı bir işlem olduğunu, müvekkili şirkete … tarafından borç verildiği iddiasıyla dava konusu olan rehin sözleşmelerinin hazırlandığının da gerçeği yansıtmadığını, müvekkili şirketin tacir olmasından dolayı davalı …’ün iddia ettiği gibi 13/04/2018 tarihinde 20.000,00 TL., akabinde tekrar 13/04/2018 tarihinde 20.000,00 TL.ve 17/04/2018 tarihinde 80.000,00 TL.tutarındaki paraları şirkete borç olarak vermesinin mümkün olmadığını ve hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, VUK’unda “mükelleflere muameleleri ile ilgili tahsilat ve ödemelerini zorunluluğunu getirme ve bu zorunluluğun kapsamını ve uygulamaya ilişkin usul ve esaslarını belirleme yetkisini” daha önce 320 sayılı VUK genel tebliği ile kullandığını, işletmelerin kendi ortakları ile ve diğer gerçek ve tüzel kişilerle olan ve herhangi bir ticari içeriği olmayan nakit hareketlerinin de bu kurumlarca düzenlenen belgelerle tevsikinin zorunlu kılındığını, VUK’un yapmış olduğunun emredici hükmün açık olduğunu, bu düzenlemeye göre gerekli incelemeler yapıldığında da anlaşılacağı üzere müvekkili şirket hesapları incelendiği zaman …’e belirtilen tarihlerde müvekkili şirket tarafından bir borçlanma söz konusu olmadığı gibi 13/04/2018 tarihinden önce de davalı …’e karşı herhangi bir borç söz konusu olmadığını, somut olayda dava konusu rehin verme işlemleriyle ve işlemlerin dayanağı temsilci tayinleriyle ilgili ortaklar kurulunca alınmış bir karar bulunmadığını, dilekçeleri kapsamında geçersizliğini istemiş oldukları rehin sözleşmelerinin, şirkete ait olan olağan iş ve işlemlerden olmadığı gibi ortaların da oy birliği olmadan davalı … tarafından gerçekleştirildiğini, bu nedenle şirketin menafaatlerini korumak ve şirketin ileride telafisi güç ve imkansız zararlarla kaşılaşmasının önüne geçmek için usulsüz, haksız ve muvazaalı olarak düzenlenen rehin sözleşmelerinin geçersizliğinin tespitinin gerekli olduğunu beyanla, öncelikle takip ve dava tehdidinin bertarafı ile telafisi güç durumlara mahal vermemek adına, dava konusu Bursa 12.Noterliği’nde düzenlenen 13/04/2018 tarihli 05694 yevmiye nolu ve 13/04/2018 tarihli 05695 yevmiye nolu ve Bursa 12.Noterliği’nde düzenlenen 17/04/2018 tarihli 05903 yevmiye nolu rehin sözleşmelerine v sözleşmelere dayanarak oluşturulan sicil kayıtlarına dayanılarak yeni icra takibi açılamaması, varsa açılmış icra takiplerinin olduğu yerde durması, iddia edilen rehin alacağının üçüncü kişilere temlikinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, müvekkili şirketin, davalıya anılan rehin sözleşmeleri ya da başka bir sebeple borcu olmadığının ve dava konusu Bursa 12.Noterliğinde düzenlenen 13/04/2018 tarihli 05694 yevmiye nolu ve 13/04/2018 tarih 05695 yevmiye nolu ve Bursa 12.Noterliğinde düzenlenen 17/04/2018 tarihli 05903 yevmiye nolu rehin sözleşmelerinin hukuken sonuç doğurmalarının mümkün olmadığınını ve geçersizliğinin tespitiyle, müvekkili araçlarının bahsi olunan rehin sözleşmelerine dayanılarak, taşınır rehin sicilinde koyulan rehinlerin kaldırılmasına, müvekkili lehine %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP;
Davalı vekili 06/07/2018 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava dilekçesinde de belirtildiği gibi şirkette tek yetkili müdür olduğundan şirket faaliyet alanı içindeki hukuki tüm işlemleri kanunlar çerçevesinde yaptığını, davyaa konu edilen ve iptali istenen rehin sözleşmelerini de hem müdürlük hemde şirket kuruluş sözleşmesinde yer alan şirketin faaliyet alanlarına dahil olduğundan geçerli ve hukuki işlemler olduğunu, ancak dava dilekçesinde rehin sözleşmelerine dair durumun çarpıtılarak anlatıldığını, davaya konu edilen ve iptali istenen araçların rehin sözleşmelerinde müvekkilinin hem rehin alan hem rehin veren tarafta olmadığını, kaldı ki dava dilekçelerinde de belirttikleri gibi davacı tarafın hem müvekkiline başkasının aracılığı ile rehin verildiğini söylemekte hem de müvekkilinin hem rehin alan hem de rehin veren kişi olduklarını iddia ettiklerini, bu durumun davacı tarafın kötüniyetini ortaya koyduğunu, davaya konu .. kredi çıkmaması üzerine bir başka alıcı üzerine kredi çekildiğini, kredilerin peşinatlarının da Oto Koç Birmot firmasına müvekkili tarafından banka kanalı ile kendi şahsi parasından ve banka hesabından ödendiğini, araçların kredileri bittiği zaman ise araçların şirkete devri ile aynı gün ve nerede ise aynı saatte müvekkilinin araçlar alınırken ödediği peşinata tekabül edecek şekilde mezkur araçlar üzerinde müvekkili lehine rehin tesis edildiğini, araçların peşinatlarının müvekkilince ödendiğinin dilekçeleri ekinde sundukları banka hesap hareketlerinin incelenmesi ile ortaya çıkacağını, bir diğer araç olan 16 DU …. plakalı araç için de müvekkilinin, aracın sahibi olan …. Asistans Hizmetleri Ltd. Şti.’ne çeşitli zamanlarda toplam 80.000,00 TL.ödeme yaptığını, bu yaptığı ödemelerin genelde elden ödeme şeklinde yapıldığını, …. Asistans Hizmetleri Ltd. Şti’nin yetkilisinin şahit olarak dinlenmesi durumunda da beyanlarının doğrulanacağını, davacı şirketin bu aracı aldığında da müvekkili …. Asistans Hizm.Ltd. Şti’ne araç içn yaptığı ödemeleri teminat altına alabilmek amacı ile araç üzerinde rehin tesis edildiğini, bu aşamadan sonra ve araç satışlarının yapıldığı gün ile aynı gün için müvekkiline şirketçe ödeme yapılamadığı için de müvekkilinin kendi alacağının garanti altına alınabilmesi amacı ile araçların üzerine sadece ve sadece araçlar için ödediği meblağ kadar olacak şekilde rehin koydurttuğunu, bu rehin sözleşmeerini de kendi kendisine yapmadığını, şirket tarafından yetkili kılınan ve dava dilekçesinde simleri zikredilen Halil Çelik ve Mustafa Mol tarafından yapıldığını, bu hali ile davacı tarafın beyanlarının gerçeği yansıtmadığının ortada olduğunu beyanla, müvekkili aleyhine tesis edilmiş ihtiyati tedbir kararının fekkini, haksız ve gayri hukuki davanın reddini ve yargılama giderleriyle vekalet ücretinin de davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
KANITLAR:
Sözleşmeler, cari hesap dökümü, ihtarname, ticari defter ve bağlı kayıtlar, bilirkişi raporu, vs.
KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME :
Dava; davacıya ait 6 LTH …, 16 STV …., 16 DU …. plakalı araçlar üzerine davalı tarafından konulan rehinlerin kaldırılması istemine ilişkindir.
Taraflar iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi açısından dava konusu araçların şirket kasasından alınıp alınmadığı, bankadan kredi kullanılmış ise ne kadar kredi kullanıldığı, ne kadarının peşin ödendiği, peşin ödeme var ise, bu ödemenin şirket tarafından yapıldığına ilişkin kayıtlar olup olmadığı ve tarafların dilekçelerindeki diğer iddia ve savunmaları doğrultusunda, davacı şirket ticari defter ve bağlı kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Konusunda uzman SMMM bilirkişi … tarafından düzenlenen 14/05/2019 tarihli bilirkişi raporunda; davacı taraf 2016-2017 yıllarına ilişkin ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin zamanında yapılmış olduğu, kapanış tasdiki zorunlu olan yevmiye defterinin 2016 yılı kapanış tasdikinin zamanında yapılmış olduğu, 2017 yılı kapanış tasdikinin yapılmamış olduğu, 2016 ve 2017 yılları Envanter defterlerinin boş olduğu, 2016 yılı Kebir defterinin boş olduğu, 2016 yılı tiçari defterlerinden yalnızca Yevmi defteri kayıt bulunduğundan ticari defterlerin birbirini teyit eder nitelikte olup olmadığının teyit edilemediği,2017 yılı Yevmiye ve Kebir defterterinin birbirini teyit eder nitelikte olduğu, davacı taraf ticari defterlerinin sahibi lehine delil! olarak kullanılıp kullanılmayacağı takdirinin mahkemeye ait olduğu, ticari defterlerde 16 LTH ..,16 STV …., 16 DU …. plakalı araçların kayıtlı bulunmadığı, ilgili araçların alımı için kredi kullanımına ilişkin kayıt bulunmadığı, şirket banka hesaplarından, araçların alındığı beyan edilen … Birmot Oto ve/veya Güneş Asistans Hizmetleri Ltd.Şti’ne para çıkışı olmadığı, e Şirket kasa hesabından araçların alındığı beyan edilen …. … Oto ve/veya … Asistans Hizmetleri Ltd.Şti’ne para çıkışı olmadığı, dava konusu 3 adet aracın noter satış sözleşmeleri ve rehin sözleşmelerinin Nisan 2018 dönemi olmasına rağmen davacı tarafça inceleme gününde 2018 yılı ticari defterleri sunulmadığından, ilgili dönemde ki kayıtların incelenemediğinin bildirildiği görülmüştür.
Dava konusu araçların satış bedelinin ve peşin ödemelerinin kim tarafından yapıldığının sorulmasına ve buna ilişkin fatura ve belgelerin gönderilmesinin istenilmiştir.
Davacı tarafından ibraz edilen banka kayıtları da incelenmesi yönünden SMMM bilirkişi …’ten ek rapor aldırılmıştır.
.. … tarafından düzenlenen 13/01/2020 tarihli ek bilirkişi raporunda, davacı tarafından ibraz edilen dava dosyasına eklenen belli tarih aralıklarına ait banka hesap ekstrelerinin incelenmesi sureti ile davalı tarafın davacı taraftan alacaklı bulunup bulunmadığının tespit edilemeyeceği, davalı tarafın davacı taraftan alacaklı bulunup bulunmadığının tespiti için mahkemenin kabul ve kararı olması durumunda; davacı taraf 2016-2017-2018 yılları 131-Ortaklardan alacaklar ve 331-0Ortaklara borçlar hesap muavin dökümlerinin, Kasa hesabı muavin dökümünün, davacı taraf banka hesap ekstreleri ile bankalar Hesabı muavin dökümlerinin, davalı taraf banka hesap ekstrelerinin, dava dosyasına eklenmesi durumunda ek rapor tanzim edilebileceğinin bildirildiği görülmüştür.
Davacı şirketin 2016-2017-2018 yılı banka ekstrelerinin istenilmesi için ilgili banka şubelerine müzekkere yazılmış, davacının 2016-2017-2018 yılı ortaklardan alacaklar , ortaklara borçlar hesabının hesap müavin dökümleri, kasa hesabının müavin dökümü sunulduktan sonra dosya SMMM …’te tekrar tevdi edilerek, bilirkişiye yerinde inceleme yetkisi de verilmek suretiyle tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda ve davacı vekilinin itirazları da değerlendirilmek suretiyle ek rapor aldırılmıştır.
… tarafından düzenlenen 20/09/2020 tarihli 2.ek raporda; dava dosyasına eklenen, davacı tarafın Çalıştığı T.Garanti Bankası, Kuveyt Türk Katılım Bankası A.Ş, Akbank T.A.Ş banka hesap ekstrelerinin, davalı adına yapılan ödemeler (hesaplardan çıkışlar) ile davalı tarafından yatırılan tutarlar (hesaplara girişler) bakımından incelendiği; Türkiye Garanti Bankası TR73 0006 2000 3130 0006 2952 65 Iban nolu TL hesap ektresi ile TR79 0006 2000 3130 0006 2953 29 Iban nolu TL hesap ektresinde, işbu dava dosyası davalısı … açıklaması ile hesaba yatan ve/veya hesaptan çekilen tutar olmadığı, Kuveyt Türk Katılım Bankası 94168750 nolu TL hesabına ait hesap ektresinde; işbu dava dosyası dayalısı … açıklaması ile hesaptan 891.889,32 TL çıkış olduğunun görüldüğü, hesap ektresinde hesaba girişlerin kayıtlı almadığı, davalı … açıklaması ile hesaba yatırılan tutarlar olduğu, ancak hesaba yatırılan tutarların ekstrede görünmediği, ekstrenin bu hali ile incelenmesinin hatalı teşpit ve sonuç doğuracağı, Akbank T.A.Ş TR57 0004 6002 1738 8000 1310 48 Iban nolu TL hesap ektresinde; işbu dava dosyası davalısı … açıklaması ile hesaptan 419,00 TL çıkış olduğunun, … açıklaması ile hesaba 19.700,00 TL giriş olduğunun görüldüğü, davacının 2016-2017-2018 yılı otaklardan alacaklar, ortaklara barçlar hesabının muavin dökümlerinin ibraz edilmesi… ve kasa hesabının muavin dökümünün temin edilerek dosyaya ibrazı davacının cevabında; “… muavin kayıtların Sayın Mahkemeye sunulmasının mümkün olmadığı, muavin kayıtlarının istendiği dönemlerde davacı şirketin tek yetkili şirket müdürü ve ortağı olan … tarafından hiç oluşturulmadığı” beyanının görüldüğü bildirilmiştir
Davacı şirkete ait ticari defter ve bağlı kayıtları ile dosya içerisindeki dekont ve banka kayıtları da incelenmek suretiyle ve taraf vekillerince itiraz edildiğinde bu itirazlarda değerlendirilmek suretiyle 16 LHT 70, 16 STV 11, 16 DV 163 plakalı araçların satın alınması sırasında şirket adına ödemeler yapıldığına ilişkin davalı savunmaları tümüyle incelenerek bu savunmalardaki ödemelerin yapılıp yapılmadığı ve davalının ipotek bedelleri kadar davacıdan alacaklı olup olmadığı hususunda konusunda uzman SMMM bilirkişiden yeniden rapor aldırılmasına karar verilmiştir.
Konusunda uzman SMMM Şevki Yetiker tarafından düzenlenen 05/04/2021 tarihli bilirkişi raporunda; 2016 yılında 2 ortaklı limited şirket olarak kurulan şirketin davalı olan ortağı 18.04.2018
tarihinde şirket ortaklığından payını diğer ortağa devrederek ayrıldığı, ayrılmadan önce
şirkete çeşitli tarihlerde nakit olarak borç verdiğini ve bu nedenle alacaklı olduğunu iddia
ederek şirkete ait 3 araca tek yetkili olarak kendisinin verdiği vekaletlerle 3. kişiler
tarafından rehinler koydurduğu, davalı taraf rehin işlerini yapanların şirketin vekalet verdiği kişiler olduğunu ifade
etmişse de bu vekaletleri verme yetkisi tek başına kendisinde olup bu yetkisini kullanarak
vekâletnameleri verdiği, alınan araçların paralarını kendisinin ödediğini bunun için şirkete nakit borç verdiğini
ifade eden davalının bu ödemeleri belgelemek zorunda olduğu, araç bedellerinin kendisi
tarafından ödenmiş gibi gösterilmesinin yeterli olmadığı, bu bedellerin bankadan çekilen paralar ile yapıldığı, bankaya nakit yada havale ile
para yatıranın şirketin diğer ortağı olup, davalı ortağın gelen bu parayı çekerek ödemeleri kendi adına
ödediğini belirterek alacaklı olduğunu iddia etmekteyse de banka ekstrelerinden bunun
öyle olmadığı net bir şekilde görüldüğü, davalının şirketten alacaklı
olduğuna dair bir belge bulunmadığı, defter kayıtları ile banka kayıtları örtüşmediği
gibi hesabın ortaklara borçlar hesabı olup, bu hesaptaki borç rakamının hangi ortağa ait
olduğunu belirten bir ayrım yapılmadığı, ortaklara borç veren tarafın diğer ortak olduğu
banka ekstrelerinden net bir şekilde görüldüğü bu nedenle davalının şirket arabalarına
rehin koyacak bir alacağının ispatlanamadığı hususundaki kanaatini bildirmiştir.
Davalı 18/04/2018 tarihinde davacı şirketteki hissesini devrederek şirket ortaklığından çıkmıştır.
Dava konusu ipotek işlemleri ise 13/04/2018 ve 17/04/2018 tarihlerinde yapılmıştır.
Davalı, davacı şirket hissedarı ve yetkilisi olduğu dönemde,3.kişiye şirket adına vekalet vererek, şirket adına kayıtlı dava konusu 3 aracın trafik kaydına ipotek şerhi koydurmuştur.
Davalı bir nevi kendi kendisiyle işlem yapmış gibidir.Bu şekilde işlem tesisine yasal engel yoktur.Ancak davalı bu işlem gerekçesi olarak açıkladığı araçların alımında şirkete nakit para verdiğine dair savunmasını ispatla yükümlüdür.
Davalı şirkete para verdiğini veya bu araçların alımında şirket adına ödemede bulunduğunu ispat edecek deliller sunamamıştır.
İncelenen davacı şirket kayıtlarında da davalının şirkete ödünç para verdiğine veya araçların bedelinin bir kısmının davalı tarafça ödendiğine dair bir kayda rastlanılmamıştır.
Bu durumda davalı davacı şirketten ipotek bedelleri kadar alacaklı olduğunu ispatlayamadığından davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafından kötü niyet tazminat talep edilmiş ise de; yasal koşulları oluşmadığından tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan nedenlere, kararın dayandığı hukuksal gerekçeye göre;
1-Davanın KABULÜ ile; dava konusu 16 LTH …, 16 STV …, 16 DU …. plakalı araçların trafik kayıtlarına Bursa 12. Noterliği’nde düzenlenen 13/04/2018 tarihli 05694 yev. no.lu ve 13.04.2018 tarih 05695 yev. no.lu ve Bursa 12. Noterliği’nde düzenlenen 17/04/2018 tarihli 05903 yev. no.lu rehin sözleşmeleri ile konulan rehinlerin TERKİNİNE,
2-Davacı vekilinin kötü niyet tazminatı talebinin şartları oluşmadığından reddine,
3-Harçlar Yasası gereğince alınması gereken 8.197,20 -TL harçtan peşin alınan alınan 2.049,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 6.147,90- TL harcın davalıdan tahsiline,
4-Davacı tarafından aşağıda dökümü yapılan 1536,10-TL yargılama gideri ile 2.049,30-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı yararına ölçümlenen 15.350,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca peşin olarak yatırılan gider avansından kalan tutarın hüküm kesinleştiğinde davalı tarafa iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 15/09/2021

Başkan … Üye … Üye … Katip …
¸E-imzalıdır. ¸E-imzalıdır. ¸E-imzalıdır. ¸E-imzalıdır.

Davacı gideri;
41,10 TL ilk gider,
1.300,00 TL bilirkişi ücreti,
195,00 TL tebligat ve posta gideri;
1.536,10 TL toplam gider,