Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/598 E. 2021/669 K. 13.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/598 Esas – 2021/669
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Türk Milleti Adına “KARAR”
Karar
ESAS NO : 2018/598
KARAR NO : 2021/669

HAKİM : …
KATİP : …
DAVACI : … – …
VEKİLLERİ : Av. … –
Av. …
DAVALI : 1- … SİGORTA A.Ş. –
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : 2- … SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ –
VEKİLLERİ : Av. ….
Av. …
DAVALI : 3- … TURİZM TEKSTİL TAŞIMACILIK SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ –
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : 4- … – …
DAVA İHBAR OLUNAN : 1- … GENEL MÜDÜRLÜĞÜ –
VEKİLLERİ : Av. …
Av. ….
Av. …
DAVA İHBAR OLUNAN : 2- … SENDİKASI -…
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVA İHBAR OLUNAN : 3- … SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ –
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 04/05/2018
KARAR TARİHİ : 13/09/2021
KARAR YAZIM TARİHİ :27/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle: 8 Mart Dünya Kadınlar Gününe Özel Ankara ilinde yapılacak olan etkinlik ve eğitimlere katılmak için 0703/2017 tarihinde Bursa’dan yola çıkan kadın işçi yolcuları taşıyan sahibi … Tur.Tes. Taş. San Tic. Ltd. Şti., sürücüsü … olan 16 … 064 plakalı otobüsün kaza yaptığını, kaza esnasında araçta kadın yolcuların bir kısmının öldüğünü ve bir kısmının yaralandığını, tanzim edilen kaza raporuna göre araç sürücüsünün 2918 sayılı KYTK 52/1-b maddesini ihlal ettiği gerekçesi ile tam kusurlu bulunduğunu, davacı müvekkilin de kaza esnasında ağır yaralandığını, olay nedeniyle maluliyeti oluşan müvekkilinin yaşadığı arazların devam ettiğini, kaza esnasında sırtının komple sıyrıldığını, sağ dizinde doku kaybı olduğunun tespit edildiğini, yaralarına dikiş atıldığını ve bu tedavi sürecinden sonra fizik tedavi süreci başladığını, sırtında cam kırıkları ve sıyrılma olması nedeniyle dikiş atılamadığını, yaralanmadan ötürü 4 ay boyunca işe gidemeyen müvekkilin psikolojik olarak da tedavisinin bulunduğunu, davacı müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu 16 … 064 plakalı otobüsün olay tarihinde davalı sigorta şirketi … Sigorta A.Ş. Nezdinde 252602 poliçe nolu Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortası ve 2460036 poliçe nolu ZMMS poliçelerinin mevcut olduğunu, davacı müvekkilinin yolcu sıfatıyla araçta bulunması sebebiyle davalı sigorta şirketi … Sigorta A.Ş.’ye işbu poliçe bilgileri üzerinden hem koltuk sigortası kapsamında hem de kaza sonrası müvekkilinin yaşanan bedensel zararlarının karşılanması adına ZMMS kapsamında davalı sigorta şirketi … Sigorta A.Ş.’ye başvuruda bulunulduğunu, bu nedenlerle müvekkilinin maddi ve manevi yıprandığını, bu nedenle davalılardan müşterek ve müteselsil maddi ve manevi taleplerinin bulunduğunu, davalılar … Tur. Tes. Taş. San. Tic. Ltd. Şti ve … adına kayıtlı taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının üzerine de teminatsız ihtiyati haciz niteliğinde tedbir konulmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle: Kendisinin kullandığı 16 … 064 plakalı araçla 07/03/2017 tarihinde Bursa Ankara Karayolunda 74.km’sinde saat 11.20 sıralarında tek taraflı trafik kazası geçirdiğini, bu kazada kendisinin de yaralandığını, yolculardan da vefat edenlerin olduğunu, kazanın meydana geldiği yerin esasen çift yönlü iki şeritli olarak bölünmüş yol olduğunu, yolun ortasında refüj de bulunmadığını, çift şerit ve 7 metre genişliğindeki karayolunda oto korkuluğu bulunması, keza korkulukla yol arasında yeterli güvenlik alanı bulunması gerektiği gibi sarsılma bandı gibi uygulamalarla araçların korkuluğa çarpması ve hendeğe düşmesi engellenmesi gerekirken yolda bu tedbirlerin hiçbirisinin alınmadığını, sadece Bursa’ya geliş istikametindeki yola bakan cepheye korkuluk konulduğunu, kendisinin üçüncü viteste tırı sollarken ön camına bir cismin çarpması sonucunda görüş kabiliyetini kaybettiğini, yol ile drenaj hendeği arasında yeterli güvenlik mesafesi bulunmaması, düşmeyi engellemek veya şoförü uyarmak için oto korkuluğu veya sarsılma bandı da bulunmaması nedenleriyle yönetimindeki aracın hendeğe doğru yattığını ve aracı yolda düzeltmek mümkün olmadığını, bu nedenle kazanın meydana gelmesinde esasen atfi kabil kusur olmadığını, meydana gelen kazada esasen kusuru bulunmadığı gibi tazminat taleplerinin yersiz olduğunu, tazminat taleplerinin esasen sigorta şirketleri tarafından karşılandığını, kaza sonrası kendisinin de koltuk değnekleri ile yaşamını sürdürdüğünü, tazminat ödemesi nedeniyle ekonomik olarak zor duruma düşeceğini, bu nedenlerle tazminatta indirime gidilmesi gerektiğini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Tur. Tekstil Taşımacılık San ve Tic. Ltd. Şti vekili cevap dilekçesinde özetle: Davanın zaman aşımına uğradığını, yetki ve görev yönünden davanın reddi gerektiğini, müvekkili şirketin kazanın oluşumunda herhangi bir kusurunun bulunmadığını, müvekkili şirket çalışanı … hakkında İnegöl Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/104 esas sayılı dosyasının halen devam ettiğini, bekletici mesele yapılması taleplerinin olduğunu, maddi tazminat taleplerini kabul etmediklerini, davacı tarafın talep etmiş olduğu manevi tazminatın fahiş olduğunu, davacı tarafın sigorta şirketlerinden herhangi bir tahsilat yapıp yapmadığının bilinmediğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. cevap dilekçesinde özetle: Davacı tarafın 07/03/2017 tarihinde meydana gelen yaralanmalı trafik kazası sonucu daimi sakatlık ve geçici iş göremezlik nedeni ile zarara uğradıklarını iddia ederek maddi tazminat talepli işbu davayı açtığını, kazaya karışan 16 … 064 plakalı araç müvekkil şirket nezdinde 2522602 poliçe numarası ile zorunlu koltuk ferdi kaza sigorta poliçesi ve 2460036 poliçe numarası ile zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesi ile sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğu sigortalısının kusuru oranında olduğunu, zorunlu koltuk ferdi kaza sigorta poliçesinden yararlanılabilmesi için davacının bahsi geçen otobüste yolcu olduğunun ispatı gerektiğini, … yolcu taşımacılığı zorunlu koltuk ferdi kaza sigorta poliçesi genel şartları a.1 maddesinde; bu sigorta, yurtiçi ve uluslararası yolcu taşımacılığı kapsamında seyahat eden yolcuları, sürücüleri ve yardımcılarını, taşımacılık hizmetinin başlangıcından bitimine kadar geçen seyahat süresi içinde, duraklamalar da dahil olmak üzere, maruz kalacakları her türlü kazaların neticelerine karşı poliçede belirlenen şartlar çerçevesinde teminat altına alındığı belirtildiğini, zorunlu koltuk ferdi kaza sigorta poliçesinden yararlanılabilmesi için davacının maluliyet oranı ferdi kaza poliçesi genel şartlarına göre belirlenmesi gerektiğini, Kazaya karışan 16 … 064 plaka sayılı araç müvekkil şirket nezdinde 2460036 no.lu … Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalı olduğunu, Trafik Sigortası Genel Şartları A.1.maddesi uyarınca sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine göre temin edeceğini, ayrıca manevi tazminat ve tedavi talepleri teminat dahilinde olmadığını, müvekkil şirketin sigortalısının kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunduğunun ispat edilmesi halinde, sigortalısı araç sürücünün kusuru oranında poliçe limitleri ile sınırlı olduğunu, nitekim bu husus Yargıtay içtihatlarıyla da sabit olduğunu, dolayısı ile tüm dosyanın ve savcılık evraklarının da eklenerek Adli Tıp Kurumundan kusur raporu alınmasını talep ettiklerini, davacı ancak yasal faiz talep edebilir. Nitekim K.T.K madde 90 “Maddi tazminatın biçimi ve kapsamı ile manevi tazminat konularında borçlar kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır” denildiğini, bu meyanda bir an için sorumluluğumuz hükmedilse dahi, haksız fiillerden mütevellit tazminat taleplerine, temerrütten itibaren yasal faiz talep edilebileceğinden; davacı tarafın ticari faiz talep hakkı olmadığını, davanın açılmasına sebebiyet vermemiş bulunan müvekkil şirket aleyhine yargılama giderlerine, faize ve vekalet ücretine hükmolunmamasını talep etmiştir.
İhbar olunan … Sendikası cevap dilekçesinde özetle: Davalı vekilinin dilekçesi ile müvekkili … Sendikası aleyhine işbu maddi ve manevi tazminat davasının ihbar edilmiş olması tarafımızca kabul edilebilir nitelikte olmadığını, 2918 sayılı … Trafik Kanunu uyarınca müvekkil sendikanın, elim trafik kazası neticesinde ortaya çıkacak olan maddi ve manevi tazminat davasında taraf sıfatını haiz olabilmesi mümkün olmadığını, bu nedenlerle, müvekkil sendikanın taraf sıfatını haiz olabilmesi mümkün olmayacağından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun husumete ilişkin kuralları uyarınca da müvekkilimiz bakımından işbu davada karar verilmemesi gerektiğini, her şeyden evvel müvekkilimizin, meydana gelen elim kazadan hukuki ya da cezai olarak sorumlu tutulabilmesi için 2918 sayılı … Trafik Kanunu’nun 3. Maddesinde yer alan işleten tanımına uygun nitelikleri taşıması veya yine 2918 sayılı … Trafik Kanunu’nun işleten gibi sorumlu sayılacaklara ilişkin hükümleri bünyesinde bulundurması gerektiğini, müvekkilimiz sendika, yıllardır sendikacılık alanında üst düzey faaliyet gösteren, Kanunların kendisine yüklediği ödevlerine sıkı sıkıya bağlı, Türkiye’nin her yerinde şubeleri bulunan ve yine Türkiye’nin her yerine çeşitli organizasyonlar düzenleyen bir kurum olduğunu, müvekkilimizin yıllardır sürdürdüğü organizasyonlar başarılı bir şekilde gerçekleştiğini, Türkiye’nin her yerinde bulunan şubelerinden gelen işçilerle birlikte kalabalık ve kurumsal toplantılar yapıldığını, 07.03.2017 günü meydana gelen kaza öncesinde de müvekkilimiz üzerine düşen tüm ödev ve yükümlülükleri yerine getirdiğini, alması gereken bütün önlemleri de aldığını, kaldı ki motorlu aracın işleteni sıfatını haiz tur şirketi gereken tüm belgere sahip olmakla birlikte sigortalarını da yaptırdığını, yola çıkmadan evvel araçta gereken tüm kontrollerini ve bakımlarını da yaptırdığını, bu husus, İnegöl Ağır Ceza Mahkemesi nezdinde yapılan yargılamada alınan raporlarda da belirtildiği gibi kazada aracın teknik herhangi bir arızasının söz konusu olmaması hususuyla da ispatlanabilir nitelikte olduğunu, zira kaza araçtaki eksikliklerden ya da hatalardan değil sürücü …’ün tam ve tek başına kusuru sonucunda meydana geldiğini, bu nedenle somut olarak müvekkilimize isnat edilebilecek herhangi bir kusur ya da ihmal söz konusu olmadığını, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan … Sigorta A.Ş. cevap dilekçesinde özetle: Olay nedeniyle sigorta şirketinin varsa sorumluluğu; işletenin sorumlu olduğu hal ve sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, ayrıca kazaya karıştığı iddia edilen aracın, zorunlu malî sorumluluk sigortası, … sigorta a.ş. nezdindeki ihtiyari mali mesuliyet teminatını havi kasko sigortası ve dava konusu olayı teminat altına alan (varsa) başka bir ihtiyari mali mesuliyet sigortasının limitleri tüketilmeden mezkur ihtiyari mali mesuliyet poliçesinden doğan herhangi bir hukuki sorumluluğumuz da bulunmadığını, ancak bu saydığımız poliçelerdeki limitlerin üstünde kalan zararlar için, ihtiyari malî mesuliyet sigorta poliçemiz devreye gireceğini, davacıların talep ettiği 50.000,00 TL manevi tazimantın, talepçiler yönünden manevi tazminatın zenginleşme aracı olarak kullanılamayacağı, özendirici ve cezai vasıfta olmama ilkelerine aykırı olduğu görüldüğünü, zira manevi tazminatın duyulan acı ve elemin giderilmesini sağlayacak boyutta olması gerektiği yüksek mahkemenin bir çok içtihatında açıkça belirtildiğini, manevi tazminatın ve kapsamının takdiri hakime ait olduğunu ancak hakim, Borçlar Kanunu gereği bu takdir hakkını kullanırken özel durumları göz önünde tutarak, hak ve nesafetle karar vermek durumunda olduğunu, burada sözü edilen tazminat, zarara uğrayan kişinin duyduğu manevi acıyı bir oranda gidermek, bozulan ruhi dengeyi onarmak, olanak dahilinde yeniden elde edilmesini sağlamak amacına yönelik olduğunu, işte bu nedenledir ki, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile somut olayın özelliğinin yanı sıra, zarar görende uyandırdığı elem ve ıstırabın derecesi, tazminat takdirinde önemli etken olduğunu, bu nedenlerle müvekkili şirket davanın açılmasına sebebiyet vermediği gibi müvekkil şirket temerrüde de düşürülmediğinden ve devam ile taraflar arasında ticari ilişkiden kaynaklanan bir alacak bulunmadığından müvekkil şirket yönünden faiz, avans faizi, kaza tarihinden itibaren faiz işletilmesi ve yine yargılama giderleri ve ücreti vekalet taleplerinin de reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan … Genel Müdürlüğü cevap dilekçesinde özetle: Bursa Ankara karayolunun 51+650 kmsinde 16 … 064 plakalı otobüsün yapmış olduğu trafik kazası ile ilgili olarak tutulan tutanakta yol sorunu belirtilmediğini, … genel müdürlüğü oto korkuluk seçim ve kullanım kriterlerine göre ana kural olarak işletme hızı dahilinde seyir eden araçların geometrik standartlarına göre yapılan bir yol kesiminde yoldan çıkma ihtimaline sahip olmadığının kabul edildiğini, oto korkuluk eksikliği veya yapılmamasının yol kusuru olarak atfedilemeyeceğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizce yargılama yapılarak tahkikat aşamasına geçilmiş, Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, ihbar dilekçeleri, tarafların karşılıklı beyan dilekçeleri, tedavi evrakları, sigorta poliçeleri, hasar dosyası, SGK kayıtları, personel özlük dosyası, İnegöl Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/104 Esas sayılı dosyası, trafik kayıtları, zorunlu koltuk ferdi kaza sigortası, ZMMS poliçeleri, başvuru evrakları, ATK raporu, yazılan müzekkere cevapları dosyamız arasına alınmıştır.
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanmıştır.
Dosyamız temin edilen evraklar ile birlikte Bursa ve İstanbul Atk Başkanlığına sevk edilmiş, sağlık kurulu raporları temin edilmiştir.
24/07/2019 tarihli Bursa Atk tarafından hazırlanan raporda özetle; Kişinin 07/03/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle 11.10.2008 tarihli ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Sosyal Güvenlik Kurumu “Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tesbit İşlemleri Yönetmeliği” hükümlerine göre fonksiyonel bir araz bırakan herhangi bir travması bulunmadığı, sürekli maluliyet (meslekte kazanma gücünden kayıp) oranı tayinini gerektirecek anatomik kayıp yada fonksiyonel bozukluk tarif ve tespit edilmediği, iyileşme süresinin 3 (üç) aya kadar uzayabileceği ve bu süre zarfında mesleğini icra edemeyeceği kanaati bildirilmiştir.

29/01/2021 tarihli İstanbul 2. İhtisas kurulu tarafından hazırlanan raporda özetle;1. Her ne kadar olay tarihi 07.03.2017 ise de, 03/08/2013 tarih, 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinin sadece Ek-1 bölümünde yapılan değişiklikler içerdiği, Ek-3 ve diğer cetvelleri, meslek grupları bölümünü içermediği, dolayısıyla 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile sadece beden çalışma gücünün en az %60’ını kaybedip kaybetmediğine (hangi hastalık ve arızaların malulen emeklilik kriterlerine uyduğu) ilişkin değerlendirme yapılabileceği, bu nedenle söz konusu yönetmeliğe göre meslekte kazanma gücü kaybı belirlenemeyeceği, Dosyaki mevcut tıbbi belgelere göre; Emin kızı 1984 doğumlu …’ın 07.03.2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında şahsın yaralanmasının fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliğine göre; Kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu,.İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3 (üç) haftaya kadar uzayabileceği bildirilmiştir.
Dosya ayrıca konusunda uzman aktüerya konusunda uzman bilirkişiye tevdi edilerek bilirkişi raporu temin edilmiştir.
26/10/2020 tarihli aktüerya raporunda özetle; Yüksek Yargıtay Hukuk Dairelerinin bu konudaki yerleşmiş içtihatlarında belirtilen hususlarda dikkate alınarak; Kazalının gelirinin, 90,14TL olduğu kabul edilerek, işlemiş dönem geliri 07.03.2017 – 07.06.2017 tarihleri için hesaplandığını, davacının bedensel zararının 6.406,64TL olacağı hesaplandığını, dava dosyasına, SGK tarafından sunulan Sigortalı Geçici İş Göremezlik Ödemeleri incelendiğinde, rücuya tabi ödemelerin toplam 6.895,05TL olduğu hesaplandığını, yandan maddi zararının 6.406,64 TL olduğu dikkate alındığında Davacının karşılanmamış zararının bulunmadığının anlaşıldığını, Kazalının belgeli tedavi giderleri zararlarının tazmin sorumluluğunun SGK’ya ait olduğu görüşü istikrar kazandığını, davacının iyileşme sürecinde her hafta hastaneye gidip geleceği, bu sebeple toplam zararının 450,00TL olacağı hesaplandığı bildirilmiştir.
03/07/2021 tarihli ek aktüerya bilirkişi raporunda özetle; Yüksek Yargıtay Hukuk Dairelerinin bu konudaki yerleşmiş içtihatlarında belirtilen
hususlarda dikkate alınarak; Kazalının gelirinin, 90,14TL olduğu kabul edilerek, işlemiş
dönem geliri 07.03.2017 – 28.03.2017 tarihleri için hesaplandığını, dava dosyasına, SGK
tarafından sunulan Sigortalı Geçici İş Göremezlik Ödemeleri incelendiğinde, rücuya tabi
ödemelerin toplam 6.895,05TL olduğu hesapladığını, diğer yandan maddi zararının
6.406,64 TL olduğu dikkate alındığında Davacının karşılanmamış zararının bulunmadığı
anlaşıldığını, kazalının belgeli tedavi giderleri zararlarının tazmin sorumluluğunun SGK’ya ait
olduğu görüşü istikrar kazandığını, davacının iyileşme sürecinde yol gideri zararının 1.425,00TL olacağı hesaplandığını bildirmiştir.
Toplanan tüm deliller ve dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde açılan dava; 07/03/2017 tarihinde davacının yolcu konumunda bulunduğu, sürücüsünün davalı …, araç malikinin … Turizm olduğu 16 … 064 plakalı otobüsün yolun sol tarafında bulunan orta refüje düşmesi sonucu gerçekleşen trafik kazasına dayalı maddi-manevi tazminat talebine ilişkindir. davacının 16 … 064 plakalı otobüste yolcu olup trafik kazasının meydana gelmesinde kusuru olmadığından, kaza tespit tutanağı, İnegöl Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2017/104 Esas ve 2017/172 Karar sayılı dosyasında düzenlenen ATK Trafik İhtisas Dairesinin raporu ile davalı sürücünün kusurlu olduğu, kusur incelemesinin maddi tazminata etkisinin olmadığı, zarara sebebiyet verenlerin “TBK 61 maddesine göre birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır .”müşterek ve müteselsilen sorumlu olduğundan davacının kusursuz olduğu, İstanbul ATK tarafından tanzim edilen 29/01/2021 tarihli ATK raporunda; kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 olduğu,iyileşme (iş göremezlik)süresinin olay tarihinden itibaren 3(üç) haftaya kadar uzayabileceğinin bildirildiği,03/07/2021 tarihli ek aktüerya bilirkişi raporunda işlemiş
dönem gelirinin 07.03.2017-28.03.2017 tarihleri için hesaplandığını, SGK
tarafından sunulan Sigortalı Geçici İş Göremezlik Ödemeleri incelendiğinde, rücuya tabi
ödemelerin toplam 6.895,05TL olduğu hesapladığını, davacının maddi zararının
6.406,64 TL olduğu dikkate alındığında davacının karşılanmamış zararının bulunmadığı
anlaşıldığını, kazalının belgeli tedavi giderleri zararlarının tazmin sorumluluğunun SGK’ya ait
olduğu görüşü istikrar kazandığını, davacının iyileşme sürecinde yol gideri zararının 1.425,00 TL olacağı hesaplandığının bildirildiği, bilirkişi ve ATK tarafından tanzim edilen raporlarda davaya konu hususlar gerekçeli ayrıntılı olarak açıklanmış raporların mahkememizce hükme esas alınmaya yeterli olduğu kanaatine varılarak(07/06/2021 tarihli celsede maddi tazminat taleplerinin ayrıntılı olarak belirtilmesi amacıyla davacı tarafa iki haftalık süre verilmesine rağmen davacı tarafça maddi tazminat taleplerine ilişkin beyanda bulunulmadığı dikkate alınarak) davacının dava dilekçesinde açıkça yol gideri zararı talebi bulunmadığından ve yol giderine ilişkin dosyada somut delil bulunmadığı anlaşıldığından ayrıca aktüerya bilirkişi ek raporunda da davacının maddi tazminat taleplerinin karşılandığının tespit edildiği hususu da dikkate alınmakla birlikte davacının maddi tazminat taleplerinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Davacının manevi tazminat talebi yönünden ise bilindiği üzere Borçlar Kanunu’nun 56.maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önüne alarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Bu para tutarı asıl olarak ne tazminat ne de bir cezadır. Amacı zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmak ve ruhi ızdırabını dindirmek olması nedeniyle tazminata benzer bir fonksiyonu vardır. O halde tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Somut olayda ;07/03/2017 tarihinde davacının yolcu konumunda bulunduğu, sürücüsünün davalı …, araç malikinin … Turizm olduğu 16 … 064 plakalı otobüsün yolun sol tarafında bulunan orta refüje düşmesi sonucu gerçekleşen trafik kazasına dayalı olarak manevi tazminat talep edildiği, tarafların kusur oranı,olayın meydana geldiği tarih, olayın meydana geliş şekli, tarafların ekonomik ve sosyal durumu, olay tarihindeki paranın alım gücü dikkate alınarak davacıda oluşan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne, buna göre 4.500,00 TL manevi tazminatın davalı …, davalı … Turizm Tekstil Taşımacılık San. Ve Tic. Ltd. Şti. yönünden kaza tarihi olan 07/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı … Sigorta A.Ş. yönünden(davalı sigorta şirketinin poliçe limiti ile sorumlu tutulması kaydıyla) temerrüde düşürülme tarihi olan 17/05/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte işbu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davacının maddi tazminat taleplerinin REDDİNE,
2-Davacının manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜNE, buna göre 4.500,00 TL manevi tazminatın davalı …, davalı … Turizm Tekstil Taşımacılık San. Ve Tic. Ltd. Şti. yönünden kaza tarihi olan 07/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı … Sigorta A.Ş. yönünden(davalı sigorta şirketinin poliçe limiti ile sorumlu tutulması kaydıyla) temerrüde düşürülme tarihi olan 17/05/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte işbu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, FAZLAYA İLİŞKİN TALEBİN REDDİNE,
3-Alınması gerekli 307,40 TL harçtan peşin alınan 140,04 TL’nin mahsubu ile bakiye 167,36 TL nispi karar ve ilam harcının davalılardan …, davalı … Turizm Tekstil Taşımacılık San. Ve Tic. Ltd. Şti. ve davalı … Sigorta A.Ş.’den müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen aşağıda dökümü yazılı 3,129,08-TL yargılama giderinin ( 820 TL’si ATK rapor tanzim masrafı) kısmen kabul oranına göre hesap edilen 343,44 TL’sini, 140,04 TL peşin harcın, 35,90 TL başvurma harcı, 5,20 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 524,58 TL’sinin davalı …, davalı … Turizm Tekstil Taşımacılık San. Ve Tic. Ltd. Şti. ve davalı … Sigorta A.Ş.’den müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, davalı … Turizm Tes. Taş. San. Tic. Ltd. Şti tarafından yapılan 71,00 TL’lik yargılama giderinin kısmen red oranına göre hesap edilen 63,20 TL’lik kısmının davacıdan alınarak işbu davalıya ödenmesine,
5-Davacı vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen manevi tazminat yönünden AAÜT’ye göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve … Tur. Tes. Taş. San. Tic. Ltd. Şti’ ve davalı … Sigorta A.Ş.den müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalılar … Tur. Tes. Tas. San. Tic. Ltd. Şti , davalı … Sigorta A.Ş. ve davalı … Sigorta A.Ş. vekil ile temsil edildiğinden reddedilen maddi tazminat yönünden AAÜT’ye göre belirlenen 1.000 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak işbu davalılara verilmesine,
7-Davalılar … Tur. Tes. Taş. San. Tic. Ltd. Şti’, davalı … Sigorta A.Ş. vekil ile temsil edildiğinden reddedilen manevi tazminat yönünden belirlenen 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak işbu davalılara verilmesine,
8-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansından karar tebliği için gerekli miktar kullanıldıktan sonra artan kısmın kararın kesinleşmesi halinde HMK’nın 333.maddesi uyarınca istek halinde davacıya iadesine,
9-Davalılar tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde HMK’nın 333.maddesi uyarınca istek halinde davalılara iadesine, bakiye yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
Dair, davacı asil ve vekilinin, ihbar olunan … vekilinin, davalı … Turizm vekilinin, davalı …’ün yüzüne karşı , dğer tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.13/09/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

Yargılama Gideri:
1.500 TL bilirkişi ücreti
809,08 TL posta ve tebligat gideri
820 TL ATK ücreti
140,04 TL peşin harç
35,90 TL başvurma harcı
5,20 TL vekalet harcı