Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/492 E. 2023/422 K. 13.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/492 Esas
KARAR NO : 2023/422

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … – Karabaş Mah. Leyla Atakan Cd Yılmaz Apt N;12 K;2 D:2 41100 İzmit / KOCAELİ
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/04/2018
KARAR TARİHİ : 13/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalı şirketin müvekkil şirkete borçlu olduğunu, müvekkil ile davalı arasındaki ticari ilişkiden doğan alacak üzerine Bursa 17. İcra Müdürlüğünün 2017/… sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, Tarafların Lazer kesim makinesi tedariki konusunda anlaştıklarını, bu makine ile ilgili davalı tarafından talep edilen nozle sisteminin davalıya 197984 no’lu irsaliye ile gönderildiğini, akabinde 305837 no’lu KDV dahil 8.567,63 TL tutarında faturanın düzenlendiğini, davalının müvekkili aleyhine açmış olduğu, taraflarınca kabul edilmeyen ve halen istinaf incelemesinde olan Bursa 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/351 Esaş sayılı dosyasına sunduğu dava dilekçesinin açıklamalar kısmının 6.maddesinde, fatura bedeline karşılık gelen 8.567,63 TL’den bahsedilerek, zikredilen paranın verilmesine rağmen makinenin yaptırılmadığının iddia edildiğini, yine aynı dava dosyasına sunulan 02.01.2012 havale tarihli beyan dilekçesinin 5.maddesinde, 305837 fatura ile parçanın değiştiğinin kabul edildiğini, fatura bedelinin ödenmemesi üzerine Bursa 10.Noterliğinden 01.06.2011 tarih 20564 yevmiye no ile davalıya ihtarname keşide edildiğini, ihtarnamenin 14.06.2011 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen ödeme yapılmadığını ve bu durum üzerine icra takibine girişildiğini, davalıca yetkiye ve borca haksız, kötü niyetli ve hukuki dayanaktan yoksun olarak itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, davalının icra takibine yetki itirazının yerinde olmadığını, TBK 89.maddesi gereği para borcunun, alacaklının ödeme zamanında ikamet ettiği yerde ödenmesinin gerektiğini, fatura konusu sarf malzemenin teslim edilmesi, ihtarname keşide edilmesi ve yargılama sırasında dahi ödeme yapılmamasının ödemeyi geciktirme amaçlı olduğunu, davalının mal kaçırma ihtimaline karşı alacağın teminat altına alınması anlamında ihtiyati karar verilmesini, ihtiyati haciz kararı verilmesini, itirazın iptaline, icra takibinin devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahküm edilmesine, davalının müvekkili aleyhine yaptığı Kocaeli 7. İcra Müdürlüğünün 2017/7220 E.sayılı icra takip dosyasına müvekkilince yapılacak ödemeler yada teminatın serbest kalması durumunda, davalıya yapılacak ödemelerin iş bu dava kesinleşinceye kadar dava konusu miktar tutarınca tedbiren davalıya ödenmemesini, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; Davacının dava dilekçesindeki beyanlarının hukuki dayanaktan yoksun, usul ve yasaya aykırı olduğunu, İİK. madde 50, HMK 6.madde ile Türk Medeni Kanunu hükümleri uyarınca ilamsız icra takiplerinde yetkili icra dairesinin borçlunun ikametgahının icra dairesi olduğunu, müvekkili şirketin adresinin Kocaeli olmasından dolayı huzurdaki davanın Kacaeli mahkemelerinde görülmesi gerektiğini ve bu nedenle yetki itirazlarının kabul edilerek davanın reddini talep ettiklerini, Kabul anlamına gelmemek kaydı ile davacı tarafın alacak iddiasının zamanaşımına uğradığını, dava konusu parçanın takıldığı makinanın ayıplı tesliminden dolayı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/351 Esas ve 2017/250 Karar sayılı dosyasında davacı aleyhine dava açıldığını ve miktar yönünden davanın kısmen kabul edildiğini, dosyanın şu an istinaf incelemesinde olduğunu, bu nedenle tarafları ve konusu aynı olan dava için derdestlik itirazlarının bulunduğunu ve davanın reddedilmesi gerektiğini, müvekkilinin davacıdan lazer kesim makinesi satın aldığını ve karşılığında 87.000 Euro ödeme yaptığını ancak makinenin daha ilk günlerden arızalar ortaya çıkardığını ve bu durumun davacıya firmaya bildirildiğini, ilk arıza yaptığında davacı tarafından arızaya müdahale edildiğini, ikinci arıza yaptığında davacı tarafından parça getirildiğini lakin arızaların devam ettiğini, bunun üzerine, Kocaeli 4.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/36 D.İş dosyası ile lazer kesme makinesinin durumu için tespit yapıldığını, hazırlanan bilirkişi raporunda; makinanın arıza nedeni ile kesim yapamadığını, yeni bir makine olmasına rağmen garanti belgesinin olmadığını, davalının tespit edilen arızaları gidermesi ve garanti belgesinin de davacıya teslim edilmesi gerektiğini, aksi takdirde ayıplı mal satmış olacağının kanaat ve sonucuna varıldığını, akabinde Bursa 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/351 Esas 2017/250 Karar sayılı dosyası davacı aleyhine açılan davanın kısmen kabulüne, taraflar arasındaki sözleşmenin feshine, dava konusu lazer kesim makinesinin iadesine karar verildiğini, davacı tarafın iş bu dava dilekçesinde, makinenin arıza yapması üzerine değişen parçası ile ilgili olarak faturaya dayalı olarak parça masrafı talep ettiğini ancak değiştirilen parçanın sıfır olmadığını, kullanılmış parça olduğunu, kullanılmış parçadan sıfır parça ücreti talep edildiğini, bu parça değiştirildikten sonra da makinenin çalışmadığını ve müvekkil firmanın zarar ettiğini, davacı aleyhine açılan ve yukarıda bahsedilen davanın kaybedilmesinden dolayı iş bu davanın davacı tarafından kötü niyetli olarak açıldığını, öncelikle yetki, zamanaşımı, derdestlik itirazlarının kabulü ile davanın reddini, davacı aleyhine takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen cevap dilekçesi sunmadığı, icra dairesine sunmuş olduğu itiraz dilekçesinde ve mahkememizdeki sözlü beyanlarında, müvekkili şirketin alacaklı olduğunu iddia eden şahsa herhangi bir borcu bulunmadığından takibe, borca, faiz ve ferilerine itiraz ettiğini, müvekkili ile görüşemediklerinden ticari defterleri ibraz edemediklerini davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR:
İcra dosyası, Kocaeli 3.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/36 D.İş sayılı dosyası, Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/351 Esas sayılı dosyası, fatura, tanık beyanları, ticari defter ve bağlı kayıtlar, bilirkişi raporları, vs.
KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME :
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine alacağın tahsili talebi ile Bursa 17. İcra Müdürlüğünün 2017/… Esas sayılı dosyasında, 15.450,02-TL toplam alacak talebi ile ilamsız icra takibi başlatılmış, davalı borçlunun itirazı üzerin takip durmuştur. Takibe itirazın iptali ile devamını sağlamak amacıyla eldeki dava açılmıştır.
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 67. Maddesine göre açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce taraflar arasındaki alacak borç ilişkinin açıklığa kavuşturulması yönünden, taraflara ait ticari defter ve bağlı kayıtları üzerinde SMM bilirkişi tarafından bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Alınan 14/03/2019 tarihli bilirkişi raporunda; Davacı taraf 2011 yılı ticari defterlerinde, davalı taraf adına tanzim edilmiş 10.03.2011 tarihli, Kdv dahit 8.567,63 TL tutarlı TL tutarlı bir adet Satış Faturasının kayıtlı bulunduğu, kaydın Tek Düzen Hesap Planına uygun olarak davacı taraf ticari defterlerine yansıtılmış olduğu, davacı taraf ticari defterlerinde 31.12.2011 tarih itibarı ile davalı taraftan 8.567,63 TL alacaklı olduğunun kayıtlı bulunduğu, Mahkememizin 31.12.2018 tarihli yazısı ile Uludağ Vergi Dairesinden davacı tarafın Mart 2011 dönemi BS formunu istediği, henüz Vergi Dairesinden cevap gelmediği, Vergi Dairesince cevap geldiğinde Mahkememizin kararı doğrultusunda ek rapor tanzim edilebileceği bildirilmiştir.
Mahkememizce; Dosyanın önceki bilirkişiye tevdii ile dosyaya celp edilen BA-BS formları ile davlı itirazları değerlendirilmek suretiyle ek rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiştir.
Alınan 14/10/2019 tarihli bilirkişi ek raporunda; dava dosyasına celp edilen, tarafların 2011/03 dönemi BA-BS Formlarına ilişkin beyanlarının incelenmesi sonucunda; davalı tarafın 2011 yılı Mart ayı mat ve hizmet alımlarını beyan ettiği BA formunda, ilgili dönem içinde davacı taraftan mal/hizmet alımına ilişkin beyanda bulunulmadığı, davacı tarafın 2011 yılı Mart ayı mal ve hizmet satışlarını beyan ettiği BS farmunda, ilgi dönem içinde davalı tarafa 1 adet belge ile 7.260,00 TL (KDV hariç) mal/hizmet satışına ilişkin beyanda bulunulduğu bildirilmiştir.
Mahkememizce; davalı ticari defterlerinin incelenmesi yönünden Kocaeli NATM ne talimat yazılmasına karar verilmiştir.
Alınan 05/06/2020 tarihli bilirkişi raporunda; davalı yanın, 2011 hesap dönemine ilişkin tutulması zorunlu ticari defterlerinin, Yevmiye, Defter-i Kebir ve Envanter Defteri olduğu, bu defterlerden yevmiye ve envanter defterinin açılış tasdiklerinin yetkili noterde zamanında yapılmış olduğu, defter-i kebir sunulmadığı için açılış tasdikinin yapılıp yapılmadığının tespit edilemediği, Defter-i Kebirin sunulmamasından dolayı, defterlerin kanuna-usulüne uygun tutulup tutulmadığının ve defterlerin birbirini doğruladığının tespitinin yapılamadığı, Yevmiye Defteri ile Envanter Defterinin kapanış tasdiklerinin bulunmaması gerekçelerinden dolayı ticari defterlerin sahibi lehine Mahkememizin takdirinde olmak üzere “takdiri delil” özelliğine haiz olmadığı, davacı tarafından icra takibine konu edilen faturalı asıl alacak tutarının 8.567,63 TL olduğu, alacak kalemi oluşturan faturanın takibe konu edilen 10.03.2011 tarih A-305837 no’lu 8.567,63 TL tutarlı fatura olduğu, 2011 yılı Mart ayı BS formu ile takibe konu edilen faturanın davalıya mal ve/veya hizmet satışı olarak beyan edildiği, davalının 2011 yılı ticari defterlerine göre, icra takibine konu edilmiş 10.03.2011 tarihli ….. no’lu fatura başta olmak üzere davacı taraf ile ticari bir ilişkisinin olmadığı, borç ve/veya alacak doğuracak işlem kayıtlarının hiç olmadığı, 2011 yılı Mart ayı BA formu ile davacıdan mal ve/veya hizmet alımına dair beyanda bulunulmadığı, raporunun 5.2. kısmında yapılan açıklamalar göz önünde tutularak, davacı tarafından takibe konu edilen 10.03.2011 tarih A-305837 no’lu 8.567,63 TL tutarlı faturanın davalıya tebliğ edilmiş olduğu, tutarından haberdar olduğu, fatura içeriği ürünün teslim edilmiş olduğu, Bursa 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/351 Esas sayılı dosyası dava dilekçesi beyanı ile fatura bedelinin kabulü olduğu, sıfır parça yerine kullanılmış parça takıldığı iddiasını destekler mahiyette faturaya itirazının görülmediği, davacının noter ihtarnamesine cevap verilmediği, fatura bedeline ilişkin ödeme belgesinin görülmediği hususları birlikte değerlendirildiğinde davacının takibe konu edilen fatura bedelinden dolayı alacaklı olabileceği iş bu davanın, istinaf incelemesinde olduğu beyan edilen 2014/351 Esas sayılı dava dosyası ile birlikte ele alınıp değerlendirilmesinin Mahkememizin takdirinde olduğu, raporun 5.3. Faiz Tutarına Yönelik Tespit, Değerlendirme ve Hesaplamalar kısmında yapılan açıklamalar neticesinde; davacı yanın takip tarihine kadar işlemiz faiz hesabında kullanılmış olduğu faiz tür ve oranın uygun olduğu, işlemiş faiz hesaplamasının doğru olduğu, işlemiş faiz talebi değerlendirilmesinin mahkememizin takdirinde olduğu bildirilmiştir.
Toplanan tüm deliller ve dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde açılan dava; davacı tarafça fatura alacağına istinaden başlatılan icra takibine davalı tarafça yapılan itiraz üzerine itirazın iptali ve takibin devamına karar verilmesine ilişkindir.Taraflar arasındaki alacak borç ilişkisinin tespiti amacıyla dosya SMMM bilirkişiye tevdi edilmiş, SMMM bilirkişi Mali müşavir bilirkişi … tarafından düzenlenen 14/03/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı ticari defterlerinde davalı taraftan 8.567,63 TL alacaklı olduğunun kayıtlı olduğu, SMMM bilirkişi Mali müşavir bilirkişi … tarafından düzenlenen 05/06/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafından takibe konu edilen 10.03.2011 tarih A-305837 no’lu 8.567,63 TL tutarlı faturanın davalıya tebliğ edilmiş olduğu, tutarından haberdar olduğu, fatura içeriği ürünün teslim edilmiş olduğu, fatura bedeline ilişkin ödeme belgesinin görülmediğinin bildirildiği, SMMM bilirkişi tarafından tanzim edilen raporda davaya konu alacaklar gerekçeli, ayrıntılı olarak açıklanmış, raporun mahkememizce hükme esas alınmaya yeterli olduğu kanaatine varılarak davanın kısmen kabulü ile; davalının Bursa 17.İcra Müdürlüğü’nün 2017/… esas sayılı dosyasında yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile; takibin 8567,63-TL asıl alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine alacak likit olduğundan asıl alacağın % 20’si üzerinden hesaplanan 1713,52-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; davalının Bursa 17.İcra Müdürlüğü’nün 2017/… esas sayılı dosyasında yapmış olduğu itirazın KISMEN İPTALİ İLE; takibin 8567,63-TL asıl alacak üzerinden DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Alacak likit olduğundan asıl alacağın % 20’si üzerinden hesaplanan 1713,52-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3- Şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
4-Harçlar yasası gereği alınması gereken 585,25-TL harçtan peşin alınan 322,95-TL harcın mahsubu ile bakiye 262,30-TL harcın davalıdan tahsiline,
5-Davacı tarafından yapılan aşağıda dökümü yazılı 994,50-TL yargılama gideri üzerinden kabul red oranına göre hesaplanan 551,49-TL ile peşin alınan 322,95-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderlerin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan aşağıda dökümü yazılı 272,50-TL yargılama gideri üzerinden kabul red oranına gör hesaplanan 121,39-TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye giderlerin davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı yararına ölçümlenen 8567,63-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı yararına ölçümlenen 6.882,39-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Karar kesinleştiğinde taraflarca yatıralan avansın kullanılmayan kısmının HMK 333.md.uyarınca yatıranlarına iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi. 13/04/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

Davacı gideri ;
950,00 TL bilirkişi gideri,
44,50 TL tebligat posta gideri
994,50 TL toplam gider

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.