Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/276 Esas – 2019/635
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/276 Esas
KARAR NO : 2019/635
HAKİM : …..
KATİP : ……..
DAVACI : … YÖNETİM SİSTEMLERİ VE ÜRETİM DESTEK HİZMETLERİ ELEKTRİK ÜRETİM İNŞAAT MADENCİLİK MÜŞAVİRLİK TEMİZLİK HİZMETLERİ İHT. İHR. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. -Beşevler Mah. Acar Sk. Emircan Apt. N:17/5 Nilüfer/BURSA
VEKİLİ : Av. ………. – Uluyol Çelikkepçe Apt. No:59 K:3 D:6 … Osmangazi/ BURSA
DAVALI : … SİGORTA A.Ş. – Meclisi Mebusan Cad. N:15 Beyoğlu/İSTANBUL
VEKİLİ : Av. ……. – Meclisi Mebusan Cad.N:15 Salıpazarı/İSTANBUL
DAVA : İşveren Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesinden kaynaklanan Rücuen Tazminat
DAVA TARİHİ : 26/02/2018
KARAR TARİHİ : 16/04/2019
KARAR YAZIM TARİHİ : 16/05/2019
Mahkememize tevzi edilen İşveren Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesinden kaynaklanan Rücuen Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili şirketin firmalara ihtiyaç duydukları alanlarda nitelikli işgücü sağlayan, üretim destek hizmetleri alanında faaliyet gösteren bir firma olduğunu, müvekkili şirketin işçilerinden … … – … isimli işyerinde çalışmakta iken iş kazası geçirdiğini ve yaralandığını, bunun üzerine işçi …’a SGK Başkanlığı tarafından sürekli ve geçici işgöremezlik maaşı bağlandığını, ayrıca tedavi giderleri ile ilgili olarak da müvekkili şirkete ve …’a dava açıldığını, dava sonucunda hükmedilen tutarların müvekkili ve diğer davalıdan müteselsilen ve müştereken tahsiline karar verildiğini, karar kesinleştiğini, davalı sigorta şirketinin itirazının haksız ve yersiz olup iptali gerektiğni, ayrıca borca haksız yere itiraz edildiğini, Bursa 1. ATMnin 2017/245, 2017/1338 karar sayılı ve 28/11/2017 tarihli kararı ile davanın kabulüne karar verildiğini, ortada böyle bir mahkeme kararı da varken davalı sigorta şirketinin ödemeden kaçınması itirazında haksız hatta kötü niyetli olduğunun açıkça ortaya koyduğunu, gerek yasal düzenleme gerekse poliçe şartlarına bakıldığında davalı tarafın Bursa 1. İş Mahkemesinin 2015/252 esas, 2017/125 karar sayılı kararı ile hüküm altına alınan ve Buras 16. İcra Müdürlüğünün 2017/… esas sayılı dosyası ile takibe konularak, müvekkilinden tahsil edilen dava konusu tutarı müvekkiline ödemesi gerektiğin, davalı sigorta şirketinin dava konusu tutarı kendilerine müracaat etmelerine rağmen ödememeleri ve icra takibi yapılmak zorunda kalınmasına karşın da ödemeye yanaşmalaları ve takibe itiraz etmeleri nedeniyle işbu davayı açtıklarını, bu nedenlerle Bursa 8. İcra Müdürlüğünün 2018/… esas sayılı dosyasında başlatılan genel haciz yoluna yönelik takibe davalı şirket tarafından yapılan 21/02/2018 tarihli itirazın iptaliyle asıl alacağın ticari reeskont faiziyle davalıdan tahsili ile takibin devamına takip konusu alacağın %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacı şirketin müvekkili şirket nezdinde düzenlenen 14/10/2011-14/10/2012 tarihleri arasında geçerli bulunan işveren mali mesuliyet sigorta poliçesi mevcut olduğunu, müvekkili şirketin poliçeden dolayı sorumluluğunun 250.000 Tl ile sınırlı olduğunu, davacı şirketin dava konusu talebi poliçe teminat kapsamını aşar nitelikte olduğundan aşkın kısma dair davanın reddi gerektiğini, dava öncesinde davacı şirkete kendi kusur oranlarına denk düşen tutarda tazminat ödemesinin poliçe teminatı kapsamında yapılabileceğinin belirtildiğini, fakat davacı tarafından poliçe teminatını aşan şekilde tüm kusura denk düşen tazminat içn talepte bulunulduğunu ve ardından dava açıldığını, alacak likit olmadığından icra inkar talebinin reddi gerektiği, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, tarafların karşılıklı beyan dilekçesi, Bursa 1. İş Mahkemesinin 2015/252 esas sayılı dosyası, Bursa 16. İcra Müdürlüğünün 2017/… sayılı icra takip dosyası,bilirkişi raporu, yazılan müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 67. Maddesine göre açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasında düzenlenen işveren mali mesuliyet sigorta poliçesi kapsamında davacının alacağı ile davacının işlemiş faiz alacağının olup olmadığı hususunda rapor düzenlenmek üzere 1 sigortacı , 1 icra bilirkişisinden oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilmiştir.
Bilirkişi heyetinin mahkememize sunmuş olduğu 28/01/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle:Sigorta poliçesinin bir sözleşme olduğu, borç doğuran yasa kaynağının yani müteselsil sorumluluğunun, sözleşmesel ilişkiye teşmil edilip edilemeyeceği, tacir olan işverenin sözleşme ile sınırlı sorumlu sigorta şirketine de kendi kusuru dışında müteselsil sorumluluk çerçevesinde ödediği tutarı talep edip edemeyeceği yönündeki bu muarazanın giderilmesinde seçenekli olarak sigorta şirketinin takip tarihi itibariyle ödemesi gereken miktarının 26.091,80 TL olarak hesaplandığı, iki nolu seçenek dahilinde sigorta şirketinin takip tarihi itibariyle ödemesi gereken miktarın 8.697,27 TL olarak hesaplandığı mütalaa edilmiştir.
O halde toplanan delillerden somut olayda, taraflar arasında düzenlenen işveren mali mesuliyet sigortası kapsamında davacı tarafından, SGK’ ya dava dışı işçi …’ için ödenen peşin sermaye, geçici iş göremezlik ve tedavi giderlerinin TTK’ nın 1472. Maddesi uyarınca davalı sigorta şirketinden rücuen tazminatının talep edilmiştir.
İşveren Mali Mesuliyet Sorumluluk Poliçesinin C. Genel Bilgiler bölümünün “Teminat Kapsamı” başlığı ile: “Sigortalı yerde meydana gelen iş kazalarından dolayı, işverenin işçisine karşı hukuki sorumluluğu nedeni ile ödemek zorunda kalacağı tazminat taleplerinin poliçede belirtilen koşullara bağlı olarak temin edileceği” düzenlemesi yer almaktadır.
Davacı ve davalı sigorta şirketi arasında 14/10/2011 başlangıç tarihli, 1 yıl süreli İşveren Mali Mesuliyet Sorumluluk Sigorta Poliçesi düzenlendiği, riskin 09/10/2012 tarihinde ve 14/11/2011-14/11/2012 poliçe döneminde meydana geldiği, poliçeye toplu taşıma, görev ile gönderme, manevi tazminat, meslek hastalıkları, yurt dışı iş kazalarına ilişkin ek teminatların dahil edildiği, poliçede “Alt Yüklenici İstisna Klozu” ile sigortalının taşeronlarının, müteahhitlerinin, tali müteahhitlerin, tedarikçilerin işçilerinin uğradığı iş kazası ve meslek hastalıklarına ilişkin her türlü tazminat taleplerinin teminat dışı kabul edildiği anlaşılmaktadır.
Davacının üretim destek hizmetleri faaliyet alanına göre, dava dışı …’ın çalıştırıldığı … (…) unvanlı iş yerinde iş kazası geçirdiği, Bursa 1. İş Mahkemesinin 2015/252 esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporu ile; işin tehlike ve riskleri konusunda gerekli iş güvenliği eğitimlerini vermeyen, çalışmaları denetlemeyen dava dışı … Otomotiv’in kazanın meydana gelmesinde %60 oranında kusurlu olduğu, üretime destek işlerinde çalıştırdığı sigortalısı …’ı yüksek tehlike ve risk taşıyan preslerde operatör olarak çalıştırılmasına izin veren, sigortalı işçisine yapılan işin tehlike ve riskleri konusunda gerekli eğitimi vermeyen iş sağlığı ve güvenliği konusunda yapılan çalışmaları kontrol edip denetlemeyen alt işveren … Yönetim Sistemleri Ltd. Şti.’nin kazanın meydana gelmesinde %30 oranında kusurlu olduğu, kendi güvenliğini korumak için gerekli dikkat ve özeni göstermeyen …’ın %10 oranında kusurlu olduğu anlaşılmıştır.
Davacı tarafından davalı sigorta şirketinin davacı işverene isabet eden %30 kusur oranından değil halefiyet ilkesi gereği davalı sigortalı şirketinin kusurun tamamından sorumlu olduğu ileri sürülmüş ise de Bursa BAM 5. Hukuk Dairesinin 2018/293 Esas ve 2019/198 Karar sayılı Kararında da vurgulandığı üzere, davacının iş kazası nedeni ile SGK tarafından dava dışı işçiye ödenen peşin sermaye, geçici iş göremezlik ve tedavi giderleri ile, sözleşme ile sınırlı sorumlu sigorta şirketine kendi kusuru oranında sorumlu olduğundan bu kapsamda bilirkişi heyetinin gerekçeli denetime açık 28/01/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda, davacının kusuru oranında 8.697,27 TL asıl alacak yönünden davalı sorumlu olduğundan, bu miktar yönünden talebin kabulune, alacağın sigorta poliçesine dayalı olup likit olduğundan davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulune, davalının kötü niyet tazminatı talebinin davacının icra takibinde kötü niyetli olduğu sabit olmadığından reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, Davalının Bursa 8. İcra Müdürlüğünün 2018/… esas sayılı icra takip dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile, takibin 8.697,27 TL asıl alacak üzerinden ve bu asıl alalcağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-İİKnun 67 maddesi gereğince icra inkar tazminatının koşulları oluştuğundan 1.739,45 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalının kötü niyet tazminatının koşulları oluşmadığından reddine,
4-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 594,11 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 332,08 TL’nin mahsubu ile bakiye 262,03 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan bilirkişi gideri 1.000,00 TL, posta, talimat ve tebligat gideri 126,50 TL olmak üzere toplam 1.126,50 TL yargılama giderinden kabul ve red oranlarına göre hesaplanan 354,53 TL yargılama gideri ve 332,08 TL peşin harç olmak üzere toplam 686,61 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-HMK’ nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/04/2019
Katip ……
¸e-imzalıdır.
Hakim ……
¸e-imzalıdır.
Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip ….
¸E-imzalıdır.