Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/236 E. 2022/542 K. 26.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/236
KARAR NO : 2022/542
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … – … Ahmetturangazi Osb Mah. Osb 5. Cad.No:48 Merkez/SİVAS
VEKİLİ : Av. … – [16969-69354-77112] UETS
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/02/2018
KARAR TARİHİ : 26/04/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 30/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili şirket, Türkiye’nin ilk ofis koltuğu üreticisi olup bugün stadyum ve ofisten, kültür merkezi ve kampüslere tüm sosyal yaşam alanları için mobilya çözümleri üretmekte olduğunu, hizmet kalitesi haklı bir üne kavuşmuş, bilinen ve aranan bir marka haline gelmiş olup halen hem üretim hem de pazarlama faaliyetlerine devam ederek kendisine iyi bir pazar payı oluşturmuş olduğunu, Power 9, File 7 ve File 3 isimli ürünlerin tescili olmamakla birlikte tasarımı müvekkil şirkete ait olup söz konusu ürünler satışa arz edildiğini, davalı şirket, tasarımı müvekkil şirkete ait olmakla birlikte tescili olmayıp ürün gamında bulunan Power 9, File 7 ve File 3 isimli ürünlerini, piyasaya sunulmadan önceki tasarım, Ar-Ge ve iyileştirilme gibi meşakkatli ve maliyetli süreçlerin tümünü baypas ve taklit edip üreterek Optima Makam, Conrad Çalışma ve Conrad Misafir olarak da isimlerini değiştirerek gerek fiziki mağazalarında gerekse internet sitesinde sergileyip Piyasaya sunmakta ve satışını gerçekleştirerek müvekkil şirket tarafından piyasada tutundurulmuş ürün ve/veya ürün gruplarının pazar payından haksız kazanç sağlamakta olduğunu, davalı şirketin işbu haksız rekabeti, müvekkil şirketin malvarlığının artmamasına sebebiyet vermiş olduğunu, bu nedenle haksız rekabet sonucunda davalının elde etmiş olduğu menfaatin ticari defterlerinin incelenmesi sonucunda tespit edilerek tarafımıza ödenmesi gerektiğini, Türkiye sınırları içinde veya gümrük ve serbest liman veya bölge dâhil, bulundukları her yerde elkonulması ve bunların saklanması yönünden ve Sayın Mahkemenin uygun göreceği teminat karşılığında tedbir kararı verilmesini talep ettiklerini, bu nedenlerle davanın kabulü ile fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00-TL maddi ve 50.000,00-TL manevi tazminatın avans faiziyle tahsiline karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Yetki itirazlarının olduğunu, yetkili mahkemenin Sivas Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, davalının 1988 yılından itibaren yaklaşık 30 yıldır ev ve ofis mobilyası yapan, ulusal ve uluslarası piyasalarda tanınmış,isim yapmış, itibarlı ve saygın bir ticari kuruluş olduğunu, yılların verdiği tecrübe ve ar-ge çalışmalarına ayırdığı bütçe, özen ve ihtimam ile geliştirdiği ve tasarladığı ürünlerle sadece yurtiçinde değil yurtdışında da iş yapan ve aranan bir kuruluş olduğunu, gerek kamuya mal olmuş formlardan ve gerek ise kendi tasarımlarından ürettiği yüzlerce ürün ile uzun yıllardır piyasada yer aldığını, davacı şirketin ürettiği ürünlerin taklit edildiği iddiası gerçeği yansıtmadığını, sözkonusu ürünlerin davacı şirket adına tescilli olmadığı belirtilmekte devamında ise tasarımı davacı şirkete ait olan bu ürünlerin taklit edildiği ve satışa sunulduğu belirtilmekte olduğunu, davaya konu edilen ürünlerin, tasarımı ve kullanımı açısından ulusal ve uluslar arası platformda farklılık ayırt edecek tasarımlar olmadığı, davacıya ait olduğu belirtilen ürünlerin tasarımlarının tescilsiz ve kamuya mal olmuş ürünler ve tasarımlar olduğunu ,internet üzerinden satış siteleri incelendiğinde de pek çok firma tarafından uzun yıllardır üretimi yapılan ve tasarım açısından ayırt edici özelliği olmayan ürünler olduğunun görüldüğünü, bu nedenlerle davanın reddine karar verilerek, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine talep ve dava etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, tarafların karşılıklı beyan dilekçeleri, Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/247 esas sayılı dosyası, İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2018/80 esas sayılı dosyası, bilirkişi raporu, yazılan müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, TTK 54 ve devamı maddeleri uyarınca haksız rekabetin tespiti, men’i, ref’i, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememiz dosyasının yargılaması sırasında bir mali müşavir, bir endüstriyel tasarım uzmanı ve bir haksız rekabet konusunda uzman bilirkişi tarafından tarafların ticari defter ve bağlı kayıtları üzerinde inceleme yapılarak rapor düzenlenebilmesi için defter inceleme günü verilmiştir.
Bilirkişiler Şevki Yetiker, Adem Baştürk ve Seçkin Yavaş’ ın 02/07/2019 tarihli raporlarını özetle; Davacının ürünleri ile davalı ürünlerinin incelenmesi neticesinde ; bütünsel açıdan bakıldığında orta düzeyde bilgi sahibi tüketicinin algısı uyarınca davacı ve davalı ürünlerinin benzer olduğu, iltibasın mevcut olduğu, mevcut benzerliğin teknik bir zorunluluktan kaynaklanmadığı, tescilsiz tasarımların kaç yıl süre ile korunması gerektiğine dair yasada açık bir düzenleme olmadığı, TMK Müud. 2 gereğince bu hukuki boşluğun yargıç tarafından giderilmesi gerektiği, davalının dava konusu ürünleri hangi tarihte sattığına dair dosyada bir bilgi ve belge bulunmadığı, davalının ticari defterleri bilirkişi heyetimize ibraz edilmediğinden bu yönde bir inceleme yapılmadığı, davacının ticari defterlerine göre davacı ile davalı arasında her hangi bir ticari ilişkinin mevcut olmadığı, davacının beyan ettiği zararının hesaplanabilmesi için dosyada yeterli düzeyde belge bulunmadığı, davacının dava konusu 3 ürün nedeniyle hangi yıllarda zarar ettiği haksız rekabet öncesi sattığı ürün sayısı ile haksız rekabet sonrası satlığı ürün sayısı bu ürünlerin maliyet çizelgeleri satış fiyatları ve birim başı karlarının bilirkişi heyetimize teslim edilmesi gerektiği, sadece defter üzerinden davacının uğradığı zararın tespitinin mümkün olmadığı, davacının dava dilekçesinde davalı defterlerinin incelenerek davalının elde ettiği menfaatin tespit edilerek kendisine ödenmesini talep ettiği, manevi tazminat ile ilgili istemlerin nihai takdirinin mahkemeye ait olduğu, mütalaa edilmiştir.
Mahkememiz dosyasının yargılaması sırasında dosyanın önceki bilirkişi heyetine tevdi edilerek taraf vekillerinin ayrı ayrı rapora karşı itiraz ve beyanlarını değerlendirir ek rapor düzenlenmesine karar verilmiştir.
Bilirkişiler ….’ ın 06/11/2019 tarihli ek raporlarını özetle; Davacının ürünleri ile davalı ürünlerinin incelenmesi neticesinde : bütünsel açıdan bakıldığında orta düzeyde bilgi sahibi tüketicinin algısı uyarınca davacı ve davalı ürünlerinin benzer olduğu, iltibasın mevcut olduğu. mevcut benzerliğin teknik bir zorunluluktan kaynaklanmadığı, tescilsiz tasarımların kaç yıl süre ile korunması gerektiğine dair yasada açık bir düzenleme olmadığı, TMK MAD, 2 gereğince bu hukuki boşluğun yargıç tarafından giderilmesi gerektiği, davalının dava konusu ürünleri hangi tarihte sattığına dair dosyada bir bilgi ve belge bulunmadığı, davalının ticari defterleri bilirkişi heyetimize ibraz edilmediğinden bu yönde bir inceleme yapılmadığı, davacının ticari defterlerine göre davacı ile davalı arasında her hangi bir ticari ilişkinin mevcut olmadığı, davacının beyan ettiği zararının hesaplanabilmesi için dosyada yeterli düzeyde belge bulunmadığı, davacının dava konusu 3 ürün nedeniyle hangi yıllarda zarar ettiği haksız rekabet öncesi sattığı ürün sayısı ile haksız rekabet sonrası sattığı ürün sayısı bu ürünlerin maliyet çizelgeleri satış fiyatları ve birim başı karlarının bilirkişi heyetimize teslim edilmesi gerektiği, sadece defter üzerinden davacının uğradığı zararın tespitinin mümkün olmadığı, daldı ki davacının dava dilekçesinde davalı defterlerinin incelenerek davalının elde ettiği menfaatin tespit edilerek kendisine ödenmesini talep ettiği, manevi tazminat ile ilgili istemlerin nihai takdirinin mahkemeye ait olduğu, mütalaa edilmiştir.
Mahkememiz dosyasının yargılaması sırasında davalının ticari defter ve bağlı kayıtları üzerinde bir mali müşavir, bir endüstriyel tasarım uzmanı ve bir haksız rekabet uzmanı bilirkişi tarafından rapor düzenlenebilmesi için Sivas Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmasına karar verilmiştir.
Bilirkişiler …, R…. ve …’ nin 21/10/2020 tarihli bilirkişi raporlarını özetle; Davacıya ait tespit konusu ürünler ve tasarımlar Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde tasarım tescil belgesi ne sahip olmadığı, tespite konu ürünlerin benzerlik araştırması tarafların internet üzerinden sahip oldukları web sitelerinde paylaştıkları ve satışa sundukları ürünler ve tasarımlar üzerinden yapılmış olduğunu, yapılan benzerlik karşılaştırılması sonucu, davacının POWER ibareli ürünü yenilikçi ve ayırt edici unsurlara sahip olmadığı sıradan basit bir şef koltuğu olduğu bu nedenle iltibasın söz konusu olmadığı haksız rekabetin oluşmadığı, davacının FİLE serisi ürünlerle davalının CONRAD serisi ürünler ve tasarımlar üzerinde yapılan benzerlik araştırmasında, daha önceki dosyadaki mevcut bilirkişi heyetinin tespitlerine katıldığımızı ancak ürünlerde kullanılan (tekerler, amortisörler, kolçaklar ) her iki firma tarafından da yan sanayici firmalardan temin ettiklerinden dolayı orta düzey de tüketici nezdinde benzerlikler mevcut olduğu, davacı tarafın web sayfasında referans olarak gösterdiği projelere ait “*Özel Koç Okulları” fotoğrafının aynısını davalının kendi internet sitesinde https://dekoline.com.tr/konferans-sistemleri-li urlsinde *KONFERANS SİSTEMLERİ”’ başlığı altında asli unsur olarak kullandığı ve BİLGİ TEKNOLOJİLERİ KURUMU nezdinde fotoğrafın yayının kaldırılmasına, tescilsiz ürünlerin koruma sürelerinin ve dava açmak için zaman aşımının tespiti için davacı ve davalının tespite konu ürünlerin ilk imalat ve piyasaya arz ettiği tarihleri davacının davalının ürünlerinin piyasaya sunumunun öğrendiği tarihin zaman aşımı açısından tespitine, davalının incelenen resmi defterlerinde davalı ve davacı şirket arasında herhangi bir ticari münasebete rastlanılmadığı, davalının 2016 – 2017 – 2018 – 2019 yıllarında vergi düşülmüş net karları ise, 2016 yılında 1.525.205,01TL., 2017 yılında 817.881,21TL., 2018 yılında 2.678.860,15TL., 2019 yılında 1.523.387,88TL. olduğu, davalı firmanın dava dönemine ait ciroların davaya konu ürünlerin satış oranlarının çok düşük olduğu ve davalı firmanın ürün yelpazesinin çok geniş olduğu , sadece davaya konu ürünleri satmadığı, davaya konu ürünlerin davalıca ibraz edilen satış listesi ve bunların kayıtlarının kontrol edildiği yevmiye defterinde bu ürünleri üretmedikleri Ofisline firmasından tedarik ederek sattıkları görüldüğü, tescilsiz tasarımların koruma süresinin 6769 sayılı sınai mülkiyet kanunun 69/2 maddesi ne göre 3 yıl olmakla birlikte, davacı tarafından dava dilekçesi ekinde sunulan faturalar da davaya konu ürünlerin 2008 ve 2011 yıllarına ait olup davalı firmanın ise bu ürünleri 2016 yılında itibaren imal etmeden Ofisline firmasından tedarik ederek satışa arz ettiği, kanunda belirtilen zamanaşımı süresini aştığını, takdirin hakimliğinize ait olduğu, sayın Mahkemece haksız rekabet oluştuğu yönünde karar verilmesi halinde alacağın takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere, davaya konu Optima Makam koltuğu satışları dikkate alınmadan, diğer ürünlerin satış rakamları toplamına satılan malın maliyeti düşüldükten sonra kalan kardan vergi düşülünce 14.058,40TL. Tutarında kazanç sağlamış olacağı, mütalaa edilmiştir.
Mahkememiz dosyasının yargılaması sırasında Sivas Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak taraf vekillerinin bilirkişi itiraz ve beyanları, mahkememizce düzenlenen bilirkişi raporunu irdeler TTK’nın 54 ve devamı maddelerini değerlendirir önceki bilirkişi heyetinden ek rapor aldırılmasına karar verilmiştir.
Bilirkişiler …, R…. ve …’ nin 28/01/2021 tarihli bilirkişi ek raporlarını özetle; Kök raporda açıklandığı gibi davacının FİLE serisi ürünlerle davalının CONRAD serisi ürünler ve tasarımlar benzer oldukları dolayısıyla haksız rekabet oluşturduğu, davacı tarafın www.burosit.com.tr internet sitesinde paylaşılan tamamlanmış işler e ait ÖZEL KOÇ OKULLARI başlıklı proje fotoğrafı davalının www.dekoline.com.tr domeninde https://dekoline.com.tr/konferans-sistemleri-li url sinde “KONFERANS SİSTEMLERİ” başlığı altında asli unsur olarak kullandığı (bu URL de sadece ve sadece haksız rekabete neden olan unsurlar bulunduğu) ve davalı tarafından bitirilen işler arasında sayıldığı yanıltıcı , yanlış, dürüstlük kuralına uygun olmayan bilgi vermek olduğu dolayısıyla VTK 54 gereğince haksız rekabet oluşturduğu ve bu URL’ye erişimin engellenmesi için BİLGİ TEKNOLOJİLERİ KURUMU na bildirilmesine haksız rekabet sonucu davacının alacağının takdirinin sayın mahkemenize ait olduğu, mütalaa edilmiştir.
Mahkememiz dosyasının yargılaması sırasında dosyanın önceki bilirkişiler dışında bir mali müşavir, bir haksız rekabet konusunda uzmanı, bir mobilya veya ağaç işleri endüstri mühendisiden oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilerek , mahkememizce aldırılan rapor ve talimat yoluyla aldırılan raporlar arasındaki özellikle Power serisi ürünler ile ilgili çelişki ve davalı tarafın itirazları ve davacı vekilinin beyanlarını değerlendirir ve maddi tazminatın tespiti ve hesaplanması konusunda rapor aldırılmasına karar verilmiştir.
Bilirkişiler Rafet Canok, Şenay Zalioğlu Turan ve Erkan Kalafat’ ın 20/09/2021 tarihli bilirkişi raporlarını özetle; Davacının her üç ürünü de, davalının ürünleri ile aynı ürünler olduğunu, mahkememizce aldırılan rapor ve talimat yoluyla aldırılan raporlar üzerinde yapılan değerlendirmeler sonucu davalı taraf Dekoline Mobilya A.Ş.’nin dava konusu 3 ürünü alıp satması sonucu 2016, 2017, 2018, 2019 yıllarında 24.050,14 TL gelir elde ettiği, mütalaa edilmiştir.
Mahkememiz dosyasının yargılaması sırasında dosyanın önceki bilirkişi heyetine tevdi edilerek davalı vekilinin rapora karşı itirazları ile Sivas 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin bilirkişi heyetince düzenlenen raporda Power Serisi ürünlerin basit ayırt edilici unsurlara sahip olmadığına ve iltimas yaratılmadığına dair raporunu değerlendirir açıkça davacı tarafa ait ürünler ile davalı tarafa ait ürünler arasında iltibasın ve haksız rekabet teşkil edip etmediğinin raporda belirtilerek hüküm kurmaya elverişli gerekçeli denetime açık ek rapor düzenlenmesine, karar verilmiştir.
Bilirkişiler …..’ ın 15/03/2022 tarihli bilirkişi ek raporlarını özetle; Zamanaşımına ilişkin mevcut düzenlemeler ışığında ilgili hususun değerlendirmesinin hukuki bir değerlendirme olması sebebiyle takdirin Sayın Mahkemeye ait olduğu, davaya konu ürünlerin piyasada sıklıkla karşılaşılan ürünler olduğu ve ayırt ediliği düşük ürünler olduğu yönündeki Sivas 1. Asliye Hukuk Mahkemesine sunulan bilirkişi heyetince hazırlanan rapordaki beyanlarına genel olarak katılmakla birlikte bu kullanımların davacı taraf kullanımlarından önceki bir tarihe dayalı olduğuna ilişkin bir kullanıma rastlanmadığı, mütalaa edilmiştir.
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu ıslah dilekçesi ile; 5.000,00 TL olan maddi tazminat taleplerini, 19.050,14TL artırarak, dava değerini 24.050,14 TL olarak ıslah etmiştir.
Somut olayda, davacı tarafça, davacıya ait tescilsiz OPTİMA MAKAM CONRAT ÇALIŞMA VE CONRAT MİSAFİR, Power 9, File 7 ve File 3 isimli ürünlerin tasarımlarının davalı tarafından aynen taklit edilerek piyasaya sürüldüğü iddiası ile haksız rekabetin tespiti, men’i, ref’i, maddi ve manevi tazminat istemi ile eldeki davayı açmıştır.
Mülga 6762 sayılı TTK’nın 56. maddesi uyarınca, haksız rekabet, aldatıcı hareket ve hüsnüniyet kaidelerine aykırı suretlerle iktisadi rekabetin her türlü suistimalidir. Aynı Yasa’nın 57/5. maddesinde haksız rekabet olarak kabul edilen eylemlerden biri de; “Başkasının emtiası, iş mahsulleri, faaliyeti veya ticari işletmesiyle iltibaslar meydana getirmeye çalışmak veya buna müsait bulunan tedbirlere başvurmak, hususiyle başkasının haklı olarak kullandığı ad, unvan, marka işaret gibi tanıtma vasıtalarıyla iltibasa meydan verebilecek surette ad, unvan, marka gibi tanıtma vasıtalarını kullanmak” olarak belirtilmiştir.
6102 sayılı TTK’nın 54. maddesinde de ‘’Haksız rekabete ilişkin bu Kısım hükümlerinin amacı, bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır. Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır. ‘’ hükmü düzenlenmiş, aynı Yasa’nın 55/1-a-4 maddesinde haksız rekabet olarak kabul edilen eylemlerden biri de ‘‘Başkasının malları, iş ürünleri, faaliyetleri veya işleri ile karıştırılmaya yol açan önlemler almak’’ olarak düzenlenmiştir.
6102 sayılı TTK’nın anılan bende ilişkin madde gerekçesinde ise yeni düzenlemenin 6762 sayılı TTK’nın 57/5 maddesindeki düzenleme ile özdeş olduğu, lafızda farklılık bulunduğu, önceki kanun dönemindeki öğreti ve uygulamanın feda edilmemesi gerektiği, “karıştırılma” kavramının dış görünüş (tanıtım, takdim-görsellik) ve duyuruş (ses yönünden benzerlik) bağlamında düzenlendiği, iç benzerlikten kaynaklanan karıştırılmayı kapsamadığına yer verilmesi yanında ayrıca, 6762 sayılı TTK’da, başkasının “ad, unvan, marka, işaret gibi tanıtma vasıtaları ile iltibasa meydan verebilecek surette, ad, unvan, marka, işaret gibi tanıtma vasıtaları” cümle parçasına yer verilmiş ise de, anılan ayırt edici işaretlere ilişkin karıştırılma koşul, hüküm ve sonuçlarıyla birlikte kendi özel kanun hükmünde kararnamelerinde (MarkKHK’da, EndTasKHK’da, CoğİşKHK’da ve unvanla ilgili olarak TK’da) ayrıntılı bir şekilde düzenlenmiş olması nedeniyle, 6102 sayılı TTK’da bu koruma türlerine yer verilmesine gereksiz olduğu, ayrıca yorum güçlüklerine sebebiyet vereceğine, fikri mülkiyete ilişkin hakların kümülatif korumanın da burada tekrar düzenleme yapmayı gerekli kılmadığına da vurgu yapılmıştır.
Öte yandan tescilsiz tasarımlar yönünden, 10.01.2017 tarihinde yürürlüğe giren 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 55/4, 56/4-5, 59/2 ve 69/2 maddelerinde getirilen yeni düzenlemeyle, ilk defa Türkiye’de kamuya sunulmuş olması, mutlak anlamda yeni ve ayırt edici olması koşuluyla, sadece üç yıl için koruma getirilmiştir. Söz konusu şartları taşıyan tescilsiz tasarımlara da tescilli tasarımlar gibi SMK hükümlerine göre koruma sağlanacaktır.
Kanun madde gerekçesiyle birlikte yorumlandığında, 6769 sayılı SMK’daki koruma bir yana, tescilsiz tasarımların haksız rekabet hükümleri çerçevesinde korunabilmesi ancak ve ancak, mutlak manada yenilik ve ayırt edicilik niteliğinin bulunması, onu üreten işletmeyle bütünlük arz ederek aynen bir marka gibi işletmesel kökene işaret edecek derecede yüksek bir ayırt edicilik düzeyine ulaşması ve onunla özdeşleşmesi, öte yandan taklidini üretenlerce, işletmesel kökenleri itibariyle tasarıma konu malların işletmesel kökenlerinin karıştırılmasına yol açacak tedbirlerin alınmaması, diğer bir anlatımla hedef tüketici kitlesinin bakış açısına göre, orijinal ve taklit malların aynı veya aralarında idari, ekonomik ya da işletmesel bağ bulunan işletmelerce üretilmiş olabileceği hususunda karıştırılma ihtimaline yol açılması halinde söz konusu olabilecektir. Bunun dışında, orijinal tescilli tasarımlar için bile her beş yılda bir yenilenmek koşuluyla yirmi beş yıllık koruma sağlandığı ve sürenin sonunda tasarım hakkının topluma intikal edeceği kabul edildiği halde, haksız rekabet hükümlerinden ve emeğin korunması ilkesinden hareketle sırf orijinal olmasından dolayı tescilsiz tasarımlara daha fazla hak bahşedildiği de iddia edilemez (Füsun Nomer Ertan, Tasarımların Haksız Rekabet Hükümleri Çerçevesinde Korunması Artık Söz Konusu Değildir, Türkan Rado’ya Armağan, Oniki Levha, İst-2020, s. 313-317).
Haksız rekabetin önlenmesindeki amaç, serbest piyasa düzeninde, herkesin dürüstlük kuralları içerisinde hareket etmesini sağlamak suretiyle bütün katılanların menfaatine dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır. Dürüst ve bozulmamış rekabetin varlığı, piyasa katılımcılarının (tüketiciler, tacirler, rakipler) yanında, bireysel rekabet düzeninin korunmasını da gerektirir. Tacirlerin korunması ilkesi çerçevesinde koruma unsurlarından biri de emeğin ve yatırımların korunması olmakla birlikte, fikri mülkiyet hakları özelinde, bütün dünyada ve ülkemizde geçerli olan tescile bağlı ve süreyle sınırlı koruma ilkelerinin de göz ardı edilmemesi gerekir. Bu çerçevesinde, haksız rekabet hükümlerine dayanılarak anılan ilkeleri geçersiz kılacak veya zedeleyecek yorumlardan dikkatle kaçınılmalı ve bu noktada haksız rekabet hükümleri dar yorumlanmalı, konuya ilişkin özel hükümlerin ötesinde, mal veya hizmetlerle ilgili olarak tekel yaratılmamalı, ekonominin sağlıklı şeklide işlemesi için serbest rekabet ortamı özenle korunmalıdır. (Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2021/89 Esas ve 2021/3954 Karar sayılı Kararda vurgulandığı üzere)
Bu durumda yukarıdaki açıklamalardan, davacı tarafından üretilen … MAKAM CONRAT ÇALIŞMA VE CONRAT MİSAFİR ürünlerin isimlerinin değiştirilerek taklit edildiği ve davalının haksız kazanç sağladığı ileri sürülerek davalının eylemlerinin haksız rekabet teşkil ettiği ileri sürülerek TTK 54 ve devamı maddelerince korunma talep ettiği anlaşılmakla, davalı tarafından üretilen ürünlerin orta düzeyde tüketici nezdinde benzerlikler olduğu, davacı tarafından üretilen ürünlerin ayırt edici niteliği sahip olmadığından haksız rekabet teşkil etmediği gibi bilirkişi heyetinin 15/03/2022 tarihli raporunda açıkça vurgulandığı üzere davacı tarafından üretilen ilk ürünün 2008 olup tescilsiz tasarımlar için korunma süresinin 3 yıl olduğundan bu sürenin dolduğu anlaşılmakla tescilsiz tasarıma dayalı koruma talep edemeyeceğinden davanın sübut bulmadığından reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın subut bulmadığından reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL nispi karar ve ilam harcının peşin alınan 853,88 TL ve ıslah harcı 400,00 TL olmak üzere toplam 1.253,88 TL’den mahsubu ile bakiye fazla kalan 1.173,18 TL nispi karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 7.300,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.26/04/2022
Katip …
¸E-imzalıdır.

Hakim …
¸E-imzalıdır.