Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1810 E. 2020/382 K. 15.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/1810 Esas
KARAR NO : 2020/382

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – … …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/12/2018
KARAR TARİHİ : 15/09/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; Müvekkili ile davalı arasında kumaş satımına dayalı şifahen kurulmuş bir ticari münasebet olduğunu, davalının bakiye 12.594,91 USD borcunu ödememesi üzerine müvekkili tarafından Bursa 15. İcra Dairesinin 2018/… E. Sayılı dosyası ile davalı aleyhinde icra takibi başlatıldığını, davalının ödeme emrini tebellüğ etmesi akabinde vekili aracılığıyla yetkiye, borcun tamamına, faiz oranına ve diğer ferilere yönelik itirazda bulunduğunu, takibin durduğunu, davalının itirazının haksız ve mesnetsiz olduğunu, itirazın iptali ile takibin devamına, % 20 den az olmamak şartıyla icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
KANITLAR:
İcra dosyası, fatura, ticari defter ve bağlı kayıtlar, bilirkişi raporu, vs.
KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME :
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine alacağın tahsili talebi ile Bursa 15. İcra Dairesinin 2018/… Esas sayılı dosyasında, 12.594,91 – USD toplam alacak talebi ile ilamsız icra takibi başlatılmış, davalı borçlunun itirazı üzerin takip durmuştur. Takibe itirazın iptali ile devamını sağlamak amacıyla eldeki dava açılmıştır.
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 67. Maddesine göre açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce taraflar arasındaki alacak borç ilişkinin açıklığa kavuşturulması yönünden, taraflara ait ticari defter ve bağlı kayıtları üzerinde SMM bilirkişi tarafından bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Alınan 21/11/2019 tarihli bilirkişi raporunda; davacı şirket ile davalı firma arasında mal alım satımına ait yazılı bir sözleşme olmadığı, tarafların açık hesap çalıştığı, taraflar arasında 19/01/2016 – 18/02/2017 tarihleri arasında ticari bir ilişki olduğu, davacı şirket tarafından, davalı firmaya düzenlenen faturaların USD bazında olduğu, faturaların ödeme şeklinin döviz veya dövize endeksli TL olduğu, davacı şirketin davalı firmadan 12.844,89 USD alacaklı olduğu, davacı şirket tarafından 12.594,91 USD icra takibi yapıldığı, asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4 A maddesi uyarınca dolar cinsinden kamu bankalarınca 1 yıllık mevduata uygulanan en yüksek faiz oranının uygulanması gerektiği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce; davalı ticari defterlerinin incelenmesi yönünden Konya NATM ne talimat yazılmasına karar verilmiştir.
Davalı tarafa ticari defterlerini sunmak üzere Konya 1. ATM tarafından meşruhatlı davetiye tebliğ edilerek süre verildiği ancak davalının ticari defterlerini sunmadığı gibi davacı ticari defter kayıtlarının aksini ispata yarar nitelikte herhangi bir delil ibraz etmediği anlaşılmaktadır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) hükümlerine göre: Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. (HMK 222/1) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması ve defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması gerekir. Karşı taraf defterleri incelenmediği takdirde dayanan tarafın kendi defterindeki kayıtların lehe delil olması mümkün değildir. Karşı taraf ticari defterlerini sunmadığı takdirde ise bu davranışı ile kendi ticari defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğundan, engel olduğu sonucun varlığını kabul etmiş sayılmalıdır. Tacir olup ticari defter tutmak zorunda olan davalı taraf, ticari defterleri bulunmadığını ileri süremeyeceğinden verilen kesin süreye rağmen ticari defterini ibraz etmediğinden HMK 220/3. madde gereğince sunmaktan kaçındığı belgelerdeki (ticari defterlerindeki) kayıtların, karşı taraf defterindeki kayıtlara uygunluğu kabul edilmiştir.
O halde yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davacının davalıya kumaş sattığı ve faturanın düzenlendiği ancak bedelinin ödenmediği ileri sürülmüş olup tarafların ticari defterleri üzerinde bilirkişi inceleme yapılmasına karar verildiği ve yapılan inceleme sonucunda, davacının ticari defterlerinin usulune uygun tutulduğu, talep ettiği alacak miktarının kayıtlı olduğu, davalı tarafın ticari defterlerini sunmadığı gibi davacı ticari defter kayıtlarının aksini ispata yarar nitelikte herhangi bir delil ibraz etmediği, tarafların beyan ettiği BA-BS formlarının birbiri ile uyumlu olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne, itirazın iptali ile takibin devamına, davacının icra inkar tazminat isteminin, davacının alacağının fatura alacağı olduğu, alacağın likit olduğu, icra takibine itirazda haksız olduğundan koşulları oluşmakla, icra inkar tazminatı talebinin kabulu ile aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın KABULÜ ile; davalının Bursa 15.İcra Müdürlüğü’nün 2018/… esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin aynen devamına, asıl alacağı takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4 A Mad. Uyarınca kamu bankalarının bir yıllık mevduata uyguladığı en yüksek faiz oranının uygulanmasına,
2-Alacak likit olduğundan asıl alacağın %20’si oranında olan (takip tarihindeki kur üzerinden hesaplanan) 12.001,68-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar yasası gereği alınması gereken 4.558,52-TL harçtan peşin alınan 835,27-TL harcın mahsubu ile bakiye 3.723,25-TL harcın davalıdan tahsiline,
4-Davacı tarafından yapılan aşağıda dökümü yazılı 763,48-TL yargılama gideri ile peşin alınan 835,27-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı yararına ölçümlenen 9.475,27-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde taraflarca yatıralan avansın kullanılmayan kısmının HMK 333.md.uyarınca yatıranlarına iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 15/09/2020

Katip …
¸E-imzalıdır.

Hakim …
¸E-imzalıdır.

Davacı gideri ;
500,00 TL bilirkişi gideri,
263,48 TL tebligat posta gideri
763,48 TL toplam gider

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.