Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1791 E. 2020/654 K. 03.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/1791 Esas – 2020/654
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/1791 Esas
KARAR NO : 2020/654

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : …. SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ –
VEKİLİ : Av.
DAVALI : ….. GÜVENLİK HİZMETLERİ ANONİM ŞİRKETİ – 0
VEKİLİ : Av.
DAVA İHBAR OLUNAN : … …. SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ –
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/12/2018
KARAR TARİHİ : 03/11/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili şirket nezdinde Bütün Riskler Sigorta Poliçesi ile sigortalı bulunan … Gıda ve Meş. San. Ve Tic. A.Ş.’ne ait işyerinde meydana gelen hırsızlık olayı nedeniyle maddi zarar oluştuğunu, sigortalı işyerinin tüm güvenlik hizmetinin davalı şirketin üstlendiğini, meydana gelen zarardan tamamen davalının sorumluluğu bulunduğunu, meydana gelen olay neticesinde müvekkili tarafından ekspertiz incelemesi gerçekleştirilerek 112.000,00 TL hak sahiplerine ödendiğini, bu nedenle sorumluluğu bulunan davalı aleyhine Bursa 15. İcra Dairesinin 2018/…. E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itiraz ederek takibi durdurduğunu, itirazın haksız ve mesnetsiz olduğunu, davanın kabulüne, itirazın iptaline takibin devamına, % 20 den az olmamak şartıyla icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; genel yetki kurallarına göre davanın, davalının dava tarihindeki yerleşim yerinde açıldığını, yetkili mahkemelerin Ankara Mahkemeleri olduğunu, davacının ileri sürdüğü hasar ilişkin taleplerin zamanaşımına uğradığını, güvenlik hizmetinin verilen alan ve güvenlik hizmetinin kapsamı ile ilgili verildiğini, davaya konu olayın müvekkilinin sorumluluk alanı ve sorumluluğu dışında olduğunu, dava dışı şirketin gerekli özeni göstermediğinden asli kusurlu olduğunu, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine talep etmiştir.
KANITLAR:
İcra dosyası, sözleşme, ekspertiz raporu, vs.
KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME :
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine alacağın tahsili talebi ile Bursa 15. İcra Dairesinin 2018/7389 Esas sayılı dosyasında, 115.714,21TL toplam alacak talebi ile ilamsız icra takibi başlatılmış, davalı borçlunun itirazı üzerin takip durmuştur. Takibe itirazın iptali ile devamını sağlamak amacıyla eldeki dava açılmıştır.
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 67. Maddesine göre açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Bilindiği üzere tüm davalar için uygulanan yetki kuralı, genel yetki kuralı olup; buna göre genel yetkili mahkeme davalının ikametgahı mahkemesidir. (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu m.6/1; mülga 1086 sayılı HUMK m.9/1) Bazı davalarda ise genel yetkili mahkeme yanında başka yer mahkemeleri de yetkili kılınmıştır ki bu da özel yetki kuralıdır. Öte yandan davacının genel yetki ile özel yetki kuralı arasında seçimlik hakkı vardır. 6100 sayılı HMK’nun 10.maddesinde (mülga 1086 sayılı HUMK m.10) sözleşmeden doğan davalar için özel yetki kuralı öngörülmüş olup; sözleşmeden maksat ise konusu mal varlığı hakkı olan Borçlar Hukuku’na ilişkin sözleşmelerdir. (Yargıtay HGK 23/10/2013 gün ve 2013/65 E. 2013/1480 K.)
Diğer yandan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun yetki sözleşmesi başlıklı 17. maddede ise “(1) Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır” denilerek yetki sözleşmesinde gösterilen mahkemenin de yetkili olduğu düzenlenmiştir. Görüldüğü üzere, yetki sözleşmesi düzenleyebilecek şahıslar sadece tacirler veya kamu tüzel kişileri olarak belirlenmiştir. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça, yapılan yetki sözleşmesi, münhasır yetki sözleşmesi olacaktır. Taraflar, yetkili kıldıkları mahkemenin ve icra dairelerinin yanında, kanunen yetkili kılınan genel veya özel yetkili mahkeme ve icra dairelerinin de yetkisinin devam etmesini istiyor ise, diğer bir anlatımla, münhasır olmayan yetki sözleşmesi yapmak istiyorlarsa, bu durumun yetki sözleşmesinde ayrıca belirtilmesi gerekir.
Bu yetki kuralları kesin olmadığından, HMK’nın 19. maddesinde belirlenen süre ve yöntemle yetkisizlik itirazında bulunulmaz ise davanın açıldığı mahkeme yetkili hale gelir ve mahkemece kendiliğinden yetkisizlik kararı verilemez. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Yetki itirazının ileri sürülmesi” başlıklı 19/2. maddesinde; “Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz.” hükmünü içermektedir. Yine, 116/1-a maddesinde “Kesin yetki kuralının bulunmadığı hâllerde yetki itirazı”nı “ilk itiraz” olarak düzenlemektedir. 117/1. madde ise; “ilk itirazların hepsi cevap dilekçesinde ileri sürülmek zorundadır; aksi hâlde dinlenemez.” hükmünü içermektedir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre, davalı şirketin adresinin Ankara olduğundan yetkili mahkemenin Ankara Mahkemelerinin olduğu, süresi içerisinde yetki itirazında bulunulduğu anlaşıldığından yetki itirazının kabulü ile mahkememizin yetkisizliğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.(İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 2019/1047 E.- 2019/950 K. Sayılı ilamı)

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davalı tarafın 6100 sayılı HMK’nın 116/1-a maddesi gereğince süresinde usulüne uygun yetki itirazında bulunduğu anlaşılmakla yetki itirazı 6100 sayılı kanunun 6. maddesi gereğince yerinde görüldüğünden mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE, dava dilekçesinin yetki yönünden REDDİNE,
2-Kararın kesinleşmesini müteakip talep halinde dosyanın görevli ve yetkili Ankara NÖBETÇİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’ne gönderilmesine,
3-Harç ve masrafların yetkili mahkemece nazara alınmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 03/11/2020

Katip 157032
¸E-imzalıdır.

Hakim 151390
¸E-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip 157032
¸E-imzalıdır.