Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1785 E. 2020/351 K. 10.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/1785 Esas – 2020/351
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/1785
KARAR NO : 2020/351

HAKİM :
KATİP :
DAVACI : … SİGORTA A.Ş. –
VEKİLİ : Av.
DAVALILAR : 1-
2-
3-
VEKİLİ : Av.
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 30/12/2018
KARAR TARİHİ : 10/09/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 08/10/2020

Mahkememize tevzi edilen İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 20/06/2015 tarihinde meydana gelen kazada müteveffa … adına kayıtlı 66 … 655 plakalı ticari aracın …’un sevk ve idaresinde iken müvekkili sigorta şirketi nezdinde sigortalı olan 42 … 27 plakalı ticari aracın %100 oranında kusurlu olarak çarpması sonucu hasara uğrattığını, meydana gelen trafik kazası neticesinde oluşan hasar sebebiyle müvekkili sigorta şirketince 42 … 27 plakalı araç malikine toplam 55.500 TL hasar tazminatı ödendiğini, hasar bedelinin müvekkili şirketçe hasar görene ödenmesi nedeniyle kasko genel şartları ve 6102 sayılı TTKnun 1472 maddesi hükmüne göre müvekkili sigortalısı yerine halef olduğunu ve sigortalının zarara sebebiyet verenler aleyhine mevcut her türlü haklarının müvekkiline intikal ettiğini, kazaya neden olan 66 … 655 plakalı araç maliki müteveffa …’in işleten sıfatıyla sorumlu olduğunu, bu kazanın oluşumunda 66 … 655 plakalı çekici sürücüsü …’un karşı yönden gelen aracın şeridine tecavüz ederek kazaya sebebiyet verdiğinden 2918 sayılı KTKnun 47/1c hükmünü ihlal ettiğinini, kendi şeridinde seyreden 42 … 27 plakalı çekici sürücüsünün ise kazaya etken bir kusurunun olmadığı kanaatine varıldığını, müvekkilince davalılar aleyhine devam eden Bursa 10. İcra Müdürlüğünün 2017/… esas sayılı icra takibine davalı borçluların takibin durmasına sebebiyet veren kısmi itirazların (13.875 Tl) iptali ile takibin devamına, borçlu davalılar aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacının dava dilekçesi ekinde sunmuş olduğu dekonttan görüleceği üzere davacı şirketin 55.500 TLlik ödemeyi 10/08/2015 tarihinde yaptığını, davacı sigorta şirketinin ödeme yükümlülüğünü yerine getirdiği tarihin dava dilekçesi ekinde yer alan dekonttan görüleceği üzere 10/08/2015 tarihi olduğu, müvekkilleri aleyhine Bursa 10. İcra Müdürlüğünün 2017/… sayılı takip dosyası üzerinden başlatılan icra takibinin 18/08/2017 tarihine başlatılmış olduğu dikkate alındığında rücu için KTKnun 109/4 maddesinde öngörülen 2 yıllık zaman aşımı süresinin dolduğunu, bu itibarla rücuya konu alacağın zaman aşımına uğramış olduğundan davanın reddi gerektiğini, davalı sigorta şirketinin müteveffanın asli kusuruna düşen kısım bakımından rücu imkanına sahip olduğunu, davacının talebinin reddi gerektiğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, tarafların karşılıklı beyanları, Bursa 10. İcra Müdürlüğünün 2017/… sayılı icra takip dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, atk raporu, Ilgın Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/715 esas sayılı dosyası, bilirkişi raporu, yazılan müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 67. Maddesine göre açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı tarafından faturaya dayalı olarak 18/08/2017 tarihinde ilamsız takip talebinde bulunmuştur. İcra Dairesi tarafından davalı borçluya ilamsız takiplerde ödeme emri tebliğ edilmiş ve davalılar tarafından yasal süre içinde 18/12/2017 tarihinde borca kısmi itiraz etmiştir. Alacağın 12.625 TL kısmı yönünden takip devam etmiştir.
Dosya ve ekleri Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine gönderilerek, kusur konusunda rapor düzenlenmesi talep edilmiştir.
ATK Trafik İhtisas Dairesi tarafından mahkememize sunulan 14/10/2019 tarihli raporunda özetle: Sürücü … sevk ve idaresindeki yarı römork bağlı çekici ile yol yapım çalışması nedeniyle iki yönlü olarak işleyen yolda seyiri sırasında, karşı yönden şeridini ihlal ederek gelen müteveffa sürücü idaresindeki çekiciye karşı şeridi içerisinde kalacak şekilde zamanında etkin fren tedbiri alması gerekirken bu hususlara riayet etmeyip, mahal şartlarının üzerinde bir hızla seyir etmesi neticesi aldığı fren tedbirinde yetersiz kalarak, sola karşı yön şeridine doğru yönelmesi neticesi diğer çekici ile karşılıklı çarpıştıkları olayda tali kusurlu olduğu, müteveffa sürücü … sevk ve idaresindeki çekici ile yol yapım çalışması nedeniyle iki yönlü olarak işleyen yolda seyrini; istikametine hitaben bulunan trafik işaret ve levhalarını dikkate alarak kontrollü ve tedbir alabilecek şekilde sürdürmesi gerekirken bu hususlara riayet etmeyip, mahal şartlarının üzerinde bir hızla ve kontrolsüzce karşı yön şeridini ihlal ederek seyrettiği sırada karşı yönden gelen diğer sürücü idaresindeki çekici nedeniyle aldığı fren tedbirinde yetersiz kalarak sağa kendi yön şeridine doğru yönelmesi neticesi diğer çekici ile karşılıklı çarpıştıkları olayda asli kusurlu olduğu, sürücü …’ın, %25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğu, müteveffa sürücü …’un, %75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu olduğu mütalaa edilmiştir.
Davalı vekilinin kusur raporuna karşı itirazlarını değerlendirir ve davacı vekilinin maddi tazminatın 3.kişinin aracındaki gerçek zararın hesaplanması için dosya 2 makine mühendisi ve 1 trafik bilirkişiden oluşan 3 kişilik bilirkişi heyetine tevdi edilmiştir.
Bilirkişi heyetinin mahkememize sunmuş olduğu 03/02/2020 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle: Dava konusu 42 … 27 plakalı , Man marka, 19.423 FLT 4*2 tipi, 2003 model çekicide toplam 55.500,00 TL hasar mevcut olduğu, somut olayda davalı taraf sürücüsünün %75 oranında kusurlu olduğu, ZMMS poliçesi kapsamında 29.000,00 TL tahsil edildiği, 12.625,00 TL bakiye alacak bulunduğu mütalaa edilmiştir.
O halde toplanan delillerden somut olayda, davacının kasko sigortacısı olduğu 42 … 27 plakalı araç ile davalıların murisi …’un sevk ve idaresindeki 66 … 655 plakalı araç arasında 20/06/2015 tarihinde meydana geldiği maddi hasarlı trafik kazasında davacı kasko sigortacısının sigorta ettirene ödediği bedelin halefiyet ilkesi kapsamında muris sürücü …’un vefatı nedeniyle davalılardan rücuen tazminat talep edilmiş olup davalıların sorumluluğu, zararın haksız fiilden kaynaklandığından davalılar ancak kusur oranlarınca ve araçta oluşan gerçek zarardan sorumludurlar.
Dava konusu trafik kazasında, Ilgın Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/715 Esas ve 2017/306 Karar sayılı dosyasında düzenlenen kusura yönelik raporlar, ATK Trafik İhtisas Dairesi tarafından mahkememize sunulan 14/10/2019 tarihli rapor ve rapora itirazlar üzerine düzenlenen 03/02/2020 tarihli bilirkişi heyetinin raporunun gerekçeli denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olduğundan 03/02/2020 tarihli rapora itibar edilerek, davalıların murisi …’un sevk ve idaresindeki 66 … 655 plakalı çekici ve bağlı bulunan 66 … 659 plaka sayılı yarı römork ile Kadınhanı İlçesi istikametinden Akşehir istikametine doğru Konya -Akşehir arası yol yapımı ve onarım çalışması sebebiyle Ilgın -Konya istikameti tarafında kullanılan yolun bölünmüş kısmında sürücü …’ un ters şeride girmesi sonucu karşı yönden gelen sürücü …’ ın sevk ve idaresindeki 42 … 27 plakalı araçla çarpışmasında, sürücü …’ un kaza tarihinde alkollü olması, karayolundaki trafik işaret ve levhalarına uymama, dikkatsiz ve tedbirsiz şekilde araç kullanma, şerit ihlali yapması sebebiyle %75 oranında kusurlu olduğu, sürücü …’ ın dikkatsiz ve tedbirsiz şekilde araç kullanma, sürücülerin hızlarını yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak, yol yapım alanlarına girerken hızlarını azaltma kurallarına uyulmadığından %25 oranında kusurlu olduğu kanaatine varılarak, 42 … 27 plakalı araçtaki zararın 55.500 TL olup, kusur oranına göre davalıların sorumlu olduğu miktarın 41.625 TL olduğu ve bu miktarın 29.000 TL kısmının sigorta şirketi tarafından ödendiğinden 12.625 TL davacının alacaklı olduğu, yine davalı tarafından 12.625 TL kısım yönünden başlatılan takipte itiraz etmediği, takibin devam ettiği anlaşılmakla ispat edilemeyen davanın reddine, alacağın likit olmadığı, davacının takipte kötüniyetli olduğu sabit olmadığından davalının kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın sübut bulmadığından REDDİNE,
2-Davalı tarafın kötü niyet tazminat talebinin dosyanın bilirkişi incelemesi yapması gerektiği, koşullar oluşmadığı sebebiyle reddine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 54,40 TL nispi karar ve ilam harcının peşin alınan 236,96 TL’den mahsubu ile bakiye 182,56 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan bilirkişi gideri 1.050,00 TL, tebligat posta masrafı 25,00 Tl olmak üzere toplam 1.075,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Davalılar vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
7-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, hükmün tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Bursa BAM’da istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/09/2020

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.