Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1691 E. 2023/119 K. 02.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/1691 Esas – 2023/119
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/1691 Esas
KARAR NO : 2023/119

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : … KARA TAŞIMA İŞLERİ ORGANİZATÖRLÜĞÜ ANONİM ŞİRKETİ – ……
VEKİLİ : Av. … – [16335-33382-80207] UETS
DAVALI : … DIŞ TİCARET ANONİM ŞİRKETİ – …….. [25929-01640-31424] UETS
VEKİLİ : Av. … – [16582-85144-28985] UETS
DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 25/12/2018
KARAR TARİHİ : 02/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalı firmanın, müvekkili şirket ile ticari faaliyette bulunmuş ancak hak ettiği navlunu alamadığını, bu nedenle müvekkili tarafından davalı şirkete karşı Bursa 14. İcra Dairesinin 2018/… E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davalının borca haksız itirazda bulunduğunu, davalının davacı taşıyan ile karayolu taşıma ile yurt dışına emtia gönderdiğini, navlunu ödemediğini, taşımanın esas borcunun navlun olduğunu, taşımanın gerçekleştiğini, taraflar arasında bu konuda ihtilaf olmadığını, hasar olmadığını, davalının haksız ve yersiz olarak yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesine, mahkeme masrafarı ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; müvekkilin taşınacak mallara ilişkin 7-8 günlük temin süreleri vaat eden davalı şirketle müvekkil şirket işbu ticari faaliyete giriştiğini, malların davacı taşıyıcı firmaya teslim edilmiş sonrasında davacı tarafından müvekkili şirkete herhangi bir bilgi akışı sağlanmadığını, müvekkili şirket davacı şirketle kara taşıması üzerine anlaşmış olup işyeri uygulaması olarak da sadece kara taşıması yaptırdığını, sonrasında müvekkili şirketin haricen yaptığı araştırmalarla malların karadan değil, İtalya üzerinden RO-RO şeklinde gönderildiğini ve malların İtalya Trieste limanda beklediğini, davacının herhangi bir çekici ayarlamadığını teslim tarihinden itibaren 4 hafta sonra öğrenildiğini, davacı şirketin İtalya’daki limarıda herhangi bir organizasyon yapmadığı, çekicilerinin bulunmadığı ve malların beklediğinin öğrenildiğini, malların teslim edil tarihten itibaren 4 hafta geçmiş ve malların halen limanda olduğu müvekkili şirket tarafından öğrenildikten sonra kendi imkânlarıyla Ornak Turizm İnş. Tic. Ltd. Şti. ile irtibata geçerek malların beklediği yere davacının yükümlülüğünü yerine getirmemesi sebebiyle masraf yapılarak çekici gönderildiğini, uyuşmazlığa konu tırlar kendilerinden sonra yola çıkan 4 tırdan sonra hedeflerine varabildiklerini, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
KANITLAR:
İcra dosyası, navlun faturaları, ticari defter ve bağlı kayıtlar, tanık beyanları, bilirkişi raporları, vs.
KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME :
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine alacağın tahsili talebi ile Bursa 14. İcra Dairesinin 2018/… Esas sayılı dosyasında, 4.206,95-EURO toplam alacak talebi ile ilamsız icra takibi başlatılmış, davalı borçlunun itirazı üzerin takip durmuştur. Takibe itirazın iptali ile devamını sağlamak amacıyla eldeki dava açılmıştır.
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 67. Maddesine göre açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce, taraflar arasındaki alacak borç ilişkinin açıklığa kavuşturulması yönünden, davalıya ait ticari defter ve bağlı kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Alınan 30/10/2019 tarihli bilirkişi raporunda; davalı … Dış Ticaret A.Ş firmasının 2017 ve 2018 yıllarına ait Ticari Defterlerinin E-detter olduğu, Yevmiye defteri ile defter-i kebirin kayıtlama sistemi olarak Tek Düzen Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği’ne ve Muhasebe İlke ve Kurallarına uygun olarak tutulduğu, davacı tarafın 24.05.2018 tarihinde icra takibine başladığı, davalı tarafa 01.06.2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı … Dış Ticaret A.Ş firmasına ait 2017 ve 2018 yıllarına ait defter kayıtlarının incelenmesi sonucunda; icra takip tarihinde davacı tarafa 6.465,87 TL cari hesap bakiye borcunun defter kayıtlarında yer aldığı, davalı … Dış Ticaret A.Ş firmasına ait 2017 ve 2018 yıllarına ait defter kayıtlarının incelenmesi sonucunda; davacı tarafa 30.06.2018 tarihi itibarı ile bakiye hesap borcunun bulunmadığı, 2018 yılından 2019 yılına devir eden cari hesap bakiye borcunun veya alacağının bulunmadığı bildirilmiştir.
Mahkememizce; Taraflar arasındaki alacak borç ilişkisinin açıklığa kavuşturulması ve davacının ticari defterlerinin incelenmesi için İstanbul NATM’ye talimat yazılmasına karar verilmiştir.
Alınan 11/11/2020 tarihli bilirkişi raporunda; davacı tarafın 2017 ve 2018 yıllarına ait ticari defterlerinde davalı taraf ile aralarında ticari ilişkinin mevcut olduğu, aralarındaki hesap hareketlerini R570 nolu alıcılar alt hesap kodunda takip ettiği, davacı tarafından davalı tarafa düzenlenen faturaların bu hesabın borcuna, yapmış olduğu tahsilatları ise bu hesabın alacağına kayıt altına aldığı tespit edildiği; yaptıkları incelemeler neticesinde davacı taraf kendi ticari defterlerine göre davalı taraftan takip tarihi olan 31.12.2018 tarihi itibariyle 23.657,25-TL asıl alacaklı olduğu, Faturanın ifa aşamasına ilişkin bir belge olması sebebiyle, davacı taşıyıcının, takip konusu fatura içeriklerinde bilgileri bulunan taşımaları sözleşmeye uygun şekilde yaptığını ve süresi içinde dava dışı alıcısına teslim ettiğini, taşıma ve teslimle ilgili belgeleri (CMR Senetleri vs.) dosyaya sunarak ve faturalarla ilişkilendirerek ortaya koyması gerektiği, Takip talebinde 24/05/2018 tarihli 385,03 tutarlı vade farkı alacağı da talep edilmesine rağmen dosya kapsamında söz konusu faturaya rastlanmadığı, davacının davalıyı icra takibinden önce temerrüde düşürdüğü de tespit edilemediğinden, takip talebinde yer alan işlemiş faizlerin istenemeyeceği, CMR m. 32/1 uyarınca taşıma ücretine ilişkin davalar, taşıma sözleşmesinden akdinden itibaren 3 aylık sürenin geçmesinden itibaren 1 yıllık süre içinde açılması gerektiği, davalının zaman aşımı itirazı konusunda takdir hakkının Mahkememizde olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir. Mahkememizce davalının tanıklarının dinlenilmesine karar verilmiş, duruşmada beyanlarının alındığı görülmüştür.
Mahkememizce; dosyamıza daha önce rapor sunan …’a yeniden tevdi ile dosyaya sunulan raporlar arasındaki uyuşmazlığın hangi hususlardan kaynaklandığı hususunda ve raporlara yapılan itirazlar değerlendirilmesi açısından ek rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiştir.Alınan 01/10/2021 tarihli bilirkişi ek raporunda; davalı tarafından 18.06.2018 tarihinde 19.602,10 TL tutarla kayıt altına alınan GEF201800139 no.lu satış faturasının davacı kayıtlarında yer almadığı, davalı tarafın, üç aylık dönemlerde döviz kuru ile değerleme yaptığı, davacı tarafın farklı kur ile hesaplama yapması ve farklı tarihlerde kayıtlarında yer alan kur farkı kayıtları anlaşılamadığı, davalı tarafından yapılan ödemelerin Merkez Bankası tarafından yayınlanan kur tutarları ile uyumlu olduğu, Gümrük mevzuatı ile ilgili taraf itirazları, konu bilirkişi uzmanlık alanı dışında olması sebebiyle incelenemediği bildirilmiştir. Mahkememizce; dosyanın rapor sunan bilirkişi …’a tevdi ile özellikle dosyaya sunulan vade farkı faturası yönünden ve diğer itirazları yönünden ek rapor düzenlemesinin istenilmesine karar verilmiştir.
Alınan 25/10/2022 tarihli bilirkişi ek raporunda; davacı tarafın itiraz dilekçesinde “Faturaların açıklama kısmında belirtilen yabancı para cinsinden kesilen faturaların Türk Lirası olarak ödenmesi durumunda yansıtılması gereken %10 fatura bedeli farkının da hesaplanmadığı” itirazı incelendiğinde; dosyaya sunulan fatura örneğinde de görüleceği üzere anılan ifadeye rastlanmadığı, Yargıtay yerleşik uygulaması ve hukuk daireleri arasındaki görüş birliği; vade farkının talep edilebilmesi için yazılı bir sözleşmede kayıtlı olması veya taraflar arasındaki bu doğrultuda oluşmuş bir teamülün bulunması gerektiği yönünde olduğu, bu iki durum dışında ise vade farkının talep edilebilmesi mümkün olmadığı, davacı ve davalı tarafların ticari defter kayıtlarının incelenmesi sonucunda; Yargıtayın vade farkı ile ilgili yerleşik uygulamasına uygun olarak taraflar arasında vade farkına ilişkin bir uygulamanın/teamülün
olduğu tespit edilemediği, vade farkı uygulamasına ilişkin yazılı bir sözleşme de sunulmadığı, 01.10.2021 tarihli Bilirkişi Raporunda yer alan tespit ve kanaatlerini geçerli olduğu, farklı bir
sonuca ulaşamadığı bildirilmiştir. Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, uyuşmazlığın Türkiye’den Almanya’ya kara yoluyla gerçekleştirilen taşımaya ilişkin ödenmeyen fatura bedellerine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. İcra takibine konu 3.005,00 Euro, 405,00 Euro ve 355,00 Euro bedelli faturalar davalı ticari defterlerinde kayıtlıdır. Sadece icra takibine konu 385,00 Euro bedelli vade farkı faturası davalı defterlerinde kayıtlı değildir. Vade farkının talep edilebilmesi için yazılı bir sözleşme olması ya da taraflar arasında teamül bulunması gerekmektedir. Yazılı bir sözleşme ve teamül olmadığından bu fatura yönünden talebin reddine karar verilmiştir. Malların İtalya’ya götürüldüğü hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davalı yan geç teslimden dolayı müşterilerinin kendilerine reklamasyon faturası kestiklerini, bunu da davacı şirkete yansıttıklarını belirtmişlerdir. Davalının, müşterilerine reklamasyon ödemesi yaptığına ilişkin delillerin dosya kapsamında olmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle 3.005,00 Euro, 405,00 Euro ve 355,00 Euro bedelli faturalar yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; davalının Bursa 14. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptaline, takibin 3.765,00 -EURO asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren işletilecek devlet bankalarının EURO cinsinden 1 yıl vadeye uyguladığı en yüksek faizi ile birlikte aynen veya fiili ödeme günündeki TCMB efektif satış kuru üzerinden hesaplanacak TL karşılığı olarak devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alacak likit olduğundan asıl alacağın %20’si oranında hesaplanan 4.292,1‬0-TL (takip tarihindeki kur üzerinden hesaplanan) icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar yasası gereği alınması gereken 1.555,98-TL harçtan peşin alınan 314,68-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.241,30-TL harcın davalıdan tahsiline,
4-Davacı tarafından yapılan aşağıda dökümü yazılı 1.962,00-TL yargılama gideri ile peşin alınan 314,68-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderlerin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı yararına ölçümlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı yararına ölçümlenen 2.673,80-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Karar kesinleştiğinde taraflarca yatıralan avansın kullanılmayan kısmının HMK 333.md.uyarınca yatıranlarına iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.02/02/2023

Katip …….
¸e-imzalıdır

Hakim ……….
¸e-imzalıdır

Davacı gideri ;
1.700,00 TL bilirkişi gideri,
262,00 TL tebligat posta gideri
1.962,00 TL toplam gider

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …………
¸E-imzalıdır.