Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1677 E. 2020/702 K. 09.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

T.C.
BURSA “Türk Milleti Adına”
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
ESAS NO : 2018/1677
KARAR NO : 2020/702

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : …. … BAHÇE SO.KÜ.Hİ.TU.SU VE SU ÜR.SAĞ.İNŞ. –
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … PEYZAJ GIDA LTD.ŞTİ –
VEKİLİ : Av. … –
Dava : İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
Dava Tarihi : 09/09/2016
Karar Tarihi : 09/11/2020
Kararın Yazım Tarihi : 23/11/2020

Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydı yapıldı.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının 11. İcra Daire’nin 2016/… Esas sayılı dosyası ile aleyhine yürüttükleri icra takibine itiraz edildiğini, yapılan itirazın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davaya konu alacağın müvekkili ile davalı arasındaki ticrari ilişki sebebiyle kesilen faturalardan kaynaklandığını, müvekkilinin davalıdan 8.114,65 TL alacaklı olduğunu, davalının ihtarlara rağmen borcunu ödemediğini, ticari defterlerin incelenmesini, davalını icra takibini uztmak maksadıyla borca itiraz ettiğini, borçlunun itirazının iptalini, takibin devamı ve borçlunun haksız itirazı sonucu alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatına çarptırılmasını, takibe konu borç olan asıl miktar 8.114,65 TL’ye takip tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine karar verilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı müvekkilinin davacı firmaya herhangi bir borcu bulunmadığını, davacının alacak iddialarının tamamen soyut olmakla birlikte herhangi bir faturaya dayanmadığını, davacı şirketin ilk olarak müvekkile karşı Bursa 11. İcra Müdürlüğü’nün 2016/… Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını ve takibe dayanak gösterilen faturaların müvekkil dvalı ile ilgisi olmayan faturalar olduğundan davalı müvekkilce yapılan borca itiraz neticesinde takibin durduğunu, icra takibinin mükerrer olarak başlatıldığını, icra takibinde de herhangi bir faturanın ibraz edilmediğnii, davacı şirketin alacak iddialarının soyut ve resmiyeti olmayan bir cari hesap ekstresine dayandığını, kötü niyetli olarak takibe geçen davacı hakkında %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmekle birlikte davanın reddine karar verilmesini, dava masrafları ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce yargılama yapılmış, Bursa 11. İcra Müdürlüğü 2016/… E. Sayılı ve 2016/… esas sayılı takip dosyaları celp edilmiştir.
Dava, Bursa 11. İcra Müdürlüğünün 2016/… E. Sayılı icra dosyasında borçlu davalının borca itiraz neticesinde takibin durması sebebiyle itirazın iptali ve icra inkar tazminatına ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; Bursa 11. İcra Müdürlüğü 2016/… E. sayılı icra dosyası incelendiğinde, alacaklısının ….. Bursa Park Bahçe San.Tic.AŞ olduğu borçlusunun …-Peyzaj Mimarlığı ve Tarım Mühendisliği San. Tic.Ltd. Şti olduğu, borçlu hakkında 19.12.2014 tarihli 8.114,65 T.L faturanın tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçlunun süresinde borca itiraz neticesinde takibin durdurulmasına karar verildiği işbu itirazın iptali davasının süresinde açıldığı anlaşılmıştır. Bursa 11. İcra Müdürlüğü’nün 2016/… esas sayılı icra dosyası incelendiğinde alacaklısının Burfaş Bursa Park Bahçe San.Tic.AŞ olduğu borçlusunun … Peyzaj Gıda Ltd.Şti olduğu, borçlu hakkında 19.12.2014 tarihli 8.114,65 T.L bedelli faturanın tahsili için 18.03.2016 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı daha sonra dosyadan feragat edildiği anlaşılmıştır.Aynı konuda ikinci bir ilamsız takip yapılamayacağından bu tür bir takibe yönelik itirazın iptali isteminde hukuki yarar yoktur.(İİK 68/1)
Bu nedenlerle dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkememiz bu kararı davacı vekilinin talebi ile istinaf incelemesine tabi tutulmuş, İstinaf istanbul bölge adliye mahkemesi 16. hukuk dairesi’nin 07/12/2018 tarih ve 2017/4865 Esas 2018/2637 Karar sayılı ilamı ve “Somut olayda da davacı alacaklı vekilinin icra takibinde alacak hakkını saklı tuttuğunu takipten feregat ettiğini beyan ettiği, fatura ve cari hesaptan kaynaklanan hakkın özünden açıkça feragat edilmediği, aksine alacak hakkının saklı tutulduğu, feragat beyanından sonra davaya konu icra takibini başlattığı, ortada derdest bir takip bulunmadığından mükerrer takipten bahsedilemeyeceği kanaatiyle, davacı vekilinin istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkemesinin hukuki yarar bulunmadığından dava şartı yokluğundan davanın reddine ilişkin kararının kaldırılmasına” gerekçesi ile kaldırılmıştır.
Mahkememize yeniden esasa alınan dava dosyamızda yargılamaya devam edilmiş, mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmek ve talimat yazılmak suretiyle bilirkişi raporu temin edilmiştir.
10/07/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Mahkemenin kararı doğrultusunda Davacı ve Davalının 2013 ve 2014 yılı Ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme ve tespitlere göre ; davacı tarafın Ticari Defterlerindeki kayıtlara göre taraflar aralarında ticari bir ilişkinin olduğu, İcra inkar Tazminatı ve faiz talebi hususunda Takdirin Sayın Mahkemenize ait olmak üzere, Davacı yanın dava konusu faturaya ilişkin, 2014/ Aralık döneminde BS Bildirimi yasal süresi içerisinde Gelir İdaresi Başkanlığına BS Formu ile bildirildiği tarafımca tespit edildiğini, Davalı yanın 2014/ Aralık dönemine ait BA Bildirimi yasal süresi içerisinde Gelir idaresi Başkanlığına BA Formu ile bildirildiği tarafımca tespit edilmiş, ancak davacı yandan davaya konu alacağı oluşturan Faturaya ilişkin mal ve hizmet alımına ait herhangi bir bildirime rastlanmadığını, davacı yanın Yevmiye Defter kayıtlarının kontrollerinde, Davaya Konu Alacağı oluşturan ve davalı adına tanzim edilen 19.12.2014 tarih, 897741 numaralı ve 9.635,76 TL bedelli faturanın “Açık Dondurma İade Faturası” olduğu ve Davacı yanın davalı yana gönderdiği banka havalelerinin 320.02.Ç009 nolu cari hesap koduyla, … PEYZAJ GIDA LTD.ŞTİ hesap adıyla Davacı tarafın Resmi defterlerine kanuni süresi içerisinde işlendiği görüldüğünü, davalı yanın Yevmiye Defter kayıtlarının kontrollerinde, davaya konu alacağı oluşturan faturaların ve banka ödemelerinin kaydı için, Davacı taraf adına herhangi bir cari hesap kodu açılmadığı görülmüştür. İlgili mal ve hizmet satışlarının, 10 günlük toplamlar halinde tek bir yevmiye maddesinde 120.500 adlı hesap kodu ile “Muhtelif Dondurma Alıcıları” adıyla kaydedildiği görülmüştür. Banka ödeme kayıtları için de davacı taraf adına herhangi bir cari hesap kodu açılmadığı görüldüğünü, Bu nedenle Davalıya ait Ticari defterlerin incelenmesinde dava konusu herhangi bir borç-alacak tespiti yapılamadığını, dava tarihi itibariyle, Davalı tarafın Davacı taraf adına 2014 yılı içinde tanzim etmiş olduğu 19(ondokuz)adet faturanın KDV dahil toplamının 12.129,22 TL. olduğu, davacı tarafından davalı tarafa iki adet toplamda 10.743,87 TL iade faturası tanzim edildiği ve Davacının Ticari defterlerinde kaydının bulunduğu, bu rakama karşılık davalı tarafa davacı tarafından 13(onüç)adet banka havalesi ile toplamda 25.217,05 TL. ödemenin yapıldığı, davacının 2014 yılı açılış fişindeki borç bakiyesinin -15.717,05 TL olduğu, davacının takip tarihi itibariyle 8.114.65 TL. Cari hesap karşılığı Alacaklı olduğu Ticari defterlerindeki muhasebe kayıtlarından görüldüğünü, davalı şirketin 2014 yılına ait tutmuş oldukları Ticari Defterlerin TTK’nın 64.cü maddesine göre yasal süresi içerisinde noter açılış onaylarının ve yine yasal süresi içinde Yevmiye defterinin noter kapanış onayının yapıldığı, ancak alıcı ve satıcılara ait alt hesapların yani cari hesap kodlarının açılmadan kaydedildiği, bu alıcılara ait kayıtların 10 günlük toplamlar halinde 120.500 adlı hesap kodu ile “Muhtelif Dondurma Alıcıları” adıyla kavdedildiöi. bu nedenle dava konusu herhangi bir borç-alacak tespitinin yapılamadığı, dolayısıyla Davalı yanın Ticari defterlerinin bu davada delil olamayacağı, davacı şirketin 2013 ve 2014 yılına ait tutmuş oldukları Ticari Defterlerin TTK’nın 64.cü maddesine göre yasal süresi içerisinde noter açılış onaylarının ve yine yasal süresi içinde Yevmiye defterlerinin noter kapanış onayının yapıldığı, Tek Düzen Hesap planına uygun olarak düzenli bir şekilde tutulduğu, Kanunlara uygun olarak tutulan Ticari defterlerin bu davada delil teşkil edebileceğini bildirmiştir.
Toplanan tüm deliller ve dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde açılan dava; davacı tarafça davalı aleyhine cari hesapta iade faturası sonrası oluşan alacağa dayalı olarak başlatılan icra takibinin davalı tarafça durdurulması üzerine açılmış olan itirazın iptali ve icra takibinin devamına karar verilmesine ilişkindir.Yapılan yargılama neticesinde her ne kadar davacı taraf, kendi ticari defterlerinde takip tarihi itibariyle 8.114,65 TL alacaklı olarak görünüyor ise de taraflar arasında ihtilaflı olan 19/12/2014 tarihli 897741 numaralı 9.365,76 TL bedelli açık dondurma iade faturasının tutanağında teslim alan kısmında yer alan Eşref Koyuncu’nun fatura tarihinde davalı şirkete ait çalışan olmadığı,dava dışı Ülker Golf Dondurma adına imza attığı, davalı şirketin 2014 yılı defterlerinde davacı taraf adına cari hesap kodu açılmadığının görüldüğü, davalı tarafa ait ticari defterlerde borç-alacak tespit edilemediği, davacı taraftan mal ve hizmet alımına ilişkin davalının BA formuna rastlanılamadığının bildirildiği anlaşılmakla birlikte davacı tarafın icra takibine konu iade faturasını davalı tarafa teslim etmediği kanaatine varılarak,davacı vekiline yemin delilini kullanıp kullanmayacakları hatırlatılmış, davacı taraf yemin delilini kullanmayacaklarını beyan etmekle birlikte, davacı tarafın davalıdan iade faturasına dayalı olarak alacaklı olmadığı kanaatine varılarak davanın reddine, yasal şartları oluşmadığından davalı tarafın kötüniyet tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın REDDİNE,
2-Yasal şartları oluşmayan kötüniyet tazminatının reddine,
3-Alınması gerekli 54,40 TL harcın peşin alınan 138,58 TL’den mahsubu ile artan 84,18 TL’ nin karar kesinleştikten sonra talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansından karar tebliği için gerekli miktar kullanıldıktan sonra artan kısmın kararın kesinleşmesi halinde HMK’nın 333.maddesi uyarınca istek halinde davacıya iadesine,
7-Davalı tarafından yatırılan ve kullanılan gider avansı bulunmadığından bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde mahkememize veya mahkememize iletilmek üzere herhangi bir nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yoluna başvurma hakkı açık olmak üzere karar verildi 09/11/2020

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.